Bizi Takip Edin

ASYA

Modi hükümeti seçim sonrası bütçesini açıkladı: İstihdam ve altyapı vurgusu

Yayınlanma

Maliye Bakanı Nirmala Sitharaman salı günü ülke bütçesinin bir parçası olarak yaptığı açıklamada, Hindistan hükümetinin önümüzdeki beş yıl içinde daha fazla istihdam yaratmak için 2 trilyon rupi (24 milyar $) harcamayı planladığını ve bu harcamadan 40 milyondan fazla gencin faydalanmasının beklendiğini duyurdu.

Geçici rakamlara göre bu mali yılda toplam harcamaların bir önceki mali yıla göre %8,5 artışla 48,21 trilyon rupi olması öngörülüyor. Borçlanmalar dışındaki toplam gelirlerin ise 32.07 trilyon rupi olacağı tahmin ediliyor.

Net vergi gelirleri 25.83 trilyon rupi olarak tahmin edilirken, mali açığın gayri safi yurtiçi hasılanın %4.9’u olması bekleniyor. Sitharaman, “Önümüzdeki yıl %4.5’in altında bir açığa ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.

Ülkenin altyapısını inşa etmeye ve geliştirmeye odaklanan sermaye harcamaları için bu yıl GSYH’nin %3.4’üne denk gelen 11.11 trilyon rupilik bir harcama ayrıldı. Bu harcama bir önceki yıla göre %17 daha fazladır.

Pazartesi günü parlamentoya sunulan Ekonomik Araştırmada, bir önceki mali yıl için öngörülen %8.2’lik GSYİH büyümesinin, bu mali yıl için %6.5-%7 arasında gerçekleşeceği tahmin ediliyor.

Maliye Bakanı, “Hindistan’ın ekonomik büyümesi parlayan bir istisna olmaya devam ediyor ve önümüzdeki yıllarda da böyle kalmaya devam edecek” dedi.

Bu, iktidardaki Bharatiya Janata Partisi’nin parlamentonun alt kanadında çoğunluğu kaybetmesine yol açan bir seçim sürecinin ardından üçüncü beş yıllık dönem için iktidarı devralan Başbakan Narendra Modi liderliğindeki yeni hükümetin ilk tam bütçesi.

Modi’nin 2014 yılında iktidara gelmesinden bu yana ilk kez partisi hükümet kurmak için müttefiklerine güvenmek zorunda kaldı.

Parlamentoda tarımla ilgili bir konuşma yapan Sitharaman, bu yıl kırsal kalkınma için bu alanlardaki altyapı da dahil olmak üzere 2.66 trilyon rupilik bir kaynak ayrıldığını söyledi.

Hükümetin istihdam ve tarıma odaklanması, analistlerin BJP’nin alt meclisteki tek başına çoğunluğunu kaybetmesindeki faktörler arasında çiftlik sıkıntısı ve işsizliği suçladığı bir dönemde geldi.

Sitharaman bütçe konuşmasında “Dikkatimizi yılın tamamına ve ötesine çevirdiğimizde, bu bütçede özellikle istihdam, beceri kazandırma, MSME’ler (mikro, küçük ve orta ölçekli işletmeler) ve orta sınıfa odaklanıyoruz” dedi ve özellikle 1,4 milyardan fazla insanın yaşadığı ülkedeki yoksullardan, kadınlardan, gençlerden ve çiftçilerden bahsetti.

Maliye Bakanının ayrıntılı olarak bahsettiği dokuz alan vardı: tarımda verimlilik ve dayanıklılık; istihdam ve beceri kazandırma; kapsayıcı insan kaynakları gelişimi ve sosyal adalet; imalat ve hizmetler; kentsel kalkınma; enerji güvenliği; altyapı; inovasyon, araştırma ve geliştirme; ve yeni nesil reformlar.

BJP’nin önemli müttefikleri Nitish Kumar liderliğindeki Janata Dal ve N. Chandrababu Naidu liderliğindeki Telugu Desam Partisi tarafından yönetilen Bihar ve Andhra Pradesh eyaletleri için de özel teşvikler açıklandı. Modi hükümeti beş yıllık görev süresi boyunca bu müttefiklerinin desteğini alabilmek için onları yanında tutmak ve eyaletlerinin kalkınmasına yönelik taleplerini karşılamak zorunda.

