Bizi Takip Edin

ASYA

Çin, Japonya ve Güney Kore yıllar sonra yeniden üçlü zirve yapacak

Yayınlanma

Japonya, Çin ve Güney Kore yaklaşık dört buçuk yıl sonra ilk üçlü zirvelerini 26-27 Mayıs tarihlerinde Seul’de gerçekleştirecek. Japonya Başbakanı Fumio Kishida, Çin Başbakanı Li Qiang ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol’un bölgede istikrar ve refahı teşvik etmeyi amaçlayan bir dizi konuyu ele alması bekleniyor.

Aralık 2019’da Çin’in merkezi Chengdu kentinde düzenlenen bu türden son toplantıya farklı liderler katılmıştı: merhum Japonya Başbakanı Shinzo Abe, merhum Çin Başbakanı Li Keqiang ve eski Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in.

Chengdu zirvesinden bir yıl önce, 2018’de Kuzey Kore ve Güney Kore arasında yumuşama başlamıştı ve Pyongyang ile anlaşmazlık yaşayan Japonya, Seul ile giderek daha fazla anlaşmazlığa düşmüştü. Seul ayrıca Japonya’nın Güney Kore’ye ihracat üzerindeki kontrolleri sıkılaştırma kararına da şiddetle karşı çıkmıştı. Japon hükümeti, bir Güney Kore mahkemesinin Japon şirketlerinin Koreli savaş zamanı işçilerine tazminat ödemesine hükmetmesinin ardından bu kısıtlamaları uygulamaya koymuştu. İhracat kısıtlamaları mahkeme kararına misilleme olarak görülmüş ve Güney Kore’de “Japonya’ya Hayır” boykot hareketini başlatmıştı.

2019’da Chengdu’da ise üç lider sadece Kuzey Kore’nin nükleer silahlardan arındırılmasına yönelik çabalarda işbirliği yapma konusunda genel bir politika üzerinde anlaşabilmişti. Somut başka anlaşmalar olmadı. O tarihten bu yana da bir daha üçlü zirve yapılmadı.

Değişen atmosfer

Şimdiki atmosferde ise Japonya ve Güney Kore ABD’nin teşvikiyle tarihi anlaşmazlıklarını bir kenara bırakarak ilişkilerini yeni bir seviyeye taşıdılar. Hatta geçen sene ağustos ayında ABD Başkanı Biden ev sahipliğinde Camp David’de üç ülke zirve düzenleyerek üçlü güvenlik işbirliği kararı aldı. O zamandan beri Japonya ve Güney Kore ABD ile birlikte Asya-Pasifik’te Çin’e karşı konumlanırken, askeri işbirliğini de geliştirdiler. Güney Kore ve Kuzey Kore ise normalleşmeyi geride bırakarak yeniden düşman konumuna geldi.

Pekin, Japonya, ABD ve Güney Kore’nin açıkça Çin’i hedef alan güvenlik politikalarından memnun olmadığını belirterek uzun süre üçlü zirve çağrılarına yanıt vermedi. Ancak geçtiğimiz kasım ayında tutumunu değiştiren Pekin,  o ay Güney Kore’nin Busan kentinde Japonya ve Güney Kore ile bir dışişleri bakanları toplantısı yapmayı kabul etti.

Üç farklı ajanda

Pekin’in üçlü zirveyi Tokyo ve Seul’un ABD teşvikiyle tamamen kendisine karşı konumlanmasını önlemek için değerlendirmesi bekleniyor.

Güney Kore’nin de Çin’e yönelik politikasını düzenlemek için sebepleri var. Son genel seçimlerde önemli bir gerileme yaşayan Yoon hükümeti, ABD ve Japonya ile yakın güvenlik bağlarını sürdürürken Çin ile ilişkileri geliştirmeye çalışacaktır.

Ocak ayından bu yana Güney Kore Dışişleri Bakanı olan Cho Tae-yul, Japonya’da geniş kişisel bağlantıları olan selefi Park Jin’e kıyasla Japonya ile diplomasiye duygusal olarak daha az yatırım yapmış bir isim olarak görülüyor. Cho, mevcut görevine adaylığı sırasında Güney Kore’nin Çin ile ilişkilerinin önemini vurgulamış ve bunların ABD ile olan ittifakı kadar hayati olduğunu söylemişti.

