Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Çin’den AB’ye misilleme: Brendi ithalatı hedefte

Yayınlanma

Çin, salı günü Avrupa Birliği’nden konyak ithalatına geçici anti-damping tedbirleri uygulama kararı aldı. Karşı tedbirler, 27 ülkeden oluşan bloğun Çin yapımı elektrikli araçlara (EV) gümrük vergisi getirmesinden hemen sonra geldi.

Çin Ticaret Bakanlığı, yapılan bir soruşturmada Avrupa Birliği’nden gelen brendi dampinginin kendi sektörüne “önemli zarar” tehdidi oluşturduğunun tespit edildiğini açıkladı.

Çin bakanlığı yaptığı açıklamada, AB domuz eti ürünlerine yönelik devam eden anti-damping ve anti-sübvansiyon soruşturmasının sonuçlandığında “objektif ve adil” kararlar vereceğini söyledi.

Bakanlık ayrıca büyük motorlu araçların ithalatına uygulanan gümrük vergilerini artırmayı düşündüğünü ve bunun en çok Alman üreticileri etkileyeceğini belirtti. Almanya’nın Çin’e yaptığı 2.5 litre ya da daha büyük motorlu araç ihracatı geçen yıl 1.2 milyar dolara ulaştı.

Bakanlık, 11 Ekim’den itibaren AB menşeli konyak ithalatçılarının çoğunlukla ithalat değerinin %34.8’i ile %39.0’u arasında değişen oranlarda teminat yatırmak zorunda kalacağını açıkladı.

Fransa, Çin yapımı elektrikli araçlara yönelik gümrük vergilerini desteklemesi nedeniyle Pekin’in brendi soruşturmasının hedefi olarak görülüyordu. Fransa’dan Çin’e yapılan brendi sevkiyatı geçen yıl 1,7 milyar dolara ulaştı ve ülkenin alkollü içki ithalatının %99’unu oluşturdu.

Fransız konyak üreticileri grubu BNIC, Reuters’e e-posta yoluyla gönderdiği yanıtta, “Bu duyuru, Çin’in elektrikli araçlara ilişkin Avrupa kararlarına karşılık olarak bizi vergilendirmeye kararlı olduğunu açıkça gösteriyor” dedi ve vergilerin uygulanmasını önlemek için her şeyin yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron geçen hafta Berlin’de düzenlenen bir konferansta Çin’in konyak soruşturmasının temelsiz olduğunu, elektrikli araç tarifelerinin ise eşit bir oyun alanını korumak için gerekli olduğunu söylemiş ve Pekin’in soruşturmasını “saf misilleme” olarak nitelendirmişti.

AB Komisyonu yorum talebine hemen yanıt vermedi.

HİSSE SENETLERİ DÜŞTÜ

LVMH’nin sahibi olduğunu Hennessy ve Remy Martin, ithalatçıların sırasıyla %39.0 ve %38.1 oranında depozito ödemek zorunda kalmasıyla, önlemlerden en çok etkilenen markalar arasında yer aldı.

Depozitolar, AB’den brendi ithal etmeyi daha maliyetli hale getirecek. Ancak kesin gümrük vergileri uygulanmadan önce bir anlaşmaya varılması halinde bu depozitolar iade edilebilecek.

Pernod Ricard hisseleri , %4,2 düşerken, Remy Cointreau  %8,7 ve Hennessy’nin sahibi LVMH hisseleri %4,9 düştü.

Çin’in soruşturmasında işbirliği yapan şirketlere %34,8 oranında teminat kesintisi uygulanırken, Martell’e uygulanan oran %30,6 ile en düşük oran oldu.

Pernod Ricard, Remy Cointreau ve LVMH yorum taleplerine hemen yanıt vermedi.

Jefferies analistleri, önlemlerin Çin’deki tüketiciler için %20 fiyat artışı anlamına gelebileceğini ve satış hacimlerini %20 azaltabileceğini söyledi.

Çin pazarına en fazla maruz kalan Remy’nin satışlarının %6 oranında düşebileceği, Pernod grubunun satışlarının ise %1,6 oranında etkilenebileceği belirtildi.

Lüks mallar hisseleri salı günü %7’ye varan oranlarda düşerken, bir tüccar bunu Çin’e büyük ölçüde bağımlı olan sektörün bir sonraki ticaret önlemlerini görebileceği korkusuna bağladı.

Brendi önlemleri, AB’nin ekim ayı sonuna kadar Çin yapımı elektrikli araçlara gümrük vergisi getirme kararı almasının hemen ardından geldi.

Ağustos sonundaki oylamadan önce Çin, AB brendisinin Çin’de piyasa fiyatlarının altında satıldığını tespit etmesine rağmen, görünürde bir iyi niyet jesti olarak AB brendisine yönelik planladığı anti-damping önlemlerini askıya almıştı.

O dönemde ticaret bakanlığı soruşturmanın 5 Ocak 2025’ten önce sona ereceğini ancak sürenin uzatılabileceğini söylemişti.

Çin Ticaret Bakanlığı daha önce yaptığı açıklamada Avrupalı damıtıcıların 1,4 milyar nüfuslu tüketici pazarında %30,6 ila %39 aralığında bir damping marjıyla brendi sattığını ve yerli sanayinin zarar gördüğünü tespit ettiğini belirtmişti.

AB’nin Çin yapımı elektrikli araçlara gümrük vergisi uygulama kararında, blok Tesla için %7.8’den SAIC ve soruşturmasında işbirliği yapmadığı düşünülen diğer üreticiler için %35.3’e kadar değişen gümrük vergisi oranları belirledi. Bu oranlar %10’luk otomobil ithalat vergisine ek olarak uygulanmakta.

Avrupa Komisyonu, tarifeler uygulandıktan sonra bile alternatif bir müzakere sürdürmeye istekli olduğunu söyledi.

 

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English