Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

AB, Fransa’nın Mercosur anlaşmasına direnci kırmak için çiftçilere nakit yardımı planlıyor

Yayınlanma

Avrupa Komisyonu, AB-Mercosur anlaşmasının çiftçiler üzerindeki olumsuz etkilerini telafi etmek üzere yeni bir bütçe fonu üzerinde çalışıyor ve bu fonun Fransa’nın ticaret anlaşmasına karşı direncini kırmaya yardımcı olacağını umuyor.

Dört yetkili tarafından POLITICO’ya teyit edilen plan, AB ve Güney Amerika bloğunun 18-19 Kasım’da Rio de Janeiro’da yapılacak G20 liderler zirvesinde dönüm noktası niteliğindeki anlaşmayı sonuçlandırmayı hedeflediği bir dönemde ortaya çıktı.

Tazminat fonu, Mercosur anlaşmasının en büyük muhalifi olan ve çiftçilerinin sığır eti gibi Güney Amerika’dan ithal edilen ürünlerin bolluğundan zarar göreceği endişesini taşıyan Fransa tarafından memnuniyetle karşılanıyor.

Komisyonun böyle bir nakit planı üzerinde çalıştığını doğrulayan bir Fransız diplomat, “Bu, bir anlaşma olması durumunda Fransa’nın mutlaka arayacağı ilginç bir seçenek” dedi.

Mercosur anlaşması Arjantin, Brezilya, Paraguay, Uruguay ve Bolivya pazarlarını Avrupalı ihracatçılara açacak ve Çin ile ticaret gerilimlerinin arttığı bir dönemde büyüme fırsatları sunacak. Her iki kıtada toplamda yaklaşık 800 milyon insan daha serbest ticaretten faydalanacak.

Her ne kadar Fransa’nın AB ülkeleri arasında yapılacak bir oylamada Mercosur anlaşmasını engelleme gücü olmasa da, Brüksel ve Berlin’deki yetkililer AB’nin en büyük ikinci ekonomisinin iradesine karşı ticaret anlaşmasını dayatmaktan kaçınmak istediklerini vurguluyorlar.

Mercosur tazminat fonu İrlanda ya da Avusturya gibi diğer şüpheci AB ülkelerinin endişelerini de giderebilir.

POLITICO’nun aktardığına göre henüz hazırlık aşamasında olan bu fikrin bir emsali de var: AB 2021 yılında, balıkçılık gibi sanayi sektörlerini Birleşik Krallık’ın AB’den çıkışının olası olumsuz etkilerinden korumak için 5,4 milyar avroluk bir Brexit uyum rezervi oluşturmuştu.

Dahası, Mercosur anlaşması için benzer bir tazminat fonu 2019 yılında eski AB Ticaret Komiseri Phil Hogan tarafından gündeme getirilmişti.

Brüksel’in Güney Amerika ile anlaşmayı sonuçlandırmaya yakın olduğunu düşündüğü o dönemde Hogan, ticaret anlaşmasından kaynaklanan “bir piyasa karışıklığı durumunda 1 milyar avroluk mali destek ve ortak pazar organizasyonu desteği” sağladığını iddia etmişti.

AB, mevcut bütçesi kapsamında böyle bir tazminat fonu oluşturabilir, fakat AB ülkeleri arasında mevcut bütçe anlaşmasını yeniden masaya yatırma konusunda çok az istek olduğu için bu zor olabilir.

Daha kolay bir çözüm, fonun 2028’den itibaren yeni çok yıllı AB bütçesi içinde oluşturulması olacak. Bütçe görüşmelerinin önümüzdeki yıl başlaması bekleniyor.

DİPLOMASİ

NATO ile Baykar, Polonya Silahlı Kuvvetleri için stratejik destek sözleşmesi imzaladı

Yayınlanma

NATO Destek ve Tedarik Ajansı (NSPA) ile Baykar, Bayraktar TB2 (SİHA) filosuna kapsamlı lojistik ve hizmet desteği sağlayarak Polonya’nın askeri yeteneklerini geliştirecek önemli bir sözleşmeyi resmen imzaladı.

İstanbul’da gerçekleştirilen imza töreni NATO ve Polonya’nın savunma işbirliğinin güçlendirilmesinde önemli bir kilometre taşına işaret ediyor.