Pekin, ABD, Japonya ve Güney Kore arasındaki güvenlik bağlarını koparmanın zor olmasına rağmen, bir zirve olasılığını gündeme getirerek Asyalı komşularının dikkatini çekebileceğine inanıyor. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, 13 Mayıs’ta Pekin’de düzenlenen Çin-Güney Kore dışişleri bakanları toplantısında Cho’yu, Güney Kore’nin ABD ve Japonya ile Çin’i çevrelemeye yönelik olarak gördüğü güvenlik işbirliği konusunda dikkatli olmaya çağırdı.

Kasım ayındaki dışişleri bakanları toplantısında “erken bir tarihte” üçlü bir zirve yapmayı kabul ettikten sonra Pekin’in, zamanlamanın kendisine uygun olması için manevra yaptığı düşünülüyor.

Pekin iki nedenden ötürü mayıs sonunda bir zirve yapılmasını istiyordu: Birincisi, Tayvan’ın ayrılıkçı lideri Lai Ching-te’nin 20 Mayıs’taki yemin töreninin hemen ardından gerçekleşecek olması. İkinci olarak Çin, toplantıyı Güney Kore’de 10 Nisan’da yapılacak genel seçimler sonrasına ertelemek istedi. Yoon yönetimi ise, bazı diplomatik puanlar kazanmak ve muhalefetin Çin politikasına yönelik eleştirilerini savuşturmak için zirveyi oylamadan önce yapmayı umuyordu.

Öte yandan Japonya ise Kuzey Kore ile yaşadığı gerginlikler devam ederken, hem Pyongyang’ın hem de Rusya’nın etkisine karşı Çin’le aktif bir diyaloğa girmeyi “faydalı” görüyor. Kishida Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’u kendisiyle görüşmeye çağırdı ancak Pyongyang bunu reddetti. Japonya bu konuda Çin’den yardım almak istiyor.

Uzmanlara göre ise, önümüzdeki zirvede tarafların kendi planlarını işletebilmeleri pek mümkün görünmüyor.

ASYA

Tacikistan, hicab ve peçeyi yasakladı

Yayınlanma

Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman, dün ‘milli kültürün özgün değerlerini korumayı’ amaçlayan ve ülkede hicab ve peçe gibi giysilerin yasaklanmasını da içeren yasa değişikliklerini yürürlüğe koydu.

Ülke parlamentosunun üst kanadı Milli Meclis, 19 Haziran’da düzenlenen oturumda ‘Bayram ve Törenlerin Düzenlenmesi’ yasasında yapılan değişiklikleri kabul etmişti.

Değişiklikler, ‘milli kültüre yabancı kıyafetlerin ithalatı, satışı, tanıtımı ve giyilmesini’ ve çocuk pornografisini yasaklıyor.

Ülkede son yıllarda yaygınlaşan ve radikal İslam ile ilişkilendirilen hicab ve benzeri kıyafetlerin yasaklanması gündemdeydi.

Cumhurbaşkanı Rahman, din adamları ile yaptığı toplantılarda konuyu ele aldı. Rahman, mart ayında yaptığı açıklamada “Sahte isimlerle yabancı kıyafetler giymek ve başörtüsü toplumumuz için bir başka acil sorundur,” demişti.

Yasayı ihlal edenler için 7 bin 920 somoniden (yaklaşık 700 avro) başlayan ve kamu görevlileri ve dini yetkililer için 57 bin 600 somoniye (yaklaşık 5 bin avro) ulaşan para cezaları öngörülüyor.

Milli Eğitim Bakanlığı 2007 yılında hem İslami kıyafetleri hem de Batı tarzı mini etekleri öğrencilere yasaklamış ve daha sonra bu yasağı tüm kamu kurumlarını kapsayacak şekilde genişletmişti.

2018 yılında, çeşitli durumlar için uygun kıyafetleri ayrıntılı olarak tanımlamak üzere ‘Tacikistan’da Önerilen Kıyafet Rehberi’ adlı hacimli bir el kitabı yayımlamıştı.

Okumaya Devam Et

ASYA

Huawei, teknoloji yarışında yeni Harmony OS ve yapay zeka modelini tanıttı

Yayınlanma

Çinli Huawei, yabancı teknolojiye olan bağımlılığını tamamen azaltmak ve OpenAI, Google, Apple ve Nvidia dahil olmak üzere yapay zeka alanındaki lider oyunculara meydan okumak için çalışmaya devam ederken cuma günü en son işletim sistemini ve yapay zeka için Pangu büyük dil modeline yönelik bir güncellemeyi tanıttı.

