Bizi Takip Edin

Rusya

Rusya’da bankacılık ve likidite riskleri yükselişte: Ekonomik daralma kapıda mı?

Yayınlanma

Rusya Makroekonomik Analiz ve Kısa Vadeli Tahmin Merkezi (TsMAKP), Mayıs 2025 verilerine dayanarak yayımladığı raporda, Rusya ekonomisinde sistemik mali ve makroekonomik risklerin arttığına dikkat çekti. Raporda, özellikle sorunlu kredilerdeki artış, potansiyel mevduat kaçışı ve yüksek likidite riskleri ön plana çıkarken, bu durumun küresel finansal piyasalardaki istikrarsızlık ve ülkedeki sıkı para politikasından kaynaklandığı belirtildi.

Rusya merkezli Makroekonomik Analiz ve Kısa Vadeli Tahmin Merkezi (TsMAKP), Mayıs 2025 itibarıyla mevcut istatistiklere dayanarak hazırladığı son raporunda, ülke ekonomisindeki sistemik mali ve makroekonomik risklerin belirgin bir şekilde arttığına dair önemli uyarılarda bulundu.

TsMAKP, “Mevcut durum, makrofinansal risklerin güçlendiğini gösteren birçok olumsuz sinyal ve eğilimin ‘rezonansıyla’ karakterize edilmektedir,” ifadelerine yer verdi.

Rapora göre, bu risk artışının temelinde küresel finansal piyasalardaki istikrarsızlıklar ve Rusya’da uygulanan sıkı para politikası yatıyor.

Riskler artıyor: Dört temel olumsuz sinyal

TsMAKP raporunda, makrofinansal risklerin güçlendiğine işaret eden dört temel olumsuz sinyal ve eğilim vurgulandı.

Merkez, “Erken uyarı sisteminin orta düzeyde kredi riski sinyali verdiği bir ortamda, toplam bankacılık portföyündeki sorunlu ve geri dönmesi şüpheli kredilerin payında artış gözlenmektedir,” tespitinde bulundu.

Raporda ayrıca, “Sistemin yakın zamanda ‘mevduat kaçışı’ riskinin yüksek olduğuna dair sinyal verdiği” ve “Uzun süreli sistemik bir bankacılık krizi riskine ilişkin sinyalin güçlendiği, ancak bu sinyalin henüz zayıf olduğu ve risk seviyesinin şimdilik düşük olarak değerlendirildiği” belirtildi.

Son olarak, “Rusya ekonomisinde resesyon başlama ve ardından uzama riskine dair sinyallerin de güçlendiği, ancak bu risklerin seviyesinin de şimdilik düşük olarak değerlendirildiği” kaydedildi.

Rusya’da yüksek faizler KOBİ’lerin satışlarını vurdu, kredi iştahı arttı

Gelecek dönem risk olasılıkları: Likidite riski yüksek

TsMAKP, erken uyarı sistemi göstergelerine dayanarak çeşitli sistemik risklerin gerçekleşme olasılıklarını da değerlendirdi.

Raporda, “Nisan 2026’ya kadar sistemik bir bankacılık krizinin ortaya çıkma olasılığı orta düzeydedir,” denildi.

Buna karşılık, “Nisan 2026’ya kadar yeni bir ekonomik resesyonun başlama olasılığı düşük” olarak öngörüldü.

Merkez, Temmuz 2025’e kadar sistemik kredi risklerinin gerçekleşme olasılığını orta, Nisan 2026’ya kadar sistemik döviz risklerinin olasılığını düşük, ancak Mart 2026’ya kadar sistemik likidite risklerinin olasılığını yüksek olarak değerlendirdi.

Bankacılık krizinde mevcut durum ve beklentiler

TsMAKP raporunda, “Şu anda sistemik bankacılık krizinin resmi tanımına uyan koşullardan hiçbiri karşılanmamaktadır,” ifadesi yer aldı.

Ancak, gelecekte böyle bir durumun ortaya çıkma olasılığının yüksek olduğuna işaret eden bazı eğilimlere dikkat çekildi.

