Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD’li çip şirketleri ‘daha az regülasyon’ istiyor

Yayınlanma

ABD’li şirketler, federal hükümete yarı iletken endüstrisine yönelik yardım koşullarını hafifletmesi için baskı yapıyor.

Çip üreticileri, hibe programı ve vergi kesintileri için önerilen sınırlamaların ABD şirketlerinin Çinli meslektaşlarıyla rekabet etmesini ve yeni teknoloji geliştirmesini zorlaştıracağını iddia ediyor.

Şirketler, ABD yarı iletken endüstrisini canlandırmak için kamu fonlarını kullanmaya yönelik ortak bir hükümet çabasıyla vergi kesintilerine ve 53 milyar dolarlık harcamaya izin veren geçen yılki Çipler ve Bilim Yasasının uygulanmasını şekillendirmeye çalışıyor.

Wall Street Journal’da (WSJ) yer alan habere göre, nakit akışının bazı şartları var ve hibeler ABD’den fon alan şirketleri Çin’de daha fazla büyümeyi keskin bir şekilde sınırlamaya zorluyor.

Çin pazarının oyuncuları endişeli

Fakat Çin, küresel çip satışları pazarının üçte birini oluşturuyor ve yarı iletken tedarik zincirinin temel taşlarından biri. Şirketler ve endüstri grupları Ticaret Bakanlığına, Çin’deki genişlemeye yönelik kısıtlamaların çok sıkı olması halinde zarar görecekleri şikayetinde bulundu.

Çin’de iş yapan Amerikan şirketlerini temsil eden ABD-Çin İş Konseyi, “Önerilen koruyucu kurallar yazıldığı gibi uygulanırsa, şirketleri iki programa katılmayanlara göre ciddi bir dezavantaja sokacak, ABD yarı iletken endüstrisine bir bütün olarak zarar verecek ve CHIPS Yasasının amacına ters düşecektir,” diyor.

Güney Kore tepki gösteriyor

Yasaya yönelik en sert eleştiriler getirenler arasında Güney Kore hükümeti ve çip endüstrisinin yer alıyor. Bu durum, ABD’nin Çin’in teknolojik ilerlemesini sınırlama mücadelesinde müttefiklerinin desteğini seferber etmekte karşılaştığı zorluğun altını çiziyor. Güney Kore ve Tayvan şirketleri, Çin’deki büyük varlıkları nedeniyle özellikle etkileniyor.

Kore Yarı İletken Endüstrisi Birliği, koruyucu kuralların bazı hükümlerinin ‘Çip Yasası ile amaçlanan güçlü ABD yatırımını engelleyeceği ve çok uluslu yarı iletken üreticileri için başka türlü engeller yaratacağı’ uyarısında bulundu.

Vergi indirimlerinde düzenleme isteniyor

Hazine Bakanlığı ayrıca çip şirketleri ve tedarikçilerinin yeni yatırımlarına yönelik vergi indirimi kapsamının genişletilmesi için şirketlerin baskısı altında.

Hibelerden farklı olarak, yatırımlara yönelik vergi kesintileri açık uçlu. Fakat yasadaki temel tanımlar, bir projenin maliyetinin %25’i değerindeki bir sübvansiyon için neyin uygun olduğunu belirleme konusunda Hazine’ye takdir yetkisi veriyor.

Hükümetin ilk önerisini inceleyen şirketler, en büyük üretim tesislerini işleten büyük çip üreticilerinin ötesinde bazı işletmeleri de ödüllendirecek daha geniş tanımların yapılmasını istiyor.

Şirketler, Ticaret ve Hazine bakanlıkları nihai düzenlemeleri yayınlamaya hazırlanırken kendi yorumlarını sundular. Bu kurallar, yarı iletken endüstrisine federal müdahalenin nihai erişimini belirleyecek ve endüstrinin nerede ve nasıl büyüyeceğine etki edecek.

Ticaret Bakanlığı, hibe alan şirketlerin Çin’deki gelişmiş yarı iletkenlerin üretimini genişletme kabiliyetlerini ciddi şekilde sınırlandırmak isterken, şirketlerin mevcut tesisleri işletmeye devam etmelerine ve öncelikle yerel Çin pazarına hizmet eden tesisleri genişletmelerine izin veriyor.

Kore Yarı İletken Endüstrisi Birliği, Ticaret Bakanlığı’ndan başvuru sürecinde teknik ve gizli şirket bilgilerini talep etmekten kaçınmasını ve yabancı şirketlerin ticari sırlarını ABD hükümetiyle paylaşma konusundaki isteksizliğini yansıtan gizlilik anlaşmaları uygulamasını istedi.

