Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

FT: BAE, Gazze’de asker konuşlandırmaya hazır

Yayınlanma

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) savaş sonrası planın bir parçası olarak Gazze’ye asker gönderebileceğini resmen açıklayan ilk ülke oldu.

ABD; İsrail ile Hamas arasında şimdiye kadar başarı sağlayamadığı ateşkes girişimlerini sürdürürken Gazze’nin savaş sonrası yönetimine ilişkin vizyonu üzerinde de çalışıyor. Savaş sonrası Gazze’de Arap müttefiklerini de rol biçen ABD bu konuda ilerleme kaydetti. ABD, “güvenilir” Arap devletlerinin, savaş sona erdiğinde geçici olarak Gazze’ye asker konuşlandırmalarını istiyor.

Bu kapsamda Mısır ve BAE’nin savaş sonrası Gazze güvenlik gücüne katılmaya ikna edildiği iddia edilmişti.

BAE bu iddiayı doğruladı. BAE, ABD’nin liderlik rolü üstlenmesi ve bağımsız Filistin devletine yönelik adımları desteklemesi halinde kuvvetlerini Gazze’de konuşlandırabileceğini söyledi.

BAE dışişleri bakanlığı özel temsilcisi Lana Nusseibeh Financial Times’a yaptığı açıklamada Abu Dabi’nin kuşatma altındaki Gazze’deki “boşluğu” doldurmak ve insani yardım ve yeniden inşa sürecine destek olmak amacıyla ABD ile planları hakkında görüştüğünü açıkladı.

Nusseibeh, “BAE, yenilenmiş Filistin Yönetimi’nin ya da güçlendirilmiş bir başbakan tarafından yönetilen Filistin Yönetimi’nin daveti üzerine Arap ve uluslararası ortaklarla birlikte istikrar güçlerinin bir parçası olmayı düşünebilir. Ayrıca misyona katılabilmemiz için müzakereler yoluyla Filistin devletine yönelik net bir ifade, bir sinyal ya da bir taahhüt görmemiz gerekir” dedi.

Nusseibeh misyonun başarılı olabilmesi için ABD’nin öncülük etmesi gerektiğini savundu. Planı hazırlayan ABD kendi askerlerini Gazze’ye konuşlandırmayacağını açıklamıştı.

BAE, 2020 yılında İsrail ile ilişkilerini normalleştirdi ve 7 Ekim’den bu yana devam eden İsrail saldırılarına rağmen Tel Aviv ile iletişimini sürdürdü.

ORTADOĞU

7 Ekim’in mimarı işgale direnirken hayatını kaybetti

Yayınlanma

Hamas’ın lideri, 7 Ekim’in mimarı 61 yaşındaki Yahya Sinvar, Gazze’nin işgaline direnirken hayatını kaybetti. İsrail’in bir yıldır tüm kaynaklarını seferber etmesine rağmen yerini tespit edemediği Sinvar’ın çıkan çatışmada hayatını kaybettiği şans eseri öğrenildi.

İsrail’in yoğun çabalarına rağmen bir yıldır işgal ettiği Gazze’de yerini bir türlü tespit edemediği Sinvar, İsrail’in Refah’a yönelik saldırısında İsrail askerleri ile girilen bir çatışmada hayatını kaybetti. İsrailli askerler, saldırıda hayatını kaybeden kişilerden birinin Sinvar olabileceğini düşünerek cansız bedeni İsrail’e götürdü. Yapılan incelemelerin ardından bedenin Sinvar olduğu anlaşıldı.

İsmail Heniyye’nin Tahran’da düzenlenen suikastta hayatını kaybetmesinden sonra Hamas’ın siyasi büro liderliğine getirilen 61 yaşındaki Yahya Sinvar Sinvar, uzun yıllar örgütün Gazze’deki lideriydi.

Heniyye gibi aslen 1948’de İsrail’in işgal ettiği topraklarda kalan Askalan (Aşkelon) kentinden olan Sinvar, yüksek öğrenimini Gazze İslami Üniversitesi Arap Dili ve Edebiyatı Bölümünde tamamladı.

İsrail tarafından, ilk defa 1982 yılında tutuklanan ve 4 ay hapis yatan Sinvar, 1985 yılında “gizli bir örgüt kurmak” suçundan ikinci kez tutuklandı.

