Amerika
ABD’deki İran tartışması büyüyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Amerikan ordusunun İsrail’in yanında İran yönetimine karşı savaşa girme sinyalleri versiyle başlayan tartışma büyüyor.
Özellikle Cumhuriyetçiler ve Trumpizmin taşıyıcılarından “Amerika’yı Yeniden Büyük Yap” (MAGA) İran ile doğrudan askeri müdahale konusunda tartışırken, önde gelen muhafazakârlar ve başkanın müttefikleri müdahaleye karşı güçlü sesler çıkarmaya başlayıp bir dizi siyasi aktöre sert eleştirilen yöneltmeye başladı ama bu isimler Trump’ı doğrudan hedef almamaya dikkat ediyorlar.
POLITICO’ya göre Cumhuriyetçi Parti içindeki çatışan gruplar, İran’la nasıl başa çıkılacağı konusunda Trump’ı zıt yönlere çekmeye çalışıyor.
İzolasyonistler, Trump’ı ABD’yi başka bir büyük Orta Doğu savaşına sokmayacağına dair seçim kampanyasında defalarca verdiği sözlere sadık kalmaya çağırırken, Senatör Lindsey Graham gibi müdahaleci isimler ise başkana İran’a karşı daha sert bir tutum sergilemesi için baskı yapıyor.
Şu anda ikinci yaklaşım, Trump’ın desteğini kazanıyor gibi görünüyor.
MAGA’cılar savaşa itiraz ederken Trump’ı eleştirmemeye dikkat ediyor
MAGA’cılar, İran ile çatışmaya girmeye karşı çıkarak, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’dan Graham’a kadar herkesin çatışmada oynadıkları rol nedeniyle eleştirilerde bulunsa da, çok azı başkanın yaklaşımını doğrudan eleştirdi.
Örneğin muhafazakâr sosyal medya yorumcusu Laura Loomer pazartesi günü X’te, takipçilerini yanıtlarda kanıtları paylaşmaya teşvik ederek, “Şu anda Trump’a hakaret eden her sağcıdan ekran görüntüsü alın. Çoğunu aldım. Ama hiçbirini kaçırmak istemiyorum,” diye yazdı.
Loomer, İran’a olası askeri müdahaleye karşı çıkarak “Başkan Trump’a sırt çeviren dolandırıcılara” özellikle sert çıktı.
Trump’ın destekçilerinden MAGA ideoloğu Steve Bannon da ABD’nin İran’a askeri müdahalesine karşı uyarıda bulunarak, “Başka bir Irak olamaz,” dedi.
“İsrailliler başladıkları işi bitirmeli. Bunu onlar başlattı. Bitirmeleri gerekir,” diye devam eden Bannon, Netanyahu’yu geçen hafta İran’a saldırı başlattıktan sonra Trump yönetiminin yardıma koşmasını beklediği için eleştirdi.
Bununla birlikte Bannon, MAGA’cıların, tek tük itirazlar çıksa bile, Trump’ın İran’a saldırı kararı alması durumunda Başkan’ın arkasında dizileceklerini düşündüğünü söyledi.
JD Vance’in müdahalesi: Plana sadık kalın
Parti içindeki bölünme, tarihsel olarak izolasyonistlerin yanında yer alan Başkan Yardımcısı JD Vance’i de harekete geçirdi. Salı günü 375 kelimelik bir X gönderisinde Vance, uzun süren savaşla ilgili endişeleri kabul ederken, başkan ve İran’a karşı alınabilecek olası önlemleri kararlılıkla savundu.
Vance, “Elbette, son 25 yıldır uygulanan aptalca dış politika nedeniyle insanların dış ilişkiler konusunda endişelenmesi haklı. Fakat başkanın bu konuda bir miktar güven kazandığını düşünüyorum,” dedi.
Trump da iki taraf arasında denge kurmaya çalışıyor gibi görünüyor. Başlangıçta İsrail’in İran’a karşı kampanyasını doğrudan desteklemekten kaçınan Trump, ABD’nin doğrudan saldırılara yardım etmeye hazır olduğunu ve İsrail ordusunun tek başına yok edemeyeceği İran’ın Fordow zenginleştirme tesisini hedef almak için Amerikan “bunker buster” bombalarının kullanılmasını düşündüğünü belirtti.
