Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Baltık ülkeleri Gürcistan yetkililerine yaptırım uygulayacak

Yayınlanma

Litvanya Dışişleri Bakanı Gabrielius Landsbergis, Litvanya, Letonya ve Estonya’nın Gürcü yetkililere yaptırım uygulama kararı aldığını açıkladı.

Yaptırımlar, hükümetin Avrupa Birliği (AB) ile entegrasyonu askıya alması üzerine başlayan kitlesel protestoların bastırılmasından sorumlu olanlara yönelik olacak.

Landsbergis, sosyal medya platformu X’te (eski adıyla Twitter) yaptığı açıklamada, “Üç Baltık ülkesi, Gürcistan’daki meşru protestoları bastıranlara karşı yaptırım uygulama konusunda ortak bir karara vardı. Demokrasiye ve insan haklarına karşı olanlar ülkelerimizde hoş karşılanmayacak,” ifadelerini kullandı.

Estonya Dışişleri Bakanlığı ise yaptırımların “Gürcistan’daki hükümetin üst düzey liderliğine yönelik olacağını” duyurdu.

Bu yaptırımların, diğer isimlerin yanı sıra milyarder ve eski Başbakan Bidzina İvanişvili’yi de kapsayacağı belirtildi. Bakanlık, AB ülkelerini ve ABD’yi “aynı adımları atmaya” çağırdı.

Daha önce, AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas ve AB’nin Genişlemeden Sorumlu Komisyon Üyesi Marta Kos, ortak bir açıklama yaparak Gürcü polisini kınamış ve Gürcü yetkilileri bu eylemlerinin sonuçlarıyla yüzleşecekleri konusunda uyarmıştı.

Kallas, AB ülkelerine Gürcistan’daki olaylara yönelik yaptırımları da içeren çeşitli tepki seçenekleri sunduklarını belirterek, “Farklı alternatiflerimiz var, ancak elbette bir anlaşmaya varmamız gerekiyor,” diye konuşmuştu.

Ekim ayından bu yana Gürcistan’da geniş çaplı protestolar devam ediyor. Bu protestolar, iktidardaki Gürcü Rüyası partisinin kazandığı parlamento seçimlerinin ardından başladı.

Geçen ayın sonunda Başbakan Irakli Kobahidze’nin AB üyeliği müzakerelerini 2028’e kadar erteleyeceğini açıklaması yeni bir protesto dalgasına yol açtı.

1 Aralık’ta Tiflis, Batum, Kutaisi, Telavi ve diğer şehirlerde binlerce kişi hükümetin istifasını, yeni parlamento seçimlerini ve Avrupa entegrasyonuna geri dönüşü talep ederek sokağa çıktı.

Polis, göstericilere tazyikli su ve göz yaşartıcı gazla müdahale ederken, protestocular havai fişeklerle karşılık verdi. Çatışmalarda onlarca kişinin yaralandığı bildirildi.

Protestoculara, Gürcistan Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili de destek verdi. Zurabişvili, protestolara katılarak parlamento seçimlerini gayrimeşru ilan etti ve görevinden istifa etmeyeceğini vurguladı.

Ayrıca protestoculara, Gürcistan’ın en büyük iki bankası olan Bank of Georgia ve TBC Bank, telekom operatörleri Magticom ve Silknet, emlak geliştiricisi ORBI Group ve ülkenin en büyük otomobil galerisi Tegeta’nın da destek verdiği biliniyor.

Gürcistan’dan protestolar: Polis müdahalesinde 150 gözaltı

DİPLOMASİ

Pentagon, Ukrayna için 2027 yılına kadar olan destek planını açıkladı

Yayınlanma

9 Ocak’ta Almanya’nın Ramstein Hava Üssü’nde düzenlenecek toplantıda, Ukrayna’nın 2027 yılına kadar olan askeri ihtiyaçlarına yönelik detaylı bir destek planı onaylanacak. Pentagon, bu süreçte NATO ülkelerinin çeşitli sorumluluklar üstleneceğini ve Ukrayna’nın ihtiyaçlarının sekiz ana kategoriye ayrılacağını duyurdu. Bakanlık, bu planın, yönetim değişikliklerine rağmen kararlılıkla uygulanacağını belirtti.

ABD Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın 2027 yılına kadar ihtiyaç duyacağı askeri desteğe dair detayları duyurdu.

9 Ocak’ta Almanya’nın Ramstein Hava Üssü’nde düzenlenecek olan Ukrayna İletişim Grubu’nun 25. toplantısında, Ukrayna ordusunun ihtiyacı olan askeri malzeme ve ekipmanlar hakkında önemli kararlar alınacak.

