Bizi Takip Edin

AMERİKA

Trump’ın Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz oldu

Yayınlanma

ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, kabinesini oluşturmaya devam ediyor. Son olarak iki kritik göreve, Dışişleri Bakanlığı ile Ulusal Güvenlik Danışmanlığına atamalar yaptı.

Yeni ABD Dışişleri Bakanı Florida Senatörü Marco Rubio oldu. Rubio, Çin, İran, Küba ve Venezuela’ya karşı çok sert tutumuyla bilinirken, büyük bir İsrail destekçisi.

Daha önce Ukrayna’ya Amerikan yardımına itiraz eden senatör, geçen hafta yaptığı bir açıklamada savaşın çıkmaza girdiğini ve “bir sonuca ulaştırılması” gerektiğini söylemişti.

Rubio, “Ukraynalıların Rusya’ya karşı dururken inanılmaz derecede cesur ve güçlü olduklarını düşünüyorum. Ancak günün sonunda, burada finanse ettiğimiz şey çıkmaza girmiş bir savaş ve bunun bir sonuca bağlanması gerekiyor. Bence burada biraz sağduyu olmalı,” diye eklemişti.

Trump’ın savaşı bitirmek istediğini de aktaran Rubio, “savaşı sona erdirmek için Vladimir Putin’in hayranı olmak zorunda olmadıklarını” da savundu.

Florida Senatörü eylül ayında yaptığı açıklamada da Ukrayna savaşının “müzakere edilmiş bir anlaşma ile sona ereceğini” düşündüğünü söylemişti.

Rubio’nun “şeytan ekseni”: Çin, İran, Küba, Venezuela

Rubio, Senatodaki en sert Çin şahinlerinden biri ve protestolar sırasında Hong Kong konusundaki tutumu nedeniyle 2020’de Pekin tarafından yaptırıma uğradı.

Senatör, 2019’da Hazine Bakanlığını popüler Çin sosyal medya uygulaması TikTok’un Musical.ly’yi satın almasına ilişkin bir ulusal güvenlik incelemesi başlatmaya çağırarak bir soruşturma ve sorunlu elden çıkarma emri çıkarmıştı.

Senato İstihbarat Komitesinin en üst düzey Cumhuriyetçi üyesi olarak Biden yönetimi üzerindeki baskıyı da sürdürmüş ve yaptırım uygulanan Çinli teknoloji şirketinin Intel AI işlemci çipiyle çalışan yeni bir dizüstü bilgisayar piyasaya sürmesinin ardından bu yılın başlarında Huawei’ye yapılan tüm satışların engellenmesini talep etmişti.

Büyükbabası 1962’de Küba’dan kaçan Rubio, Küba hükümetiyle ilişkilerin normalleştirilmesine açık bir şekilde karşı çıkıyor. Trump da bu konuda Rubio ile aynı fikirdi.

Temsilciler Meclisinde Latin Amerika işlerini denetleyen alt komitenin başkanı olan Rubio, Venezuela’daki Nicolas Maduro hükümetini de sık sık ve sert bir şekilde eleştiriyor.

Waltz: Eski bir yeşil bereli, ABD’nin küresel rolünden yana

Madalyalı bir Yeşil Bereli ve ordu mensubu olan Mike Waltz, Afganistan, Orta Doğu ve Afrika’da birçok kez görev yaptı.

George W. Bush yönetimi sırasında Pentagon’da ve savaşta edindiği deneyimleri Savaşçı Diplomat: Washington’dan Afganistan’a Bir Yeşil Berelinin Savaşları adlı kitabında bir araya getirmişti.

Waltz’un askeri deneyimi, 2018’de Kongreye seçildiğinde Silahlı Hizmetler, Dış İlişkiler ve İstihbarat Komitelerinde görev alarak önemli ulusal güvenlik komitelerinde görev almasını sağladı.

Floridalı kongre üyesinin Kongrede dile getirdiği görüşler, Trump’ın 2016’da seçilmesinden bu yana Cumhuriyetçilerin ulusal güvenlik ve dış politika konusundaki siyasi görüşlerine yakın durmakla birlikte, ABD’nin küresel meselelerdeki kilit rolünü de kabul ediyor.

Waltz, NATO müttefiklerine savunma harcamalarını artırmalarını önerse de Trump kadar ileri gidip ABD’nin ittifaktan tamamen ayrılması gerektiğini söylemedi.

Waltz geçen ay yaptığı açıklamada, “Bakın, müttefik ve dost olabiliriz ve zorlu görüşmeler yapabiliriz,” demişti.

“Çin şahini” ve Rusya’ya daha fazla yaptırım tehdidini savurdu

ABD’nin Ukrayna’ya desteğini sürdürmesi gerektiğini söyleyen Waltz, bununla birlikte son haftalarda ABD’nin ülkeye yardım için gönderdiği fonların yeniden değerlendirilmesini savundu.