Ticaret Bakanlığı revizyon hazırlığında

Arizona’daki iki çip fabrikasına 40 milyar dolar yatırım yapan dünyanın en büyük gelişmiş çip üreticisi Taiwan Semiconductor Manufacturing (TSMC) de Çin’deki mevcut tesislerin genişletilmesine ilişkin sınırlamaların hafifletilmesi ve ortak araştırma ve teknoloji lisanslamasına ilişkin kısıtlamalar da dahil olmak üzere Ticaret Bakanlığı’nın çeşitli önerilerinde revizyon yapılmasını istedi.

Bir Ticaret Bakanlığı yetkilisi, “Bakanlık kamuoyundan gelen yorumları inceliyor, paydaşların katkılarını takdir ediyor ve kuralı bu yıl içinde nihai hale getirmeyi planlıyor,” dedi.

Bunun yanı sıra, yarı iletken şirketleri Hazine Bakanlığı’nı çip girişiminin vergi indirimi tarafı için önerilen uygunluk tanımlarını gevşetmeye çağırıyor.

Bu indirim, şirketlerin yarı iletken üretim tesislerine veya yarı iletken üretim ekipmanı üreten fabrikalara yaptıkları yatırımların %25’ini sübvanse ediyor. Şirketler, yasanın bu terimleri tam olarak tanımlamadığını ve hükümetin önerdiği tanımların çok dar olduğunu iddia ediyor.

Şirketler, daha fazla tedarikçi ve yarı iletken malzeme üreticisinin hak kazanmasına olanak tanıyacak daha geniş kurallar getirilmesini savunuyorlar.

AMERİKA

Joseph Nye, Çin’e karşı ABD-Japonya ittifakını güçlendirmeyi önerdi

Yayınlanma

Eski ABD Savunma Bakan Yardımcısı ve Uluslararası İlişkiler teorilerinde neoliberal kurumsalcılığın temsilcilerinden Joseph Nye, cuma günü yaptığı açıklamada, ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın ikinci döneminde gümrük tarifeleri konusundaki öngörülemezliğini uluslararası müzakerelerde bir pazarlık taktiği olarak kullanacağını söyledi.

Nye, Nikkei ve ABD Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi tarafından düzenlenen bir güvenlik sempozyumunda konuştu.

Nye, Trump’ın “öngörülemezliği pazarlıktaki en önemli silahı olarak gördüğünü” söyledi.

Oturumda konuşan eski ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Armitage da “‘Transaksiyonel’ bir başkan bekleyebilirsiniz” dedi.

Trump seçim kampanyası sırasında Çin’den yapılan ithalata %60, diğer ülkelerden yapılan ithalata ise %10 ila %20 oranında gümrük vergisi getirme sözü vermişti. Armitage, “[Trump] bunu çok sık ve çok yüksek sesle söylediği için göreceğimiz ilk şey gümrük tarifeleri olacak” dedi ve ekledi: “Trump’ın gümrük tarifeleri ve bunların gerçekte ne anlama geldiği konusunda hiçbir fikri yok.”

Aynı zamanda Harvard Üniversitesi John F. Kennedy School eski dekanı olan Nye, ticaret hukukunun bir başkana ulusal güvenlik gerekçesiyle gümrük vergisi uygulama yetkisi verdiğini ancak bunun çelik ya da otomobilin ötesinde kozmetik gibi ürünlere nasıl uygulanabileceğinin belirsiz olduğunu belirtti.

“Bence %60 gümrük vergisi ilan edecekleri bir şey görmeniz muhtemel,” dedi ve ekledi: “Ancak [Çin Devlet Başkanı] Xi Jinping ile bir anlaşma yapmaya çalışması da ihtimal dışı değil.”

Nye, örneğin ABD’de yatırım yapma sözü karşılığında belirli malları ya da alanları muaf tutan bir anlaşma yapılabileceğini söyledi.

“[Trump] hem pastayı yemeyi hem de pastadan yemeyi seviyor. ‘X’e %60 gümrük vergisi koydum’ diyecek ama sonra Y ve Z’nin pazarlık konusu yapılmadığını ve %5’in üzerinde gümrük vergisi olmadığını göreceksiniz.”

Trump’ın “Önce Amerika” şeklindeki diplomatik tutumu sorulduğunda Armitage, “Bay Trump’ın dünya genelinde başka herhangi bir ilişki için gerçek duygular beslediğini sanmıyorum” dedi.

“Yönetiminde dost ve müttefiklerle daha iyi ilişkiler geliştirmek isteyen insanlar olacaktır, ama bunu çözmek biraz zaman alacak. En az ilk altı ay içinde retorik dışında büyük değişiklikler beklemiyorum” diye devam etti.