Huawei, ABD’nin şirketi ticaret kara listesine alması ve Amerikan teknolojisine erişimini kısıtlamasından bu yana Google’ın Android’inin yerine kendi işletim sistemini geliştirmeyi bir öncelik haline getirdi ve kendi çözümünün “tamamen kendi kendine güvenli ve kontrol edilebilir” duruma ulaştığını söyledi.

Bu arada Çin, OpenAI’nin üretken yapay zeka teknolojisinin kendi versiyonlarını ve Nvidia’nınkilerle rekabet edebilecek donanım çözümlerini geliştirmek için çalışıyor.

Yeni HarmonyOS Next, Huawei’nin akıllı telefonlar, PC’ler, tabletler, arabalar, giyilebilir cihazlar ve kurumsal kullanımlar dahil olmak üzere tüm ürünlerinde kullanılacak. Şirket, işletim sisteminin on yıl önceki ilk çıkışından bu yana 900 milyondan fazla cihaza kurulduğunu söylüyor.

Huawei Tüketici İş Grubu Başkanı Richard Yu, cuma günü Çin’in Dongguan kentinde şirketin geliştiriciler konferansında yaptığı konuşmada, “Kendi kendini kontrol edebilen ve güvenli bir işletim sistemi inşa ederek [diğerlerini] bir virajda geçme fırsatını yakaladık” dedi ve ekledi: “On yıldan biraz daha uzun bir süre içinde, Batılı ülkelerin otuz ila kırk yılda başardığı bazı kilometre taşlarını başardık.”

Bu arada Pangu 5.0 LLM, dört farklı boyutta eğitim modeline sahip: Huawei’ye göre akıllı telefonlara yerleştirilebilen en küçük model, 90 milyara kadar parametreye sahip orta ölçekli bir model, işletmeler için karmaşık görevleri yerine getirmek için 230 milyara kadar parametreye sahip bir “ultra” model ve bir trilyon parametreye sahip bir “süper” model.

Parametreler, yapay zeka eğitimini ayarlamak için kullanılan değişkenler. Parametre sayısı arttıkça model daha güçlü hale gelir ve karmaşık eğitim görevlerinin üstesinden gelme becerisi artar. Open AI’nin en yeni GPT-4 modeli 1,76 trilyon parametre sayısına sahip.

Huawei ayrıca, Nvidia CEO’su Jensen Huang’ın kısa süre önce Taipei’deki Computex ticaret fuarı sırasında gösterdiğine benzer şekilde insansı robotlar, hava durumu tahminleri ve akıllı üretim çözümleri de sergiledi.

Huawei’den Yu, “Nvidia’nın [AI computing] çözümlerinin ötesinde en önemli alternatif biziz” dedi.

Çin’deki en büyük ikinci mobil işletim sistemi

Huawei cuma günü Harmony OS Next’i piyasaya sürdü ve işletim sisteminin tüm cihazlarında sorunsuz bir şekilde benimsenebileceğini söyledi.

“Bu, her cihaz türünün belirli bir işletim sistemine ihtiyaç duyduğu diğer işletim sistemlerinden farklı. Harmony OS Next hepsi bir, hepsi bir” diyen Yu, Huawei’nin yakında çıkacak yeni amiral gemisi akıllı telefonu Mate 70’in bu yıl içinde yeni işletim sistemini kullanacağını ve 2025’te bunu destekleyen daha fazla model olacağını sözlerine ekledi.

Çinli teknoloji grubu ayrıca yapay zeka yeteneklerini, yapay zeka sesli asistanı Celia da dahil olmak üzere cihazlarına entegre etmek için Harmony Intelligence altyapısını başlattı.

Harmony Intelligence ve Harmony OS Next’in tanıtımı, Apple’ın üretken yapay zeka görevlerini yerine getirmek için cihazların yapay zeka yeteneklerine ve sunucu işlemeye dayanan bir yapay zeka platformu olan Apple Intelligence’ı tanıtmasından sadece birkaç hafta sonra gerçekleşti.