Pentagon’un resmî açıklamasına göre, NATO ülkeleri, Ukrayna’nın askeri ihtiyaçlarını sekiz ana başlık altında gruplandırarak, her bir kategori için sorumlu ülkeler belirleyecek.

Bir Pentagon yetkilisi, yönetim değişikliklerinin Ukrayna’ya yapılacak silah yardımlarını etkilemeyeceğini belirterek, “Avrupa’nın yükümlülüklerine, yeteneklerine, deneyimine ve bu misyona duyduğu güçlü inanca olan güvenim yüksek,” dedi.

Ayrıca, Pentagon yetkilisi, her bir grup içinde koordinasyonu sağlamak için en az iki NATO üyesi ülkenin görev alacağını ifade etti.

Bu plan çerçevesinde, Ukrayna’nın hava kuvvetleri, zırhlı araçlar, topçuluk, mayın temizleme, insansız hava araçları, entegre füze savunma ve hava savunma sistemleri, bilgi teknolojileri ve deniz güvenliği gibi önemli alanlarda ihtiyaçları karşılanacak.

Bu ihtiyaçları karşılamak için yol haritaları belirlenecek ve her koalisyonun liderlerinin onayına sunulacak.

Dün, ABD Başkanı Joe Biden’ın görev süresinin sonlarında Ukrayna’ya yapılacak yeni bir yardım paketini açıklayacağı duyuruldu.

Pentagon, Biden yönetiminin Ukrayna’ya yaptığı toplam yardımın 62 milyar doları aştığını belirtti.

NATO yetkilisi: Batılı yatırımcıların silah endüstrisinden uzak durması aptalca

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

NATO yetkilisi: Batılı yatırımcıların silah endüstrisinden uzak durması aptalca

Yayınlanma

NATO Askeri Komitesi Başkanı Amiral Rob Bauer Financial Times’a (FT) verdiği demeçte, finans kuruluşlarını artan güvenlik tehditlerine uyum sağlamaya çağırırken, Batılı derecelendirme kuruluşları, bankalar ve emeklilik fonlarının savunma yatırımlarından kaçınmakla “aptallık” ettikleri iddiasında bulundu.

Bauer, yatırımcıların “kolektif savunmadaki” rollerini anlamamalarının, Ukrayna savaşının ardından önemli hükümet fonlarını kaçırma riski anlamına geldiğini söyledi.

Bauer, “Trilyonlarca dolar sizi neden ikna etmiyor? Ticari içgüdülerinize ne oldu? Aptal mısınız siz? Ben de emeklilik fonlarına bunu söylüyorum. Aptal mısınız?” diye sordu.

Yatırım getirisine bakıldığı takdirde bile, “önümüzdeki 20 yıl boyunca harcanacak çok fazla para” olduğunu savunan NATO yetkilisi, “Bu, Çin ve ABD arasındaki gücün yeniden dengelenmesiyle ilgili. Eğer tektonik plakalar kayarsa, depremler olur. Jeopolitik güç plakaları değişirse savaşlar olur. Dünya savaşları olacağını sanmıyorum ama şu anda gördüğümüz gibi bölgesel savaşlar muhtemelen yakın geleceğimizin bir parçası olacak,” dedi.

Almanya’nın Rheinmetall ve Norveç’in Kongsberg Gruppen gibi birçok büyük Avrupa silah şirketinin hisseleri, hükümetin tank, füze ve top siparişlerinin artması ve yatırımcıların NATO’nun yeniden silahlanmasının önümüzdeki yıllarda kazançları artıracağına dair bahisleri nedeniyle geçtiğimiz yıl yükseldi. 

Fakat bazı Avrupa bankaları, silah üreticilerinin üretimlerini artırmalarına yardımcı olmak için onlara kredi verme konusunda hala isteksiz. Bu durum özellikle daha geniş bir tedarik zinciri için hayati önem taşıyan küçük üreticiler için ciddi bir sorun teşkil ediyor.

NATO ülkelerindeki savunma girişimlerine yapılan risk sermayesi yatırımları 2019’dan bu yana dört kat artmış olsa da, Avrupa’daki bazı kurumsal fonların çevresel, sosyal ve kurumsal yönetişim (ESG) kaygıları nedeniyle silahlanmaya yatırım yapması hâlâ yasak.

AB ortak bütçesinde de savunmaya yönelik doğrudan yatırımlara ilişkin bir yasak bulunuyor.

Üç yıllık görev süresinin ardından bu ayın sonunda NATO’daki görevinden ayrılacak olan Hollandalı deniz subayı Bauer, bu politikaların geçerliliğini yitirdiğini savundu.

