Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

AB-Mercosur ticaret anlaşması müzakereleri imzaya saatler kala durdu

Yayınlanma

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Konseyi toplantısının ardından perşembe günü yaptığı açıklamada, AB-Mercosur ortak serbest ticaret anlaşmasına ilişkin müzakerelerin durdurulduğunu ve bir AB Komiseri’nin Brezilya’ya imza atmak için seyahat etmesinden saatler önce seyahatini iptal ettiğini söyledi.

Macron, çevresel ve sosyal standartlarla ilgili karşılıklılık kurallarının Avrupalı çiftçiler için kabul edilemez olduğunu söyledi ve AB-Mercosur anlaşmasının mevcut durumuna muhalefetini yineledi.

Çiftçiler perşembe günü Brüksel’de protesto gösterileri düzenleyerek, özellikle Mercosur ülkeleriyle (Brezilya, Arjantin, Uruguay ve Paraguay) serbest ticaretin durdurulmasını veya en azından geri çekilmesini talep ettiler.

Lula, AB-Mercosur anlaşmasını ‘rekabet koşulları’ nedeniyle imzalamıyor

‘Fransa anlaşmaya karşı çıkmaya devam edecek’

Müzakereler, eski Brezilya Devlet Başkanı Jaïr Bolsonaro’nun ormansızlaşma konusundaki tutumu nedeniyle imza süreci durdurulmadan önce, aslında 2019’da sonuçlanmıştı. Görüşmeler, 2022’de Luis Ignacio Lula da Silva’nın seçilmesiyle yeniden başladı.

Anlaşma Temmuz 2023’te imzalanabilirdi, fakat Fransa buna engel oldu. Fransız diplomasisi, metinde ‘ayna hükümleri’, yani çevresel ve sosyal konularda karşılıklılık kuralları bulunmadığını söyleyerek anlaşmaya itiraz etti.

Emmanuel Macron, “Birkaç hafta önce Lula’ya çok net bir şekilde söyledim, mevkidaşlarıma da söyledim ve bugün tekrar söylüyorum […] Fransa [anlaşmaya] karşı çıkıyor ve bu şekilde olduğu sürece karşı çıkmaya devam edecek,” dedi.

AB-Mercosur ticaret anlaşmasındaki pürüzler sürüyor

Macron ‘Şili modelini’ örnek gösterdi

Cumhurbaşkanı, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile de görüşmüştü. Leyen de, “Tabii ki, ticaret müzakerelerinde çiftçilerin meşru çıkarlarını, özellikle de ticaret anlaşmalarında uyulması gereken standartlar için adil kurallar sağlayarak savunuyoruz,” dedi.

Macron, ‘Avrupa mantığının ve yaklaşımının derinlemesine gözden geçirilmesi’ çağrısında bulunuyor.

Fransız lider, ‘anakronistik’ olarak nitelendirdiği Mercosur ile olanın aksine, ‘Yeni Zelanda ve Şili ile olanlar gibi yeni nesil müzakere modellerinden’ yana olduklarını söylüyor.

AB-Mercosur anlaşması için zirve toplanacak

Latin Amerika, Fransa’nın engellerinden memnun değil

Başbakan Gabriel Attal’ın daha önce açıkladığı gibi Fransa, AB’nin ‘ürün ithalatı için bir Avrupa kontrol gücü’ kurmasını istiyor.

Fakat bu önlemin Latin Amerika ülkeleri tarafından hoş karşılanmayacağı düşünülüyor. Temmuz ayında, AB-CELAC zirvesi sırasında müzakereler bozulduğunda, Mercosur devlet başkanları, AB’nin, Latin Amerika ülkelerinde ‘yeterli sürdürülebilirlik’ kurallarını uygulama yeteneklerine olan ‘güvensizliğini’ eleştirmişlerdi.

Çiftçi protestolarının büyük etkisi var

Macron, ithal ürünleri Avrupa ürünleriyle aynı kurallara göre vergilendirmedikleri durumda, Avrupa genelinde ‘aşırılıkların artacacağını’ savunarak kıta çapındaki köylü protestolarına işaret etti.