Harmony OS, Apple’ın iOS’unu geride bırakarak Çin’deki en büyük ikinci mobil işletim sistemi haline geldi. Canalys verilerine göre, Harmony OS’nin pazar payı 2022’de sadece %6,5 iken, ilk çeyrekte %17,95’e ulaştı. Bu oran 2024’ün ilk çeyreğinde Android için %67,2 ve Apple iOS için yaklaşık %14,8 idi.

Yu, Harmony OS’nin 900 milyon kullanıcıya ulaştığını ve en iyi 5.000 uygulamadan 1.500’den fazlasının Android’den Harmony’ye geçtiğini söyledi.

Yönetici, Huawei’nin yapay zeka hızlandırıcıları için Ascend çiplerinin bilgi işlem gücü, Kunpeng sunucu merkezi işlem birimleri ve cihaz CPU’ları için Kirin çiplerinin yanı sıra Pangu büyük dil modeli de dahil olmak üzere yapay zeka için temel oluşturmaya devam ettiğini söyledi.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin, Japonya’nın Filipinler ile deniz anlaşmazlığına ‘müdahale hakkı olmadığını’ söyledi

Yayınlanma

Çin cuma günü yaptığı açıklamada, Tokyo’nun Güney Çin Denizi’nde pazartesi günü yaşanan gerginlik de dâhil olmak üzere tekrarlanan çatışmalardan duyduğu ciddi endişeyi dile getirmesinin ardından Japonya’nın Filipinler ile olan deniz anlaşmazlığına “müdahale etme hakkı olmadığını” söyledi.

Japonya’daki Çin Büyükelçiliği’nden bir sözcü cuma günü gazetecilere yaptığı açıklamada Çin’in, Japon hükümetinin bir kez daha Güney Çin Denizi’yle ilgili olarak “fesat çıkaran ve siyahla beyazı tersine çeviren” ve “gerçeğe rağmen Çin’i mantıksızca suçlayan” açıklamalar yapmasını “ciddi bir şekilde protesto ettiğini” söyledi.

Çin ve Filipinler arasındaki gerilim, Güney Çin Denizi’nde İkinci Thomas Sığlığı yakınlarında tırmanıyor. Pazartesi günü meydana gelen olayda Filipinli savunma yetkilileri, Çin ve Filipin gemileri arasında meydana gelen çarpışmanın ardından yaralanmalar olduğunu bildirdi. Çatışmada bir Filipin donanma subayının başparmağının koptuğu iddia edildi.

Pekin, Manila’nın bölgede karaya oturtulan Sierra Madre savaş gemisini güçlendirmeye çalıştığını söylerken, Manila iddiaları reddediyor. Ancak Financial Times bugün Pekin’in iddialarını doğrulayan bir haber yayınladı. FT’ye konuşan kaynaklar Filipinler’in gemiyi güçlendirmeye çalıştığını bildirdi.

Filipinler Güney Çin Denizi ihtilafının merkezindeki gemiyi gizlice güçlendiriyor

Salı günü Japonya Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yayınlayarak Güney Çin Denizi meselesinin “bölgenin barış ve istikrarı ile doğrudan ilgili olduğunu ve uluslararası toplumun meşru bir kaygısı olduğunu” söyledi. Bakanlık ayrıca Pekin’i “seyrüsefer özgürlüğünü engelleyen ve bölgesel gerilimi arttıran” denizcilik faaliyetlerinde bulunduğu için kınadı.

Filipinler çarşamba günü bir brifing düzenledi ve Pekin’in eylemlerini “korsanlık” ile eşdeğer olarak nitelendirdi.

Çin Büyükelçiliği sözcüsü cuma günü yaptığı açıklamada Çin’in Filipinler’in kıyıdaki karakolunda “yasadışı” bir ikmal görevi yürüttüğü yönündeki tutumunu yineledi ve “Çin, Filipinler’in ihlalci ve kışkırtıcı eylemlerine yasalara uygun olarak karşılık vermeye ve egemenliğini ve haklarını kararlılıkla korumaya devam edecektir” dedi.

Pekin cuma günü yaptığı açıklamada “Japonya’nın ABD ve Filipinler ile işbirliği Çin’in toprak egemenliğini ve denizcilik hak ve çıkarlarını tehlikeye atmamalı ve Filipinler’in yasadışı iddialarını desteklemek için kullanılmamalıdır” dedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English