Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

Fırat’ın doğusunda İsrail – İran savaşı

Yayınlanma

Irak’tan Suriye’ye silah taşıdığı öne sürülen askeri konvoya yapılan saldırıda 7 kişi yaşamını yitirdi. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre “hiç biri Suriyeli olmayan” unsurları taşıyan kamyon ve araçlar Pazar akşamı hedef alındı.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Suriye – Irak sınır geçişi olan Albu Kemal’de Irak’tan gelen silah yüklü konvoyun vurulduğunu raporladı. Saldırıda 7 kişinin yaşamını yitirdiği belirtildi. AFP’ye konuşan Gözlemevi Şefi Rami Abdel Rahman, Irak’tan gelen “Kamyonların İran silahlarını taşıdığını” öne sürdü. Al Arabiya’ya yer alan bir habere göre konvoy sınırı geçer geçmez vuruldu. 25 kamyonluk konvoya şoförlerin kaçmasına fırsat verecek şekilde önce uyarı ateşi açıldı.

Gözlemevine göre bir hafta içinde en az iki adet silah yüklü konvoy Irak’tan Suriye topraklarına giriş yaptı. Bu silahların Deyrizor’un Al Mayadin bölgesindeki İran destekli gruplara ulaştığı rapor edildi.

Albu Kemal ve Al-Mayadin bölgesi Suriye – Irak sınırındaki stratejik geçiş yollarının üzerinde bulunuyor. Bu bölgede bulunan İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü destekli gruplar zaman zaman ABD güçlerine saldırılar düzenliyor. Suriye ordusuyla birlikte hareket eden bu gruplara yapılan son saldırıyla ilgili İsrail ve ABD’den resmi bir açıklama gelmedi.

İran Mehr haber ajansı Iraklı kaynaklara dayandırdığı haberinde saldırıya uğrayan konvoyun yiyecek taşıdığını öne sürdü. Yine Suriye medyasında da konvoydaki 6 kamyonun “soğutulculu” olduğu belirtildi. Lübnan merkezli Al Mayadin kanalına göre saldırıda yalnızca maddi hasar meydana geldi.

Suriye Irak sınırındaki konvoya saldırı İran’daki belli askeri noktalara yönelik geniş kapsamlı İsrail saldırısıyla eş anlı gerçekleşti. Resmi olarak kabul edilmese de Irak – Suriye sınır hattının kontrolü üzerine ABD ve İsrail ile Suriye ve İran güçleri arasında uzun yıllara dayanan bir mücadele yaşanıyor.

Ocak ayı başında askeri görevi sona eren Eski Genel Kurmay Başkanı Korgeneral Aviv Kochavi, geçtiğimiz Kasım ayında Suriye – Irak sınırındaki konvoya yapılan saldırının arkasında İsrail ordusunun olduğunu söylemişti.

Tel Aviv, Irak – Suriye sınırını kendi ulusal güvenliğinin parçası olarak görüyor. İsrail yönetimine göre Lübnan’daki Hizbullah örgütü, silah, mühimmat ve lojistik desteğini bu hattan sağlıyor. İsrail, baştan Irak – Suriye sınırı olmak üzere Suriye’deki birçok askeri noktayı, Hizbullah’a lojistik destek veren İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü’ne bağlı unsurlara ev sahipliği yaptığı gerekçesini öne sürerek vuruyor.

Amerikan Newsweek Dergisi savaşın başından bu yana Şam’a destek olan İran’ın Suriye’ye hava savunma şemsiyesi kurduğunu öne sürmüştü. Yine İranlı Tasnim News ajansı da İran’ın Suriye’ye konuşlandırdığı öne sürülen Bavar-373 hava savunma sistemlerinin beşinci nesil uçaklara karşı koyma yeteneği olduğunu yazmıştı.