Bu eğilimler arasında, “son altı aydır işletmelere ve hanehalkına verilen yeni kredilerde (bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla) gözle görülür bir azalmanın devam etmesi” ve “toplam bankacılık portföyünde sorunlu ve geri dönmesi şüpheli kredilerin payının artması” gösterildi.

Merkez, sistemik bankacılık krizinin devamına ilişkin birleşik öncü göstergenin nisan ayı başında 0,106 seviyesinde olduğunu ve bunun kritik eşik olan 0,19’un altında kaldığını belirtti.

TsMAKP, “Bu nedenle, birleşik öncü gösterge şu anda uzun süreli bir bankacılık krizi olasılığının düşük olduğuna işaret etmektedir,” dedi.

Ancak raporda, “Son altı ay boyunca gösterge değerinin istikrarlı bir şekilde arttığı (özellikle mart ayında 0,07’lik bir artış gösterdiği)” vurgulandı.

Bu kötüleşmenin temel nedeninin, “Rus bankacılık sektörünün kredi portföyünün GSYİH’ye oranının azalmasıyla kendini gösteren banka kredilerindeki yavaşlamanın devam etmesi” olduğu ifade edildi.

Rusya, bütçe açığını kapatmak için rubleyi devalüe etmeyi planlıyor

Resesyon riski düşük ama baskı artıyor

Rosstat verilerine göre, Nisan 2024 – Mart 2025 döneminde Rusya’nın GSYİH’si yüzde 3,4 oranında büyüme kaydetti.

TsMAKP, “Rus ekonomisinin resesyona girme riskine ilişkin birleşik öncü gösterge değeri mart ayında yavaş ama istikrarlı bir şekilde artmaya devam ederek 0,05’e ulaştı (bir ay önceki değer 0,03 idi),” bilgisini paylaştı.

Merkezin raporunda, “Ancak, birleşik öncü göstergenin mevcut değeri kritik eşik olan 0,18’in oldukça altında kaldığından, kullanılan metodolojiye göre resesyon olasılığını hâlâ düşük olarak değerlendiriyoruz,” denildi.

Raporda, birleşik öncü gösterge değerindeki artışa katkıda bulunan faktörler arasında, “Yıllıklandırılmış yerli para piyasası faiz oranlarındaki artış; ABD ekonomisindeki yavaşlama ve artan resesyon riskiyle bağlantılı olarak ABD için OECD birleşik öncü göstergesindeki kötüleşme; yerli iş dünyası güven endeksindeki (OECD metodolojisiyle hesaplanan) bozulma; ve Rusya’nın ödemeler dengesi cari işlemler hesabındaki düşüş” sıralandı.

TsMAKP, “GSYİH’deki pozitif büyüme ivmesinin resesyon riskini sınırlayan bir etken olduğunu, ancak bu pozitif etkinin gücünün azaldığını” belirtti.

Kredi riskleri: Sorunlu krediler ve yeniden yapılandırma talebi artıyor

TsMAKP, “Sistemik kredi risklerine ilişkin güncellenmiş birleşik öncü gösterge değeri son altı aydır sıfır seviyesinde kalarak düşük olasılık bölgesinde bulunmaktadır,” dedi.

Ancak merkez, “Kullanılan metodolojiye göre, göstergenin mevcut sıfır değerine rağmen, birleşik öncü göstergenin en son orta risk bölgesi sınır değerini aştığı andan itibaren on iki ay boyunca (Temmuz 2025’e kadar) sistemik kredi riski olasılığı orta olarak değerlendirilecektir,” diye ekledi.

Raporda, “Bankacılık sektörünün toplam kredi portföyündeki sorunlu ve geri dönmesi şüpheli kredilerin payı bu yılın ocak-şubat döneminde 0,5 puan artarak yüzde 6,4’e yükseldi. Bu oran, geçen yılın aynı dönemine göre 0,6 puan daha düşük olsa da, özellikle perakende krediler segmentinde ‘kötü’ kredilerin payının daha hızlı arttığı, Sberbank ve VTB gibi büyük Rus bankalarının raporlarıyla da teyit edilmektedir,” ifadeleri kullanıldı.