Fransız lider, ihtiyaç duyulan şeyin, AB’nin tamamı tarafından desteklenen bir ‘tutarlılık, açıklık ve sağlamlık pozisyonu’ olduğunu, çünkü Fransa’nın tek başına uzun süre savaşamayacağını, özellikle de anlaşmayı engelleyecek yasal güce sahip olmadığını savunuyor.

DİPLOMASİ

Kuzey Kore, Rusya ile daha yakın ticari ve bilimsel işbirliği istiyor

Yayınlanma

Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, ülkesinin ticaret, ekonomi, bilim ve teknoloji alanlarında Rusya ile işbirliğini güçlendirmeye kararlı olduğunu ifade etti.

Kuzey Kore’ye ziyarette bulunan Rusya Tabii Kaynaklar ve Ekoloji Bakanı Aleksandr Kozlov ile görüşme gerçekleştiren Kim, iki ülke arasındaki ilişkilerin yeni bir stratejik seviyeye ulaştığını vurguladı.

Kuzey Kore’nin resmi haber ajansı KCNA, Kim Jong-un’un şu sözlerini aktardı: “Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti-Rusya dostluk ve işbirliği ilişkileri yeni bir stratejik düzeye ulaştı. Bu bağlamda, ticari, iktisadi, bilimsel ve teknolojik işbirliğini daha kapsamlı ve çeşitlendirilmiş bir şekilde ilerleterek iki ülkenin karşılıklı refah ve kalkınmasını güçlü bir şekilde teşvik etmek gereklidir.”

Kim ayrıca, kısa süre önce imzalanan yeni anlaşmalar sayesinde iki ülke arasındaki dayanışma ve işbirliğinin daha da derinleştiğini belirtti.

Görüşmenin sıcak ve samimi bir atmosferde geçtiği kaydedildi.

Kim ile Kozlov arasındaki görüşme, Kuzey Kore-Rusya Hükümetler Arası Ticari, Ekonomik, Bilimsel ve Teknik İşbirliği Komitesi’nin 11. toplantısına denk geldi.

Komitenin bir önceki toplantısı geçen yıl kasım ayında Pyongyang’da yapılmış ve tarım, çevre koruma, ulaşım, eğitim, spor, kültür ve bilim gibi alanlarda işbirliği ele alınmıştı.

Bu yılın dikkat çeken projelerinden biri, Tumen Nehri üzerinde bir köprü inşasına ilişkin anlaşma oldu. Bu köprü, iki ülke arasında lojistik ve ticaretin artırılmasında kilit rol oynayacak.

Rusya-Ukrayna Savaşında Kuzey Kore’nin askeri hamlesinin etkileri

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Almanya ve Finlandiya, denizaltı iletişim kablolarına sabotaj düzenlendiğini ileri sürdü

Yayınlanma

Almanya ve Finlandiya, iki ülke arasındaki denizaltı iletişim kablosunun kopmasından “derin endişe” duyduğunu ve bunun olası bir Rus sabotajı şüphesi yarattığını açıkladı.

Finlandiya’nın Helsinki kenti ile Almanya’nın Rostock kenti arasındaki 1.200 km’lik C-Lion1 fiber optik kablonun Fin devlet operatörü Cinia, kablonun pazartesi sabahı erken saatlerde Baltık Denizinde İsveç yakınlarında kesildiğini ve bunun neredeyse kesinlikle bir “dış güç” sonucu meydana geldiğini söyledi.

İki ülkenin dışişleri bakanları yaptıkları ortak açıklamada, “Baltık Denizinde Finlandiya ve Almanya’yı birbirine bağlayan denizaltı kablosunun kopmasından derin endişe duyuyoruz. Böyle bir olayın hemen kasıtlı bir hasar şüphesi uyandırması, çağımızın istikrarsızlığı hakkında çok şey anlatıyor,” dediler.