Yönetim, parti içinden gelen eleştirilere rağmen tutumunda kararlı. Beyaz Saray Sözcüsü Anna Kelly, “Başkan Trump, İran’ın nükleer silah elde edemeyeceği konusundaki tutumundan hiç sapmadı ve seçim kampanyasından bu yana Amerikan halkına bu sözünü tekrarladı. Amerikalılar, Başkan Trump’ın onların güvenliği için doğru kararları alacağına güveniyor,” diye konuştu.
Trump, Carlson’ın özür dilediğini söyledi
Trump’ı doğrudan eleştiren az sayıdaki muhafazakâr isimden biri, geçen hafta İsrail’in İran’a füze saldırısı düzenlemesinin ardından başkanın ”savaş suçuna ortak olduğunu” iddia eden eski Fox News sunucusu Tucker Carlson.
Carlson’ın Trump’a yönelik hücumu, başkanın öfkesini çekti ve Trump pazartesi günü Truth Social’da Carlson’ı “çılgın” olarak nitelendirdi.
Ne var ki Trump çarşamba günü, Carlson ile aralarının düzeldiğini ima etti. Trump, Oval Ofis’te gazetecilere, “Tucker iyi bir adam. Geçen gün arayıp özür diledi, çünkü biraz fazla sert konuştuğunu düşündü ve ben bunu takdir ettim,” dedi.
Greene’den ‘yabancı savaşlara’ tepki
Başkanın sadık destekçisi Temsilci Marjorie Taylor Greene de, eski Fox News sunucusunu desteklediğini açıkladı.
Greene, X’te yaptığı bir paylaşımda, “O, benimle aynı şeylere utanmadan inanıyor. Yabancı savaşlar/müdahaleler/rejim değişiklikleri Amerika’yı son sıraya itiyor, masum insanları öldürüyor, bizi iflasa sürüklüyor ve nihayetinde yıkımımıza yol açacak. Bu delilik değil. Milyonlarca Amerikalı bunun için oy verdi,” dedi.
Başka bir gönderide Greene, “Rusya ile Ukrayna’da vekalet savaşı, İsrail için İran’la savaşmak ve Çin için Tayvan’ı korumak” peşinde olduklarını söylediği “neocon savaş çığırtkanlarını” sert bir şekilde eleştirdi.
Fakat bazı Cumhuriyetçi liderler, MAGA çevrelerinden gelen protestolardan etkilenmemiş görünüyor.
Senato Çoğunluk Lideri John Thune, “Partimizde, Amerika’nın dünyadaki rolü hakkında farklı görüşlere sahip insanlar var, bunu biliyorsunuz. Ama bence başkan yetkisi dahilinde hareket ediyor, İran’ın asla nükleer silaha sahip olmamasını sağlamanın ne kadar önemli olduğunu anlıyor ve Amerika’yı ve Amerikan çıkarlarını korumak için elinden geleni yapacak,” dedi.
Demokratlardan Trump’a Kongre uyarısı
Öte yandan Senatonun önde gelen Demokrat üyeleri, Trump’tan İran ile ilgili bir strateji belirlemesini talep ediyor. Yönetim, İsrail’in İran’a karşı yürüttüğü kampanyaya ABD’nin doğrudan askeri müdahalesini değerlendirirken Kongreyi karanlıkta bıraktığını belirtiyorlar.
Beş üst düzey Demokrat, çarşamba günü yaptıkları ortak açıklamada, tırmanan çatışmanın bölgesel bir savaşa dönüşerek Orta Doğu’daki binlerce ABD askerini tehlikeye atabileceğini belirterek, yönetimi herhangi bir Amerikan müdahalesi için “hazırlık, strateji ve açıkça tanımlanmış hedefler eksikliği” nedeniyle eleştirdi.
Açıklamada, “Kongre, ABD’nin dünya çapındaki ulusal güvenliğini korumak ve savunmak konusunda eşit bir ortaktır ve Kongre, İran’a karşı askeri harekat için yetki vermemiştir. ABD’yi tehlikeye atacak askeri müdahaleyi onaylamayacağız. ABD, on yıllardır süren üçüncü bir savaşa uyuyarak giremez,” denildi.