Rusya Merkez Bankası’nın “Nüfus ve İşletme Kredilerinin Yeniden Yapılandırılma Dinamikleri” izleme raporuna atıfta bulunan TsMAKP, “Bu yılın ilk çeyreğinde hem bireylerden (2024’ün dördüncü çeyreğine göre 1,5 kat, 2024’ün ilk çeyreğine göre 2,3 kat) hem de KOBİ’lerden (2024’ün dördüncü çeyreğine göre 2,3 kat, 2024’ün ilk çeyreğine göre 4 kat) yeniden yapılandırma talebinde artış eğilimi devam etmiştir. Bu durum, borçlarını ödemekte zorlanan borçlu sayısındaki artıştan kaynaklanmaktadır,” değerlendirmesini aktardı.

TsMAKP, “Son 3 yılın rekor seviyesindeki üç aylık yeniden yapılandırılmış kredi hacmi, ‘kredi sıkılaşması’ aşamasına geçişin ardından kısa vadede kredi riskleriyle ilgili durumda önemli bir kötüleşme olasılığının yüksek olduğuna dolaylı olarak işaret etmektedir.” Merkez, “Rus bankacılık sektörünün toplam kredi portföyünün reel büyüme hızı, geçen yılın aynı dönemine göre mart ayı sonunda eksi yüzde 0,1 ile negatif bölgeye gerilemiştir,” diye ekledi.

Rusya makroekonomik tahminlerini güncelledi, bütçe açığı beklentisi arttı

Döviz riskleri düşük seviyede seyrediyor

TsMAKP raporunda, nisan ayı başı itibarıyla ruble üzerindeki kur baskısı endeksinin (EMP) hafif bir artışla -1,28 seviyesine geldiği (bir ay önceki değer -1,42 idi), ancak hâlâ negatif bölgede ve kritik eşik olan +1,86’dan oldukça uzakta olduğu belirtildi.

Merkez, “Bu durum, mart ayında rublenin güçlenmesi yönündeki baskının devam ettiği anlamına gelmektedir,” dedi.

Raporda ayrıca, “Sistemik döviz risklerine ilişkin birleşik öncü gösterge değeri sıfır seviyesinde kalarak kritik düzey olan 0,3’ten oldukça uzaktır. Bu nedenle, önümüzdeki bir yıllık dönemde bir döviz krizi olasılığını düşük olarak değerlendirmeye devam ediyoruz,” ifadelerine yer verildi. TsMAKP, mart ayında birleşik öncü göstergeyi oluşturan tüm alt öncü göstergelerin kritik seviyelerinden uzak olduğunu, ancak ikisinin (iş dünyası güven endeksi ve petrol fiyatı göstergesi) şubat ayında olduğu gibi olumsuz bir dinamik sergilediğini ve bu eğilimlerin devam etmesi halinde önümüzdeki aylarda endişe verici sinyaller verebileceğini kaydetti.

Likidite riski yüksek: ‘Mevduat kaçışı’ endişesi sürüyor

TsMAKP, mart ayında “mevduat kaçışı” riskine ilişkin birleşik öncü gösterge değerinin 0,27’ye gerileyerek riskin düşük olasılıklı olduğu bölgeye döndüğünü bildirdi.

Raporda, “Para çarpanı dinamiklerine ilişkin alt öncü göstergeden gelen sinyal üçüncü ayda da devam ederken, şubat ayında kaydedilen MMVB borsa endeksi oynaklığı dinamiklerine ilişkin alt öncü göstergeden gelen sinyal tekrarlanmamıştır,” denildi.

Bununla birlikte merkez, “Kullandığımız metodolojiye göre, birleşik öncü göstergenin yüksek risk bölgesi sınır değerini aştığı andan itibaren on iki ay boyunca (Mart 2026’ya kadar) sistemik likidite riski olasılığı yüksek olarak değerlendirilecektir,” uyarısında bulundu.

Raporda, mart ayında hanehalkı hesap ve mevduatlarındaki artışın devam ettiği (+0,5 trilyon ruble, yüzde +0,8), ancak sosyal ödemeler ve emekli maaşlarının endekslendiği şubat ayına göre (+1,1 trilyon ruble, yüzde +1,9) daha ılımlı olduğu belirtildi.