Sinvar, 1988’de İsrail tarafından tutuklandığında 4 kez ağırlaştırılmış hapis cezasına mahkûm oldu ve 23 yıl hapis yattıktan sonra serbest bırakıldı.

Hamas’ın Mısır aracılığıyla İsrail ile 11 Ekim 2011’de yaptığı esir takası anlaşması çerçevesinde serbest kalan Sinvar, Hamas’ın siyasi bürosuna üye oldu.

Sinvar, 2017’de Hamas’ın Siyasi Büro Başkanı seçilen İsmail Heniyye’nin yerine Hamas’ın Gazze’deki Siyasi Büro Başkanı görevine geldi.

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın ilk kurucularından sayılan Sinvar, aynı zamanda Hamas’ın güvenlik ve davet teşkilatı olarak isimlendirilen Mecd Gücü’nün de kurucusu.

Hamas’ın güvenlik sorumluluklarını üstlenen Sinvar, basında çokça yer almayan isimlerinden biri olarak biliniyor.

İsrail, Sinvar’ı 7 Ekim’deki Aksa Tufanı operasyonunun “bir numaralı sorumlusu” olarak gösteriyor.

Yeniden Meşal dönemi mi?

Hamas’ın eski siyasi büro başkanı ve şu an yurtdışı sorumluluğunu yürüten Halid Meşal’ın yeniden örgütün liderliğine getirilmesi bekleniyor.

1997’de İsrail’in suikast girişiminden kurtulması Meşal’i dünyada tanınır hale getirdi.

Meşal, suikast girişiminin hedefi olduğunda Ürdün’ün başkenti Amman’daydı. Kanada pasaportuyla ülkeye giren İsrailli ajanlar, Meşal’e iğneyle zehir enjekte etti. Dönemin Ürdün Kralı Hüseyin’in, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun talimatıyla gerçekleştirildiği söylenen suikast girişimine tepkisi sert oldu. Hüseyin saldırıyı düzenleyen ajanları asacağı ve panzehir verilmediği taktirde Ürdün ile İsrail arasındaki barış anlaşmasını iptal edeceğini söylemesi üzerine dönemin ABD Başkanı Bill Clinton devreye girdi ve Netanyahu, panzehiri vermek zorunda kaldı.

Sinvar’ın öldürüldüğü iddia edildi: İsrail “canlı kalkan” tezini kendi çürüttü

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Sinvar’ın öldürüldüğü iddia edildi: İsrail “canlı kalkan” tezini kendi çürüttü

Yayınlanma

İsrailli rehineleri canlı kalkan olarak yanında tuttuğu iddia edilen Hamas lideri Sinvar’ın Gazze’de bir binada İsrail askerleri ile girdiği çatışmada öldürüldüğü iddia ediliyor. Sinvar’ın öldürüldüğü söylenen binada bir tane bile İsrailli rehine olmaması dikkat çekiyor.

İsrail ordusu Gazze’de bir çatışmada öldürdüğü üç kişiden birinin Hamas lideri Yahya Sinvar olma ihtimalini araştırdığını açıkladı.

New York Times, ABD’li yetkililere dayandırılarak İsrail’in Sinvar’ın öldürülmüş olma ihtimalini ABD’ye bildirdiğini yazdı.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada ise “Şu anda teröristlerin kimliği teyit edilemiyor” denildi. Ordu, üç kişinin öldürüldüğü bölgede rehine bulunmadığını belirtti. İsrailli yetkililer ve İsrail basını Sinvar’ın rehineler arasında saklandığı ve onları canlı kalkan olarak kullandığını iddia ediyordu.

Kanal 12’de yayınlanan haberde ise İsrailli askerlerin dün bir binanın zemin katında bulunan bir grup “teröriste” ateş açtığı belirtildi, daha sonra askerlerin binaya girdiklerinde ölen üç kişiden birinin Sinvar’a çok benzediğini fark ettikleri aktarıldı.

İsrail basınında kesin kimlik tespitinin birkaç saat alacağının tahmin edildiği belirtiliyor.

Yahya Sinvar, Hamas’ın siyasi büro başkanı İsmail Heniyye’den sonra iki numaralı adamı olarak görülüyordu. Ancak hem Gazze’de bulunması hem de 7 Ekim’i planlayan ekibin başında olması nedeniyle örgütün fiili lideri konumundaydı. Heniyye’nin Tahran’da öldürülmesinin ardından bu fiili liderlik resmi liderliğe dönüştü. Sinvar, Hamas’ın siyasi büro başkanı oldu.

