Bizi Takip Edin

RUSYA

Kremlin: Rusya’nın nükleer doktrininde değişiklik olmayacak

Yayınlanma

Kremlin, Rusya’nın nükleer doktrininde yakın zamanda bir değişiklik öngörmediğini açıkladı. Sözcü Dmitriy Peskov, mevcut doktrinin şimdilik sabit kalacağını ve belgenin revize edilmesine yönelik çalışmaların sürdüğünü belirtti. Ancak, bu değişikliklerin kamuoyuyla paylaşılıp paylaşılmayacağına dair henüz bir karar verilmedi.

TASS ajansının aktardığına göre Peskov, konuyla ilgili olarak, “Şu anda belgede yapılacak düzenlemeler formüle edildi. Burada bahsedilenler, nükleer caydırıcılık alanındaki devlet politikasının temel unsurlarıdır. Bu ikinci belge ile birlikte, gayri resmi olarak ‘nükleer doktrin’ dediğimiz şeyi oluşturuyorlar. Dün Devlet Başkanı tarafından ana dokümanlar açıklandı,” dedi. Değişikliklerin ne zaman yayımlanacağına ilişkin soruya ise Peskov, “Bu konuda şu an için bir bilgi veremem,” yanıtını verdi.

Bunun yanı sıra Peskov, yapılacak düzenlemelerin Batı’ya yönelik bir mesaj niteliği taşıdığını vurguladı. Özellikle, Rusya’ya karşı nükleer olmayan çeşitli yollarla saldırılmasının sonuçları konusunda uyarıda bulundu. Ancak, bu değişikliklerin henüz küresel durumu etkilemediğini de ekledi: “Hayır, henüz bir etkisi olmadı. Zaten tüm dünya ve sağduyulu insanlar, nükleer potansiyelimizin ve bu gücün caydırıcı rolünün farkında.”

Medvedev’den sert açıklamalar

Diğer yandan Rusya’nın Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev de nükleer doktrindeki değişiklikleri değerlendirdi. Medvedev, önerilen adımların ‘kendini koruma içgüdüsünü kaybetmemiş muhaliflerin cesaretini kırabileceğini’ belirtti.

Medvedev, Telegram kanalında, “Eh, aptallar için geriye sadece eski bir Roma özdeyişi kaldı: Caelo tonantem credidimus Jovem regnare (Gök gürlediğinde Jüpiter’in hükmettiğine inandık, ed. n.),” ifadesini kullandı.

Medvedev, ayrıca Rusya’nın nükleer silah kullanabileceği her durumun birçok faktörle değerlendirilmesi gerektiğini ve bu kararı doğrudan Vladimir Putin’in vereceğini söyledi. Temel değişiklikler arasında, nükleer bir güç tarafından desteklenen nükleer olmayan bir devletin Rusya’ya karşı saldırısının ortak bir saldırı olarak kabul edileceği maddesi yer aldı. Yetkili, “Hangi ülkelerden bahsedildiği herkes için açık,” diye ekledi.

Bir diğer önemli yenilik ise Belarus’a, Rusya’nın en yakın müttefiki olarak ‘eşdeğer nükleer savunma’ sağlanması. Medvedev bu adımın, ‘Polonya ve pek çok NATO pigmesi için ‘hoş bir sürpriz’ olacağını’ ifade etti. Ayrıca, Putin’in önerdiği değişikliklerin sadece ‘çürümüş neo-Nazi rejimi’ değil, Rusya’nın tüm düşmanları için de bir uyarı niteliği taşıdığını dile getirdi.

Rusya, Sovyet döneminden bu yana ilk nükleer denemeye hazır olduğunu açıkladı

Putin ne önerdi?

Dün yapılan Güvenlik Konseyi toplantısında Rusya Devlet Başkanı Putin, nükleer doktrinin revizyonuna ilişkin yeni önerileri sundu. Bu öneriler arasında, nükleer bir güç tarafından desteklenen nükleer olmayan bir devletin Rusya’ya karşı saldırısının ortak bir saldırı sayılacağı maddesinin güncellenmesi yer aldı.

Putin ayrıca, stratejik hava kuvvetleri, seyir füzeleri, hipersonik araçlar ve insansız hava araçlarının kitlesel olarak fırlatılacağına dair güvenilir bilgi alınması halinde nükleer silah kullanımına dair bir hükmün doktrine eklenmesini önerdi.

Bu, Batı tarafından uzun menzilli sistemlerin Rusya topraklarını vurmak amacıyla kullanılması durumunda, Rusya’nın Ukrayna’ya nükleer silahla karşılık verebileceği anlamına geliyor.

