Kaliforniya’nın ABD’den ayrılma girişimi, eyalet seçmenlerinin 2028’deki oylamasına sunulmak üzere imza toplama aşamasında. Ancak, yasal engeller ve düşük halk desteği, bağımsızlık olasılığını oldukça zayıf kılıyor. Teksas, Hawaii ve Alaska gibi diğer eyaletlerde de benzer ayrılma talepleri olsa da, bu girişimler genellikle siyasi bir mesaj olmanın ötesine geçmiyor.
Kaliforniya’nın ABD’den ayrılmasını savunan gruplar, 2028 seçimlerinde bu konunun oy pusulasına eklenmesi için imza toplamaya başladı.
Eyalet Sekreteri Shirley Weber tarafından onaylanan bu girişim, yeni bir devletin kurulmasının ne kadar gerçekçi olduğu ve ülkeden ayrılmayı hedefleyen diğer eyaletler hakkında soruları gündeme getirdi.
Kaliforniya’yı ne bekliyor?
Kaliforniya’nın bağımsızlık talebinin oy pusulasına eklenmesi için, eyalet ulaştırma departmanı çalışanı ve girişimin öncüsü Marcus Ruiz Evans’ın 22 Temmuz 2025’e kadar 546 bin 651 kayıtlı seçmenin imzasını toplaması gerekiyor.
Bu sayı, 2022’de Demokrat Partili Vali Gavin Newsom’a verilen toplam oyların yüzde 5’ine denk geliyor. Bu koşullar sağlandığı takdirde, geleneksel olarak Demokratların güçlü olduğu Kaliforniya’da seçmenler, 2028’de “Kaliforniya, ABD’den ayrılıp özgür ve bağımsız bir ülke olmalı mı?” sorusuna yanıt verecek.
Öneri, kayıtlı seçmenlerin en az yüzde 50’sinin oy kullanması ve yüzde 55’inin “evet” demesi durumunda kabul edilecek. Kabul edilirse, ABD’ye karşı bir güvensizlik oyu verilecek ve eyaletteki tüm devlet binalarından Amerikan bayrağı kaldırılacak.
Ancak bu durum, Kaliforniya’nın ABD ile ilişkilerini ve eyalet yönetim sistemini etkilemeyecek. Girişim ayrıca, “Kaliforniya’nın bağımsız bir devlet olarak yaşayabilirliğine dair bir rapor hazırlamak” üzere bir komisyonun kurulmasını öngörüyor.
Bu fikrin hayata geçirilmesi için eyaletin yaklaşık 10 milyon dolar harcaması, komisyonun çalışmaları içinse yılda ek 2 milyon dolar gerekecek.
Kaliforniya, ABD’nin en zengin ve en kalabalık eyaleti. Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) 2023 Dünya Ekonomik Gelişim Raporu’na göre, Kaliforniya dünyanın en büyük beşinci ekonomisine sahip ve Japonya’nın ardından, Hindistan ile Birleşik Krallık’ın önünde yer alıyor.
Bağımsızlık çağrısı
Evans, Kaliforniya’nın bağımsızlığını ilk olarak Donald Trump’ın ilk başkanlık döneminde savunmuştu. O dönemde kampanya, Brexit’e atıfla “Calexit” olarak adlandırılmıştı. Trump’ın 2024 başkanlık seçimlerindeki zaferi, girişim destekçileri tarafından “Kaliforniya’yı ilgilendiren her şeye yönelik bir saldırı” olarak yorumlandı.
Evans, hareketin sekiz yıl öncesine kıyasla şimdi daha fazla şansa sahip olduğunu düşünüyor. Ancak, Kaliforniya’nın ABD’den ayrılmasını destekleyen Amerikalıların oranı oldukça düşük: yaklaşık Yüzde 15-20. Hatta bu kişiler bile girişimi soyut bir fikir olarak görüyor.