İrail’in ‘devlet düşmanı’ ilan ettiği Sinvar, İsrail ordusunun arananlar listesinde ilk sıralarda yer alıyor. 2015 yılında da ABD’nin aranan uluslararası teröristler listesine girdi.

Sinvar, uzun yıllar boyunca İsrail hapishanelerinde kaldı.1988’de tutuklanmasından 2011 yılında büyük mahkum takası anlaşmasına kadar, 23 yılını İsrail hapishanelerinde geçirdi. İsrail Hamas’ın beş yıl rehin tuttuğu askeri Gilat Shalit’in serbest kalması için 1.027 mahkûmu salıverdi. Bu mahkumlardan biri de Sinvar’dı.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

UNIFIL’e katkı veren AB ülkelerinden İsrail’e “diplomatik baskı” kararı

Yayınlanma

Birleşmiş Milletler (BM) Lübnan Geçici Barış Gücü’ne (UNIFIL) katkı veren Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin savunma bakanları, UNIFIL üslerini vuran, misyonda görevli askerlerin güvenliğini riske atan saldırıları şiddetle kınadı.

İsrail’in Lübnan’ın güneyindeki UNIFIL karargahlarını vurması sonrası İtalyan Bakan Guido Crosetto ile Fransız mevkidaşı Sebastien Lecornu’nun girişimiyle UNIFIL’e katkı veren 16 AB ülkesinin savunma bakanları video konferans toplantısında Lübnan’daki gelişmeleri ele aldı.

İtalya Savunma Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada toplantının amacının, Güney Lübnan’daki son gelişmeler ışığında Avrupa’nın UNIFIL misyonuna katkısına yönelik “ortak eylem tanımlama hedefi” olduğu belirtildi.

İsrail’e BM askerini vurmak bile serbest

Açıklamada, “Toplantıda tüm bakanlar, bölgedeki duruma dair ortak endişelerini ifade ettiler, UNIFIL üslerini vuran ve BM misyonunda görev alan askeri personelin güvenliğini riske atan saldırıları şiddetle kınadılar. UNIFIL’in görev yetkisinin tam olarak yerine getirilmesi ve personelin korunmasının önemine vurgu yapıldı ve uluslararası topluma sürekli ve kararlı bir taahhütte bulunmaları çağrısında bulunuldu” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada ayrıca, “Toplantının katılımcıları, BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararının uygulanmasının eksik kalmasının veya kısmen uygulanmasının hiçbir şekilde UNIFIL güçlerine yönelik saldırıları haklı çıkaramayacağını yinelediler. UNIFIL’in daha etkili ve güvenli bir şekilde faaliyet göstermesine olanak sağlamak amacıyla angajman kurallarının gözden geçirilmesi ihtiyacı da güçlü bir şekilde belirtildi” değerlendirmesi yer aldı.

Toplantıda 16 AB ülkesinin, UNIFIL misyonunun geleceğine ilişkin her türlü kararın BM’de toplu biçimde alınması gerektiğinin altını çizdiği, Lübnan’da istikrarlı bir varlığın sürdürülmesinin önemi üzerinde mutabık kaldığı kaydedildi.

Netanyahu UNIFIL’i tehdit etti: BMGK “endişeli”

Bakanlık açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Toplantıda ortaya çıkan bir diğer temel nokta ise İsrail’e daha fazla olayın yaşanmaması için azami siyasi ve diplomatik baskı uygulanması yönündeki ortak arzuydu. Aynı zamanda Hizbullah’ın çatışma bağlamında UNIFIL personelini kalkan olarak kullanamayacağı da açıkça ortaya konuldu. Ayrıca 16 ülke, Lübnan Silahlı Kuvvetlerinin, güvenilir bir güç haline gelebilmesi ve UNIFIL’in desteğiyle bölgenin istikrarına katkıda bulunabilmesi için yeterli eğitim desteği ve uluslararası finansman yoluyla güçlendirilmesi gerektiği konusunda mutabakata vardı.”

Bu arada, Bakan Crosetto, İtalyan Rai kanalında dün akşam saatlerinde katıldığı programda da cuma günü Ürdün ve Lübnan’a gidecek İtalya Başbakan Giorgia Meloni’nin UNIFIL misyonundaki bin kişilik İtalyan birliğini ziyaret etmesinin, güvenlik riski nedeniyle mümkün olmadığını söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English