Bunun yanı sıra, Putin Belarus’a yönelik bir saldırı durumunda, saldırı konvansiyonel silahlarla yapılsa dahi nükleer silah kullanma hakkının tanınmasını teklif etti.

Diğer yandan Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’in danışmanı Andrey Yermak, Moskova’nın önerdiği değişiklikleri ‘nükleer şantaj’ ve ‘gözdağı’ olarak nitelendirdi. Yermak, bu tür tehditlerin işe yaramayacağını savundu.

Putin’den Rusya’nın uzun menzilli yabancı füzelerle vurulması halinde Ukrayna’ya nükleer saldırı uyarısı

RUSYA

Nabiullina’dan yılbaşı sürprizi: Rusya Merkez Bankası faiz artışına gitmedi

Yayınlanma

Rusya Merkez Bankası, piyasa beklentilerini boşa çıkararak baz faiz oranını yüzde 21’de sabit tuttu. Bu karar, yatırımcıları şaşırtırken faiz artırımı döngüsünün sonlanmış olabileceği yorumlarına yol açtı.

Rusya Merkez Bankası, sürpriz bir kararla baz faiz oranını yüzde 21 seviyesinde sabit tuttu. Bu, piyasalar için büyük bir şok oldu; zira birçok analist, faiz oranının yüzde 23’e hatta yüzde 25’e çıkarılmasını bekliyordu.

Merkez Bankası, ekim ayında oranı yüzde 21’e yükseltirken, daha fazla artışın değerlendirilebileceği yönünde sinyaller vermişti. Ancak bu kez, beklentilerin aksine bir adım attı.

Merkez Bankası kararını, mevcut para politikasının etkilerini göstermeye başlamasıyla gerekçelendirdi. Banka, yıl içinde oranı yüzde 16’dan yüzde 21’e çıkarmış ve borç verme faaliyetinin yavaşladığını gözlemlemişti.

Fakat uzmanlara göre, bu kararda ekonomik baskılar da etkili olmuş olabilir. Rostec Başkanı Sergey Çemyozov, Severstal’ın sahibi Aleksey Mordaşov ve diğer sermayedarlar, faiz oranının yüksekliğinden duydukları rahatsızlığı açıkça dile getirmişlerdi. Bloomberg‘e göre, Başbakan Mihail Mişustin dahil bazı isimler, doğrudan Vladimir Putin’e şikâyette bulunmuştu.

Rusya’da faiz oranı tarihi seviyeye çıkabilir: Yüzde 25 gündemde

Putin, konuyla ilgili yaptığı bir açıklamada, Nabiullina’nın faiz oranı kararıyla ilgili kendisine önceden bilgi vermediğini ve kararın dengeli olacağını düşündüğünü ifade etti. Bu kararın ardından yatırım bankeri Yevgeniy Kogan, Telegram kanalından yaptığı paylaşımda, “Bu beklenmedik bir durumdu… Kimse böyle bir hamle beklemiyordu. Biz oranların artacağını ve yüzde 24’e kadar çıkacağını tahmin ediyorduk,” diyerek durumu değerlendirdi.

Merkez Bankası, enflasyonist baskıların azalmadığını kabul ediyor. Ekim-kasım döneminde yıllık ortalama fiyat artışı yüzde 11,1 olarak gerçekleşti. Çekirdek enflasyon ise yüzde 10,9’a yükselerek, iç talebin güçlü olduğunu ortaya koydu. 16 Aralık itibarıyla yıllık enflasyon yüzde 9,5 seviyesindeydi. Fakat faiz oranlarının artırılmamasının nedenlerinden biri, borç verme faaliyetlerinin düzenleyicinin beklediğinden daha fazla yavaşlaması oldu.

Merkez Bankası, bu durumu “para politikasının sıkılığı, fiyat artışlarının ve yüksek iç talebin etkilerine rağmen enflasyonu düşürme sürecini destekliyor” şeklinde açıkladı. Fakat banka, enflasyonun “bir süre daha” yüksek kalabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.

Kredi ve mevduat faiz oranları, Merkez Bankası’nın baz faiz oranından daha hızlı artış gösterdi. Bunun nedenleri arasında riskli borçlulara yönelik kısıtlamalar ve kriz döneminde bankalara tanınan bazı ayrıcalıkların kaldırılması bulunuyor.

Kasım ayında bireysel kredilerde büyüme durdu, kurumsal kredilerde ise önemli bir yavaşlama görüldü. Nabiullina, bu yavaşlamanın enflasyon üzerindeki etkisinin önümüzdeki aylarda daha belirgin hale geleceğini ifade etti.

Rusya Merkez Bankası’ndan rubledeki dalgalanmalara faizle müdahale

Okumaya Devam Et

RUSYA

Kirillov suikastından sonra FSB’de üst düzey istifa

Yayınlanma

FSB Askeri Karşı İstihbarat Başkanı Nikolay Yuriyev, Korgeneral İgor Kirillov’un Moskova’daki patlamada hayatını kaybetmesinin ardından istifa etti.

