Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Suudi Arabistan Sanayi Bakanı: Petroyuan ve Çin’le daha yakın ilişkilere açığız

Yayınlanma

Suudi Arabistan’dan üst düzey bir yetkili, petrol zengini Orta Doğu ülkesi ekonomisini çeşitlendirmeye çalışırken elektrikli araçlar (EVs), C919 yolcu uçağı ve yenilenebilir enerji altyapısı gibi Çin ürünlerini bünyesine katmaya ve ülkenin ham petrol anlaşmalarında yuan kullanımı da dahil olmak üzere “yeni fikirlere açık” olduğunu söyledi.

South China Morning Post’un haberine göre, Suudi Arabistan Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanı Bandar Al-khorayef, cumartesi günü Hong Kong’da verdiği bir röportajda “Petroyuan [bakanlık] için önemli değil, Suudi Arabistan’ın kendi çıkarına en uygun olanı yapacağına inanıyoruz … ancak Suudi Arabistan’ın her zaman yeni şeyler deneyeceğini ve yeni fikirlere açık olduğunu düşünüyorum ve siyaseti ticaretle karıştırmamaya çalışıyoruz” dedi.

Petroyuan’ın (Çin’in para biriminin sınır ötesi ham petrol anlaşmalarında kullanılmasının kısaltması) daha geniş çapta benimsenmesi, yuanın uluslararasılaşması için bir sonraki adım ve küresel emtia piyasalarında her zaman var olan ABD dolarına bir meydan okuma olarak görülüyor.

Para biriminin kullanımı – Çin’in en büyük ham petrol ithalat kaynağı olan Rusya ile ticaretin yanı sıra – Moskova’nın Şubat 2022’de Ukrayna müdahalesiyle ABD doları sisteminin dışında kalmasının ardından arttı.

Pekin aynı zamanda yuanın uluslararası ticaretteki erişimini daha da ilerletiyor. Kasım 2023’te Suudi Arabistan ile 50 milyar yuan (7,1 milyar ABD Doları) değerinde üç yıllık bir para birimi takas anlaşması imzaladı ve ticaret ortaklarıyla yerel para birimi üzerinden ödeme yapmayı tercih ettiğini gösterdi.

ABD dolarının petrodolar olarak bilinen petrol ticaretindeki yaygınlığı, küresel rezerv para birimi statüsünün önemli bir dayanağı.

Khorayef, “İzleme politikamız Suudi riyali ile [ABD] doları arasında dengeli bir döviz kuruna sahip olmaya dayanıyor,” dedi ve ekledi: “Bu bize planlama ve rekabet için büyük bir fırsat veriyor ama en önemlisi ülkemize yatırım yapacak yatırımcılarımıza döviz riskinden korunma olanağı sağlıyor.”

Suudi bakan ülkesinde petroyuan’ın işlemlerde kullanılmasına yönelik “olumlu” bir hava olduğunu ifade etse de bunun ne zaman gerçekleşeceğine dair bir takvim vermedi.

“Ticari açıdan bakıldığında, bir tedarikçi ile bir müşteri arasında, sahip oldukları özgürlükle böyle bir düzenlemenin yapılabileceğini düşünüyorum. Bu bizim politika açısından bakacağımız bir şey değil” ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan, Çin’in ikinci en büyük ham petrol ithalat kaynağı. Alımlar 2023’te yıllık %1,8 düşüşle 86 milyon tona gerileyerek Rusya’nın 107 milyon tonluk alımının önemli ölçüde altında kaldı.

S&P Global Ratings’ in ağustos ayında yayınladığı bir raporda, Çin ve Suudi Arabistan arasındaki ekonomik ilişkilerin derinleşmesinin petrol alımlarında yuan kullanımını artıracağı, ancak bu işlemlerin kârlı hale gelmesinin zaman alacağı belirtilmişti.

Riyad, Vizyon 2030 girişimi kapsamında ekonomisini çeşitlendirmek ve Orta Doğu’da bir sanayi merkezi haline gelmek isterken Çinli şirketler de ABD öncülüğündeki çevreleme çabalarının kapsamı genişledikçe alternatif pazarlar keşfetmeye istekli. Bu gelişmeler iki ülke arasında daha yakın ilişkileri beraberinde getirdi.

Khorayef, Singapur ve Guangzhou’yu da kapsayan bir haftalık Asya turunun son durağı olan Hong Kong ile birlikte Çin’i ziyaret eden en son üst düzey Suudi yetkili oldu.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning pazartesi günü yaptığı açıklamada Başbakan Li Qiang’ın Yüksek Düzeyli Çin-Suudi Ortak Komitesi’nin dördüncü toplantısına başkanlık etmek üzere Suudi Arabistan’a gideceğini ve 10-13 Eylül tarihleri arasında bu ülkenin yanı sıra Birleşik Arap Emirlikleri’ni de ziyaret edeceğini duyurdu.