NATO yetkilisi, “Hâlâ insanları öldürdükleri için savunma yeteneklerine yatırım yapmanın etik olmadığını söyleyen emeklilik fonları ve bankalar var. Bir de sürdürülebilirlik hedefleri meselesi var ve onlara şunu söylüyorum: gidin ve Gazze’yi ziyaret edin. Gidin ve Ukrayna’yı ziyaret edin. Gidin ve Yemen’i ziyaret edin. Gidin ve Suriye’yi ziyaret edin ve bir bakın. Savaşın ne yaptığını göreceksiniz,” dedi.

Bauer, “caydırıcılık amacıyla savunmaya yatırım yapmanın” aslında “en iyi sürdürülebilirlik önlemi” olduğunu ileri sürdü.

Bauer ayrıca doğudaki bazı NATO üyelerine “Rusya’ya ve tehdide daha yakın oldukları için” daha düşük kredi notu verildiğine dikkat çekti. NATO yetkilisi, “Eğer NATO’nun bir parçasıysanız, cezalandırılmak yerine bir bonus alacağınız varsayılır,” diyerek buna tepki gösterdi.

S&P Global Ratings geçen yıl mayıs ayında Estonya, Litvanya ve Letonya’nın notunu düşürürken Ukrayna’daki savaşın üç Baltık ülkesi üzerindeki iktisadi etkisini gerekçe göstermişti.

“Stratejik düşünme eksikliğinin bazen şaşırtıcı olabildiğini” kaydeden Bauer, işletmeler için sadece bir sonraki çeyreğe bakmanın yeterli olmadığını savundu.

Çok sayıda iş insanı için güvenlik tehdidinin “hâlâ çok uzakta bir şey” olduğunu fakat durumun böyle olmadığını savunan Bauer, geçen yıl Los Angeles’ta Amerikalı bir finansçının ev sahipliğinde düzenlenen bir finans toplantısına katıldıktan sonra “şok olduğunu”, orada askeri üniforma giyen tek kişinin kendisi olduğunu ve savunmanın kimsenin radarında olmadığını söyledi.

Bauer, “Paranın güvenlikten kopuk olduğu fikri endişe verici çünkü ekonomiler ancak istikrarlı ve güvenli bir ülkede gelişir. Ve bu istikrar ve güvenlik 75 yıldır NATO tarafından garanti altına alınmıştır,” iddiasında bulundu.

Savunmanın bir maliyet değil yatırım olduğunu savunan Bauer, “Ve pek çok insanın kafasında değişmesi gereken şey de budur. Yatırımcıların, derecelendirme kuruluşlarının vs. kafasında bu otomatik bir bağlantı gibi görünmüyor [bu süreç] rahatsız edici derecede yavaş,” dedi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Alman Rheinmetall’den Ukrayna’ya 180 bin Gepard mermisi

Yayınlanma

Alman savunma sanayi şirketi Rheinmetall, Aralık 2024’te Ukrayna Savunma Bakanlığı’na 35 mm kalibrelik 180 bin mermi tedariki için sipariş aldığını duyurdu. Bu mermiler, Gepard hava savunma sistemleri için üretilecek.

Söz konusu siparişin toplam maliyeti açıklanmazken, iki basamaklı milyon avro seviyesinde olduğu tahmin ediliyor.

Üretimin, Almanya’nın Unterlüß kentindeki fabrikada yapılacağı belirtiliyor.

Teslimatların 2026’da başlaması ve finansmanın Almanya tarafından sağlanması planlanıyor. Almanya, şimdiye kadar Ukrayna’ya 55 Gepard hava savunma sistemi gönderdi.

Rheinmetall, 17 Aralık 2024’te yaptığı açıklamada, Ukrayna’ya 2025’in ilk yarısında 20 adet Marder 1A3 piyade savaş aracı teslim edileceğini duyurdu.

Şirket, Ukrayna ordusuna şimdiye kadar yüzlerce bu tip zırhlı araç sağladı.

Rheinmetall CEO’su Armin Papperger, 26 Ekim 2024’te Ukrayna’da faaliyet gösteren TСN kanalına verdiği röportajda, şirketin ülkedeki ilk savunma sanayi tesisini faaliyete geçirdiğini açıkladı.

Bu tesiste, Lynx piyade savaş araçlarının üretimine başlandığı belirtildi. Rheinmetall, bu ortak girişimde yüzde 51 hisseye sahip.

Alman silah devi Rheinmetall, Ukrayna’da dört fabrika kurmayı planlıyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English