Yerel halk, bu hareketle öncelikle ülkenin yeni başkanı Donald Trump’ın politikalarına duydukları hoşnutsuzluğu ifade etmeye çalışıyor. Demokratlar Joe Biden ve Barack Obama dönemlerinde de Cumhuriyetçi eyaletler benzer şekilde bağımsızlık söylemlerine başvurmuş veya federal hükümetin kararlarını sabote etmişti.
Trump’ın başkan olmasından önce, Teksas da bağımsızlık için aktif bir şekilde mücadele ediyordu. Özellikle federal hükümetin göç politikaları, yerel halkı memnun etmiyordu.
Geçen yıl Teksas Ulusal Muhafızları, ABD-Meksika sınırının bir bölgesini kontrol altına alarak federal sınır ajanlarının erişimini engelledi. Bu çatışma, genellikle Rio Grande Nehri’ni yasa dışı geçen göçmenlerin giriş noktası olan Eagle Pass sınır kasabasında yaşandı.
Ancak, eyalette bağımsızlık hareketi 1990’lardan beri çeşitli şekillerde varlığını sürdürüyor. 2023’te Teksas Milliyetçi Hareketi (Texas Nationalist Movement), “Teksas ulusunun bağımsızlığı” için Cumhuriyetçi parti ön seçimlerinde oy pusulasına bağımsızlık sorusunun eklenmesi amacıyla imza topladı.
Fakat, eyalet Cumhuriyetçi Partisi, toplanan imzaların çoğunun geçersiz olduğunu belirterek (sadece 8 bin 300 ıslak imza geçerli sayıldı; Teksas’ın nüfusu yaklaşık 30 milyon) bu talebi reddetti.
2023’te Hawaii’de de yangınlar sırasında ABD’den ayrılma çağrıları yükseldi. Yetkililerin hareketsizliği ve büyük hasar, eyaletteki zaten zor olan durumu daha da kötüleştirdi. Ancak, yerel halkın hoşnutsuzluğu somut bir eyleme dönüşmedi.
Ayrıca, Alaska’da da federal hükümete karşı memnuniyetsizlik var. 2024’te yapılan bir ankete göre, eyalet sakinlerinin yaklaşık yüzde 36’sı Alaska’nın ABD’den ayrılmasını destekliyor. Bu hoşnutsuzluğun temel nedenlerinden biri, doğal kaynakların kullanılmaması.
Eyalet, eski Başkan Joe Biden yönetiminin petrol ve gaz sahalarının işletilmesine getirdiği kısıtlamalara karşı federal hükümete dava açtı. Ancak Trump, bu sorunu çözmeyi planlıyor.
ABD’den ayrılmak mümkün mü?
1869’da İç Savaş’ın ardından ABD Yüksek Mahkemesi, eyaletlerin tek taraflı olarak ABD’den ayrılamayacağına hükmetti. Yani, ABD’den ayrılmak için yasal bir mekanizma bulunmuyor.
Mahkeme kararına göre, bir eyaletin ABD’ye katılma kararı nihai ve “devrim veya diğer eyaletlerin onayı olmadan gözden geçirilemez veya geri alınamaz.”
Kaliforniya veya başka bir eyaletin bağımsızlık yanlılarının, ayrılma sorusunu oy pusulasına eklemeyi başarması durumunda bile, ABD’den ayrılma referandumu yasa dışı olacak. Bu nedenle, Kaliforniya veya başka bir eyaletin ABD’den ayrılma olasılığı oldukça düşük.
Uzmanlar, böyle bir durumda diğer ülkelerin yeni devletin egemenliğini tanıyarak Washington ile ilişkilerini bozma riskini almayacağını belirtiyor. Ayrıca, böyle bir emsal, uluslararası hukukta kendi kaderini tayin hakkını kullanmak isteyen diğer bölgeler için de örnek teşkil edebilir.
Kaliforniya yangınları: San Francisco büyüklüğünde bir alan yok oldu