Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Vietnam ve Fransa ilişkilerini kapsamlı stratejik ortaklığa yükseltti

Yayınlanma

Vietnam hükümeti salı günü yaptığı açıklamada Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Vietnam Devlet Başkanı ve Komünist Parti Genel Sekreteri To Lam’ın Paris’teki Elysee Sarayı’nda bir araya gelerek “kapsamlı stratejik ortaklık” ilan ettiklerini duyurdu. Bu adım, Vietnam’ın 1954’te Dien Bien Phu Savaşı’nda Fransız sömürgecilere karşı kazandığı zaferin yıldönümüne denk geliyor.

İlşkilerin “kapsamlı stratejik ortaklığa” yükseltilmesi, Vietnam’ın küresel tedarik zincirlerinde önemli bir halka olarak giderek artan stratejik rolünün altını çizdi ve “bambu diplomasisi” olarak bilinen esnek ve dengeli dış politikasının son adımı oldu.

Pazartesi günü yapılan ortak açıklamaya göre Lam ve Macron ayrıca güvenlik ve savunma işbirliğinin artırılması konusunu ele aldılar.

Liderlerin havacılık, yapay zeka ve havaalanı ulaşım altyapısı gibi yeni alanlarda işbirliğini güçlendirme konusunda da mutabık kaldıkları belirtildi.

Son yıllarda yapılan bir dizi anlaşmanın ardından Vietnam’ın diğer yedi büyük ortağı arasında ABD, Çin, Hindistan, Güney Kore, Japonya, Rusya ve Avustralya yer alıyor.

Resmi verilere göre Vietnam ve Fransa arasındaki toplam ticaret hacmi bu yılın ilk sekiz ayında 3,4 milyar dolar olarak gerçekleşerek 2023’ün aynı dönemine kıyasla %6,9 artış gösterdi.

DİPLOMASİ

AB ve Güney Kore dijital ticaret anlaşması imzaladı

Yayınlanma

Avrupa Komisyonu ve Güney Kore, pazartesi günü mevcut serbest ticaret anlaşmalarına eklenecek bir dijital ticaret anlaşması üzerinde mutabakata vardı ve AB ticaret şefi Maroš Šefčovič bunu “önemli bir kilometre taşı” olarak nitelendirdi.

POLITICO’ya göre anlaşma, Seul’ün AB’nin teknoloji ve e-ticareti düzenleyişine dair bir “güvenoyu” anlamına geliyor. 

Bir Komisyon kaynağı duyuru öncesinde yaptığı açıklamada, Amerika ile 1,7 trilyon dolarlık transatlantik ticari ilişkinin kötüleşmesi nedeniyle AB’nin dış ticaretini çeşitlendirme çabasına atıfta bulunarak, “Siyasi açıdan bu önemli bir sinyal,” dedi.

İsminin açıklanmasını istemeyen kaynak, “AB’nin birlikte çalışabileceği daha fazla benzer düşünen ülke olabilir,” diye ekledi. AB son aylarda Güney Amerika ülkelerinden oluşan Mercosur bloğu ve Meksika ile anlaşmalar imzaladı ve bu yıl Hindistan ile bir serbest ticaret anlaşması yapmak istiyor.

Šefčovič, Kore Ticaret Bakanı Cheong In-kyo ile görüştükten sonra Brüksel’de anlaşmayı duyurdu. Gazetecilere yaptığı açıklamada, transatlantik ticarette gerilimin tırmanmasını önleme çabaları sürerken dijital anlaşmanın önemini vurguladı.

Šefčovič, ABD’nin bir anlaşmaya yanaşmadığını ileri sürerek, “Karşılıklı fayda sağlayarak ilerlememizi mümkün kılacak birkaç alanı birlikte belirledik. Ama sonuçta bu işler tek başına olmaz,” dedi.

Ticaret Komiseri pazartesi günü Taylandlı mevkidaşı ile de bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Ayrıca Endonezya, Malezya, Filipinler ve Orta Doğu’daki ortaklarla ticari bağları derinleştirmek üzere devam eden görüşmelere de değindi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD, G7’den Rusya’ya karşı tavrını yumuşatmasını istiyor

Yayınlanma

ABD, G7 ülkelerinden Rusya’ya karşı daha ılımlı bir ton benimsemesini talep ediyor. ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, düşmanca söylemlerin Rusya ve Ukrayna’yı müzakere masasına oturtmayı zorlaştıracağını belirtti. Bu durum, Kanada’da yapılacak G7 zirvesi öncesinde Washington’ın müttefikleri arasında endişe yaratmış durumda.

ABD, Beyaz Saray’ın Rusya ve Ukrayna’yı müzakere masasına oturtma çabalarını engelleyebilecek ifadelerden kaçınılmasını isteyerek, G7’den Rusya’ya karşı daha ılımlı bir ton benimsemesini talep etti.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun bu yöndeki açıklamaları, Washington’ın müttefikleri arasında endişe yarattı.

Kanada’nın Quebec eyaletindeki La Malbaie tatil beldesinde 12-14 Mart tarihleri arasında düzenlenecek olan G7 dışişleri bakanları toplantısı, Donald Trump’ın ocak ayında yeniden göreve gelmesinden sonraki ilk toplantı olacak.

G7 ülkeleri arasında İngiltere, Almanya, İtalya, Kanada, ABD, Fransa ve Japonya bulunuyor.

Dört G7 diplomatının aktardığına göre, Kanada başlangıçta G7’nin Ukrayna ihtilafı, Orta Doğu ve Çin gibi tüm konuları kapsayan ortak bir bildiri üzerinde anlaşmaya varabileceğini umuyordu.

