Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

İsrail’den önce Irak’a beklenmedik ziyaret

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, İran gündemiyle yapacağı İsrail gezisi öncesi Irak’a geldi. Austin, ABD Başkanı Joe Biden yönetiminde Irak’ı ziyaret eden en üst düzey yetkili oldu.

Austin, Saddam Hüseyin’i deviren ABD önderliğindeki işgalin 20. yıldönümüne iki hafta kala resmi programında yer almayan bir ziyaretle Bağdat’a geldi. Pentagon şefi Ürdün, Mısır ve İsrail’i içeren Ortadoğu turu için Pazar günü Ürdün’ün başkenti Amman’daydı. Ürdün Kralı 2. Abdullah ile görüşen Austin’in yarın Tel Aviv’e gitmesi planlanıyor.

Austin, Irak ziyareti ile ilgili Twitter hesabından paylaştığı mesajında da stratejik ortaklık vurgusu yaptı: “ABD-Irak stratejik işbirliğini yeniden vurgulamak için buradayım. Daha güvenli, istikrarlı ve egemen bir Irak’a doğru.”

Irak Başbakanlık ofisinin açıklamasına göre, Austin, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile bir araya geldi. Görüşmede, iki ülke ilişkileri ve Irak güçlerinin IŞİD’le mücadelesi ele alındı. ABD ile tüm alanlarda ilişkilerin güçlendirilmesine önem verdiklerini ifade eden Sudani, Irak’ın bölge ve dünya ülkeleriyle dengeli ilişkiler kurmaktan yana olduğunu dile getirdi. Görüşmede Irak’ın güvenliğini ve istikrarını desteklediklerini belirten Austin de Irak ile çeşitli alanlardaki işbirliğini sürdürmek istediklerini kaydetti.

Turun odağında İran var

ABD’li yetkililer, Austin’in, artan İran tehdidine karşı Washington’un bölgedeki önemli müttefiklerine destek amacıyla Orta Doğu turuna çıktığını duyurmuştu.

Joe Biden’ın ABD Başkanlık koltuğuna oturmasından sonra İran’la nükleer müzakereleri önceleyen yaklaşımının yerini yavaş yavaş askeri caydırıcılık seçeneğine bırakmaya başladığı görülüyor. İsrail’in talep ve öncülük ettiği İran’a yönelik askeri önleme stratejisi, Tahran’ın nükleer silah üretme kapasitesine yaklaşmasıyla daha da öne çıkmışa benziyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, geçen hafta yaptığı açıklamada, “Başkan (Joe) Biden’ın, tutarlı bir şekilde İran’ın asla nükleer silah sahibi olmayacağına dair ciddi ve kararlı bir taahhüdü var. Bunun olmasına asla müsaade etmeyeceğiz” demişti.

Foreign Affairs: İsrail’in İran’la tehlikeli gölge savaşı

Austin’in ziyareti Kasım 2021’den bu yana en geniş kapsamlı tur olması bakımından da önem taşıyor. Barack Obama döneminde ABD ordusunun Orta Doğu bölgesinden sorumlu ordusu olan Merkez Kuvvetler Komutanlığına (CENTCOM) liderlik eden Austin bölgeyi yakından tanıyor.

ORTADOĞU

WSJ: İsrail, Hizbullah’ın elinde büyük miktarda Rus silahı buldu

Yayınlanma

Wall Street Journal’da (WSJ) yer alan habere göre Hizbullah’ın aralarında modern tanksavar füzelerinin de bulunduğu silahlarının bir kısmı Rusya’nın Suriye’deki stoklarından geliyor.

İsrail, Lübnan’ın güneyindeki karadan işgalini ilerletmeye çalışırken sahadaki birliklerin büyük miktarda Rus silahı bulduğu iddia edildi.  WSJ’nin Suriyeli güvenlik yetkilileri ve bir Arap yetkiliye dayandırdığı haberine göre, 2020 gibi yakın bir tarihte üretilen modern Kornet tanksavar füzelerinin de aralarında bulunduğu bazı silahlar, son yıllarda komşu Suriye’deki Rus stoklarından Lübnan’a gönderildi.

Haberde İsrail’in Hizbullah’ın Rus yapımı bazı silahlara sahip olduğunu bildiği ancak bu silahların daha az sofistike olduğunu düşündüğü hatta bazılarının Sovyet döneminden kalma olduğunu tahmin ettiği aktarıldı.