ORTADOĞU

Hamas’ın Batı Şeria lideri İsrail hapishanesinde öldürüldü

Yayınlanma

Hamas’ın Batı Şeria’daki lideri Mustafa Muhammed Ebu Ara, tutuklu bulunduğu İsrail hapishanesinde hayatını kaybetti. 7 Ekim’den bu yana İsrail hapishanelerinde işkence veya ihmal nedeniyle öldürülen tutuklu sayısının 19’a yükseldi.

Filistin Esirler Cemiyeti ile Filistin Kurtuluş Örgütüne bağlı Esirler ve Serbest Bırakılanlar Heyetinden yapılan ortak açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria’nın Tubas kentine bağlı Akaba beldesi sakinlerinden Ebu Arra’nın sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırıldığı belirtildi.

Rimon Hastanesinden Soroka Askeri Hastanesine sevk edilen Ebu Arra’nın yaşamını yitirdiği aktarılan açıklamada, evli ve 7 çocuk babası olan Ebu Arra’nın 1990 yılından bu yana birçok kez İsrail tarafından tutuklandığı kaydedildi.

Ebu Arra’nın İsrail hapishanelerinde toplam 12 yıl yattığı paylaşılan açıklamada, 63 yaşındaki Filistinlinin son olarak 30 Ekim 2023’te idari tutuklamaya tabi tutulduğu hatırlatıldı.

Açıklamada, “Ebu Ara’nın, tüm mahkumlar gibi, Gazze’ye yönelik imha savaşının başlamasından bu yana, İsrail hapishaneleri ve kamplarındaki mahkûm ölümlerinin başlıca nedenleri olan işkence, açlık ve tıbbi ihmal de dahil benzeri görülmemiş suçlar ve prosedürlerle karşı karşıya kaldığı” vurgulandı.

Ebu Arra’nın tutuklanmadan önce ciddi sağlık problemleri yaşadığı belirtilen açıklamada, “Ebu Arra, ilaçlarından mahrum edilerek ölüme terk edildi. Bu Filistin halkına karşı devam eden soykırım suçları kapsamında yapıldı” denildi.

Filistinlinin ölümünden İsrail hapishane idaresinin sorumlu tutulduğu açıklamada, İsrail hapishanelerinde tutulan 9 bin 700’ü aşkın Filistinlinin akıbetinden de hapishane idaresinin mesul olduğu kaydedildi.

Açıklamada, 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail hapishanelerinde ölen Filistinlilerin sayısının 19’a çıktığı aktarıldı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Mısır, IMF incelemesi öncesi akaryakıt fiyatlarını %15 artırdı

Yayınlanma

Mısır, Aralık 2025’e kadar sübvansiyonları kademeli olarak kaldırma planının bir parçası olarak akaryakıt fiyatlarını artırdı. Bu hamle, vatandaşların hoşnutsuzluğuna yol açan elektrik kesintilerinin devam ettiği bir dönemde geldi.

Mısır 2022’den bu yana, verdiği kredilere karşılık Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) talep ettiği ekonomik bir “reform” programı uyguluyor. Bu program çerçevesinde para birimi dört kez devalüe edildi, gıda ve enerji sübvansiyonları önemli ölçüde azaltıldı, ancak bazıları hala yürürlükte.

The National’a konuşan mali analistler, akaryakıttaki fiyat artışlarının IMF’nin Mısır’a verdiği 820 milyon dolar tutarındaki kredinin üçüncü diliminin ödenmesi için temel bir şart olduğunu söyledi.

IMF, Mısır’ın gıda ve yakıt sübvansiyonlarının kaldırılması şartını yerine getirmesini beklerken reform programının üçüncü incelemesi 10 Temmuz’dan 29 Temmuz’a ertelendi.

IMF’nin mart ayında kredi programını 5 milyar dolar genişletmesinden bu yana hükümet akaryakıt fiyatlarına ikinci kez zam yaptı. Mısır, anlaşmanın bir parçası olarak yakıt sübvansiyonlarını azaltmayı taahhüt etmişti.