Amerika
Küba hükümeti, döviz piyasasında kapsamlı reform planını onayladı

Küba Başbakanı Manuel Marrero Cruz, ülkenin ABD ablukası nedeniyle ‘savaş ekonomisi’ koşulları altında olduğunu belirterek, ilk yarıyıl ekonomik performansını değerlendirdi. Marrero, enflasyonun yavaşladığını ancak yüksek seviyelerde kaldığını ifade ederken, hükümetin hataları düzeltmeyi ve ekonomik büyümeyi teşvik etmeyi amaçlayan reformist politikalarla zorlukların üstesinden gelmeyi hedeflediğini açıkladı.
Küba Başbakanı Manuel Marrero Cruz, Halk Güçleri Ulusal Meclisi’nde yaptığı konuşmada, ülkenin tırmanan ABD ablukası nedeniyle “savaş ekonomisi” olarak nitelendirdiği koşullar altında olduğunu belirterek, yılın ilk yarısındaki ekonomik performansa ilişkin ayrıntılı bir sunum yaptı.
Marrero, hükümetin hataları düzeltme ve ekonomik büyümeyi teşvik etme programının başarılarını vurgularken, mevcut zorluklarla reformist politikalar aracılığıyla mücadele edileceğini belirtti.
‘Enflasyon yavaşlasa da seviyesi hâlâ yüksek’
Başbakan Marrero, yıllık enflasyonun yüzde 14,75 olarak gerçekleştiğini, bu oranın yüzde 30’luk ilk tahminlerin altında kaldığını kaydetti.
Enflasyon hızında göreceli bir yavaşlama eğilimi olduğuna dikkat çeken Marrero, ancak mevcut seviyelerin hâlâ yüksek olduğunu ve bunun da fiyatlara ve halkın geçimine olumsuz yansıdığını ifade etti.
Para politikasına ilişkin olarak başbakan, sona erdirilmesine yönelik resmi bir strateji olmasına rağmen hükümetin “kısmi dolarizasyon” olarak adlandırdığı uygulamayı sürdürdüğünü açıkladı.
Marrero, mevcut iktisadi koşullarda döviz toplanmasının ve sosyal programlara yönlendirilmesinin bir öncelik olduğunu vurguladı.
Ayrıca Marrero, hükümetin döviz piyasasında reform için kapsamlı bir planı onayladığını duyurdu. Plan, tüm bölgelerdeki nakit işlem sistemlerinin güncellenmesini ve bu reformları açıklamak için vatandaşlarla net bir iletişim politikası uygulanmasını içeriyor.
Başbakan, ekonomik planın uygulanabilmesi için döviz temininin temel bir şart olduğunu belirterek, yabancı yatırımı teşvik etmek amacıyla prosedürlerin basitleştirilmesi ve kamu şirketleri ile özel sektör arasındaki işbirliğinin genişletilmesi gibi adımlar atıldığını söyledi.
FT: Çin, Küba’nın serbest piyasa reformlarına direnmesinden rahatsız
Konut planı hedeflerin gerisinde kaldı
Konut krizine de değinen Marrero, konut planının sadece yüzde 53’ünün hayata geçirilebildiğini kabul etti.
Başbakan, bu durumu ham madde ve yakıt kıtlığının yanı sıra yerli inşaat malzemeleri üretiminin sınırlı olmasına bağladı.
Küba Başbakanı, yılın ikinci yarısı için hükümetin yol haritasının ana hatlarını da sundu.
Plan, parasal reformların uygulanması, ihracat ve yatırımların artırılması, gıda üretiminin çoğaltılması, vergi ve maaş politikalarının iyileştirilmesi, elektrik kesintilerinin azaltılması ve su tedarikinin geliştirilmesine odaklanıyor.
‘Ablukanın sıkılaştırılmasından Trump yönetimi sorumlu’
Dış zorluklara ilişkin konuşmasında Marrero, ekonomik ablukanın sıkılaştırılmasından ABD Başkanı Donald Trump yönetimini sorumlu tuttu.
Başbakan, ülkeye ithalatın engellenmesini ve ticari ortakların Küba’ya yatırım yapmaktan caydırılmasını hedefleyen saldırgan politikaların, ulusal ekonomiyi boğmak amacıyla devam ettiğini belirtti.
Konuşmasını mevcut koşullar karşısında ulusal birliğin gerekliliğini vurgulayarak tamamlayan Marrero Cruz, elektrik ve fiyatlar gibi hayati sektörlerde zorlukların sürdüğünü ifade etti.