TsMAKP, “Ruble cinsinden mevduatlar (+0,4 trilyon ruble, yüzde +0,8) vadeli mevduatlardaki artışla (+0,4 trilyon ruble, yüzde +1,1) büyürken, vadesiz hesaplardaki bakiye neredeyse değişmemiştir (+4 milyar ruble, yüzde +0,03). Vatandaşların yabancı para cinsinden mevduatları ise sınırlı bir artış göstermiştir (eşdeğer +27 milyar ruble, yüzde +0,8),” bilgilerini paylaştı.

Rusya ekonomisi, 2022’den bu yana ilk kez ilk çeyreği daralmayla tamamladı

Rusya

Şoygu’nun Kuzey Kore ziyaretinin perde arkası

Yayınlanma

Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu’nun Pyongyang ziyaretinde, Kuzey Kore’nin Kursk bölgesine bin istihkamcı göndermesi kararlaştırıldı. Rus uzman Yevgeniy Kim, bir ay içindeki ikinci olan bu ziyaretin asıl amacının daha derin askeri-teknik işbirliği ve Putin’den özel bir mesaj olduğunu, Kuzey Kore’nin uzun menzilli füzelerinin Rusya için stratejik önem taşıdığını belirtti.

Rusya Güvenlik Konseyi Başkanı Sergey Şoygu’nun 17 Haziran’da Kuzey Kore’nin başkenti Pyongyang’a gerçekleştirdiği ziyaretin ilk resmi sonuçları açıklandı.

Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile yapılan görüşmeler neticesinde, Pyongyang’ın, Ukraynalı milliyetçiler tarafından döşenen mayınları temizlemek üzere Rusya’nın Kursk bölgesine bin istihkamcı göndereceği bildirildi.

Bu ziyaret, Şoygu’nun bir ay içinde Kuzey Kore’ye yaptığı ikinci ziyaret olmasıyla dikkat çekti.

Resmi olarak açıklananların “buzdağının sadece görünen kısmı” olduğu belirtilirken, bazı kaynaklar Kuzey Kore’nin istihkamcıların yanı sıra, yıkılan tesislerin yeniden inşası için savaş bölgesine 5 ila 6 bin arasında inşaat işçisi gönderebileceğini öne sürdü.

Uzmanlar, Kuzey Kore’de inşaat faaliyetlerinin geleneksel olarak ordu tarafından yürütüldüğünü ve bu personelin aynı zamanda iyi bir savaş eğitimi aldığını vurguluyor. Gerekli bir durumda bu birliklerin, emir üzerine hem savunma hem de saldırı görevleri için harekete geçebileceği ifade ediliyor.

Kuzey Kore’den Rusya’ya kritik destek: Kursk’un inşası için binlerce asker yola çıkıyor

Putin’den özel mesaj

Rusya Bilimler Akademisi Çin ve Modern Asya Enstitüsü Kore Araştırmaları Merkezi’nin önde gelen araştırmacılarından Yevgeniy Kim, Svobodnaya Pressa‘ya yaptığı açıklamada, Şoygu’nun ziyaretinin görünenden daha derin anlamlar taşıdığını belirtti.

Kim, “Şoygu, Putin’in güvendiği bir isim olduğu için Rusya Devlet Başkanı’ndan önemli bir mesaj iletmiş olması son derece doğal. Konu, ülkelerimiz arasındaki güvenlik işbirliğinin biçimleriyle ilgili,” dedi.

‘Dengeyi değiştirecek füzeler’

Yevgeniy Kim, iki ülke arasındaki askeri-teknik işbirliğine dikkat çekerek, Kuzey Kore’nin elindeki gelişmiş silah sistemlerinin önemini vurguladı. Kim, bu konudaki değerlendirmesinde, “Kuzey Kore’nin, bizim ve Amerikan Çok Namlulu Roketatar Sistemleri’nin (ÇNRS) menzilini ikiye veya üçe katlayan ÇNRS’lere sahip olduğu bir sır değil. Bu tür sistemlerin envanterimizde olması, Ukraynalı militanlara karşı misilleme ateşi endişesi duymadan yaylım ateşi açmamızı sağlardı. Ukrayna’nın karşı batarya sistemlerinin bu menzildeki bir ÇNRS’yi vurma olasılığı çok düşük,” ifadelerini kullandı.