Nisan ayında IMF, Mısır’ın 2024/25 yıllarında yakıt sübvansiyonları için 331 milyar Mısır lirası (6,85 milyar dolar), 2025/26 yıllarında ise 245 milyar Mısır lirası harcayacağını tahmin etmişti.

The National’ın haberine göre hükümetin sübvansiyonları kaldırma çabaları, son yıllarda yaşam maliyetlerinin arttığını söyleyen vatandaşların direnişiyle karşılaştı. Günlük yaşamı sekteye uğratan ve Mısırlılar arasında öfkeye yol açan sürekli elektrik kesintileri durumu daha da kötüleştirdi.

Hükümet elektrik kesintilerini rekor tüketim ve teknik arızalara bağlıyor ancak pek çok vatandaş bu açıklamaları bahane olarak görüyor.

Bazı uzmanlar sübvansiyonların azaltılmasının uzun vadede elektrik sektöründe yeni yatırımlar için alan açacağını ve nihayetinde elektrik kesintilerini ortadan kaldıracağını söylüyor.

Ancak hükümet kısa vadede IMF’nin şartlarını yerine getirmek ve halkın hoşnutsuzluğunu yönetmek arasında tehlikeli bir yolda ilerlemek zorunda.

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, IMF kredilerini güvence altına almak için gerekli olsa da hükümet ile vatandaşlar arasındaki ilişkiyi daha da gerginleştirebilir.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Ateşkes müzakerelerine “Biden” rötarı

Yayınlanma

İsrail müzakere ekibi, Hamas ile ateşkes ve esir takası müzakereleri için bugün Doha’da yapılması planlanan görüşmeleri bir hafta sonraya erteledi.

Üst düzey bir İsrailli yetkili, gecikmenin nedeninin Başbakan Binyamin Netanyahu ile ABD Başkanı Joe Biden arasındaki görüşmenin ertelenmesi olduğunu belirterek, Başbakan’ın nasıl ilerleneceğini değerlendirmek üzere ortaya çıkan anlaşmayı Biden’la görüşmeyi planladığını söyledi.

Kaynak ayrıca müzakere ekibinin toplantıdan sonra görüşmeler için yola çıkacağını söyledi, ancak tam zamanını belirtmedi. İsrail medyası heyetin ancak önümüzdeki hafta yola Doha’ya gidevileceğini bildirdi. Kaynak, gecikmeye rağmen müzakerecilerin Arap arabulucularla görüşmeleri uzaktan sürdürdüğünü vurguladı.

Hamas’ın elindeki rehinelerin aileleri, heyetin seyahatinin ertelendiği haberine öfke duyduklarını ifade ettiler.

Rehinelerden Matan Zangauker’in annesi Einav Zangauker, “Netanyahu Kongre önünde masadaki anlaşmayı kabul ettiğini açıklamak yerine, kişisel nedenlerle anlaşmanın ilerlemesini engelliyor” dedi.

Ayrıca aileler, İsrailli müzakere heyetiyle “acil toplantı” yapılmasını talep etti.

“Esir Aileleri Forumu” tarafından yapılan açıklamada müzakereler konusunda güven krizinin olduğuna işaret edildi. Açıklamada, “Başbakan (Binyamin Netanyahu) iki haftadır arabulucuların anlaşmanın uygulanmasına ilişkin taleplerine yanıt vermekten kaçınıyor” denildi.

Esir ailelerine müzakere sürecine dair sağlanan bilgilerin gerçekliği yansıtmadığı aktarılarak, “Bu ayak sürüme, sevdiklerimizi geri getirme şansının kasıtlı sabote edilmesidir. Müzakereleri etkili şekilde baltalıyor ve ciddi bir ahlaki başarısızlığa işaret ediyor” denilen açıklamada, esirlerin geri dönüşüne ilişkin “dürüst rapor” sunmanın güvenlik servislerinin sorumluluğunda olduğu vurgulandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English