Fakat Marrero, Küba’nın devrimin kazanımlarını koruma ve daha adil ve istikrarlı bir toplum inşa etme kabiliyetine güvendiğini dile getirdi.
Küba’da elektrik şebekesi yine çöktü: Krizin arka planında ne var?
Amerika
Trump, Powell’ı kovma konusunda ciddileşiyor

ABD Başkanı Donald Trump salı günü bir grup Cumhuriyetçi Kongre üyesine Fed Başkanı Jerome Powell’ı kovması gerekip gerekmediğini sordu.
Trump çarşamba günü Oval Ofis’te gazetecilere, Powell’ın görevden alınması konusunda Kongre üyeleri ile konuştuğunu doğruladı.
Trump, “Onlarla onu kovma fikrini konuştum. ‘Ne düşünüyorsunuz?’ dedim. Neredeyse hepsi kovmam gerektiğini söyledi. Ama ben onlardan daha muhafazakârım,” dedi.
Kaynaklar, CBS’e, Trump’ın bu açıklamayı salı gecesi Oval Ofis’te Cumhuriyetçi Kongre üyelerine yaptığını söyledi. Kongre üyeleri, Trump’ın desteklediği kripto para birimi yasasını Temsilciler Meclisinde geçirecek bir usul oylamasını engellemişti.
Başkanın Fed başkanını görevden alması fikri yasal olarak test edilmiş değil. Federal yasa, başkanın ancak “haklı bir neden” ile görevden alınabileceğini belirtiyor.
Çarşamba günü, Powell’ın Fed genel merkezinin yenilenmesiyle ilgili dolandırıcılık soruşturması açılmasını isteyip istemediği sorulan Trump, “Sanırım zaten soruşturma altında. Yeniden inşa için olması gerekenden çok daha fazla para harcadı,” dedi.
Trump, “Bence onda bazı sorunlar var” dedi ve Başkanlık görevini isteyen “çok sayıda kişi” olduğunu da ekledi.
Trump, “Hiçbir şeyi göz ardı etmiyorum, ancak dolandırıcılık suçlamasıyla görevinden ayrılmak zorunda kalmadıkça bunun olasılığı çok düşük,” dedi.
Çarşamba günü yayınlanan bir röportajda Trump’a Powell’ı görevden almayı düşünüp düşünmediği tekrar soruldu. Trump, Real America’s Voice‘a “İstifa etmek isterse çok sevinirim, bu ona kalmış. Bunu yaparsam piyasaları bozacağını söylüyorlar,” ifadelerini kullandı.
Fed’in yenilenen genel merkezi eleştiri oklarının hedefinde
Bütçe ve Yönetim Ofisi direktörü Russ Vought, geçen hafta Powell’a bir mektup göndererek, “yasalara aykırı” olabilecek “gösterişli” bir ofis yenileme projesini yürüttüğünü iddia etti.
Powell, geçen ay Senatoda verdiği ifadesinde, yenileme projesine ilişkin bazı açıklamaların “yanıltıcı ve yanlış” olduğunu söyledi.
Yönetim içinden kaynaklar CBS’e, başkanın kamuoyuna ve özel açıklamalarında haklı nedenlerle işten çıkarma olasılığını dile getirdiğini, fakat Beyaz Saray’ın henüz resmi bir yasal dayanak oluşturmadığını söyledi.
Öte yandan bazı Cumhuriyetçiler olası bir görevden alma hamlesine karşı çıkıyor. CBS’e verilen bilgilere göre, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesinin bazı üyeleri çarşamba gecesi Powell ile görüşmeyi planlıyordu. Kaynaklardan biri, bazı üyelerin Powell’ın bağımsızlığını güçlendirmek istediğini söyledi.
Fakat komite başkanı French Hill’in sözcüsü, toplantının Temsilciler Meclisindeki oylama zamanının belirsizliği nedeniyle iptal edildiğini söyledi. Hill, toplantının komitenin yeni üyelerinin Trump’a tanıtılması için aylar önce planlandığını belirtti.
Cumhuriyetçiler olası bir görevden alma nedeniyle tedirgin
POLITICO’ya konuşan kaynaklar da Başkanın bazı müttefiklerinin özel konuşmalarında, her şeye “evet” demeyen bir Fed başkanının, 2024’te Demokratları batıran türden zararlı enflasyonu önlemenin bir yolu olduğunu savunuyorlar.