Çin’e karşı Japonya kartı

Bu arada Nye, “ABD’de Çin’e karşı durma konusunda iki partiden de çok güçlü bir destek var ve bu da Japonya’nın kesinlikle kilit bir müttefik olduğu anlamına geliyor” dedi.

Bununla birlikte Nye, “Trump [Japonya’dan] örneğin daha fazla katkı ve ev sahibi ülke desteği isteyebilir ya da belirli ticaret alanlarında bazı tavizler talep edebilir” diye ekledi.

Nye ayrıca Japon yumuşak gücünün rolünü de vurguladı. Japonya’nın özellikle altyapı projelerine odaklanan uluslararası yardımlarına atıfta bulunarak, Güney Pasifik adaları da dahil olmak üzere Çin’in bölgedeki Kuşak ve Yol Girişimine meydan okumak için “Japonya’nın ABD’den daha uygun olduğunu” söyledi.

Armitage, Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba’ya bir öneri olarak şunları söyledi: “Bay Trump’ın dostu olmaya çalışmayın. Sadece uygun bir ilişki kurmaya çalışın. … Anladığım kadarıyla uluslararası alanda hiç kimse Trump’ın dostu değil.”

Nye, Çin’in Japonya ve ABD için zorluklar teşkil ettiğini, bu nedenle Washington ve Tokyo’nun “kaderlerinin birlikte kalmak olduğunu” söyledi. “Temel olarak, daha geniş jeopolitik durum, ABD-Japonya ittifakının dünyadaki en önemli ittifak olarak kalacağı anlamına geliyor” dedi.

ABD-Çin ilişkileri üzerine bir başka oturumda, yakın zamana kadar Başkan Joe Biden’ın Ulusal Güvenlik Konseyi’ndeki öne çıkan Çin uzmanlarından biri olan Rush Doshi, Trump’ın Çin politikası ile Trump’ın ekibinin politikasının “tam olarak aynı şey olmadığına” dikkat çekti.

Doshi, Trump’ın ilk döneminde ekibinin iki partili uzlaşıya dayalı “rekabetçi bir yaklaşım” benimsediğini, Trump’ın kendisinin ise “daha işlemsel, daha çok kendi bireysel öngörülemezliğine dayalı” bir yaklaşım benimsediğini ve bunun da bazen ekibinin yaklaşımını baltaladığını söyledi.

Asya güvenliği alanında kıdemli araştırmacı ve Çin Güç Projesi direktörü Bonny Lin ise, ikinci Trump yönetiminin “çok daha keskin bir çerçeveye ve Çin’e daha keskin bir odaklanmaya” sahip olmasını beklediğini belirtti.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Biden, Trump dönmeden önce TSMC’ye 6,6 milyar dolarlık Çip Yasası hibesini kesinleştirdi

Yayınlanma

Biden yönetimi, seçilmiş başkan Donald Trump’ın göreve gelmesinden iki ay önce Taiwan Semiconductor Manufacturing Co. (TSMC) şirketine 6,6 milyar dolarlık Çip Yasası hibesini tamamladı.

Üst düzey yönetim yetkilileri, paranın şirketin proje kilometre taşlarına ulaşmasına bağlı olarak aşamalı olarak ödeneceğini, ancak TSMC’nin bu yılın sonuna kadar en az 1 milyar dolar almasının beklendiğini söyledi.

TSMC Arizona’daki üç fabrikada 3 nanometre, 2 nm ve A16 çipleri üretecek ve şirketin ABD’deki toplam yatırımı 65 milyar dolara ulaşacak.

Arizona’daki ilk fabrikada 4 nm ve 5 nm çipler de üretilecek ve 2025 yılının ilk yarısında yüksek hacimli üretime başlanacak. İkinci fabrikada üretimin 2028’de, üçüncü fabrikada ise on yılın sonunda başlaması planlanıyor.

Nanometre, bir çip üzerindeki transistörler arasındaki mesafeyi ifade ediyor. Daha küçük bir sayı genellikle daha gelişmiş ve güçlü bir çipe işaret etmekte.

ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo perşembe günü düzenlenen bir brifingde gazetecilere yaptığı açıklamada, “İlk kez bu öncü çipleri ABD’de üreteceğimizi söyleyebileceğiz” dedi.

Raimondo, “TSMC, çip [üretiminin] verimliliğinin önemli bir göstergesi olan verim oranlarının Arizona’da da Tayvan’da olduğu kadar iyi olduğunu doğruladı” dedi. “Bu inanılmaz bir şey. Bunu yapmak inanılmaz derecede zor … ve burada ilk kez yapılıyor” diye ekledi.

