ABD Temsilciler Meclisi’ndeki Demokrat Azınlık Lideri Hakeem Jeffries, Washington yönetiminin Ukrayna ihtilafına müdahale etmesi gerekebileceğini söyleyerek Amerikan askerlerinin sahaya gönderilmesinin ihtimal dışı olmadığını belirtti.
CBS News televizyon kanalına konuşan Jeffries, “Ukrayna’nın düşmesine izin veremeyiz. Eğer bu olursa, çatışmaya sadece paramızla değil, askerlerimizle de müdahale etmek zorunda kalmamız güçlü bir ihtimal,” dedi.
Jeffries, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’nin Ukrayna’da kazanması halinde ‘durmayacağını’ ve NATO ülkelerini de tehdit edeceğini iddia etti.
İtalya Savunma Bakanı: Sadece gerilimi tırmandırmaya yarar
Öte yandan İtalya Savunma Bakanı Guido Crosetto, Ukrayna’ya asker gönderme fikrini kesin bir dille reddederek böyle bir hamlenin sadece gerilimi artıracağını vurguladı.
Corriere della Sera gazetesine mülakat veren Crosetto, “Tavrımız değişmedi: Ukrayna’ya mümkün olan her şekilde yardım edilmesi gerektiğini her zaman söyledik ve bunu da yapıyoruz. Ancak birliklerimizin doğrudan askeri müdahalesini de her zaman reddettik,” diye konuştu.
Crosetto, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçtiğimiz hafta Ukrayna’ya asker göndermeyi göz ardı etmeyeceğini yinelemesini eleştirerek, söz konusu hamlenin amacını sorguladı ve çatışmanın daha da tırmanmaması konusunda uyarıda bulundu.
Macron’un sözleri NATO çevrelerinde, özellikle de bu fikre şiddetle karşı çıkan Almanya ve ABD gibi kilit müttefikler arasında şiddetli bir tartışmaya yol açmıştı.
Bakan, “Fransa gibi dost bir ülkenin cumhurbaşkanını yargılamıyorum, ancak nesnel olarak tansiyonu yükselten bu açıklamaların amacını ve faydasını anlamıyorum,” değerlendirmesini yaptı.
Bunun yanı sıra Crosetto, İtalya’nın Ukrayna’ya diplomatik kanallardan yardım etme taahhüdünü yineledi, ancak İtalya’nın tabi olduğu yasal kısıtlamaları detaylandırarak anayasasının BM kararı gibi uluslararası hukuk tarafından yetkilendirilmedikçe doğrudan askeri müdahaleyi yasakladığını dile getirdi.
Bakan, “Ukrayna’da öngörülen durum sadece bu vakanın dışında kalmayacak, aynı zamanda Ukraynalıların yararına olmayacak yeni bir çatışma sarmalını da tetikleyecektir. Kısacası, doğrudan müdahil olmamız için gerekli koşullar mevcut değil,” diye ekledi.
Polonya Dışişleri Bakanı: Göz ardı etmiyoruz
Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski ise, ülkesinin Ukrayna’ya asker göndermeyi göz ardı etmediğini, ancak Moskova’yı NATO’nun bir sonraki adımlarının ne olacağı konusunda merakta bırakacak şekilde ‘elini göstermeyeceğini’ söyledi.
ABD ziyareti sırasında BBC World‘e konuşan Sikorski, Rusya’nın Ukrayna’da devam eden savaşı sırasında Varşova’nın savunma harcamalarındaki liderliği de dahil olmak üzere aldığı ‘güçlü savunma önlemlerinin’ altını çizdi.
Sikorski, “NATO’da GSYİH’sinin en büyük oranını (savunmaya) harcayan biziz, GSYİH’nin yüzde 4’ünü harcıyoruz ve önümüzdeki yıl daha da yukarı çıkabiliriz,” dedi.
Macron’un Ukrayna’ya asker göndermeyi göz ardı etmeyeceğini yinelemesine dair soruya yanı veren Sikorski, “Putin’in ne yapacağımızı merak etmesini sağlamak ve ona her zaman bazı şeyleri yapmayacağımıza dair güvence vermemek iyidir,” yorumunu yaptı.
Daha önce Başbakan Donald Tusk, ‘Ukrayna’ya asker göndermeyi beklemediğini’ söyleyerek Polonya birliklerini doğrudan savaşa dahil etme planları olduğu fikrini reddetmişti.
La Repubblica: NATO, Ukrayna’ya asker gönderme konusundaki ‘kırmızı çizgilerini’ belirledi