‘Rusya, Koreler arasında arabulucu olabilir’

Görüşmede ele alınan bir diğer konunun ise Ukrayna’da esir düşen iki Kuzey Koreli asker olduğu belirtildi. Kim, bu askerlerin propaganda amacıyla kullanılmak üzere Güney Kore’ye teslim edilebileceği riskine işaret etti.

Rus uzman, “Güney Kore’nin yeni Cumhurbaşkanı Lee Jae-myung, Kuzey Kore ile gerilim istemediğini açıkça belirtti, ancak Seul’ün bunu isteyen ortakları ve kendi muhafazakar muhalefeti var,” bilgisini paylaştı.

Kim, Kim Jong-un’un Rusya’yı Güney Kore ile ilişkilerin normalleşmesinde potansiyel bir arabulucu olarak görüp görmediği sorusuna, “Bunu dışlamazdım. Putin, daha önce 2000, 2004 ve 2018’deki liderler zirvelerinde her defasında arabulucuydu,” yanıtını verdi.

Kim ayrıca, Güney Kore’de Rusya’ya yakın, stratejik düşünen ve üç ülkenin (Rusya, Çin, Kuzey Kore) sınırlarının kesiştiği bir noktada uluslararası bir havalimanı kurulmasını öneren önemli bir yetkilinin varlığından bahsetti.

‘İngiliz istihbaratının iddiası saçmalık’

İngiliz istihbaratının Kursk bölgesinde 6 bin Kuzey Koreli askerin öldüğü yönündeki raporu hakkında da konuşan Kim, bu iddiayı “saçmalık” olarak nitelendirdi.

Kim, “Kiev ve Londra’daki kaynaklar, Kursk bölgesinde yaklaşık 11 bin Kuzey Koreli askerin bulunduğunu söylüyordu. Aklı başında herhangi biri, bunların yarısından fazlasının öldüğüne inanabilir mi? Pyongyang bu hezeyanı neden yorumlasın ki?” diye sordu.

Kim, hayatını kaybeden Koreli askerlerin olduğunu doğrulayarak, “Devletlerarası anlaşmalara göre onlara tüm isimlerinin yazılacağı bir anıt dikilecek. İşte o zaman ölen Korelilerin sayısını öğreneceğiz. Bazı şehit kahramanların isimleri Kursk oblastındaki yerleşim yerlerindeki caddelere verilecek,” şeklinde konuştu.

Uzman, Şoygu’nun ziyaretinin aynı zamanda Rusya ve Kuzey Kore arasında imzalanan kapsamlı işbirliği anlaşmasının birinci yıl dönümüne denk geldiğini ve Batı’nın dikkatleri Orta Doğu’dan başka yöne çekmek için Uzak Doğu’da bir provokasyon planlayabileceği ihtimaline karşı ortak bir eylem planının da görüşülmüş olabileceğini sözlerine ekledi.

Okumaya Devam Et

Rusya

‘Rusya’yı yeni bir durgunluk dönemi bekliyor’

Yayınlanma

Hükümete yakın bir düşünce kuruluşu olan TsMAKP’nin uzmanları, Rusya ekonomisinin bir ‘durgunluk ekonomisine’ dönüştüğünü belirtti. Rapora göre, ücret artışları, tüketim ve ithal ikamesine dayalı büyüme modeli artık işlemiyor ve ülkeyi uzun süreli bir yavaşlama bekliyor. Sanayideki durgunluk ve azalan ihracat, bu karamsar tabloyu destekliyor.

Rusya’da 2023-2024 yıllarındaki etkileyici ekonomik büyüme rakamları mazide kalırken, ekonomi hem ciddi bir yavaşlama sürecine girdi hem de yeniden ivme kazandıracak bir faktör ufukta görünmüyor.

Hükümete yakınlığıyla bilinen Makroekonomik Analiz ve Kısa Vadeli Tahmin Merkezi (TsMAKP) uzmanları, hazırladıkları makroekonomik eğilimler raporunda, “Büyüme için belirgin bir itici güç bulunmuyor. Ücret, gelir ve tüketim artışı, konut inşaatı ve ithal ikamesi kombinasyonuna dayalı model artık işlemiyor,” ifadelerini kullanarak, “Görünüşe göre bir ‘durgunluk ekonomisi’ oluştu,” sonucuna vardı.