Bihar eyaleti için Sitharaman, Modi hükümetinin toplam 260 milyar rupi maliyetinde yol bağlantı projelerinin geliştirilmesini destekleyeceğini söyledi. Eyaletin Pirpainti bölgesinde 2.400 megavatlık yeni bir santralin kurulması da dahil olmak üzere enerji projelerinin 214 milyar rupi maliyetle ele alınacağı kaydedildi.

“Bihar’da yeni havaalanları, sağlık kolejleri ve spor altyapısı inşa edilecek” diye ekledi Sitharaman.

Andhra Pradesh’e gelince, 2014 yılında Telangana adında yeni bir eyaletin ortaya çıkmasıyla ikiye bölünmesinin ardından bir başkente ihtiyaç duyduğunu kabul ederek, “çok taraflı kalkınma ajansları aracılığıyla özel mali destek sağlayacağız” dedi. Bakan, içinde bulunduğumuz mali yılda bu amaç için 150 milyar rupi ayarlanacağını ve gelecekte ek miktarlar sağlanacağını da sözlerine ekledi.

Şubat ayında Sitharaman, Nisan ayında başlayan mevcut mali yıl için geçici bir bütçe sunmuş ve hükümetin Haziran ayı başında tamamlanan genel seçimlerin ardından yeni yönetim göreve gelene kadar zorunlu harcamaları sürdürmesini sağlamıştı.

Kadınların öncülüğünde kalkınmayı teşvik etmek amacıyla son bütçe, kadınlara fayda sağlayan programlara 3 trilyon rupinin üzerinde bir tahsisat sağladı. Sitharaman, “Bu, hükümetimizin kadınların ekonomik kalkınmadaki rolünü arttırma konusundaki kararlılığına işaret ediyor” dedi.

Sitharaman ayrıca 10 milyon kentli yoksul ve orta sınıf ailenin konut ihtiyacının 10 trilyon rupilik bir yatırımla karşılanacağını söyledi.

Modi X’te Hintçe olarak yayınladığı video mesajında “Bu [bütçe] ülkenin köylerini, yoksullarını ve çiftçilerini refah yoluna götürecek” dedi ve bütçenin toplumun her kesimini güçlendireceğini sözlerine ekledi. Son on yılda kendi yönetimi altında 250 milyon insanın yoksulluktan kurtulduğuna dikkat çekti.

“Bu bütçe gençlere sayısız yeni fırsatlar sunacak” diyen Başbakan, bunun aynı zamanda eğitim ve beceri geliştirmeye yeni bir ölçek kazandıracağını belirtti.

Modi, “Hep birlikte Hindistan’ı küresel bir üretim merkezi haline getireceğiz” dedi.

Ülkenin MSME segmentinin bu tür birçok işletmeye sahip olan orta sınıfla bağlantılı olduğunu ve bu sektörün yoksullar için de maksimum istihdam sağladığını söyledi. “Bu bütçe MSME’ler için kredi kolaylığını artırmayı amaçlayan yeni bir planı duyurmaktadır” dedi.

Muhalefetten tepki: Sıradan Hintliyi etkilemiyor

Muhalefetteki Hindistan Ulusal Kongresi parti lideri Rahul Gandhi ise X’te yaptığı açıklamada bütçenin müttefikleri yatıştırarak hükümetin paçasını kurtarmayı amaçladığını ve “sıradan Hintli için hiçbir rahatlama” sunmadığını söyledi.

Kongre partisinin iletişimden sorumlu genel sekreteri Jairam Ramesh, bütçenin işsizliğin yanı sıra MSME’lerle ilgili bir başka krizi de “nihayet kabul etmesi bakımından dikkate değer” olduğunu söyledi.

Ramesh, hükümetin seçimin “kişisel, siyasi ve ahlaki yenilgisinden” sonra bazı temel sorunları kabul etmesi için “cezalandırıldığını” ancak “yetkinliğe … kamçılanmadığını” savundu.

Araştırma şirketi Capital Economics, maliye bakanlığının mali kısıtlama göstermeye devam ettiğini söyledi. Şirketin gelişmekte olan piyasalar baş ekonomist yardımcısı Shilan Shah bir notunda, Sitharaman’ın “[Salı günkü] bütçe açıklamasında BJP’nin koalisyon ortaklarını büyük ölçüde yatıştırırken mali konsolidasyona bağlılık gösterdiğini” yazdı.