Ancak İsrail’in şimdi bulduğu silahların ise daha yeni, daha gelişmiş ve askeri analistlerin beklediğinden çok daha fazla sayıda olduğu belirtildi. Habere göre bu silahlar Hizbullah’ın savaş yeteneğini önemli ölçüde artırdı ve çok sayıda İsrail askerinin öldürülmesinde kullanıldı.

Lavrentyev: Rusya, Hizbullah konusunda İsrail’e garanti vermeyecek

Haberde WSJ muhabirinin Lübnan’da ele geçirilen malzemelerin incelenmek üzere götürüldüğü İsrail Ulusal Mühimmat Söküm Laboratuvarını gezerken Rus silahlarından bazılarını gördüğü belirtildi. Haberde şu ifadelere yer verildi: “Rus Kornet füzelerinin yanı sıra silahlar arasında Metis, Konkurs, Fagot ve Sagger gibi diğer güdümlü tanksavar füze sistemleri de bulunuyordu. Söküm laboratuvarının başında bulunan İsrailli bir binbaşı, tümünün Lübnan güneyinde sınırın bir kilometreden daha az içinde, yer üstünde ve yer altında Hizbullah sığınaklarında bulunduğunu söyledi.”

“İsrailli binbaşı, İsrail’in işgalinin ilk günlerinde ele geçirilen silahların yaklaşık %60 ila %70’inin Rus yapımı olduğunu söyledi. Journal’a konuşan yedek subaylar o günden bugüne Lübnan’da çok sayıda Rus silahı bulmaya devam ettiklerini belirtti. Binbaşı, Hizbullah’ın bu silahları nasıl elde ettiğinden ya da bunlar için nasıl eğitim aldığından emin olmadığını söyledi.”

WSJ’ye göre bulunan bu silahlar sonrası İsrail’in, Rusya’nın Hizbullah ile ilişkilerini derinleştirebileceği yönündeki korkularını tetikledi. İsrail’in eski Rusya Büyükelçisi Arkady Mil-Man “İsrail’in daha iddialı olması ve çıkarlarını savunması gerekiyor” dedi. Şu anda Tel Aviv’deki Ulusal Güvenlik Çalışmaları Enstitüsü’nde kıdemli araştırmacı olan Mil-Man, “Ruslara, Hizbullah ve İran’a İsraillilere zarar verebilecek herhangi bir yardıma artık tahammül etmeyeceğimizi anlatmalı ve iletmeliyiz” dedi.

Rusya’nın Hamas ile ilişkisi ve Moskova’nın hesapları

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar, geçen günlerde yaptığı açıklamada, Rusya’nın Suriye’den Lübnan’a silah kaçakçılığını önleyerek Hizbullah’ın silahsızlandırılmasına yönelik olası bir anlaşmanın uygulanmasına yardımcı olacağını umduğunu söylemişti. Sa’ar, “Hizbullah’ın yeniden silahlanamaması, yeni silah sistemleri edinememesi ya da bunları Lübnan’a sokamaması ve tehdidini savaş öncesindeki ölçüde yenileyememesi ilkesi Lübnan’daki herhangi bir anlaşmanın başarısı için hayati önem taşıyor. Ruslar Suriye’de. Eğer ilkeyi kabul ederlerse, bu hedefe etkili bir şekilde ulaşılmasına katkıda bulunabilirler” dedi.

İsrail, kısmen hava saldırıları düzenlediği Suriye’de çatışmadan kaçınmak için uzun zamandır Rusya ile iyi ilişkiler sürdürmeye çalışıyor.

Ancak habere göre Rusya’nın Ukrayna ile savaşının başladığı 2022 yılından bu yana Rusya’nın bölgedeki tutumunun değişti. Analistler Moskova’nın mümkün olan her yerde ABD ve müttefiklerine daha agresif bir şekilde meydan okumaya çalıştığını söylüyor.

