Bizi Takip Edin

RUSYA

‘Türkiye’nin Batı’nın yaptırımlarına katılmamasını takdir ediyoruz’

Yayınlanma

Rusya’nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy, Rusya’nın tarafı olduğu kritik konu başlıkları ve Türkiye’nin konumuyla ilgili Harici’ye açıklamalarda bulundu.

Rusya’nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy, Ermenistan ve Kazakistan’la ikili ilişkilerin geleceği, Kuzey Akım sabotajı, Ukrayna’da barış ihtimali ve Ukrayna krizinde Türkiye’nin konumuna dair Harici’nin sorularını yanıtladı.

Ermenistan Ulusal Meclisi, 3 Ekim tarihinde Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) Roma Statüsü’nü onaylamıştı. Bu kararın Rusya-Ermenistan ilişkilerini etkileyebilecek boyutu ise, UCM’nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Rusya’nın Çocuk Hakları Komiseri Maria Lvova-Belova hakkında savaş suçu gerekçesiyle yakalama kararı çıkarması olmuşu. 

Yani, senaryoya göre Putin, Roma Statüsü’nü onaylayan Ermenistan’a gittiği takdirde gözaltına alınacak. 

Konuyu değerlendiren Rusya’nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy, Rusya’nın ‘geleneksel ve uzun süreli dostluğa’ sahip olduğu Ermenistan’ın bu kararını ‘üzüntüyle karşıladıklarını’ söyledi ve “Bunun Ermenistan’ın güvenliğinin güçlendirilmesine katkı sağlayacağını düşünmüyoruz. Ermenilerin doğru tercihi yapabilecek, ilişkilerimizi çok karmaşık hale getirecek bazı hatalar yapmayacak kadar bilgeliğe sahip olduklarından kesinlikle eminiz” açıklamasında bulundu.

Kuzey Akım: ‘Ana görev ABD’nin sorumluluktan kurtarılması’

Kuzey Akım sabotajıyla ilgili Birleşmiş Milletler nezdinde ‘ABD’nin sorumluluktan kurtarılması amacıyla’ bir ‘bekletme haliyle’ karşılandıklarını söyleyen Polyanskiy, sürece dair son durumu şu ifadelerle anlattı:

Bu konuyu Güvenlik Konseyi’nde tartıştık ve defalarca gündeme getirdik. Genel Sekreterin isteğiyle bağımsız uluslararası soruşturma fikrini destekledik. Bu karar Güvenlik Konseyi’ndeki meslektaşlarımız tarafından desteklenmedi ve çoğu Batılı ülkeler olmak üzere bazıları bunun farkında oldukları halde Almanya, İsveç ve Danimarka soruşturmalarına zaman vermemiz gerektiği konusunda ısrar ediyorlar.

Onları dinliyoruz ama zaman uçup gidiyor. Elbette Almanya’nın yanı sıra İsveç ve Danimarka soruşturmalarının sonuçlarını da bekliyoruz. Ancak Rusya’da pek iyimser değiliz çünkü onların bir döngü içerisinde olduklarını ve soruşturmalarının ana görevinin muhtemelen ABD’nin sorumluluktan kurtarılması olduğunu görüyoruz. Ancak sonuçlara varmak için acele etmiyoruz. Beklemeye hazırız ama çok uzun değil.”

‘Müzakerelere başlamak konusunda bizim açımızdan hiçbir engel yok’

Devam eden Ukrayna savaşında, Kiev yönetiminin beklenen karşı saldırılarının başarısız oluşu ve Batı kamuoyunda Ukrayna’ya yapılan mali ve askeri yardımların günden güne daha da sorgulanır hale gelmesi, beraberinde müzakere tartışmalarını da getirdi. Rusya’nın Ukrayna müzakere masasına oturma konusundaki pozisyonunu değerlendiren Polyanskiy, “Hiçbir zaman müzakere masasından ayrılmadık” ifadelerini kullandı. 

