Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

BM Genel Kurulu başladı: Kara kış geliyor

Yayınlanma

Birleşmiş Milletler (BM) 77. Genel Kurul görüşmeleri New York’ta başladı. Kurulun açılış konuşmasını yapan BM Genel Sekreteri Guterres, dünyadaki mevcut tehditlerle ilgili karamsar bir tablo çizdi, zorlukları ise birlikte aşma çağrısı yaptı.

Kovid-19 salgını sonrası ilk kez yüz yüze düzenlenen Zirveye, 193 ülkeden 100’ün üzerinde devlet başkanı, 50’den fazla hükümet başkanı ve çok sayıda bakan katılıyor.

Bu yılki teması “Bir dönüm noktası: Birbirine bağlı zorluklara dönüştürücü çözümler” olan Zirvenin en önemli gündemlerinden birini Ukrayna savaşı oluştururken, küresel enerji krizi, gıda güvenliği, nükleer güvenlik, iklim krizi ile diğer küresel ve bölgesel sorunlar da ele alınacak.

BM 77. Genel Kurul Başkanlığını, görevi Maldivler Dışişleri Bakanı Abdulla Shahid’den devralan Macar diplomat Csaba Körösi yapıyor.

Xi ve Putin katılmıyor

Türkiye’yi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın temsil ettiği Zirveye, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin katılmıyor.

ABD Başkanı Joe Biden ise, İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth’in Londra’daki cenaze törenine katıldığı için ilk gün yerine Çarşamba günü Genel Kurul’a hitap edecek.

Taliban yönetimi tanınmadığı için Afganistan bu yılki zirveye katılamıyor.

Küresel hoşnutsuzluk kışı…

BM Genel Kurulu görüşmelerinin açılış konuşmasını yapan BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, yükselen fiyatlar, ısınan gezegen ve ölümcül çatışmalar nedeniyle yaklaşan bir “küresel hoşnutsuzluk kışı” konusunda uyarıda bulundu.

“Ufukta küresel bir hoşnutsuzluk kışı var” diyen Guterres, “Güven çöküyor, eşitsizlikler patlıyor, gezegenimiz yanıyor. İnsanlar acı çekiyor – en savunmasız olanlar en çok acı çekiyor” ifadelerini kullandı.

Dünyanın gözünü Ukrayna-Rusya savaşına çevirdiğine ancak, farklı bölgelerdeki sorunların görmezden gelindiğine işaret eden Guterres, Afganistan’da ekonominin harap olduğunu ve insan haklarının çiğnendiği, Etiyopya’da ve çetelerin “toplumun temel yapı taşlarını yok ettiği” Haiti’de çatışmaların yeniden başladığını hatırlattı.

“Libya’da bölünmeler ülkeyi tehlikeye atmaya devam ediyor. Irak’ta süregelen gerilimler süregelen istikrarı tehdit ediyor” diyen Guterres, “İsrail ve Filistin’de, iki devletli çözüme dayalı barış umutlarının giderek uzaklaştığını ve işgal altındaki şiddet döngüsünün devam ettiğini” belirtti.

Fosil yakıt şirketlerine vergi uygulaması

“İklim krizi tüm uluslar için birinci öncelik olmalı” diyen Guterres, dünyanın fosil yakıtlara bağımlı olduğunu belirterek, varlıklı ülkeleri fosil yakıt şirketlerini vergilendirmeye ve elde edilen geliri iklim değişikliğinden kaynaklanan zararı tazmin etmek ve artan fiyatlara karşı rahatlama sağlamak için kullanmaya çağırdı.

Sosyal medya platformları toplumlara tarif edilemez zararlar veriyor

Sosyal medya platformlarına yönelik de eleştirilerde bulunan Guterres, şunları söyledi:

“Öfke, hiddet ve olumsuzlukları paraya çeviren bir iş modeline dayalı sosyal medya platformları, toplumlara tarif edilemez zararlar veriyor. Özellikle kadınları ve savunmasız grupları hedef alan nefret söylemi, dezenformasyon ve istismar çoğalıyor. Verilerimiz, mahremiyetimiz yok sayılarak davranışlarımızı etkilemek için alınıyor ve satılıyor, casus yazılımlar ve gözetimse kontrolden çıkmış durumda.”

Tahıl anlaşmasına övgü: Çok yönlü diplomasi

Türkiye’nin desteğiyle sağlanan Tahıl anlaşması hakkında konuşan Guterres, “Ukrayna ve Rusya, Türkiye’nin desteğiyle muazzam karmaşıklıklara, karşı çıkanlara ve cehennem savaşına rağmen bir araya geldi ve bunu başardı. Kimileri buna mucize diyebilir, gerçekte ise bu çok yönlü bir diplomasi” ifadelerini kullandı.

Guterres, tahıl anlaşması ile tahıl yüklü gemiler için güvenli bir geçiş sağlandığını, bu gemilerin aynı zamanda umut taşıdığını kaydetti, “Umuda ve daha fazlasına ihtiyacımız var, eyleme ihtiyacımız var ” dedi.