Yani, yatırımcılar ve işletmeler, bu daha yüksek faiz oranları anlamına gelse bile, merkez bankasının enflasyonu önlemek için gerekli olanı yapmaya hazır olduğuna inanmak zorundalar.
Cumhuriyetçi Senatör Mike Rounds, “Fed başkanının bağımsızlığı, uygulanan politikalarla ekonomik büyüme iyileştikçe geri gelebilir ve yönetimi destekleyebilir,” dedi.
Powell’ın yerine geçecek en güçlü adaylardan biri olan Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett, çarşamba akşamı NBC’de yaptığı açıklamada, “Beyaz Saray’daki herkes Fed’in bağımsızlığının son derece önemli olduğunu anlıyor,” dedi.
Hassett, merkez bankaları bağımsızlıklarını kaybettiğinde “bu durum ekonomi ve piyasalar için kötü” olduğunu söyledi.
Powell’ın yerine geçebilecek isimler arasında Hassett’in yanı sıra, eski Fed yönetim kurulu üyesi Kevin Warsh, Hazine Bakanı Scott Bessent ve mevcut Fed yönetim kurulu üyesi Chris Waller’ın adı geçiyor.
Vergi tasarısına karşı çıkan ve yeniden seçime aday olmayacağını açıklayan Kuzey Carolina Cumhuriyetçi Senatörü Thom Tillis, “bağımsız Fed”i ateşli bir şekilde savundu.
Fed’i denetleyen ve başkanlık adaylarını onaylayan Senato Bankacılık Komitesi üyesi Tillis, “Fed başkanının görevden alınabileceğine dair bazı söylentiler var,” dedi ve Fed’i doğrudan başkanın kontrolüne tabi kılmanın “büyük bir hata” olacağını söyledi.
Tillis, “Siyasetçilerin ekonomik karara katılmadıkları için Fed başkanını görevden almanın sonucu, ABD’nin gelecekteki güvenilirliğinin sarsılması olacaktır. Böyle bir durumda, oldukça hızlı bir tepki göreceğimizi düşünüyorum ve bunu önlemeliyiz,” dedi.
Wall Street Journal’dan Trump’a çağrı: Powell’ı görevden alma
Wall Street Journal yayın kurulu çarşamba günü, Başkan Trump’a Powell’ı görevden alma tehdidini yerine getirmemesi çağrısında bulunarak, bunun sonuçlarının mevcut durumdan daha kötü olacağı uyarısında bulundu.
Başyazıda, “Başkan Trump’ın bir konuda ciddi olup olmadığını veya sadece dikkatleri başka yöne çekmek için konuşup konuşmadığını anlamak genellikle zordur. Ancak bu hafta Cumhuriyetçi Kongre üyelerine Federal Rezerv Başkanı Jerome Powell’ı görevden alabileceğini söylerken gerçekten ciddiyse, ona bir tavsiyemiz var: Bunu yapmayın,” deniyor.
Kurul, Trump’ın ek faiz indirimleri çağrısına direnen ve Fed’in Trump’ın gümrük vergilerinin olası enflasyonist sonuçlarını izlemesi gerektiğini defalarca belirten Powell’a yönelik hayal kırıklığını kabul etti.
Yayın kurulu ayrıca, Powell’a açık bir alternatifin olmadığını ve “Powell’ın, kendisi ve Fed’in, onu erken görevden almaya yönelik her türlü girişimi engellemek için dava açacağını” belirttiğini kaydetti.
Kurul, “Muhtemelen kazanacaktır. Yüksek Mahkeme yakın zamanda başkanın yarı bağımsız kurumlara atamalar üzerindeki kontrolünü genişletmiş olsa da, yargıçlar Fed’i bir istisna olarak gördüklerini açıkça belirtmişlerdir,” dedi.
WSJ, Trump’a “kendisine özgü olmayan bir itidal” göstermesi çağrısında bulunarak, Powell’ın Beyaz Saray’dan bağımsız görünmesinin önemine dikkat çekti.
Yazıda, “Powell, veriler elverirse bu yıl faiz indirimini tercih edecektir. Ancak Fed’in kurumsal bağımsızlığını korumak için Beyaz Saray’ın baskısına çok kolay boyun eğdiği izlenimi vermemesi gerektiğini bilmektedir. Trump, Powell hakkında her konuşmasında Fed’in istediğini yapmasını zorlaştırmaktadır,” ifadeleri kullanıldı.