Ukrayna’nın 2022 bahar aylarında tartışılan anlaşma taslağını ‘Washington ve Londra’dan gelen sinyalin ardından’ reddettiğini hatırlatan Polyanskiy, “Bu antlaşma Ukrayna’nın oldukça lehineydi ve eğer Ukrayna bu antlaşmayı kabul etseydi çok fazla insan gücü ve kaynaktan tasarruf etmiş olacaktı. Zelenskiy bu anlaşmayı imzalamamaya karar vererek ölümcül bir hata yaptı” dedi. 

Polyanskiy, Ukrayna lideri Vladimir Zelenskiy’in imzaladığı Putin’le müzakere yapmasını resmen yasaklayan başkanlık kararnamesine de değinerek, “Bu, Ukrayna’nın müzakerelere başlamasına yönelik yasal engellerin olduğu anlamına geliyor. Gerçekçi bir platformda olması şartıyla müzakerelere başlamak konusunda bizim açımızdan hiçbir engel yok” açıklamasında bulundu.

Müzakereler konusunda Batı’dan ve Ukrayna’dan gelen önerilerin gerçekçi olmadığını ve ‘sahadaki durumun hesaba katılmadığını’ savunan Polyanskiy ayrıca şunları söyledi:

“Özel askeri operasyonumuzun hedeflerinin barışçıl yollarla uygulanması konusunda, müzakereye hazır olmak konusunda kesinlikle netiz. Ancak barışçıl yollarla uygulanmazlarsa, bunları askeri yollarla uygulamaktan başka seçeneğimiz kalmayacak. Ve şu anda sahada olan da bu.”

‘Ukrayna ile Batılı müttefikleri arasında neler yaşandığını hesaba katmıyoruz’

Geçen temmuz ayında sona eren tahıl anlaşmasına da değinen Rus diplomat, Ukrayna ve Polonya arasında son dönemde yaşanan tahıl anlaşmazlığı ve Varşova yönetiminin Ukrayna üzerindeki ilhak planı söylentileri konularında kendisine yönelttiğimiz soruyu ise şöyle yanıtladı:

“Bunun iki ülkenin ikili ilişkileriyle ilgili bir şey olduğunu düşünüyorum ve bu konuda spekülasyon yapmak istemiyorum. Bu durumu analiz etme konusunda belki daha iyi konumda olabilecek Polonyalı ve Ukraynalı analistler vardır. Biz Ukrayna çevresinde ve Ukrayna ile Batılı müttefikleri ve sponsorları arasında neler yaşandığını hesaba katmıyoruz. Geçtiğimiz yılın şubat ayında özel askeri operasyona yol açan sorunları ortadan kaldırmak için Rusya olarak neler yapabileceğimize daha çok odaklanıyoruz.”

‘Tokayev Rusya ile stratejik ortaklık ilişkilerini geliştirmeye çok istekli, bundan oldukça memnunuz’

Batı ile Rusya arasındaki çatışmanın önemli sinir uçlarından biri olan Kazakistan’a Almanya Başbakanı Olaf Scholz tarafından yakın zaman önce düzenlenen ziyarette, Kazakistan lideri Kasım Cömert Tokayev’in ‘Rusya’ya yönelik yaptırımlar’ konusunda olumlu mesajlar verdiği şeklinde yorumlar yapılmıştı. 

Bu mesajın yanlış yorumlandığı kanısında olan Polyanskiy, “Bu açıklamanın, komşularımızın bize karşı harekete geçmesini arzulayanlar tarafından yanlış yorumlandığını düşünüyorum. Bu açıklamayı biliyoruz. Bu açıklamada Rusya karşıtı hiçbir şey görmüyorum. Tokayev aynı zamanda Rusya ile stratejik ortaklık ilişkilerini geliştirmeye çok istekli olduğunu teyit ediyor ve bundan oldukça memnunuz. Kazakistan Avrasya Ekonomik Birliği’nin bir üyesi, dolayısıyla Kazakistan’ın Rusya karşıtı olduğu ya da Rusya karşıtı bazı politikalar izlediği yönündeki haberlerin gerçeğe uygun olduğunu düşünmüyorum” dedi.