2014 sonrası döneme benziyor

Uzmanlara göre benzer bir durum daha önce de yaşanmıştı. Kırım’ın Rusya Federasyonu’na bağlanması ve ilk yaptırımların ardından Rusya ekonomisi 10 yıl boyunca yılda ortalama yüzde 1,1 büyümüş, pandemi öncesindeki altı yıllık dönemde (2014-2019) ise yüzde 6’dan daha az bir artış kaydetmişti.

TsMAKP uzmanları, yüksek frekanslı verilerin durumda geçici iyileşme işaretleri gösterdiğini belirtse de, “Ancak bu iyileşme tamamen yerel bir nitelik taşıyor,” uyarısında bulundu.

Raporda, petrol sektöründe, perakende ticarette ve tüketici faaliyetlerinde hafif bir canlanma olduğu belirtilirken, sanayinin genelinde durgunluk gözlemlendiği ve enerji dışı sivil imalat sanayisi üretiminin yıl başından bu yana istikrarlı bir şekilde düştüğü vurgulandı.

Bu durumun bir sonucu olarak üretim kapasitesi kullanımında bir miktar azalma yaşanması ise raporun yazarları tarafından iyi bir haber olarak değerlendirildi ve üretim üzerindeki kapasite kısıtlamalarının aciliyetinin azaldığına işaret edildi.

Sanayide durgunluk, ihracatta düşüş

TsMAKP’nin değerlendirmesine göre, mevsimsellikten arındırılmış mal ihracatı kademeli bir düşüş eğiliminde kalmaya devam ediyor.

Rublenin güçlenmesi sayesinde ithalat yavaş bir büyüme trendine dönse de, satış sorunları nedeniyle yılın ikinci yarısında en azından yavaşlayacağı öngörülüyor.

Raporun yazarları, sabit sermaye yatırımlarındaki hızlı artışın aldatıcı olduğunu ve büyük olasılıkla maddi olmayan duran varlıklara yapılan yatırımlarla ilişkili olduğunu düşünüyor.

Ana yatırım kaynağı olan şirket kârlarının azaldığı ve GSYİH’nin gelir yapısında kârların yerini belirgin bir şekilde ücretlerin aldığına dikkat çekiliyor.

Halkın alım gücü ve tüketimi de zorda

Halkın gelirleri ve tüketiminde de sorunlar yaşanıyor. Enflasyonun hissedilir derecede yavaşlamasına ve Merkez Bankası’nın yaklaşık üç yıl sonra ilk kez politika faizini düşürmesine rağmen, TsMAKP, düşük gelirli nüfusun tüketim sepetindeki enflasyonun genel seviyenin oldukça üzerinde kaldığını yazıyor: “Bu nedenle, bu nüfus grubunun refah göstergesi neredeyse bir yıldır bir önceki yılın seviyesinin altında.”

Gelir vergisindeki artış nedeniyle bu yıl maaşlarda büyük bir belirsizlik olduğu belirtilirken, şirketlerin ilk çeyrek ödemelerinin bir kısmını aralık ayına ertelediği ifade ediliyor.

Ancak TsMAKP uzmanları, reel (enflasyona göre düzeltilmiş) ücretlerde durgunluk değil, daralma riski olduğunu belirtiyor.

Raporda, tüketici harcamaları yapısında artık “büyüme alanları”nın öne çıkmadığı, bazı kalemlerde (özellikle uzun ömürlü “kredili” mallarda) belirgin bir düşüş yaşandığı belirtiliyor.

Tüketim daralması eğilimi kalıcı hale gelmese de, şu anda daha çok bir durgunluktan bahsedilebileceği ifade ediliyor.

TsMAKP uzmanları, tüketici davranışlarında gıda, gıda dışı ürünler ve hizmetler gibi tüm ana harcama bileşenlerinde “oldukça güçlü bir düşüş” olduğunu kaydediyor.

