Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD’de iflaslar son 14 yılın en yüksek seviyesine ulaştı

Yayınlanma

Yüksek faiz oranları ve zayıflayan tüketici talebi nedeniyle ABD’deki şirket iflasları küresel mali kriz sonrasından bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.

Financial Times’ın (FT) S&P Global Market Intelligence verilerinden aktardığına göre, 2024 yılında en az 686 ABD şirketi iflas başvurusunda bulundu; bu rakam 2023 yılına kıyasla yaklaşık yüzde 8 arttı ve 2010 yılındaki 828 başvurudan bu yana en yüksek seviyeye ulaştı.

Fitch Ratings’e göre, iflastan kurtulmaya yönelik mahkeme dışı arayışlar da geçen yıl artarak iflasları ikiye bir oranında geride bıraktı. Sonuç olarak, en az 100 milyon dolar toplam borcu olan ihraççılara (sermaye piyasası aracı çıkarmaya yetkili olan kurumlara ve kuruluşlar) öncelikli kredi verenler, en az 2016’dan bu yana en düşük kurtarma oranlarını yaşadı.

Parti malzemeleri perakendecisi Party City’nin çöküşü, 2024’teki şirket iflaslarının tipik bir örneğiydi. Party City, diğer faktörlerin yanı sıra, maliyetler ve tüketici harcamaları üzerindeki enflasyonist baskıların yol açtığı son derece zorlu bir ortamda mücadele ettikten sonra ülke çapındaki 700 mağazasını kapatacağını söyledi.

Covid-19 salgını sırasında devletin verdiği teşviklerin azalmasıyla birlikte tüketici talebi azaldı ve bu durum özellikle ihtiyari tüketici harcamalarına dayanan şirketleri zor durumda bıraktı.

Geçen yılki diğer büyük iflaslar arasında gıda depolama üreticisi Tupperware, restoran zinciri Red Lobster, Spirit Airlines ve kozmetik perakendecisi Avon Products yer aldı.

FT’ye konuşan uzmanlara göre özellikle gelir yelpazesinin alt ucundaki aileler için bu yıl ağır geçti, fakat orta ve üst uçta bile daha ihtiyatlı davranışlar görülmeye başlandı.

Fed’in faiz oranlarını düşürmeye başlamasıyla birlikte şirketler ve tüketiciler üzerindeki baskı biraz hafifledi, fakat yetkililer 2025 yılında sadece yarım puan daha indirim yapmayı planladıklarını belirtti.

Fed’in faiz indirim programı nedeniyle para maliyetinin çok daha düşük olduğu 2021 ve 2022 yıllarında toplamda sadece 777 iflas başvurusu olmuştu.

Bu rakam 2023’te 636’ya yükseldi ve 2024’ün sonlarında oranlar düşmeye başladığında bile geçen yıl tırmanmaya devam etti.

S&P verilerine göre, geçen yıl iflas başvurusunda bulunanların en az 30’unun başvuru sırasında en az 1 milyar dolar borcu vardı.

Tarihsel serilere bakıldığında, iflas olasılığını azaltmaya yönelik mahkeme dışı eylemlerle genellikle aynı sayıda iflas görülüyor.

Fitch Ratings’te üst düzey bir direktör olan Joshua Clark, örtülü olarak “yükümlülük yönetimi egzersizleri” olarak bilinen bu tür hareketlerin giderek yaygınlaştığını ve son yıllarda ABD kurumsal borç temerrütlerinin büyük bir bölümünü temsil etmeye başladığını ve bu eğilimin 2024’te de devam ettiğini söyledi.

Bu borç manevraları genellikle mahkeme korumasına başvurmaktan kaçınmak için son çare olarak görülüyor. Fakat birçok durumda, şirketler operasyonel sorunlarını çözemezlerse yine de iflas ediyorlar.

AMERİKA

Pentagon’un Çinli CATL’yi kara listeye alması ABD bankalarını zor durumda bıraktı

Yayınlanma

Hong Kong’un son yıllardaki en büyük halka arzlarından birinde rol oynamayı uman Wall Street bankaları için, ABD Savunma Bakanlığı’nın bu hafta CATL’yi Çin ordusuyla bağlantısı olduğu düşünülen şirketler listesine ekleme kararı daha kötü bir zamanda gelemezdi.

Dünyanın en büyük elektrikli araç bataryası üreticisi ve Tesla’nın tedarikçisi olan şirket, Hong Kong’da ikincil halka arz planlarını hazırlarken son haftalarda bankalarla görüşüyordu. İlk halka arz, denizaşırı ülkelere açılmayı hedefleyen şirketin offshore fonlara erişimini sağlayacak ve Morgan Stanley 7.7 milyar dolara kadar fon toplayabileceğini tahmin ediyor.