‘Umarım Türk dostlarımız bunu anlar’

Türkiye’nin Ukrayna savaşı ve tahıl krizi başlıklarındaki konumunu ve Türk-Rus ilişkilerini de değerlendiren Polyanskiy, çeşitli anlaşmazlıklara rağmen ikili ilişkilerin olumlu yönde seyrettiği görüşünde:

“Tabii Rusya-Türk ikili ilişkilerini analiz etmek bana düşmez. Ankara’da büyükelçiliğimiz var ve onların bunun için daha iyi bir yer olduğunu düşünüyorum. Ama BM açısından bakıldığında Türkiye’nin uluslararası alanda çok önemli bir rol oynadığını söyleyebilirim. Türkiye’nin Batı’nın yaptırımlarına katılmamasını ve Türkiye ile Rusya arasında çok verimli ve karşılıklı yarar sağlayan bir işbirliğimizin olmasını çok takdir ediyoruz.

Yapılan bazı açıklamaları anlamadığımızı ve desteklemediğimizi Türk liderliğinden asla saklamıyoruz. Bunların biri bizim için çözülmüş bir konu olan Kırım mesela. Ancak bu açıklamaların ardındaki mantığı anlıyoruz ve bunu büyütmüyoruz. Türkiye’nin, her iki tarafı da müzakere masasına getiren askeri faaliyetlerin durdurulması konusunda önemli bir rol oynamaya istekli olduğunu biliyoruz. Ukrayna tarafının konumu hakkında size söylediklerim dikkate alındığında bu çok zor bir görev. Ama biz her halükarda Türkiye’nin ve diğer ülkelerin her türlü çabasını destekliyoruz.

Bu bölgeye barışın getirilmesinin zorunluluk olduğu varsayımıyla hareket etmelerini anlıyoruz. Ancak yine de bu müzakereler sırasında dikkate alınması gereken bazı parametreler ve ortadan kaldırılması gereken bazı sorunlar var.

Sınırlarımızda arı kovanları olmasını istemediğimiz için özel askeri harekâtımızın ulaşılması gereken belli hedefleri var. Barışçıl, barışı seven ve saldırgan olmayan, Rusça konuşan nüfusun haklarına saygı duyan ve Rusya için tehdit oluşturmayacak bir komşuya sahip olmak istiyoruz. Ve bu, olası herhangi bir müzakere çözümünün temel noktası.

Ve şimdi, elbette, Ukrayna için müzakerelerin durumu geçen yılın mart ve nisan aylarına göre çok daha kötü. Umarız Türk dostlarımız da bunu anlar. Anlaşmanın Rusya Birliği’ne ait kısmının Batılı ülkeler tarafından hiçbir zaman uygulanmaması üzerine, bu yılın temmuz ayında sona eren tahıl anlaşmasında Türkiye de çok önemli bir rol oynadı. Türkiye’nin bu durumdan, bu çıkmazdan çıkış yolu bulmaya çalıştığını biliyorum. Ama bu çıkış elbette, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da çok net ifade ettiği gibi, Batı’nın Rusya’ya bazı tavizler vermesini ve bir yıl önce bize vaat edilenlerin hayata geçirilmesini de içerecek.

Dolayısıyla bu temelde, Türkiye’nin, Rus gübresinin ve Rus gıda ürünlerinin dünya pazarına girmesine olanak tanıyacak ve bu pazarlardaki istikrara ve Küresel Güney ülkelerinin refahına büyük ölçüde katkıda bulunacak düzenlemeleri kolaylaştıracağını umuyoruz.”