Moody’s Ratings Genel Müdür Yardımcısı Gene Fang yaptığı açıklamada, Hindistan bütçesinin mali açığı GSYH’nin %4,9’u civarında tutarak geçici bütçede açıklanan %5,1’den daha düşük tutması beklendiği için kredi açısından olumlu olduğunu söyledi.

Fang, “Bu da hükümetin 2025-26 mali yılında GSYH’nin %4,5’i oranında bir bütçe açığına ulaşma hedefini ulaşılabilir kılıyor,” dedi.

ASYA

Adani’den İsrail ile 10 Milyar Dolarlık Hindistan Çip Fabrikası Adımı

Yayınlanma

Adani Group, yarı iletkenlerin küresel ölçekte önemli bir jeopolitik savaş alanı haline gelmesiyle birlikte Hindistan’ın çip üretim kapasitesini güçlendirmek amacıyla İsrailli bir ortakla yarı iletken üretim tesisi kurmayı planlıyor.
Bloomberg’e göre Milyarder Gautam Adani liderliğindeki holding ile İsrail’in Tower Semiconductor Ltd. şirketinin Mumbai yakınlarındaki Taloja’da 10 milyar dolarlık yatırımla çip üretim tesisi kuracağını duyururken Batı Hindistan’daki Maharashtra eyaletinin başbakan yardımcısı Devendra Fadnavis’in perşembe günü yayınladığı ve onaylanan tüm projeleri listelediği belirtildi.
Fadnavis paylaşımında, ünitenin ilk aşamada 40 bin adet, ikinci aşamada ise 80 bin adet yonga üretim kapasitesine sahip olmasının beklendiğini belirtirken, projenin takvimi hakkında bilgi vermedi.
Planlamaya aşina olan ve kuralları gerekçe göstererek isminin açıklanmasını istemeyen bir kişiye göre, Adani Enterprises Ltd. şirketi altında barındırılan proje üç ila beş yıl içinde inşa edilecek.
Kurulacak tesiste üretilecek çipler drone, otomobil, akıllı telefon ve diğer mobilite çözümlerinde kullanılacak.
Geçtiğimiz yıl sert bir açığa satış saldırısının ardından grubunu genişlemeye odaklayan Adani, Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin yönetiminin kilit odak alanı olan başka bir sektöre giriyor.
Modi, dünyanın en kalabalık ülkesi olan Hindistan’ı bir teknoloji süper gücüne dönüştürmeyi, daha fazla uluslararası çip üreticisini ülkeye çekmeyi ve pahalı ithalata olan bağımlılığı azaltmayı hedefliyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Japonya Başbakanı Kishida ‘veda’ için Güney Koreli mevkidaşı Yoon ile buluştu

Yayınlanma

Japonya ve Güney Kore liderleri cuma günü, kişisel ilişkilerinin de etkisiyle ikili ilişkilerin ısındığı bir döneme damgasını vuran bir zirvede, göçmenlik prosedürleri ve acil durumlarda vatandaşların tahliyesi de dahil olmak üzere yeni işbirlikleri için çalışma sözü verdi.

Japonya Başbakanı Fumio Kishida, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ile veda görüşmesi yapmak üzere günün erken saatlerinde Seul’e geldi. Kishida, iktidardaki Liberal Demokrat Parti’nin yeni liderinin bu ay içinde seçilmesinin ardından ekim ayı başında başbakanlık görevini bırakacak.

Kishida toplantı sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada “Geçtiğimiz iki yıl boyunca, ikili ilişkileri güçlendirme konusunda güçlü bir arzuya sahip olan Başkan Yoon gibi güvenilir bir ortakla elimizden geleni yaptık ve Japonya-Güney Kore ilişkilerinde yeni bir sayfa açtığımızı hissediyoruz. Hem Japonya hem de Güney Kore bu ilerlemeyi gelecekte de sürdürmelidir” dedi.

Yoon da ilişkilerin geliştirilmesine yönelik çabaların sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.

Ofisinden yapılan açıklamaya göre Yoon, “Başbakan Kishida ve benim inşa ettiğimiz ikili işbirliğinin olumlu ivmesini devam ettirmek önemlidir” dedi. Gelecek yıl Seoul ve Tokyo’nun diplomatik bağlar kurmasının 60. yıldönümü olacak ve Yoon 2025 yılında ilişkileri “yeni bir seviyeye” taşıyabilmeyi dilediğini söyledi.

