Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Çin, Xi ve Trump’ın ABD seçimlerinden bu yana temas halinde olduğunu doğruladı

Yayınlanma

Çin, Devlet Başkanı Xi Jinping’in Beyaz Saray’a dönmeye hazırlanan ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump ile iletişim halinde olduğunu ilk kez teyit etti.

Haber, Trump’ın pazartesi günü Amerikalı muhafazakâr radyo sunucusu Hugh Hewitt’e verdiği röportajda Xi ile temsilcileri aracılığıyla görüştüklerini ve “muhtemelen çok iyi anlaşacaklarını” söylemesinden bir gün sonra geldi.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Guo Jiakun salı günü bu açıklamalarla ilgili bir soru üzerine Pekin’in Trump’ın yorumlarına “önem verdiğini” söyledi.

“Çin ve ABD çeşitli yollarla iletişimi sürdürdü” dedi.

“Çin, iki ülkenin ve dünyanın yararına olacak şekilde Çin-ABD ilişkilerinin istikrarlı, sağlıklı ve sürdürülebilir büyümesini ilerletmek için karşılıklı saygı, barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan işbirliği ilkeleri çerçevesinde ABD ile birlikte çalışmaya hazırdır” ifadeleri kullanıldı.

‘Öngörülemezlik’

Daha önce de Pekin’in, Beyaz Saray’a dönmeden önce Trump ve üst düzey yardımcılarıyla bağlantı kurma çabasında olduğu basına yansımıştı. Trump’ın ilk 100 gün icraatları merak konusu olurken, ABD’nin seçilmiş başkanının ikinci dönemi Çin’e yönelik yaklaşımının erken bir testini teşkil edebilir.

Ancak Trump’ın “öngörülemezliği” ve iki güç arasındaki köklü yapısal gerginlikler göz önüne alındığında bu çabaların geniş kapsamlı bir etki yaratması beklenmiyor.

Tayvan, Güney Çin Denizi ve fentanil gibi konularda sert bir yaklaşım sergilemesi beklenen Trump döneminde ilişkilerin daha da gerilmesi ve hatta Covid-19’un kökenleri hakkındaki tartışmaların yeniden canlanması muhtemel.

Trump’ın göreve gelir gelmez Çin ürünlerine yeni vergiler getirme sözü vermesi de, Pekin’in yeni kısıtlamalarla misilleme yapma ihtimalini gündeme getirdi.

Öte yandan, Trump’ın Xi Jinping’i 20 Ocak’taki yemin törenine davet etmesi bazı Çinli uzmanlar tarafından bir “iyi niyet göstergesi” olarak algılandı.

Pekin Üniversitesi Uluslararası ve Stratejik Çalışmalar Enstitüsü’nün kurucu başkanı Wang Jisi, China-US Focus web sitesine yayınlanan bir röportajında, bu olumlu sinyallerin “somut eylemlere dönüşmesi” halinde, daha fazla fikir birliği sağlanmasına ve potansiyel olarak ilişkilerin geliştirilmesine yardımcı olabileceğini belirtti.

DİPLOMASİ

Çin’in yeni Fransa Büyükelçisi ilişkilerde ‘daha fazla ilerleme’ sözü verdi

Yayınlanma

Çin, Lu Shaye’nin yerine Kuzey Afrika ve Avrupa işlerinde deneyimli bir diplomatı Fransa Büyükelçisi olarak atadı.
Deng Li, salı günü Fransız protokol şefi Frederic Pied’e güven mektubunu sunarak görevine başladı.

“Çin-Fransa ilişkilerinin sağlam bir temeli ve geniş perspektifleri var. İkili ilişkilerin daha da ilerlemesine katkıda bulunmak için Fransız tarafıyla birlikte çalışmaya kararlıyım” dedi.

Aynı zamanda Monako Büyükelçisi olarak da görev yapacak olan Deng’in ataması, Fransa’nın yeni Başbakanı Francois Bayrou’nun konyak ihracatı konusundaki ticari anlaşmazlıkta ilerleme sağlamak amacıyla Çin’e yapacağı ziyaret öncesinde gerçekleşti.

Duyuru Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından pazartesi günü Fransız büyükelçileriyle yapılan yıllık bir konferansta yapıldı. Reuters’e göre Macron, Bayron’un seyahatinin tarihini açıklamadı.

60 yaşındaki Deng, 2021 yılından bu yana dışişleri bakan yardımcılığı görevini yürütüyordu. Deng bundan önce 2015-2020 yılları arasında Türkiye Büyükelçisi ve Batı Asya ve Kuzey Afrika İşleri Daire Başkanı olarak görev yapmıştı.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Paşinyan, Aliyev’in açıklamalarına yanıt verdi

Yayınlanma

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in söylemlerine rağmen Ermenistan’ın barış stratejisine bağlı kalacağını belirtti. Paşinyan, ulaşım projeleri ve sınır güvenliği mekanizmaları gibi somut tekliflerle barış anlaşmasının tamamlanması için Azerbaycan’ın olumlu yanıtını beklediklerini dile getirdi.