Amerika
ABD’li dev aracı kuruma Rusya yaptırımlarını deldiği için para cezası kesildi

ABD’nin en büyük aracı kurumlarından Interactive Brokers, yedi yılı aşkın bir süre boyunca çeşitli yaptırım programlarını ihlal ettiği gerekçesiyle 11,8 milyon dolardan fazla ödeme yapmayı kabul etti. Kurumun, Rusya, Çin, İran ve Kırım gibi yaptırım altındaki bölgelerde bulunan yüzlerce müşteriye hizmet verdiği ve bu ihlalleri kendisinin tespit ederek bildirdiği belirtildi. OFAC, şirketin soruşturmayla ‘aktif işbirliği yaptığını’ ve ihlallerin ‘ağır’ olmadığını kaydetti.
ABD’nin önde gelen aracı kurumlarından Interactive Brokers, yedi yılı aşkın bir süredir çeşitli yaptırım programlarını ihlal ettiği gerekçesiyle ABD Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıkları Kontrol Ofisi (OFAC) ile 11,8 milyon dolardan fazla bir meblağ karşılığında anlaşmaya vardı.
OFAC tarafından yürütülen soruşturmaya göre şirket, Temmuz 2016 ile Ocak 2024 arasında yaptırım uygulanan bölgelerdeki yüzlerce müşteriye aracılık ve yatırım hizmetleri sağladı.
Soruşturma dosyasına göre Interactive Brokers, İran, Venezuela, Küba, Suriye ve Kırım gibi yaptırım altındaki bölgelerde bulunan müşterilerle çalıştı.
Müşterilerin çoğunluğu resmi olarak adreslerini yaptırım uygulanmayan ülkelerde göstermesine rağmen, IP adresleri bu durumun aksini teyit etti.
Şirket, 2018’de başlattığı bir iç denetim kapsamında 12 binden fazla muhtemel ihlali kendisi tespit ederek beyan etmişti.
Rus ve Çinli kuruluşlarla yapılan işlemler
İhlaller arasında, Interactive Brokers’ın 2022 yılında yaptırım altındaki Rus bankalarında açılmış hesaplara 250’den fazla işlem gerçekleştirmesi de yer alıyor.
Buna ek olarak kurum, Çin’in askeri ve istihbarat programlarında yer alan 13 Çinli kuruluşa ait menkul kıymetlerin alım satımına izin verdi.
Interactive Brokers ayrıca, Temmuz 2020’de yaptırım listesine alınan ve Çin’den yarı askeri bir şirketin menkul kıymetleriyle ilgili işlemleri de yürüttü.
OFAC: İhlaller ‘ağır’ sınıfında değil
OFAC tarafından yapılan açıklamada, tespit edilen ihlallerin “ağır” olarak sınıflandırılmadığı vurgulandı.
Şirketin ihlalleri düzenleyici kurumlara gönüllü olarak bildirdiği ve soruşturma süresince aktif işbirliği yaptığı kaydedildi.
Rusya yaptırımları Lihtenştayn’ı ‘zombi tröst’ krizine sürükledi
-
Ortadoğu1 hafta önce
Trump’ın Ankara ve Şam’daki jokeri: Thomas Barrack kimdir?
-
Görüş2 hafta önce
Kazananı Olmayan Kontrol Edilebilir Bir Çatışma
-
Görüş2 hafta önce
Küresel savaş ekonomisinin aleni beyanı: Lahey’deki NATO Zirvesi Sonuç Bildirgesi
-
Dünya Basını2 hafta önce
Vergi Cennetleri: Birleşik Krallık’ın Küresel Mali İmparatorluğu
-
Asya2 hafta önce
Güney Kore, tarihindeki en büyük savunma anlaşması için görüşmeleri tamamladı
-
Asya2 hafta önce
Güney Kore Devlet Başkanı Lee, Çin ve Rusya ile ilişkilerini ‘hızla’ iyileştireceğini söyledi
-
Asya1 hafta önce
Paşinyan, Ermeni Kilisesi’ni ‘özgürleştireceğini’ ilan etti
-
Dünya Basını1 hafta önce
Çalışanları kovan şirketler yapay zekanın hatalarını düzeltmek için servet ödüyor