RUSYA

Rusya’da general Kirillov’a suikast: Bir Özbekistan vatandaşı gözaltına alındı

Yayınlanma

Rusya Soruşturma Komitesi, Silahlı Kuvvetler Radyasyon, Kimyasal ve Biyolojik Savunma Kuvvetleri Komutanı Korgeneral İgor Kirillov ve yardımcısı İlya Polikarpov’un, Moskova’da düzenlenen bombalı saldırıda hayatını kaybettiğini açıkladı.

Suikastın şüphelisi olarak 1995 doğumlu bir Özbek vatandaşı gözaltına alındı.

Komite Sözcüsü Svetlana Petrenko, şüphelinin sorguda, “Ukrayna istihbaratı tarafından devşirildiğini” itiraf ettiğini belirtti.

Zanlının, Moskova’ya gelerek el yapımı bir patlayıcı cihaz aldığı ve cihazı, Kirillov’un apartman girişine park ettiği bir elektrikli scooter’a yerleştirdiği kaydedildi.

Zanlı ayrıca, evi izlemek amacıyla içerisine kamera yerleştirdiği bir araç kiraladı ve bu kameradan elde edilen görüntüleri, saldırıyı organize eden kişilere ulaştırdı.

Rus korgeneral Kirillov patlamada hayatını kaybetti

Patlayıcı, Kirillov ve yardımcısının binadan ayrıldığı görüntüler alınmasının ardından uzaktan patlatıldı.

Petrenko, saldırıyı gerçekleştiren kişiye 100 bin dolar nakit ödeme yapıldığını ve Avrupa’da ikamet garantisi verildiğini söyledi.

Bunun yanı sıra zanlı, Moskova’nın Balaşikha bölgesinde yer alan Çernoye köyünde gözaltına alındı.

Rusya İçişleri Bakanlığı, saldırıyı planlayan diğer kişilerin tespitine yönelik çalışmaların sürdüğünü bildirdi.

Kommersant gazetesinin haberine göre olay yerinde bulunan araç paylaşım aracının DVR kayıtları ve şüphelilerin cep telefonu faturalandırmaları, gözaltılara yönelik önemli ipuçları sağladı.

Şüphelilerin telefonlarının içeriği, organizatörlerle kurye aracılığıyla iletişim kurulduğunu doğruladı.

Rusya, olayla ilgili terör saldırısı, cinayet ve yasa dışı silah kaçakçılığı suçlamalarıyla soruşturma başlattı. Ancak, Ukrayna tarafı saldırıya karıştığını reddetti. Ukrayna Güvenlik Teşkilatı’ndan (SBU) bir kaynak, BBC kanalına yaptığı açıklamada, saldırının “istihbarat operasyonu” olduğunu ve Kirillov’un Ukrayna ordusuna karşı yasaklanmış kimyasal silahlar kullandığı için meşru bir hedef olduğunu savundu.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in danışmanı Mihail Podolyak ise Kiev’in terör yöntemlerine başvurmadığını ve tüm kararların yalnızca savaş alanında alındığını öne sürdü.

Rus korgeneral Kirillov’a yönelik suikastı Ukrayna üstlendi

Okumaya Devam Et

RUSYA

Rusya’dan Ukrayna’ya şimdiye kadarki en büyük esir takası teklifi

Yayınlanma

Rusya İnsan Hakları Komiseri Tatyana Moskalkova, Ukrayna ile geniş çaplı esir takası için müzakerelerin sürdüğünü, ancak henüz bir anlaşmaya varılamadığını açıkladı. Takas için 900 ve 630 kişilik listeler sunulduğu belirtildi.

Rusya İnsan Hakları Komiseri Tatyana Moskalkova, Rusya ve Ukrayna orduları arasında büyük çaplı esir takası konusunda müzakerelerin sürdüğünü, ancak henüz bir anlaşmaya varılmadığını belirtti.

Değiş tokuş edilecek esir sayısına dair net bir bilgi ise bulunmuyor.

TASS ajansının aktardığına göre Moskalkova, düzenlediği basın toplantısında, takas için biri 900, diğeri ise Ukrayna’ya teslim edilebilecek 630 kişilik iki liste sunduğunu hatırlattı.