Bakan, metal, ilaç, akıllı şehirler, robotik ve yenilenebilir enerji gibi pek çok alanda, özellikle Çin yatırımı şeklinde, daha fazla işbirliği beklediğini söyledi.

Havacılık cephesinde ise Khorayef, Suudi Arabistan’ın geliştirilmiş alüminyumu için yüksek değerli uygulamalar ararken Çin’dekiler de dahil olmak üzere çok sayıda havacılık tedarikçisiyle görüştüğünü söyledi.

Suudi Arabistan’ın endüstri düzenleyicisi olan Sivil Havacılık Genel İdaresi, havacılık endüstrisinin yerelleştirilmesi ve yerel tedarik zincirinin geliştirilmesi amacıyla mayıs ayında Commercial Aircraft Corporation of China (Comac) ile bir mutabakat anlaşması imzaladı.

“Suudi Arabistan önümüzdeki 25 yıl boyunca uçak alıcısı olacak. Gördüğümüz büyümeye bakılırsa, kesinlikle birden fazla tedarikçiye bakacaklar” dedi.

Körfez ülkesi ayrıca ocak ayında 182 milyon ABD doları tutarında bir keşif teşvik programı oluşturarak geniş fosfat, altın, bakır ve boksit rezervlerinden yararlanarak madencilik sektörünü genişletmeye çalışıyor.

Khorayef, “Suudi Arabistan minerallerdeki doğal kaynaklarını yüksek değerli ürünlere dönüştürmek istiyor,” dedi.

“Titanyum üzerinde de çalışıyoruz ve titanyum üretimimizi genişlettik. Bu, çok az oyuncunun yer aldığı ve küresel çapta büyük bir talebin olduğu bir proje ve bu nedenle Suudi Arabistan’ın bu çok kritik sektörlere önemli bir katkıda bulunabileceğine inanıyoruz” diye ekledi.

DİPLOMASİ

Çin Ticaret Bakanı, elektrikli araçlara yönelik gümrük tarifelerini görüşmek üzere İtalya’da

Yayınlanma

İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Çin Ticaret Bakanı Wang Wentao ile Roma’da bir araya gelmeden önce pazartesi günü yayınlanan röportajında, İtalya’nın Avrupa Komisyonu tarafından Çin’in elektrikli araç (EV) ihracatına yönelik olarak önerilen gümrük vergilerini desteklediğini söyledi.

Corriere della Sera gazetesine bir mülakat veren Tajani, “Şirketlerimizin rekabet gücünü korumak için AB Komisyonu’nun önerdiği vergileri destekliyoruz” dedi.

Bakan Wang Wentao, Avrupa Birliği’nin Çin yapımı elektrikli araçlara karşı açtığı sübvansiyon karşıtı davayla ilgili görüşmelerde bulunmak üzere Avrupa’yı ziyaret ediyor.

Pazartesi günü Roma’da Tajani ile görüştü ancak İtalyan dışişleri bakanlığından yapılan açıklamada elektrikli araçlara doğrudan atıfta bulunulmadı.

Açıklamada Tajani ve Wang’ın fikri mülkiyetin korunması, tarım-gıda sektöründe ticaret ve yatırım konularını ele aldıkları belirtildi.

İkili ayrıca Ukrayna’daki savaş ile Gazze ve Kızıldeniz’deki krizleri de ele alırken, İtalya Pekin’i Rusya’ya silah sevkiyatı ve Kızıldeniz’deki deniz taşımacılığının güvenliği konularının çözümüne yardımcı olmaya çağırdı.

Tajani, İtalya ile Çin arasındaki ilişkilerin yeniden canlanma aşamasından geçtiğini belirterek, şunları söyledi:

“Çin, Asya’daki ilk, AB üyesi olmayan ülkeler arasında ise ABD’den sonra ikinci ticaret ortağımızdır. Çin pazarına adil erişim ve şirketlerimiz, özellikle de KOBİ’ler ile tarım-gıda sektöründeki şirketler için eşit şartlara sahip olma ihtiyacını yinelemek istedim. Bu noktadan hareketle ekonomik işbirliğini güçlendirmek ve Roma ile Pekin arasındaki ticaret bilançosunu yeniden dengelemek için Çinli ortaklarımızla birlikte çalışmaya devam etmek istiyoruz.”

Wang Wentao, ayrıca İtalyan Otomotiv Endüstrisi Birliği Başkanı Roberto Vavassori ile görüşmelerde bulundu.

Görüşmelerde, görüşmelerde Çin elektrikli araçlarına yönelik tarifeler ve EV sektöründe Çin ile İtalya arasında geliştirilebilecek işbirliği potansiyeli üzerinde durulduğu kaydedildi.

Wang 19 Eylül’de Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Ticaretten Sorumlu Komisyon Üyesi Valdis Dombrovskis ile görüşecek.