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Azerbaycan’ın son dönemdeki açıklamalarıyla bölgesel gerilimi tırmandıracağını iddia ederek Erivan’ın barış arayışını sürdürme kararlı olduğunu dile getirdi.

Devlet haber ajansı Armenpress‘e mülakat veren Paşinyan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in Ermenistan’ı “faşist bir devlet” olarak nitelediği açıklamalarına yanıt verdi.

“Belki de Bakü, bölgede tırmanışa zemin hazırlamak için ‘meşruiyet’ oluşturmaya çalışıyor,” diyen Paşinyan, “Biz bu yola girmeyeceğiz ve barış stratejisine bağlı kalmaya devam edeceğiz,” ifadelerini kullandı.

Başbakan Paşinyan, sınırların belirlenmesi, bir barış anlaşmasının nihayete erdirilmesi, “Barışın Kavşağı” isimli ulaşım projesinin uygulanması ve önceki çatışmalarda kaybolan kişilerin akıbetinin belirlenmesi gibi insani meselelerin çözümüne odaklanmayı sürdüreceklerini belirtti.

Paşinyan, her iki ülkenin birbirine yönelik olumsuz algılarını kabul etmesi ve ele alması gerektiğini ifade etti.

“Bu karşılıklı algılar, yıllar boyunca süregelen çatışmalara yol açtı,” diyen Paşinyan, “Barış gündemi, bu algıların tartışılmasını ve ele alınmasını içeriyor,” değerlendirmesini yaptı.

Paşinyan, barış anlaşmasının taslak metninde kalan iki maddelik anlaşmazlık için çözüm önerileri sunduklarını ve Azerbaycan’ın olumlu yanıt vermesi hâlinde anlaşmayı imzalamaya hazır olduklarını dile getirdi.

Ayrıca, Aliyev’in Ermenistan üzerinden bir “koridor” talebine karşılık, Ermenistan’ın kendi “Barışın Kavşağı” projesini önerdiğini belirtti. Bu proje, Azerbaycan’ın farklı bölgeleri arasında Ermenistan üzerinden geçişlere izin verecek ulaşım bağlantılarının yanı sıra, Ermenistan’ın Azerbaycan üzerinden kendi bağlantılarını oluşturmasını içeriyor.

“Yerash-Sadarak-Ordubad-Meğri-Zengezan demiryolunun açılması konusunda Azerbaycan’a çok somut bir teklif sunduk,” ifadesini kullanan Paşinyan, “Bu sadece bir teklif değil, somut sorunlara somut bir çözümdür,” şeklinde konuştu.

Paşinyan, Azerbaycan’ın Ermenistan’daki askerî reformlara ilişkin endişelerine yanıt vererek, ülkesinin savunma kapasitesini koruma hakkını dile getirdi.

Başbakan, “Ermenistan Cumhuriyeti’nin askerî reform gündeminde tek bir gayri resmi unsur bile yoktur. Kimse Ermenistan Cumhuriyeti’nin savunulabilir bir orduya sahip olma hakkını sorgulayamaz,” dedi.

Askerî yığınağa ilişkin karşılıklı endişelerin giderilmesi amacıyla bir ikili silah kontrol mekanizması kurulmasını önerdiklerini belirten Paşinyan, bu teklifin Bakü’nün yanıtını beklediğini söyledi.

Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki ateşkes ihlalleriyle ilgili suçlamalara da değinen Paşinyan, iki ülkenin bu iddiaları araştırması için ortak bir mekanizma kurulmasını önerdiklerini ancak bu girişimin de Azerbaycan tarafından yanıt beklediğini ifade etti.

Paşinyan, iki ülkenin sınır belirleme komisyonlarının ocak ayında bir araya geleceğini doğruladı. “2024’teki sınır belirleme konusundaki olumlu deneyimin, sakin ve çalışmaya odaklı bir ortamda geliştirilmesi gerektiğine inanıyorum. Biz böyle bir çalışma için hazırız,” diye ekledi.

Azerbaycan ve Ermenistan sınır görüşmelerinde yeni tur planlıyor

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

AB’den Trump’a Grönland tepkileri

Yayınlanma

Donald Trump’ın Grönland’ı askeri yöntemleri de dışlamadan ABD’ye bağlamak istediğini bir kez daha söylemesi, AB içinde rahatsızlığa neden oldu.