Polonya Silahlı Kuvvetler Destek Müfettişliği (AFSI) ile koordineli olarak imzalanan bu sözleşme, ülkenin Bayraktar TB2 SİHA’larının bakımını, işlerliğini ve kullanılabilirliğini sağlayacak. Anlaşma, her iki tarafın da uzun vadeli destek taahhüdünün altını çizen iki yıllık ek uzatma olasılığı ile birlikte üç yıllık bir dönemi kapsıyor.

Polonya, İnsansız Hava Sistemleri (UAS) genişleme planını sürdürürken, sözleşme bu sistemlerin sürdürülmesinde hayati bir rol oynayacak.

Törende konuşan NSPA ve Baykar temsilcileri büyüyen ortaklıktan duydukları heyecanı ve Polonya Silahlı Kuvvetlerinin operasyonel hazırlığını artırma konusundaki ortak kararlılıklarını dile getirdiler.

NSPA Genel Müdürü Stacy Cummings, “Bu Anahat Anlaşması Polonya’nın savunma modernizasyon stratejisinin hayati bir bileşenini destekliyor. Ayrıca çerçeve, gerektiğinde diğer Bayraktar TB2 kullanıcısı ülkeleri de kapsayacak şekilde tasarlanmıştır,” dedi.

Sözleşmenin, NATO’nun doğu kanadını güçlendirme ve ittifak içinde “kolektif savunma yeteneklerini geliştirme” çabalarında ileriye doğru atılmış önemli bir adımı ifade ettiği vurgulanıyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Almanya ve Norveç denizaltı altyapı korumasını güçlendirmek için işbirliği yapacak

Yayınlanma

17 Ekim’de Brüksel’de düzenlenen NATO Savunma Bakanları toplantısında Norveç Savunma Bakanı Bjørn Arild Gram ve Alman mevkidaşı Boris Pistorius, NATO’nun kritik denizaltı altyapısının korunmasındaki rolünü artıracak yeni bir girişimi duyurdular.

Bu işbirliği, ilk olarak 2022 yılında Norveç Başbakanı Jonas Gahr Støre ve Almanya Şansölyesi Olaf Scholz tarafından sunulan bir öneri üzerine inşa ediliyor. Amaç, NATO’nun Atlantik, Kuzey, Baltık, Akdeniz ve Karadeniz dahil olmak üzere geniş deniz alanlarındaki hayati enerji ve iletişim ağlarının güvenliğini güçlendirmek.

Norveç ve Almanya’nın yeni önerisi, NATO’nun bu kritik sistemlere yönelik tehditleri caydırma, tespit etme ve bunlara karşılık verme kapasitesini güçlendirmeyi amaçlıyor.

Norveç Savunma Bakanı Gram konuyla ilgili olarak, “Almanya ve Norveç bu önemli çalışmayı ileriye götürmeye kararlıdır. İttifak olarak, enerji ve iletişimin güvenli bir şekilde sağlanmasını temin eden kritik denizaltı altyapısını içeren geniş deniz alanlarını kapsıyoruz. Bu hayati ağları potansiyel tehditlerden korumak için güçlerimizi birleştirmeye devam etmeliyiz,” dedi.

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius da bu düşünceyi yineleyerek deniz güvenliğinin bir bütün olarak NATO için önemini vurguladı.

Kritik su altı altyapısına yönelik hibrit saldırıların ekonomi, iletişim ve enerji arzı için önemli bir tehdit oluşturduğunu savunan Alman bakan, “Almanya ve Norveç birlikte, genel caydırıcılığımızın ve savunmamızın bir parçası olarak NATO’nun bu altyapıların korunmasındaki rolünü güçlendirmek için somut önerilerde bulundu. Tüm Müttefiklerimizi bu girişimde bize katılmaya ve denizcilik bilgi ve kabiliyetleriyle katkıda bulunmaya davet ediyoruz,” dedi.

NATO, kritik deniz altyapısı için merkezlerler kuruyor

Teklifin ilk kez sunulduğu 2022 yılından bu yana NATO ve müttefikleri denizaltı altyapısının korunmasını güçlendirmek için önemli adımlar attı.