İtalya, temmuz ayında AB üyeleri arasında yapılan bağlayıcı olmayan bir oylamada gümrük vergilerini desteklemişti ancak Sanayi Bakanı Adolfo Urso geçen hafta Reuters’a yaptığı açıklamada müzakere edilmiş bir çözüm beklediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella’nın bu yıl içinde Çin’i ziyaret etmesi ve Tajani’nin de heyette yer alması planlanıyor.

Ek tarifeler

Avrupa Komisyonu, AB’nin standart %10’luk otomobil ithalat vergisine ek olarak Çin’de üretilen elektrikli araçlara %35.3’e varan nihai tarifeler önermenin eşiğinde.

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ise çarşamba günü Çin’e yaptığı bir ziyaret sırasında AB üyeleri ve Avrupa Komisyonu’nun olası bir ticaret savaşını önlemek için pozisyonlarını yeniden gözden geçirmeleri gerektiğini söyledi.

Önerilen nihai vergiler AB’nin 27 üyesi tarafından oylamaya tabi tutulacak. AB nüfusunun %65’ini temsil eden 15 AB üyesinin nitelikli çoğunluğunun karşı oy kullanmaması halinde ekim ayı sonuna kadar uygulamaya konulacak.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Almanya ile Özbekistan arasında göç anlaşması

Yayınlanma

Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, iki ülke arasında yeni bir göç anlaşmasına imza attı.

Özbek Cumhurbaşkanlığının açıklamasına göre, anlaşma dün (15 Eylül) Semerkant’ta gerçekleşen görüşmeler sırasında imzalandı.

Alman DPA ajansının haberine göre, bu anlaşma iki temel amaca hizmet ediyor: Birincisi, özellikle sağlık sektöründe olmak üzere nitelikli Özbek işçilerin Almanya’ya giriş sürecini kolaylaştırmak.

İkincisi ise, Almanya’da yasal kalma hakkı bulunmayan Özbek vatandaşlarının ülkelerine geri dönüşünü düzenlemek. Şu anda Almanya’da yaklaşık 13 bin 700 Özbek vatandaşı yaşıyor.

Scholz’un iki günlük Özbekistan ziyareti kapsamında, iki ülke arasında toplam sekiz farklı alanda iş birliği anlaşması imzalandı.

Bu anlaşmalar arasında veterinerlik ve hayvancılık, su kaynaklarının ve kritik madenlerin sürdürülebilir kullanımı ile ulaştırma alanlarında iş birliği yer alıyor.

Ayrıca, önde gelen Özbek ve Alman şirketleri arasında da bir dizi anlaşma yapıldı.

Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan, Rusya’ya yabancı işçi gönderen başlıca ülkeler arasında yer alıyor. Rusya’da çalışma amacıyla bulunan yabancıların yüzde 55 ila 60’ı Moskova ve St. Petersburg’da yaşıyor.

Scholz, Ukrayna’ya uzun menzilli silah verilmesine karşı çıktı

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Kazakistan, Rusya ile Ukrayna arasında arabuluculuk yapmaya hazır

Yayınlanma

Kazakistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Roman Vasilenko, ülkesinin Moskova ile Kiev arasındaki barış görüşmelerinde arabuluculuk yapmaya veya bir müzakere mekânı sağlamaya hazır olduğunu belirtti.

Alman kamu yayın kurumu Deutsche Welle‘ye konuşan Vasilenko, “Kazakistan, başta olası bir arabulucu veya taraflar arasındaki görüşmeler için bir mekân olarak hizmet etmeye hazır olduğunu belirtmişti. Bu tutumumuz değişmedi,” dedi.

Ayrıca Vasilenko, Astana’nın ‘ölçülü bir tarafsızlık’ pozisyonu aldığını ve hem Rusya hem de Ukrayna ile ilişkilerini sürdürdüğünü vurguladı.

Ülke makamlarının Birleşmiş Milletler (BM) tüzüğüne ve devletlerin toprak bütünlüğüne saygı duyduğunu da ekleyen diplomat, “Zamanla hizmetlerimize ihtiyaç duyulacağını düşünüyoruz, bu nedenle ölçülü bir pozisyon alıyoruz,” ifadelerini kullandı.

Bunun yanı sıra yetkili, savaşın Ukrayna, Rusya ve Kazakistan açısından büyük bir trajedi olduğuna işaret etti.

Geçtiğimiz hafta Doğu Ekonomi Forumu’nda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Moskova’nın 2022 baharında İstanbul’da varılan anlaşma temelinde Kiev ile müzakerelere dönmeye hazır olduğunu açıklamıştı.

Putin’e göre, o dönemde olası bir barış anlaşmasının neredeyse tüm parametreleri üzerinde uzlaşılmıştı, ancak İngiltere sürece müdahale etti ve Ukraynalı yetkililer ‘farklı bir yol izledi’. Putin, Çin, Hindistan veya Brezilya’nın barış görüşmelerinde arabulucu olabileceğini kabul etti.

Tokayev: Rusya’yı yenmek imkânsız, savaşın sürmesi insanlık için tehdit

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English