Yetkili, “Ukrayna tarafından da aynı sayıda savaş esiri bekliyoruz. Bu konuda ordu müzakereler yürütüyor,” ifadelerini kullandı.

Son olarak, ekim ayı ortasında taraflar “95-95” formülü ile savaş esirlerini karşılıklı olarak takas etmişti.

Bu süreçte olduğu gibi Birleşik Arap Emirlikleri arabulucu rolü üstlenmişti. Aralık ayında Moskalkova, Kiev’in ocak ayında bir İl-76 uçağının düşmesi sonucu hayatını kaybeden savaş esirlerinin naaşlarını teslim aldığını açıklamıştı.

Bununla birlikte Moskalkova, savaş esiri takası müzakerelerinin oldukça zorlu geçtiğini ifade etti.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 11 Aralık’ta Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile yaptığı telefon görüşmesinde, Rusya ve Ukrayna arasında geniş çaplı bir esir takası gerçekleştirilmesi ve geçici bir ateşkes ilan edilmesi önerisini ele almıştı.

Orban, Moskova’nın Noel’de esir takası yapmayı kabul ettiğini, fakat Kiev’in bu teklifi reddettiğini öne sürmüştü.

Dugin: Ukrayna ile barış anlaşması Rusya için yenilgi olur

Okumaya Devam Et

RUSYA

Mihail Hazin: Suriye’deki üsleri kaybedersek, Afrika’ya hava erişimimizi de kaybederiz

Yayınlanma

Rusya’nın önde gelen iktisatçılarından Mihail Hazin, Rusya’nın Suriye’deki hava üslerinin stratejik önemine dikkat çekti.

Radyo Sputnik‘e konuşan Hazin, bu üslerin Afrika ve Orta Doğu üzerindeki Rus etkisinin korunması için kritik bir öneme sahip olduğunu belirtti.

Hazin, “Suriye’deki havaalanlarımızı kaybedersek, Afrika’ya doğrudan hava erişimimizi de kaybederiz. Bu, Rusya için büyük bir sorun anlamına gelir. Aynı zamanda Orta Doğu’daki etkimizin tamamen yok olmasına yol açar,” ifadelerini kullandı.

Suriye’deki gelişmeleri bir “ilk perde” olarak nitelendiren Hazin, bu durumun sonuçlarının henüz tam anlamıyla ortaya çıkmadığını vurguladı.

8 Aralık’ta Şam’a giren silahlı gruplar, Beşar Esad hükümetinin devrildiğini duyurdu. 59 yaşındaki Beşar Esad, istifa ederek Suriye’den kaçtı ve Rusya’dan kendisi ve ailesi için sığınma hakkı aldı. Son dönemde kamuoyu önünde Ahmed Şaraa adını kullanan HTŞ lideri Ebu Muhammed el-Colani, Suriye’nin yeni yönetiminin, Rusya ile ilişkileri ortak çıkarlara hizmet edecek şekilde yeniden gözden geçirme fırsatı sunduğunu iddia etmişti.

Öte yandan Hazin, Rus gazının Ukrayna üzerinden Avrupa’ya sevkiyatının akıbetinde değindi.

Bu yıl sona erecek olan sözleşmenin ardından Rusya’nın, doğalgaz sevkiyatını farklı bir rotadan sürdürmesi bekleniyor.

Hazin, Türkiye’nin Karadeniz’de gemi geçişlerini sınırlayarak bir avantaj sağlamaya çalıştığını belirtti.

Türkiye’nin, Rus gazını büyük bir indirimle alıp Avrupa’ya kendi koşullarıyla satma talebine dikkat çeken Hazin, bu durumu “şantaj” olarak nitelendirdi. “Bu tarzları bu. Ancak böyle bir durumda büyük risk alıyorlar,” değerlendirmesini yaptı.

Rusya’nın Suriye’deki üslerinin akıbeti ne olacak?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English