Kishida ve Yoon, göçmenlik prosedürlerini yumuşatmanın yollarını ayrıntılı olarak değerlendirmeye başlama konusunda mutabık kaldılar. Ayrıca Japonya ve Güney Kore’nin üçüncü ülkelerdeki acil durumlarda vatandaşlarının tahliyesi konusunda işbirliği yapacaklarını teyit ettiler.

Kuzey Kore ile ilgili güvenlik konularını da ele alan ikili, Pyongyang ve Rusya konusunda ortak müttefikleri ABD ile birlikte çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

Bu gezi, başbakanın görev süresi boyunca Yoon ile ikili bir zirve için Güney Kore’ye yaptığı ikinci ziyaret. Geçen yılın mayıs ayında Kishida 12 yıl aradan sonra Güney Kore’de ikili bir zirveye katılan ilk Japon başbakanı olmuştu.

Kishida ağustos ayında LDP’nin liderlik yarışında yeni bir dönem için aday olmayacağını açıkladı.

“Japonya-Güney Kore ilişkilerinin önemi gelecekte de değişmeden kalacaktır” diyen Kishida, “Ben de hangi görevi üstlenirsem üstleneyim Japonya-Güney Kore ilişkilerinin daha sağlam ve geniş tabanlı olması için elimden geleni yapacağım” ifadelerini kullandı.

İkili ilişkilerde ABD etkeni

Kishida ve Yoon, tarihsel olarak rakip olan iki ülke arasında ABD’nin desteği ve ısrarıyla yakınlaşma sağlamak üzere ortaklık kurdular.

Muhafazakâr Yoon, Kishida’nın yaklaşık üç yıl önce göreve gelmesinden bir yıldan kısa bir süre sonra, 2022 Mayıs’ında göreve başladı ve Japonya ile uzun süredir kopuk olan ikili ilişkilerin “gelecek odaklı” bir şekilde yeniden kurulması çağrısında bulundu.

Analistler iki Doğu Asya ülkesi arasındaki işbirliğinin Kishida’nın ayrılışından sonra da devam edeceği görüşünde.

Hawaii merkezli Pasifik Forumu düşünce kuruluşunun bölgesel ilişkiler direktörü Rob York Nikkei Asia’ya yaptığı açıklamada “Başbakan Kishida Seul ile buzları erittiği için övgüyü hak etse de Japonya ve Güney Kore arasındaki işbirliğinin devamını onun varlığına bağlı görmüyorum” dedi.

York, “Seul’deki mevcut hükümet gündeminin büyük bir kısmını ABD liderliğindeki düzen içinde diplomatik prestijini artırmaya ayırdı ve ABD bu işbirliğini teşvik etmeye devam edecek” dedi.

İki lider ilk zirvelerini Yoon Mart 2023’te Tokyo’ya gittiğinde gerçekleştirmişlerdi. Yoon, 12 yıl sonra ikili bir zirveye katılan ilk Güney Kore Devlet Başkanı olarak Japonya’ya gitmeden önce, iki Asya ülkesi ve ABD’nin sadık müttefikleri arasında yeni bir başlangıcın yolunu açacak bir plan açıklamıştı.

Bu vizyon, İkinci Dünya Savaşı sırasında Japon şirketleri için çalışmak zorunda kalan Güney Korelilere tazminat sağlamak üzere özel şirketlerin bağışlarıyla bir fon oluşturulmasına odaklanıyordu. İşçilere maddi tazminat sağlanması konusu uzun zamandır Seul ve Tokyo arasında bir gerilim kaynağı olmuş, işçiler, onların torunları ve bazı sivil gruplar Japon hükümetinden resmi bir ödeme yapılması konusunda ısrarcı olmuşlardı.

Tokyo ise bu tür savaş ve sömürge dönemi meselelerinin 1965 yılında imzalanan ve Japonya’nın mali yardım sağladığı ve iki tarafın resmi diplomatik ilişkiler kurduğu bir anlaşma kapsamında çözüme kavuşturulduğu konusunda ısrarcı olmuştur. Japonya 1910’dan 1945’te İkinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisine kadar Kore Yarımadası’nı yönetti.

Yoon’un planı ülkedeki sol muhalefetin ve sivil grupların tepkisini çekse de iki taraf takip eden aylarda ticaret ve güvenlik alanındaki işbirliğini güçlendirmeye devam etti. Seul ve Tokyo, aralarındaki tarihi anlaşmazlıklar nedeniyle uyguladıkları ticari kısıtlamaları kaldırdı.