WSJ: Rusya, Kızıldeniz’deki gemilere yönelik saldırılar için Husilere uydu verisi sağlıyor

WSJ daha önce de Rusya’nın, Kızıldeniz’deki gemilere yönelik saldırılar için Husilere uydu verisi sağladığını haberleştirmişti.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

İran, UAEA ile siyasi baskı olmadan müzakere istiyor

Yayınlanma

İran, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) bu haftaki yönetim kurulu toplantısı öncesinde nükleer programıyla ilgili görüşmelerin “siyasi baskı ve mülahazalardan uzak” yürütülmesini umduğunu söyledi.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi haftalık basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Tüm çabalarımız ve görüşmelerimizdeki vurgumuz UAEA’nın teknik çalışmalarını bazı tarafların yıkıcı ve şeytani baskılarından uzak bir şekilde yapmasını sağlamaktı” dedi.

WSJ: ABD’yle Avrupa “İran” konusunda karşı karşıya geldi

UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi, geçen hafta Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan’ın da bulunduğu üst düzey yetkililerle görüşmek üzere İran’a gitti. Fordo ve Natanz nükleer tesislerini ziyaret etti.  Ziyaret, İngiltere, Almanya ve Fransa’nın İran’ı eleştiren yeni bir karar tasarısını kabul etmesinin beklendiği UAEA Yönetim Kurulu’nun bu hafta Viyana’da yapacağı toplantı öncesinde gerçekleşti.

Bekayi tarafların “İran ile ajans arasındaki meselelerin siyasi baskı ve mülahazalardan uzak, teknik bir şekilde devam etmesini sağlayacaklarını” umudunu dile getirdi.

Grossi’nin ziyaretini “faydalı ve olumlu” olarak değerlendiren Bekayi, ziyaretin Tahran ve Ajans arasında “karşılıklı anlayış” sağladığını söyledi.

‘UAEA bu kararıyla İran’a baskı yapamaz’

2015 yılında İran ile varılan anlaşma, İran’ın nükleer programını kısıtlaması karşılığında yaptırımlardan muaf tutulmasını öngörüyordu. Ancak bu anlaşma, Donald Trump yönetimindeki ABD’nin 2018’de tek taraflı olarak çekilmesi ve yaptırımları yeniden uygulamaya koymasıyla çöktü.

İran buna karşılık olarak anlaşma kapsamındaki taahhütlerinden vazgeçerek uranyum zenginleştirme seviyesini %60’a kadar çıkardı. Bu oran, bir nükleer bomba üretmek için gereken seviyenin hemen altında yer alıyor.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Lübnan cephesinde ateşkes ihtimali artıyor

Yayınlanma

Diplomatik kaynaklar, Hizbullah’ın İsrail ile savaşı sona erdirmek için ABD tarafından hazırlanan ateşkes önerisine açık olduğunu söylüyor. ABD Başkanı Joe Biden’ın Kıdemli Danışmanı Amos Hochstein’ın Tel Aviv ile Hizbullah arasında ateşkesi görüşmek için Lübnan ve İsrail’i ziyaret etmesi bekleniyor.

El Arabiya’nın görüşmelerde yer alan kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Washington’un geçen hafta Beyrut’a ilettiği taslak üzerinde henüz açık bir anlaşma sağlanmamış olsa da Hizbullah anlaşmaya hazır olduğuna dair “olumlu işaretler” verdi. Lübnan basını da Hochstein’in yarın Beyrut’ta temaslarda bulunacağını yazdı. İsrail devlet televizyonu KAN ise  Hochstein’in Lübnan’daki görüşmelerin ardından Tel Aviv’e geçmesinin beklendiğini aktardı.

ABD’nin ateşkes önerisinden sonra Hamaney’in danışmanı Lübnan’da

Adı açıklanmayan yetkililere dayandırılan haberde, İsrail ile Hizbullah arasında ateşkese varılması için yürütülen dolaylı müzakerelerde “önemli ilerleme kaydedilmesinin” beklendiği ifade edildi.

Lübnan medyası, ABD’nin Beyrut Büyükelçisi Lisa Johnson’ın, İsrail ordusu ile Hizbullah arasında ateşkes sağlanması amacıyla bir anlaşma taslağını geçen hafta Lübnan Meclis Başkanı Nebih Berri’ye teslim ettiğini yazmıştı.

Hizbullah’a yakın Meclis Başkanı Nebih Berri, Hizbullah’ın yanı sıra Lübnan hükümeti adına da müzakerelerde bulunuyor. Berri’nin ekibi halen teklifi incelediklerini ve Hizbullah’ın resmi bugün ileteceğini söyledi.