Danimarka’ya bağlı özerk bir bölge olan Grönland, AB üyesi olmamakla birlikte “AB’ye bağlı Denizaşırı Bölge” olarak sınıflandırılıyor ve mineral zengini bu dev adada yaşayan yaklaşık 57.000 kişiden sadece 2.000’i Danimarkalı değil, yani nüfusun çoğunluğu AB vatandaşlarından oluşuyor.

Danimarka, Grönland’ın 1985 yılında yapılan referandumla AB’den ayrılmasına rağmen Grönland’ın dış ve güvenlik politikasının kontrolünü elinde tutuyor.

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot, Donald Trump’ın Grönland’ı güç kullanarak ele geçirme ihtimalini reddetmemesinin ardından, AB’nin hiçbir ülkenin “egemen sınırlarına saldırmasına” izin vermeyeceğini söyledi.

France Inter radyosuna konuşan Barrot’a, ABD’nin Danimarka topraklarını işgal etme ihtimali soruldu. Barrot buna yanıt olarak, “Avrupa Birliği’nin dünyadaki diğer ulusların, kim olurlarsa olsunlar, hatta Rusya’dan başlayarak söyleyebilirim, egemenlik sınırlarına saldırmasına izin vermesi söz konusu olamaz. Biz güçlü bir kıtayız, kendimizi daha da güçlendirmemiz gerekiyor,” dedi.

Fransız bakan, Trump’ın Grönland’ı işgal etmesini beklemediğini fakat Avrupa’nın daha güvensiz bir dünyaya karşı “uyanması” gerektiğini de sözlerine ekledi.

Barrot, Grönland, Kanada ya da Panama Kanalına yönelik “emperyalist” eylemlerin “Amerikan halkı tarafından çok kötü karşılanacağına” inandığını da söyledi.

AB’den Trump’ın Grönland açıklamalarına ilk tepki: Yorum yok

“Grönland, Grönlandılarındır”

Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ise salı günü yaptığı açıklamada, ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın devasa Arktik adasını satın alma saplantısına cevaben, “Grönland’ın, satılık olmadığını açıkça belirttiğini” söyledi.

Frederiksen, Grönland Başbakanı Múte Egede’nin “Grönland halkı arasında Grönland’ın satılık olmadığı ve gelecekte de olmayacağı konusunda büyük bir destek olduğu konusunda çok ama çok net olduğunu” söyledi.

Frederiksen Danimarka yayın kuruluşu TV 2’ye verdiği mülakatta, “Bir yandan Amerika’nın Grönland’a olan ilgisinin artmasından memnuniyet duyuyorum. Fakatk elbette bunun, geleceklerinin ne olacağına Grönlandlıların karar vereceği bir şekilde gerçekleşmesi önemlidir,” dedi.

2019’da Trump’ın adayı satın alma teklifini “saçma” olarak nitelendiren Frederiksen, kendi geleceklerine karar vermenin Grönlandlılara bağlı olduğunu söyledi ve adada büyüyen bağımsızlık hareketini “meşru” olarak nitelendirdi.

Başbakan, “Birçok Grönlandlı arasında bağımsızlık yönünde güçlü bir istek olduğunu görebiliyorum. Bu meşrudur ve bu nedenle Grönland’ın geleceğinin [Grönland’ın başkenti] Nuuk’ta şekillenmesinin önemli olduğunu düşünüyorum,” ifadelerini kullandı.

Danimarka ile 2009 yılında yapılan bir anlaşma uyarınca Grönland başarılı bir referandumdan sonra bağımsızlığını ilan edebilir.

Grönland lideri Egede’nin yeni yıl konuşması sırasında ima ettiği üzere bu referandum adanın nisan ayında yapılacak parlamento seçimleriyle eş zamanlı olarak gerçekleştirilebilir.

Trump’ın basın toplantısı: İzolasyonizme eşlik eden yayılmacılık

AB ülkeleri Trump’a “toplu cevap” için istişare turunda

Financial Times’a (FT) konuşan ve son günlerde ulusal başkentler arasındaki görüşmelere katılan üst düzey bir blok yetkilisi, AB liderlerinin “Trump’ın yorumlarından derinden rahatsız olduklarını” söyledi.

Yetkililer, Trump’ın oğlunun salı günü Grönland’a yaptığı ziyaretin, seçilmiş başkanın sözlerini artık daha ciddiye alan yetkilileri ürküttüğünü de sözlerine eklediler.

“Her gün [Trump’tan] yeni bir endişe duyuyoruz,” diyen üst düzey AB yetkilisi, blok liderlerinin toplu olarak en iyi nasıl karşılık verileceği konusunda sürekli temas halinde olduklarını da sözlerine ekledi.

Trump, Panama’dan sonra Grönland’a göz dikti

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English