Kishida ve Yoon geçen yıl ağustos ayında ABD Başkanı Joe Biden ile Washington yakınlarında bir zirve düzenleyerek üç ülkenin birlikte çalışma kararı almasını sağladılar.

Ortak bir bildiride, füze uyarı verilerinin gerçek zamanlı paylaşımını “operasyonel hale getirme” sözü verdiler.

Seul ve Tokyo arasındaki “dostane bağları” memnuniyetle karşılayan Washington, bölgede Çin’in etkisini sınırlamaya yönelik askeri ve güvenlik stratejisi açısından iki ülkeyi ve bu ülkeler arasındaki uzlaşmayı kritik önemde görüyor ve bu birliktelik için yoğun çaba sarf ediyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Kırgızistan ile Rusya arasında göçmen gerilimi: Rusya vatandaşlarına yeni kısıtlamalar geldi

Yayınlanma

Kırgızistan Dijital Kalkınma Bakanlığı, 5 Eylül’de yaptığı açıklamada, ülkeye uzun süreli kalış için gelen Rusya ve diğer bazı ülkelerin vatandaşları için yeni kalış kuralları getirildiğini duyurdu.

Bakanlık açıklamasında, “Kırgızistan Cumhuriyeti’nde özel amaçlarla uzun süre kalan, vizesiz kalma rejimine sahip ülkelerin vatandaşlarının kayıt ve kayıt yenileme işlemleri, yalnızca Kırgızistan Cumhuriyeti’nde kalma hakkı veren oturma izni, ‘Kayrılman’ veya ‘Meken-card’ sertifikası, kimlik belgelerinden birine dayanarak gerçekleştirilecektir,” denildi.

Bu yeni kurallar, Rusya, Kazakistan, Tacikistan, Ermenistan, Belarus, Gürcistan, Moldova ve Azerbaycan vatandaşları için geçerli olacak.

Daha önce, bu ülkelerin vatandaşları, kalış amacına bağlı olarak altı aylık bir süre için kayıt yaptırabiliyor ve bu süreyi uzatabiliyordu.

Bakanlık, “AEB üyesi ülkelerin (Ermenistan, Belarus, Kazakistan, Rusya) vatandaşları, ülkeye giriş anından itibaren her 180 günlük dönemde belge düzenlemeksizin toplam 90 güne kadar kalabilirler,” dedi.

Deutsche Welle‘nin haberine göre, yeni vize kuralları Rus göçmenleri alarma geçirdi. Göçmenlik avukatı Muratbek Azimbayev, daha önce geçici oturma izni başvurusunda bulunmak için ülkede altı ay yaşamak gerektiğini belirtti. Azimbayev, yeni kuralların bazı zorluklar yaratabileceğine dikkat çekti.

Azimbayev, “Başlıca tuzaklar, başvuru sahibine ve aile üyelerine asgari bir geçim düzeyi sağlayan yasal bir gelir kaynağının varlığını doğrulayan belgelerin sağlanması,” diye konuştu.

Kırgızistan, vatandaşlarını Rusya’ya seyahatten kaçınmaya çağırdı

Bu nedenle bir yabancının geçici oturma izninin reddedilebileceğini ifade eden Azimbayev, yabancı vatandaşların kayıt altına alınmasına ilişkin yeni kuralların, yasaları sıkılaştırmaktan ziyade göç akışını düzene sokmayı amaçladığını belirtti.

Rusya’da son altı ay içinde, idari sınır dışı ve sınır dışı edilmeyle karşı karşıya kalan yabancı uyrukluların sayısı yüzde 50’den fazla arttı.

Rusya İçişleri Bakanlığı’na göre, 2024 yılının ilk yedi ayında yaklaşık 65 bin yabancı vatandaş çeşitli yasa ihlalleri nedeniyle ülkeden sınır dışı edildi.

Geçen yıla kıyasla bu rakam yüzde 55,2 oranında artış gösterdi. Temmuz ayı sonu itibariyle özel kurumlarda tutulan, sınır dışı veya sınır dışı edilmeye tabi yabancıların sayısı yüzde 28,2 artarak 5,5 bin kişiye ulaştı.

Kırgızistan’dan Rusya’nın göçmen işçilere yönelik kısıtlamalarına tepki

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English