Waltz Kongredeyken Çin’e karşı da sert bir tutum sergiledi ve Silahlı Hizmetler Hazırlık Alt Komitesi Başkanı olarak ABD’nin Pasifik’teki çatışmalara hazırlanmak için daha fazlasını yapması gerektiğini savundu.

2018’de senatör olmasından bu yana, ABD’nin Çin’den gelen kritik minerallere bağımlılığını azaltmaya ve Amerikan kolejlerini ve üniversitelerini Çin casusluğundan korumaya yönelik mevzuatı savundu.

ABD’nin 2021’de Afganistan’dan çekilmesinden bu yana Waltz, Başkan Joe Biden ve Beyaz Saray’ı ülkeyi terk etme kararı nedeniyle sık sık eleştirdi.

Geçen hafta seçimler öncesinde NPR ile yaptığı bir söyleşide Waltz, Ukrayna’daki savaşın “bir tür diplomatik çözümle” sona ermesinin “son derece makul” olduğuna inandığını söyledi.

50 yaşındaki Waltz, Rusya’ya karşı hem enerji yaptırımlarını uygulayarak hem de ABD’nin enerji ihracatını artırarak olası müzakerelerde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e karşı koz elde edebileceğini öne sürdü.

Waltz, “Ekonomisi ve savaş makinesi çok hızlı bir şekilde kuruyacaktır. Bence bu Putin’i masaya oturtacaktır,” dedi ve ayrıca Ukrayna’ya sağlanan uzun menzilli silahların Rusya’nın daha derinlerine saldırı için kullanılmasına izin verebilecekleri tehdidini de savurdu.

Waltz: Pentagon ile Silikon Vadisi arasında daha derin ilişki

Waltz’un ulusal güvenlik danışmanlığı görevine yükselmesi Pentagon ile Silikon Vadisi arasındaki ilişkide de yeni bir sayfa açabilir. Seçimlerden sonra NPR’ye konuşan Waltz, ülkenin “savunma kurumumuza nasıl yaklaştığımız ve Pentagon’da işleri nasıl satın aldığımız konusunda bir kültür değişikliğine” ihtiyacı olduğunu savundu.

Waltz, “Silikon Vadisi’nden ve başka yerlerden savunma ve güvenlik sorunlarımıza yardımcı olmak için gerçekten can atan bir sürü yeni teknoloji var ve bürokrasiyi aşamıyorlar.

Waltz bu nedenle “yeni bir liderliğe ihtiyaç duyduklarını” ve “bir kültür değişikliğine ihtiyaç bulunduğunu” söylemişti.

AMERİKA

ABD Dışişleri: Suriye’ye yaptırım politikasında değişiklik yok

Yayınlanma

ABD Dışişleri Bakanlığı, Heyet Tahrir eş-Şam’a (HTŞ) yönelik yaptırımları kaldırma planının olmadığını açıkladı. Sözcü Matthew Miller, gelecekteki politikaların örgütün eylemlerine bağlı olacağını vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, Washington’un Heyet Tahrir eş-Şam’a yönelik yaptırımları kaldırmayı ya da HTŞ’yi yasaklı örgütler listesinden çıkarmayı şu an için düşünmediğini belirtti.

Miller, dün düzenlediği basın toplantısında, Suriye’de HTŞ’nin fiilen iktidara gelmesiyle birlikte ABD’nin yaptırım politikasında herhangi bir değişiklik yapmayı planlayıp planlamadığına dair soruyu yanıtladı.

Miller, “Şu an itibarıyla bu gruba yönelik yaptırımları gözden geçirmek için bir sürecimiz bulunmuyor,” ifadesini kullandı.

Ayrıca Miller, gelecekte ABD’nin yaptırım politikasında değişiklik yapabileceğini, ancak bunun söz konusu örgütün eylemlerine bağlı olacağını ifade etti.

Sözcü, “Eğer örgütler belirli adımlar atarsa elbette yaptırım politikamız gözden geçirilebilir. Ancak bugün için paylaşacak yeni bir gelişmemiz yok,” diye ekledi.

Öte yandan, 8 Aralık’ta silahlı gruplar Suriye’de iktidarı ele geçirerek Devlet Başkanı Beşar Esad hükümetinin düştüğünü ilan etti.

Esad, yakın çevresiyle birlikte Moskova’ya giderek siyasi sığınma talebinde bulundu.

AB, ABD ve Britanya HTŞ’yi “kısık ateşte pişirecek”

Okumaya Devam Et

AMERİKA

USAID’den Ermenistan’da 3,5 milyon dolarlık proje

Yayınlanma

ABD’nin uluslararası kalkınma ajansı USAID, Ermenistan’da eğitim ve kültür alanlarında 3,5 milyon dolarlık bir projeye başlıyor.

ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID), Ermenistan’da eğitim ve kültür projelerini kapsayan “Eğitim ve Kanıt Platformu” adlı yeni bir program başlatıyor.

Ajans, bu proje için 3,5 milyon dolarlık bir bütçe ayırarak, eğitim ve kültür projelerinin etkinliğini değerlendirme ve kontrol sistemlerini geliştirmeyi hedefliyor.

Program, “demokrasi ve yönetim”, ekonomi, tabii kaynakların yönetimi ve toplumsal cinsiyet gibi USAID’in geleneksel çalışma alanlarını içeriyor.

Proje kapsamında yerli uzmanlar, Amerikan misyonunun stratejik kararlarına temel olacak bağımsız analizler ve raporlar hazırlayacak.

Bu süreçte, yerel halkın USAID programlarına dahil edilmesi için yöntemler de geliştirilecek.

Söz konusu program, Ermenistan’ın kültürel ve eğitim alanlarında ABD’nin etkisini artırma girişimi olarak öne çıkıyor.

Ermenistan’da halihazırda ABD etkisini artırmaya yönelik çabaların sürdüğü bilinirken, bu yeni projenin ülkedeki siyasi dirençle karşılaşması düşük bir ihtimal.

ABD ve Ermenistan’dan ‘güvenlik işbirliği’ adımları

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Pentagon ve SpaceX’ten Ukrayna’ya Starshield desteği

Yayınlanma

Pentagon ve SpaceX, Ukrayna’nın güvenli iletişim ağı Starshield’e erişimini genişletme konusunda anlaşmaya vardı. 2025 yılında başlayacak hizmet kapsamında, toplamda 3 bin terminale kesintisiz internet erişimi sağlanması hedefleniyor.

SpaceX ve ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Ukrayna’nın daha güvenli bir Starlink uydu ağı versiyonu olan Starshield’e erişimini genişletme konusunda anlaşmaya vardı.

Bloomberg’in haberine göre, bu anlaşma Ukrayna’nın sahip olduğu 2 bin 500 terminalin, hacklenmesi veya müdahale edilmesi çok daha zor olan şifreli bir iletişim kanalı olan Starshield’e bağlanmasını içeriyor. Şu ana kadar sadece 500 terminal bu sisteme erişim sağladı.

ABD Uzay Komutanlığı, iki sözleşme kapsamında toplamda 3 bin terminalin hizmet vereceğini açıkladı. Bu sözleşmelerin ana hedefi, Ukrayna’da internete kesintisiz erişim sağlıyor. Hizmetlerin 2025 yılında başlaması planlanıyor.

Ancak Bloomberg, SpaceX’in Ukrayna’ya desteğini sürdürme konusundaki rolünün belirsiz olduğunu vurguluyor.

Haberde, SpaceX’in CEO’su ve Forbes’a göre 354,9 milyar dolarlık servetiyle dünyanın en zengin insanı olan Elon Musk’ın, ABD eski Başkanı Donald Trump’ın danışmanlarından biri olduğu hatırlatılıyor.

Trump, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik savaşını en kısa sürede sonlandırma sözü vermişti.

Ekim ayında The Wall Street Journal, ABD, Avrupa ve Rusya’daki mevcut ve eski yetkililere dayandırdığı haberinde, Musk’ın 2022’den beri Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile düzenli temas halinde olduğunu bildirmişti.

Habere göre bu görüşmeler hem kişisel hem iş hem de jeopolitik konularla ilgiliydi. Özellikle 2023’ün sonlarında Putin’in, Musk’tan Çin’in çıkarları doğrultusunda Tayvan’da Starlink hizmetlerini etkinleştirmemesini istediği iddia edilmişti.

Fakat Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin’in Musk ile yalnızca bir kez telefonda görüştüğünü ve düzenli temasın olmadığını belirterek bu iddiaları reddetti.

2022’de Musk, Ukrayna’ya sağladığı Starlink terminallerini ücretsiz olarak sunmaya devam edemeyeceğini açıklamış ve yeni cihazlar tedarik etmeyi reddetmişti.

Daha sonra SpaceX, “Üçüncü Dünya Savaşı’na yol açabilecek bir çatışmanın tırmanmasına izin vermeyeceğiz,” diyerek ağının askeri kullanımına kısıtlamalar getirdi.

Ancak Haziran 2023’te SpaceX, Pentagon ile Ukrayna’ya Starlink hizmetleri sağlamak için 23 milyon dolarlık bir sözleşme imzaladı. Sağlanan terminal sayısı ise açıklanmadı.

WSJ: Elon Musk ile Vladimir Putin düzenli temas halinde

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English