Rusya Federal Güvenlik Teşkilatı (FSB) Askeri Karşı İstihbarat Dairesi Başkanı Nikolay Yuriyev, görevinden ayrıldı.

RBK gazetesinin haberine göre, Yuriyev’in istifası, kısa süre önce Moskova’da bir patlamada hayatını kaybeden Radyasyon, Kimyasal ve Biyolojik Savunma birliklerinin komutanı Korgeneral İgor Kirillov’un ölümüyle bağlantılı görünse de kaynaklar bu iddiayı yalanladı.

Kaynaklardan biri, Yuriyev’in istifasının emeklilik gerekçesiyle planlandığını ve bu karara ilişkin resmi kararnameye 16 Aralık’ta, Kirillov’un ölümünden bir gün önce imza atıldığını belirtti.

Aynı kaynak, Yuriyev’in görevden ayrılmasının yaz aylarında kararlaştırıldığını, yardımcılarının ise görevlerine devam ettiğini ifade etti.

Daire başkanının görevleri, geçici olarak yardımcılarından birine devredilirken, yeni bir başkanın henüz belirlenmediği vurgulandı.

Korgeneral İgor Kirillov ve yardımcısı İlya Polikarpov, 17 Aralık sabahı Moskova’da Ryazanskiy Prospekt’te meydana gelen bir patlamada yaşamlarını yitirdi. BBC ve The Wall Street Journal tarafından aktarılan bilgilere göre, patlama Ukrayna Güvenlik Teşkilatının (SBU) düzenlediği özel bir operasyonun parçasıydı.

Rusya Soruşturma Komitesi, olayı terör saldırısı ve cinayet olarak değerlendirerek soruşturma başlattı.

Olayın şüphelisinin Özbekistan vatandaşı olduğu ve kısa süre içinde gözaltına alındığı açıklandı.

Rus General İgor Kirillov’un ölümü

Okumaya Devam Et

RUSYA

G7, Rus petrolüne uygulanan tavan fiyatı sıkılaştırmayı planlıyor

Yayınlanma

G7 ülkeleri, Rusya’ya yönelik petrol yaptırımlarını sıkılaştırmayı değerlendiriyor. Bloomberg‘in konuya aşina kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Rus menşeli petrolün varil başına 60 dolar olan mevcut tavan fiyatının 40 dolara indirilmesi gündemde.

Bu adım, Rusya’nın enerji gelirlerini azaltmayı ve Ukrayna’daki savaşını finanse etme kapasitesini sınırlamayı hedefliyor.

Mevcut tavan fiyat uygulaması, varil başına 60 doların üzerindeki Rus petrolüne Batı sigortası sağlamıyor. Bu sınırı aşarak ticaret yapan şirketler ise ikincil yaptırımlarla karşı karşıya kalma riski taşıyor.

Tavan fiyatın 40 dolara düşürülmesi, Brent petrolünün mevcut fiyatının yüzde 45 altında ve Rusya’nın Ural petrolünün Karadeniz ve Baltık Denizi limanlarında satıldığı fiyatın üçte bir oranında daha düşük olacak.

G7 ülkeleri, tavan fiyat uygulamasını Aralık 2022’de yürürlüğe koymuştu. Ancak, bu uygulamanın Rusya’nın petrol gelirlerini ne ölçüde etkilediği konusunda farklı görüşler bulunuyor.

Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi (CREA) uzmanlarına göre, mevcut tavan fiyat, Rus petrol ihracatının sadece yüzde 20’sini kapsıyor. Petrolün yüzde 80’i ise yaklaşık 800 gemiden oluşan “gölge filo” tarafından taşınıyor. Bu durum, yaptırımların etkinliğini azaltıyor.

Daha sert yaptırımlar arasında denetimlerin artırılması da bulunuyor. Estonya Başbakanı Kristen Michal, sigortasız tankerlerin alıkonulması gibi önlemlerin düşünüldüğünü belirtti.

Brookings Enstitüsü’nden kıdemli araştırmacı Robin Brooks ise petrol fiyat tavanındaki radikal bir düşüşün Rusya’yı mali krize sürükleyebileceğini ifade etti. CREA uzmanları, 60 dolarlık tavan fiyatın 2024’ün başından bu yana Rusya ekonomisini 4 milyar avrodan mahrum bıraktığını ve 30 dolara düşürülmesinin aylık 2,4 milyar avro kayba yol açacağını hesaplıyor.

ABD, Rusya’nın petrol endüstrisine ‘İran tarzı’ yaptırımlar planlıyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English