TSMC, 6.6 milyar dolarlık hibenin yanı sıra 5 milyar dolarlık kredi de alacak ve sermaye harcamalarının %25’ine kadar yatırım vergisi kredisi talep edebilecek.

Tayvanlı şirket, 8,5 milyar dolar hibe alan Intel’in ardından Çip Yasası’ndan yararlanan en büyük ikinci şirket konumunda. Güney Koreli Samsung ise 6.4 milyar dolarla üçüncü en büyük hibeyi alacak.

Biden’ın Ticaret Bakanlığı, 39 milyar dolarlık Çip Yasası üretim fonunun 36 milyar dolardan fazlası için ön şartnameleri açıkladı. TSMC, şu ana kadar nihai şartlara ulaşan sadece ikinci proje. Kesinleşen diğer tek Çip Yasası fonu, 123 milyon dolar ile ödüllendirilen ABD’li yarı iletken üreticisi Polar Semiconductors.

Trump’ın dönüşü, yarı iletken üretimini ülkeye taşımayı amaçlayan Çip Yasası’nın geleceğine gölge düşürdü. Seçilmiş başkan anlaşmayı eleştirerek “çok kötü” olarak nitelendirdi ve bunun yerine yarı iletken üretimini ABD’ye çekmek için gümrük tarifelerini kullanmayı önerdi.

Nikkei Asia’ya konuşan üst düzey bir yönetim yetkilisi, nihai anlaşmaların imzalanmasının Trump yönetimine şartları değiştirmek için çok az alan bıraktığını çünkü “bunun bağlayıcı bir sözleşme olduğunu” söyledi. “Yani şirket kilometre taşlarını yerine getirdiği sürece, hükümetin ilerlemesi için sözleşmeye bağlı bir anlaşma” dedi.

Beyaz Saray ulusal ekonomi danışmanı ve Çip Uygulama Yönlendirme Konseyi eş başkanı Lael Brainard’a göre ufukta benzer hamleler var. Brainard perşembe günü gazetecilere verdiği demeçte, “Önümüzdeki iki ay boyunca, Ticaret Bakanlığı’nın daha fazla ödülü sonuçlandırdığını görmeye devam edeceksiniz ve bugüne kadar kaydedilen ilerlemenin on yılın sonuna kadar devam etmesini sağlayacağız” dedi.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Trump’tan bir kez daha Ukrayna’daki savaşı bitime sözü

Yayınlanma

ABD seçimlerinden galip çıkan Donald Trump, bir kez daha yönetiminin öncelikli hedeflerinden birinin Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek olacağını duyurdu.

Trump, Florida’daki Mar-a-Lago malikanesinde düzenlenen galada şu açıklamalarda bulundu: “Rusya ve Ukrayna konusunda çok sıkı çalışacağız. Bu savaş sona ermeli. Üç gün içinde binlerce insanın, çoğu asker, hayatını kaybettiğine dair haberler gördüm. Ancak ister asker olsun ister şehirlerdeki insanlar, bu konuda çaba sarf edeceğiz.”

Trump’ın sözcüsü Karoline Leavitt, daha önce yaptığı bir açıklamada Trump’ın, 20 Ocak 2025’teki yemin töreninin ardından “ilk gün” Rusya ve Ukrayna temsilcilerini müzakere masasına oturtmayı planladığını belirtmişti.

Bloomberg‘in kaynakları, Trump’ın Ukrayna politikasını, göreve başlamadan iki ay önce şekillendirmeye başladığını söyledi.

Trump, seçim kampanyası sırasında defalarca, göreve geldikten kısa bir süre sonra Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşı sona erdireceğini iddia etmişti. Hatta bu savaşı “bir gün içinde” bitirebileceğini söylemişti.

Ancak Trump, Kiev’i barışçıl diyaloğu reddetmesi durumunda askeri yardımı kesmekle tehdit etmek ve Moskova’yı, çatışmayı çözmek istemediği takdirde Ukrayna’yı daha fazla silahlandırmakla uyarmak gibi çifte ültimatomların ötesinde somut bir plan sunmadı.

Trump’ın danışmanları, mevcut cephe hattındaki askeri çatışmanı dondurmayı ve Ukrayna’nın NATO’ya üye olmasını en az 20 yıl boyunca reddetmesini önerdi. Fakat Trump, henüz Ukrayna’daki savaşı sona erdirecek somut bir planı onaylamadı.

Ukrayna’da müzakere gündemi: Toprak mı güvenlik garantisi mi?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English