Rusya’da yoksul sayısı bir yılda 2,1 milyon kişi azaldı

Büyüme modeli tükendi

Bu durumdan çıkmanın kolay olmayacağı düşünülüyor. Son iki yılın büyümesinin temelini oluşturan devasa bütçe teşviki ve serbest kaynakların kullanımı gibi faktörler artık yardımcı olamayacak. TsMAKP uzmanları, işsizliğin tarihi düşük seviyelerde istikrar kazandığını ve kapasite kullanımının maksimum seviyelerden çok uzaklaşmadığını belirtiyor.

Bütçe teşvikinin 2024 yılında zaten kademeli olarak azaldığı ve bu yıl muhtemelen daha da zayıf olacağı ifade ediliyor.

TsMAKP, “Bütçe istikrarını sağlama hedefi giderek daha net bir şekilde ortaya çıkıyor,” tespitinde bulunuyor. Ekonomist Vladislav İnozemtsev’e göre, devlet artık harcamaları eski hızda artırmayı göze alamaz ve ülke mevcut veya biraz daha yüksek harcamaları uzun süre karşılayabilir.

Devlet Başkan Yardımcısı Maksim Oreşkin de geçtiğimiz günlerde, daha önce kullanılmayan kaynakların devreye sokulmasını kastederek, “Bu büyüme modeli kendini tüketti,” dedi.

Oreşkin, çözümü teknolojik bir atılımda görse de, mevcut Rusya koşullarında bunun pek olası olmadığı değerlendiriliyor.

Çoğu tahmin, Rusya ekonomisinin uzun bir süre yavaşlayacağını öngörüyor. TsMAKP 2025-2027 yılları için yüzde 1,2-2,3, Merkez Bankası yüzde 0,5-2,5, bankanın anketine katılan analistler yüzde 1,5-1,9 büyüme tahmin ediyor.

IMF ise bu yıl için yüzde 1,5, gelecek yıl için yüzde 0,3-0,9 arasında bir büyüme öngörüyor.

Rusya’da yatırım ve tüketim frenlendi, sanayi daralıyor

Okumaya Devam Et

Rusya

Ryabkov’dan İran konusunda Batı’ya sert sözler: Vicdanları var mı bilmiyorum

Yayınlanma

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov, İsrail’in İran’a yönelik saldırısının, Batılı ülkelerin desteğiyle oluşan bir “cezasızlık hissi” sonucu gerçekleştiğini belirtti. Ryabkov, İsrail’in bu eylemin ardından kendisi için daha kötü bir güvenlik durumuyla karşı karşıya kalacağını vurguladı.

Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı ve Rusya’nın BRICS Şerpası Sergey Ryabkov, TASS haber ajansına verdiği mülakatta, İsrail’in İran’a yönelik son saldırısını ve BRICS grubunun geleceğini değerlendirdi.

Ryabkov, saldırının Batılı ülkelerin desteğiyle oluşan bir “cezasızlık hissi” sonucu gerçekleştiğini belirterek, İsrail’in bu eylemin ardından kendisi için daha kötü bir güvenlik durumuyla karşı karşıya kalacağını vurguladı.

‘İsrail daha kötü bir güvenlik durumuyla karşılaşacak’

İsrail’in İran’a yönelik saldırısının kendileri için sürpriz olmadığını belirten Ryabkov, gerilimin son günlerde tırmandığının açıkça görüldüğünü ifade etti.

Ryabkov, saldırının zamanlamasına dikkat çekerek, “Saldırı, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Yönetim Kurulu’nda Batılı grubun baskısıyla kabul edilen İran karşıtı karardan hemen bir gün sonra gerçekleşti,” dedi.

Ryabkov, bu durumun İsrail’e bir cezasızlık hissi verdiğini ve Batılı devletlerden koşulsuz destek aldığının bir teyidi olduğunu kaydetti.

Ryabkov, “İsrail şimdi ne kadar onarılamaz bir hasar verdiğini, hedeflere ulaştığını iddia etse de sonuçta bu eylemden öncekinden daha kötü bir güvenlik durumuyla karşı karşıya kalacaklar. İran tarafının kararlı tutumu her şeyi anlatıyor,” değerlendirmesinde bulundu.