Jeopolitik bölünmelere karşı Dünya koalisyonuna ihtiyaç var

Guterres, mevcut uluslararası güçler arasındaki ayrışmalara da değinerek, “Jeopolitik bölünmüşlükler Güvenlik Konseyi’nin işleyişini, uluslararası hukuku, insanların demokratik kurumlara olan güvenini ve inancını ve her türlü uluslararası iş birliğini baltalıyor. Bu şekilde devam edemeyiz” değerlendirmesinde bulundu.

İş birliği ve diyaloğun “içinde yaşadığımız dünyada tek yol” olduğunu vurgulayan Guterres, hiçbir küresel sorunun tek başına çözülemeyeceğini ve bir dünya koalisyonuna ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

BM Genel Sekreteri, “Haydi gelin, Birleşmiş Milletler olarak, dünya koalisyonu olarak, birlik olarak çalışalım” çağrısı yaptı.

DİPLOMASİ

Çin ve Rusya birlikleri sınır ötesi terörizmi hedef alan ortak tatbikat düzenledi

Yayınlanma

Moskova’da terör saldırılarına ilişkin endişeler artarken Çin ve Rusya sınır ötesi terörizme odaklanan ortak bir askeri tatbikat gerçekleştirdi.

Çin ordusunun resmi yayın organı PLA Daily’nin salı günü bildirdiğine göre tatbikat 25 Haziran’da Rusya’nın Blagoveshchensk kenti ile Çin’in Heihe kentini birbirine bağlayan Heilongjiang köprüsü yakınlarındaki bir nehir bölgesinde gerçekleştirildi.

Bu tatbikat, Rusya’nın Ukrayna müdahalesinden bu yana komşu ülkelerin ilk ortak terörle mücadele tatbikatı oldu.

Tatbikat, 23 Haziran’da Rusya’nın güneyindeki Dağıstan bölgesinde iki sinagog, iki Ortodoks kilisesi ve bir polis karakoluna düzenlenen silahlı saldırılarda en az 22 kişinin öldürüldüğü terör saldırılarından sadece birkaç gün sonra gerçekleşti.

Mart ayında Moskova’da bir konser salonuna düzenlenen saldırıda 140’tan fazla kişi hayatını kaybetmiş ve bu olay Rusya’da neredeyse yirmi yıldır yaşanan en ölümcül terör saldırısı olmuştu. Saldırının sorumluluğunu IŞİD’in Horosan kolu üstlenmişti.

PLA Daily’nin haberine göre geçen haftaki ortak tatbikatta “sınırı geçmeye çalışan teröristler” saldırı düzenlemek üzere simüle edildi.

Çin ve Rus birlikleri tatbikat sırasında teröristleri engellemek ve yakalamak için hava keşfi, denizde durdurma ve karada pusu kurma yöntemlerini kullandı.

Rapora göre, istihbarat paylaşımı ve operasyonel koordinasyonun artırılmasına odaklanılan tatbikat, her iki ordunun da sınır bölgelerini ortaklaşa güvence altına alırken her türlü “terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılıkla mücadele etmek” için etkili önlemler alma konusundaki “kesin kararlılığını” gösterdi.

Raporda ayrıca iki tarafın sınır işbirliğinin daha da derinleştirilmesi konusunu ele aldığı belirtildi.

İki ülke terörle mücadele odaklı ortak tatbikatları ilk kez gerçekleştirmiyor. Çin’in Halk Silahlı Polis Gücü 2019 yılında Rusya’da Rus Ulusal Muhafızları ile birlikte bir tatbikata katılmıştı.

Tass’ın haberine göre Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov sisan ayında Çinli mevkidaşı Wang Yi ile yaptığı görüşmede iki ülkenin çok taraflı platformlar da dâhil olmak üzere terörle mücadelede süregelen işbirliğini teyit etti.

Kolluk kuvvetleri arasındaki işbirliğini güçlendirme hedefi

Geçen haftaki ortak tatbikat, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in mayıs ayında Pekin’i ziyareti sırasında Çinli ve Rus liderler arasında, ortak eğitim ve tatbikatların genişletilmesi de dâhil olmak üzere, kolluk kuvvetleri ve savunma alanındaki işbirliğinin güçlendirilmesi konusunda varılan mutabakatın ardından gerçekleşti.

Çin ve Rus sahil güvenlik birimleri geçen yıl nisan ayında da deniz kolluk kuvvetleri işbirliği konusunda bir mutabakat zaptı imzalamıştı.

Çin ve Rusya mart ayında İran ile birlikte korsanlıkla mücadele çabalarına odaklanan bir deniz tatbikatı düzenledi. Çin ve Rusya ayrıca geçen yıl temmuz ayında Japon Denizi ya da Doğu Denizi’nde ortak deniz ve hava tatbikatı düzenledi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Lukaşenko: Batı, Ukrayna’daki durumu tüm dünyayı titretecek ölçüde tırmandırmaya çalışıyor

Yayınlanma

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Minsk ve Moskova’nın rakiplerinin her iki ülkeyi de bir çatışmanın içine çekmeye ve durumu ‘tüm dünyayı titretecek’ ölçüde tırmandırmaya çalıştığını söyledi.