Bu konuda önemli başarılardan biri, Mayıs 2024’te ilk operasyonel yeteneğine ulaşan NATO’nun Kritik Denizaltı Altyapısının Güvenliği için Denizcilik Merkezinin (CUI) faaliyete geçmesi.

Birleşik Krallık’ta bulunan bu merkez bir ağ oluşturma ve bilgi merkezi olarak hizmet veriyor ve NATO’nun Müttefik Deniz Komutanlığına denizaltı sistemlerini korumak için kararlar alma, kuvvetleri konuşlandırma ve eylemleri koordine etme konularında yardımcı oluyor.

Yeni Alman-Norveç girişimi, kilit deniz bölgelerinde denizaltı altyapısının izlenmesi ve korunmasına adanmış beş bölgesel merkezin kurulması da dahil olmak üzere daha fazla ilerleme öneriyor.

Seçilen bölgeler arasında Akdeniz ve Karadeniz de var

Münferit Müttefikler veya Müttefik grupları tarafından kurulabilecek olan bu merkezlerin “durumsal farkındalığı artıracağı” ve NATO’nun sualtı alanındaki “şüpheli faaliyetleri” tespit etme yeteneğini geliştireceği belirtiliyor.

Önerilen beş merkez Baltık Denizi, Kuzey Denizi, Atlantik Okyanusu, Akdeniz ve Karadeniz’i kapsayacak. Her merkez denizaltı altyapısının 24 saat izlenmesini sağlamak üzere bölgesel uzmanlık ve yetenekleri bir araya getirecek.

Bu kapsamda ulusal makamlardan personel ve kaynaklar potansiyel tehditleri tespit etmek, caydırmak ve bunlara yanıt vermek üzere harekete geçirilecek. Norveç halihazırda Kuzey Kutbu için bir merkez kurmayı teklif ederken, Almanya ise Baltık Denizi bölgesi için sorumluluk üstlenmeyi taahhüt etti.

Bu merkezlerin ulusal makamlarla yakın işbirliği içinde çalışmaları, istihbarat paylaşmaları ve ortaya çıkan risklere verilecek yanıtları koordine etmeleri bekleniyor.

Girişim ayrıca NATO üyeleri arasında teknoloji geliştirme, istihbarat paylaşımı ve kriz yönetimi gibi alanlarda işbirliğini güçlendirmeyi amaçlıyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Meloni, Biden’lı Berlin zirvesine katılmayacak

Yayınlanma

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni, bugün (18 Ekim) Berlin’de Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer ve ABD Başkanı Joe Biden’ın önemli küresel meseleleri ele alacağı üst düzey toplantıya katılmayacak.

Meloni, Lübnan da dahil olmak üzere Orta Doğu’ya önceden planlanmış bir diplomatik ziyareti olduğu için zirveye “hiçbir koşulda katılamayacağını” söyledi.

Çarşamba günü yaptığı açıklamada da, “Bölgedeki insanlarla doğrudan konuşmak kendi aramızda konuşmaktan daha etkili,” diyerek geziyi bir öncelik olarak çerçeveledi.

Öte yandan İtalyan muhalefeti bu karardan memnun değil. 5 Yıldız Hareketi milletvekili Danilo Della Valle Euractiv’e verdiği demeçte, “Meloni, Berlin’deki yokluğunu örtbas etmek için son dakikada aceleyle Lübnan’a bir gezi düzenledi. Fakat bu, hükümetinin uluslararası alanda giderek önemsizleştiğini gizleyemeyecek,” dedi.

Geçen hafta yapılması planlanan Berlin Zirvesi, ABD’deki Milton Kasırgası nedeniyle ertelenmişti. Başlangıçta Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in katılması beklenirken, Meloni’nin davet edilmediği bildirildi.

Öte yandan Della Valle Meloni’nin NATO ve ABD’nin Avrupa’daki çıkarlarının “hık deyicisi” olduğunu ileri sürdü.

Muhalif vekil, “Daha önce Biden ile birlikteydi ve 4 Kasım’dan sonra da Kamala Harris ya da Donald Trump kazansa da onunla birlikte olacak,” diye ekledi.

Della Valle ayrıca bu uyumun İtalya’nın ve Avrupa’nın çıkarlarına zarar verdiğini ve bu çıkarların ancak Ukrayna ile Rusya arasında kalıcı bir barışla korunabileceğine inandığını savundu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English