Rusya’dan İsrail-İran savaşı yorumu: ‘Bölgesel çatışma kısmen faydalı, topyekun savaş felaket’

‘Vicdanları var mı bilmiyorum’

İngiltere, Fransa ve Almanya’nın tutumunu sert bir dille eleştiren Ryabkov, bu ülkelerin siyasi ve diplomatik çözüm çabalarını iki katına çıkarması gerekirken, yaşananları “İran’ın suçu, bu yüzden vuruldu” şeklinde sunduğunu belirtti.

Ryabkov, bu durumu “korkunç bir sapma” ve “dünya algısında bir anormallik” olarak nitelendirerek, “İngiltere, Fransa ve Almanya’nın, vicdanlarının kalıp kalmadığını bilmediğim bir şekilde, olanları bu şekilde sunması korkunç bir durum,” ifadelerini kullandı.

‘BRICS, Batı’ya alternatif bir çekim merkezi’

Ryabkov, BRICS’in “Batı karşıtı değil, Batı dışı” bir yapı olarak kalacağını ve Batı’ya alternatif yaklaşımlar için bir çekim merkezi rolünü güçlendireceğinden emin olduğunu söyledi.

Batı’nın baskı, korkutma ve şantaj girişimlerine rağmen grubun rolünün her geçen yıl arttığını belirten Ryabkov, “Eğer bu tür girişimler başarılı olsaydı, birliğin rolünün yıldan yıla arttığını görmezdik,” değerlendirmesini yaptı.

BRICS’in gündeminin sürekli genişlediğini vurgulayan Ryabkov, “2009’daki ilk zirvenin sonuç belgesi 14 paragraftan oluşuyordu. Şimdi ise her yıl yaklaşık yüz paragraflık belgeler yayımlıyoruz. Yapay zekadan yeni aşılara, Batı yaptırımlarına karşı bağışıklığı olan bir ödeme sisteminin oluşturulmasına kadar pek çok konuda sözümüzü söylemek zorundayız,” diye konuştu.

Finansal sistemde reform ve BRICS Köprüsü

Ryabkov, BRICS’in temel hedeflerinden birinin Bretton-Woods kurumlarında (IMF ve Dünya Bankası) adil temsil olduğunu ancak bu alandaki reformların yıllardır yerinde saydığını belirtti.

Bu durumun, mevcut kurumları reforme etme çabalarından vazgeçmek için bir neden olmadığını söyleyen Ryabkov, “Mevcut kurumların yerine bir şey yaratmıyoruz. Kendi görevlerimizi çözmek için alternatif bir araca sahip olmak, aynı zamanda mevcut olanı reforme etmeye devam etmek istiyoruz,” dedi.

Rusya’nın Yeni Kalkınma Bankası (BRICS bankası) ile projelerin uygulanmasında ikincil yaptırım korkusu nedeniyle zorluklar yaşandığını kabul eden Ryabkov, “Bankanın yönetimiyle tartıştığımız ve tamamen işler olduğuna inandığımız planlarımız var. Yakın zamanda bu durgunluktan çıkacağımızı umuyorum,” şeklinde konuştu.

Bakan Yardımcısı ayrıca, ülkelerin ikili ticaretteki dengesizlikleri çok taraflı bir formatta telafi etmelerini sağlayacak “BRICS Bridge” ve “BRICS Clear” gibi sistemler üzerinde çalıştıklarını da ekledi.

Hindistan’ın dönem başkanlığında öncelik terörle mücadele olacak

Brezilya’nın ardından BRICS dönem başkanlığını devralacak olan Hindistan’ın önceliklerine de değinen Ryabkov, finans, ekonomi ve ticaret konularının merkezde olacağını belirtti.

Ryabkov, “İkinci olarak, Hindistan’ın dönem başkanlığı sırasında terörle mücadelede bir sonraki büyük adımı atacağımızdan şüphem yok. Bu konu Hindistan için son derece önemli ve bizim için de bariz nedenlerden ötürü son derece güncel. BRICS içinde pratik operasyonel etkileşime ve en iyi uygulamaların değişimine geçmemiz gerekiyor,” diye ekledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English