Ayrıca, Rusya’nın “gölge filosunun” operasyonlarını kısıtlamaya yönelik önlemleri özetleyen ikinci bir deklarasyonun da yayımlanması hedefleniyordu.

Fakat Reuters ajansına konuşan diplomatlara göre, ortak bir metin üzerinde anlaşmaya varmak oldukça zorlu bir süreç ve uzlaşmaya varılması mümkün olmayabilir.

İki diplomat, ABD’nin belgeden yaptırımlara ve Ukrayna ihtilafına ilişkin atıfların çıkarılmasını istediğini ve Çin’e karşı daha sert ifadeler talep ettiğini belirtti.

Rubio, Suudi Arabistan’da yapılacak ABD-Ukrayna görüşmeleri öncesinde gazetecilere yaptığı açıklamada, engellerin her zaman olacağını ancak Washington’ın Rusya ve Ukrayna’nın diyaloğa başlamasını engelleyebilecek hiçbir ifadeye razı olmayacağını söyledi.

Rubio, “Düşmanca söylemlerin, özellikle şu anda bu tür müzakereleri organize edebilecek tek taraf bizmişiz gibi görünürken, tarafları müzakereye çekmeyi çoğu zaman zorlaştırdığına inanıyoruz,” dedi.

G7’nin sonunda hem Moskova hem de Kiev’in müzakerelere başlama olanaklarını kısıtlamayacak anlamlı ve birleştirici bir belge hazırlayacağından emin olduğunu dile getirdi.

Üç diplomatın aktardığına göre, ABD ayrıca G7’nin gölge filo hakkında ayrı bir deklarasyon yayımlamasına da karşı çıktı.

Bir G7 diplomatı, “En iyi senaryo iki G7 bildirisi yayımlamak. B planı tek bir bildiri yayımlamak. Ancak Amerikalılar deniz taşımacılığıyla ilgili deklarasyonu bloke ediyor, bu nedenle işler kolay olmayacak. Kanadalıların bile kolay olduğunu düşündüğü bir konu aslında o kadar da kolay değil,” diye konuştu.

ABD Senatosu’ndan Rusya’ya yönelik yeni ‘cehennem yaptırımları’ yasası

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD Senatosu’ndan Rusya’ya yönelik yeni ‘cehennem yaptırımları’ yasası

Yayınlanma

ABD Senatosu, Rusya’nın Ukrayna’da ateşkes için müzakereye yanaşmaması durumunda uygulanacak yeni ‘cehennem yaptırımları’ yasasını gündeme getirdi. Senatör Lindsey Graham, yasanın Rusya’nın bankacılık ve enerji sektörlerini hedef alacağını belirtirken, Donald Trump da Rusya’ya yönelik olası yaptırımları değerlendirdiğini açıkladı.

Rus milyarderler, ABD yaptırımlarının hafifletilmesi umudunu beslerken ve medya, Batılı şirketlerin geri dönüşünden bahsederken, ABD Kongresi’nde Moskova’nın taviz vermemesi ve müzakere masasına oturmaması durumunda Rusya Federasyonu’na yönelik kısıtlayıcı önlemlerin sertleştirilmesine ilişkin bir yasa hazırlanmaya başlandı.

Fox News‘e konuşan tasarının yazarı Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham, yeni yaptırımların Rus ekonomisinin bankacılık ve enerji sektörlerini etkileyeceğini söyledi.

Graham, yasanın bu hafta Kongre’ye sunulacağını ve temel amacının Moskova’yı müzakereye zorlamak olduğunu belirtti.

Graham, “Eğer ateşkes ve barış için (Donald Trump) yönetimi ile müzakerelere başlamazlarsa, onlara yaptırım cehennemini yaşatmalıyız,” ifadelerini kullandı.

Senatör, Trump yönetiminin Ukrayna’ya silah sevkiyatını ve istihbarat yardımını yeniden başlatması gerektiğini, zira Kiev’in kaderine terk edilmesinin “Afganistan’dan daha kötü” olacağını söyledi.

Graham, “Ben olsam, ateşkes sağlanana kadar Ukrayna’ya kendini savunması için her şeyi verirdim,” diye konuştu.

Rusya’ya yönelik yaptırımların sertleştirilmesi hakkında 7 Mart’ta Trump’ın kendisi de açıklamalarda bulundu.

Trump, Truth Social adlı sosyal medya platformunda, “Ateşkes ve nihai bir barış anlaşması sağlanana kadar Rusya’ya yönelik büyük ölçekli bankacılık yaptırımlarını, yaptırımları ve tarifeleri ciddi olarak değerlendiriyorum,” diye yazdı.

Öte yandan Axios‘a konuşan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, Moskova’nın tutumunun Trump’ı kızdırmaya başladığını söyledi: ABD Başkanı, Vladimir Zelenskiy’i müzakere masasına oturtmak için Kiev’i silah ve istihbarat verisi tedarikinden kestikten sonra Rusya’nın Ukrayna topraklarına yönelik saldırılarını yoğunlaştırmasından memnun değil.

Bloomberg‘in Moskova’daki kaynaklarına göre, Putin Ukrayna’da ateşkesi görüşmeye hazır, ancak öncelikle gelecekteki bir barış anlaşmasının çerçeve ilkelerinin üzerinde anlaşılmasında ısrar ediyor.

Ayrıca Kremlin, Ukrayna’ya barış güçleri gönderecek ülkelerin belirlenmesine katılmak istiyor. Bloomberg‘in kaynakları, Putin’in özellikle bu rolü Çin’in üstlenmesine itiraz etmediğini dile getirdi.

ABD Hazine Bakanı: Ukrayna’da barış için Rusya’ya karşı ‘agresif’ yaptırımlara hazırız

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English