Lukaşenko, Minsk’te Bağımsızlık Günü ve ülkenin Nazi işgalcilerinden kurtuluşunun 80. yıldönümü kutlamalarına katılmak üzere Belarus’a giden Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin ile görüştü.

TASS haber ajansının aktardığına göre görüşme sonrasında açıklama yapan Lukaşenko, “Bizi bu sınır boyunca dağıtmak, direnişimizi imkânsız hale getirmek, gerilimi tüm dünyayı titretecek bir boyuta taşımak ve çatışmaya dahil etmek için can atıyorlar. Durum çok ciddi ve kesinlikle gardımızı indiremeyiz,” ifadelerini kullandı.

Geçen ay Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya’nın Ukrayna birliklerinin Belarus sınırında toplanmasından endişe duyduğunu, zira Moskova’nın Minsk’in müttefiki olduğunu söylemişti.

Putin ve Lukaşenko arasında konuyla ihlgili olası bir etkileşime ilişkin bir soruyu yanıtlayan Peskov, iki liderin ‘gerekli gördükleri takdirde bunu yapabileceklerini’ kaydetti.

Daha önce Minsk, Ukrayna birliklerinin Belarus sınırına yığınak yaptığını bildirmişti.

Genelkurmay Başkanı Pavel Muraveyko, Ukrayna kuvvetlerinin aktif olarak hareket ettiğini, sınır boyunca periyodik olarak insansız hava araçlarının uçuş yaptığını ve Belarus topraklarında keşif faaliyetlerinin aktif hale geldiğini kaydetti.

Buna karşılık Minsk sınır korumasını güçlendirdi, ilave güç ve araçları yeniden konuşlandırdı.

Belousov: Rusya-Belarus Birlik Devletinin güvenliği için yeni tedbirler alması gerekiyor

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Maduro, ABD ile doğrudan müzakerelerin yeniden başlayacağını duyurdu

Yayınlanma

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ABD ile diplomatik temasların yeniden kurulacağını ve iki ay önce Washington yönetiminden diyaloğu yeniden başlatma teklifi aldıklarını duyurdu.

İki ülke, yarın doğrudan görüşmelere geri dönecek.

Maduro, Venezolana de Televisin‘e verdiği demeçte “Yeni anlaşmalar imzalamak ve daha önce imzalanmış anlaşmaları uygulamak için müzakere edeceğiz. Diyalogdan, karşılıklı anlayıştan, ilişkilerimizin geleceğinden, Venezuela’nın egemenliğine ve bağımsızlığına tam saygı göstererek değişimden yanayım,” dedi.

Venezuela lideri, ayrıca ABD’nin yaptığı anlaşmalara sadık kalması gerektiğini vurguladı.

Maduro, devlet başkanlığı seçimlerinde iktidar partisinden resmen aday gösterildi. Seçimler 28 Temmuz 2024 tarihinde yapılacak.

Aynı zamanda, seçmenlerin yüzde 54’ünden fazlasının desteğiyle ülkedeki en popüler siyasetçi muhalefetin temsilcisi Maria Corina Machado olarak öne çıkıyor.

Geçen yılın aralık ayında Venezuela Yüksek Mahkemesi, Maria Corina Machado’yu siyasi haklardan mahrum bırakarak seçimlere katılmasını yasaklamıştı.

Mahkeme, kararına gerekçe olarak muhalefet liderinin bir ‘yolsuzluk planına’ karışmış olmasını göstermişti.

Temmuz 2023’te Maria Corina Machado’nun Venezuela’da 15 yıl boyunca kamu görevinde bulunması yasaklandı. Mart ayında da muhalif Henrique Capriles’e benzer bir yasak getirilmişti.

Ekim ayına gelindiğinde hükümet ve muhalefet, diyaloğun yeniden başlatılması ve seçimlerin düzenlenmesi için meşru bir seçim sürecinin güvence altına alınmasını içeren bir anlaşma imzaladı.

Bunun ardından ABD, Venezuela’ya yönelik yaptırımları geçici olarak hafifletti ve ülkenin petrol, doğalgaz ve altın sektörlerini kapsayan işlemlere izin veren genel lisanslar çıkardı. Geçici hafifletme Nisan 2024’e kadar geçerliydi. Ülkenin petrol ve doğalgaz sektörüne yönelik yaptırımlar 2019 yılında seçim hileleri iddiasıyla uygulanmıştı.

Maduro, ABD yetkililerinin ‘bir şiddet dalgası başlatma’ ve ülkeyi işgal etme niyetinde olduğunu belirtmiş ve ’emperyalizme karşı çıkan tüm hükümetlerin’ saldırı altında olduğuna işaret etmişti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English