İsrail devlet televizyonu KAN’ın haberine göre, anlaşma taslağında, İsrail’in 7 gün içinde Lübnan’ın güneyindeki güçlerini çekmesi ve yerine Lübnan ordusunun geçmesi yer alıyor. Taslağa göre, İsrail ordusunun güneyden çekilme süreci ABD ve bir başka ülke tarafından denetlenecek. Ateşkes anlaşmasının imzalanmasından sonraki 60 gün içinde ise Lübnan, ülkenin güneyindeki grupları silahsızlandıracak.

İsrail ordusu Lübnan’da savaşmak istemiyor

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) 1701 sayılı kararına uygun olarak Lübnan’daki söz konusu grupların yeniden silahlanmasını önlemek için, Lübnan’a herhangi bir silah satışı veya Lübnan içinde silah üretimi Lübnan hükümeti tarafından denetlenecek.

İsrail ve Lübnan, BMGK’nın 1701 sayılı kararının önemini kabul edecek ancak söz konusu taahhütler, iki ülkenin gerektiğinde kendini savunma hakkını engellemeyecek.

Ayrıca, Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü (UNIFIL) haricinde Lübnan ile İsrail sınırındaki Mavi Hat’ta tek silahlı unsur Lübnan ordusu olacak.

El Arabiya’ya göre diplomatik kaynaklar, ABD’nin mevcut taslağındaki iki ana anlaşmazlık noktasının meşru müdafaa hakkı ve BM Güvenlik Konseyi’nin 1701 sayılı kararının uygulanmasını sağlayacak uluslararası bir izleme gücüne ilişkin dil olduğunu söyledi.

Lübnan, ABD’nin önerisindeki meşru müdafaa hakkıyla ilgili ifadenin muğlak olduğunu ve İsrail’in Lübnan hava sahasında günlük uçuşlarına devam etmesine ya da güvenlik tehdidi olarak gördüğü hedeflere saldırmasına izin verdiğini düşünüyor. Fransa Dışişleri Bakanı geçen hafta yaptığı açıklamada İsrail’in istediği zaman saldırmasına izin verilmesi konusunda kararlı olduğunu söyledi. Jean-Noel Barrot “Bu, bir ülkenin egemenliği ile bağdaşmaz” dedi.

İsrail’in Lübnan’da ateşkes için öne sürdüğü şartlar BMGK kararlarına aykırı

BM Barış Gücü’nden (UNIFIL) ayrı olarak oluşturulacak uluslararası güce bazı Arap ülkelerinin yanı sıra Almanya, Birleşik Krallık, Fransa ve ABD de katılacak. Kaynaklar bu gücün sahada asker bulundurmayacağını söyledi. Ancak Hizbullah’ın böyle bir güce Almanya ve İngiltere’nin katılımına itiraz ettiği ileri sürülüyor.

Öte yandan olası bir ateşkes ile ilgili İsrail’in tutumu belirsizliğini korurken Başbakan Binyamin Netanyahu’nun, Biden’a bir dış politika başarısı “armağan etmek” istemediğini ifade ettiği bildirildi. Ancak, Biden ile Donald Trump arasındaki geçen haftaki görüşmeyi bilen yetkililer, Trump’ın savaşı bir an önce sona erdirecek bir anlaşmayı desteklediğini El Arabiya’ya aktardı.

Kaynaklar ve yetkililer, Trump’ın geçiş ekibi üyeleri ile Capitol Hill’deki Cumhuriyetçi milletvekillerinin anlaşmaya karşı çıktığını ve Biden yönetiminin İsrail’in aleyhine bir anlaşma sunacağını öne sürdüklerini belirtti.

Lübnan’da ateşkes diplomasisi hızlanırken işgalin genişletilmesine onay verildi

Ancak daha önceki ateşkes müzakerelerinde Hizbullah’ın ateşkesi kabul etmesinden kısa bir süre sonra İsrail, Hizbullah lideri Nasrallah’a suikast düzenleyerek süreci baltalamıştı. Bu son müzakere turunda da Hizbullah’tan olumlu sinyaller gelirken İsrail’in Hizbullah’ın basın sorumlusu Muhammed Afif’i öldürmesi dikkat çekti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English