Finlandiya Dışişleri Bakanı Elina Valtonen ve Alman mevkidaşı Annalena Baerbock, Avrupa’nın güvenliğinin sadece “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü saldırı savaşının” değil, aynı zamanda “kötü niyetli aktörlerin hibrid savaşının” da tehdidi altında olduğunu öne sürdü.

İkili, “Ortak kritik altyapımızın korunması güvenliğimiz ve toplumlarımızın dayanıklılığı açısından hayati önem taşımaktadır,” dedi.

Valtonen, Finlandiya’nın arkasında Rusya ya da başka bir ülkenin olduğunu tespit etmesi halinde “hibrid eylemi” yapanları suçlamaktan çekinmeyeceğini söyledi.

Cinia, veri merkezlerini birbirine bağlayan kablonun onarılmasının yaklaşık beş ila 15 gün süreceğini söyledi. Ayrıca, bağlantıyı koparmış olabilecek sismik aktivitenin arttığına dair bir işaret görülmediğini de sözlerine ekledi.

Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius ise, Almanya ile Finlandiya arasındaki denizaltı iletişim kablosunun kesilmesinin bir sabotaj eylemi olabileceğini söyledi.

Boris Pistorius “hibrid” bir savaş taktiği olarak tanımladığı bu olaydan kimin sorumlu olduğunun belirsiz olduğunu söyledi fakat “Hiç kimse bu kabloların kazara kesildiğine inanmıyor. Bu nedenle, kimden geldiğini tam olarak bilmeden, bunun ‘hibrid’ bir eylem olduğunu belirtmek zorundayız. Ayrıca, henüz bilmesek de, bunun bir sabotaj olduğunu varsaymak zorundayız,” iddiasında bulundu.

Ayrı olarak, İsveçli telekom operatörü Telia, İsveç ile Litvanya arasındaki bir iletişim kablosunun pazar sabahı, Finlandiya-Almanya kesintisinden neredeyse 24 saat önce hasar gördüğünü söyledi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Avustralya, Japonya ve ABD, Trump gelmeden işbirliğini kurumsallaştırmaya çalışıyor

Yayınlanma

Donald Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşü öncesinde Asya potansiyel istikrarsızlığa hazırlanırken Avustralya, Japonya ve ABD stratejik ortaklıklarını güçlendirmek için harekete geçiyor.

Trump ocak ayında göreve başlamadan önce ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, Başkan Joe Biden yönetiminin Çin’in Hint-Pasifik’te artan gücüne karşı koymak için geliştirdiği Washington’un benzer düşünen ortaklar ağını güçlendirmeye çalışıyor. Biden döneminde ABD, Çin’e karşı, Japonya, Güney Kore ve Filipinler gibi diğer bölgesel aktörlerle savunma bağlarını güçlendirmeye çalıştı.

Austin’in ilk durağı Avustralya oldu ve burada Avustralyalı ve Japon mevkidaşlarıyla birlikte Japon askerlerinin Darwin’deki yıllık rotasyonlarda ABD deniz piyadelerine katılacağını açıkladı.

Üç ülkenin savunma bakanları pazar günü, Çin’in bölgede artan etkisiyle ilgili duydukları endişeyi dile getirirken, ortak açıklamada, “Üçlü ortaklığın bölgesel istikrarın korunmasında oynadığı kritik rolün bilincinde olarak, üçlü politika koordinasyonuna ve bölgesel güvenlik sorunları ve beklenmedik durumlar konusunda birbirimize danışmaya kararlıyız” denildi.

Üç savunma bakanı yaptıkları açıklamada, Çin ordusunun Filipin ve bölgedeki diğer gemilere yönelik “tehlikeli davranışları” da dâhil olmak üzere Doğu ve Güney Çin denizlerindeki “istikrarı bozucu eylemlerden” duydukları “ciddi endişeyi” yineledi. Bakanlar ayrıca Tayvan Boğazı’nda “barış ve istikrarın” önemini vurguladılar.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English