Süreç hakkında bilgi sahibi iki kişinin Financial Times’a aktardığına göre Goldman Sachs, Bank of America, JPMorgan ve Morgan Stanley listeleme üzerinde çalışmakla ilgilendiklerini ifade ettiler. Söz konusu kişilerden biri, Shenzhen’de listelenen şirketin 17 Ocak’ta yapılacak ve arzın tarihi ve büyüklüğünün tartışılacağı hissedarlar toplantısı öncesinde sigortacıları seçmesinin beklendiğini söyledi.

Ancak teknoloji devi Tencent ve Çin’in en büyük nakliye şirketlerinden Cosco’yu da listeye ekleyen Pentagon’un bu hamlesi bankaların risk-ödül hesaplarını değiştirme tehdidi yaratıyor.

Her ne kadar bankaların listedeki şirketlerle çalışmasına doğrudan yasal kısıtlamalar getirmese de, bankaları zor bir itibar sorusuyla yüzleşmeye zorlayacak: Bir banka, ABD’nin Çin ordusuyla bağlantılı olduğunu söylediği bir şirketin hisselerini finanse edebilir mi?

ABD’li danışmanlık şirketi The Asia Group’un Çin ülke direktörü Han Shen Lin, “Ne yazık ki, müşteri isimlerinin rastgele kara listelerde yer alması bugünlerde bankacılığın daha yaygın bir özelliği haline geliyor ve bu da risk yaratıyor” dedi. “Bankaların yapabileceği en fazla şey işlerini ve müşteri karmalarını buna göre yeniden konumlandırmaktır” diye ekledi.

Financial Times’a konuşan Lin, listeye dahil edilmenin “bir yaptırımla aynı ağırlığı taşımadığını, ancak bankaların sadece olumsuz manşetlerden kaçınmak için bu isimlere maruz kalmayı önleyici olarak azaltabilecekleri kadar yakın olduğunu” söyledi.

Pentagon’un hamlesinin ardından ABD bankalarının katılımlarını sürdürüp sürdürmeyecekleri belli değil. Goldman Sachs, Bank of America ve JPMorgan yorum yapmayı reddetti ve Morgan Stanley yorum talebine yanıt vermedi.

Gerilim ticari anlaşmalarda belirsizliğe yol açıyor

Bu eylem, ABD-Çin gerilimlerinin anlaşmaları giderek daha fazla belirsizliğe sürüklediğinin son işareti. Listedeki şirketlerle bağları koparmaya yönelik herhangi bir hareket bankalar için maliyetli olabilir. Özellikle Tencent, ABD kurumlarının en önemli Çinli müşterileri arasında yer alıyor.

Londra Borsası Grubu’nun rakamlarına göre, teknoloji devinin ana şirketi, ilk halka arz yılı olan 2004 ile 2023 yılları arasında 524 milyon dolar yatırım bankacılığı ücreti ödedi. Morgan Stanley, BofA, Goldman ve Citi bu ödemelerden en çok yararlananlar oldu.

LSEG verilerine göre, Goldman yatırım bankacılığı faaliyetlerinden en çok ücret alan üçüncü şirket olmasına rağmen, CATL yabancı bankalardan daha az yararlandı ve ücretlerinin aslan payı China Securities ve CICC’ye gitti.

CATL ve Tencent, ABD savunma bakanlığı ile görüşmelerin başarısız olması halinde Pentagon listesine alınmaya itiraz etmek için yasal işlem planladıklarını söyledi.

Tencent’in kurucusu ve başkanı Pony Ma, şirketin “ne bir Çin askeri şirketi ne de Çin savunma sanayi üssüne katkıda bulunan bir askeri-sivil füzyon şirketi” olduğunu söyledi.

CATL “hiçbir zaman askerlikle ilgili bir iş ya da faaliyette bulunmadığını” söylerken, Cosco da listede yer alan şirketlerin hiçbirinin “Çin askeri şirketi” olmadığını ve “bu konuyu açıklığa kavuşturmak için” ABD makamlarıyla temasa geçeceğini söyledi.
Bu hamle, 2023 yılında İsviçreli tarım kimyasalları şirketi Syngenta’nın Şanghay borsasında 9 milyar dolarlık ilk halka arzı için bankaları işe almak istemesi üzerine bankaların yaşadığı ikilemi yansıtıyor.

ABD Savunma Bakanlığı Syngenta’nın sahibi devlete ait ChemChina’yı “Çin askeri şirketleri” listesine aldığı için bankalar anlaşmada çalışıp çalışamayacakları konusunda tereddüt yaşadı.

Goldman, JPMorgan, Morgan Stanley, UBS ve HSBC’deki bankacılar, Syngenta sonunda planı iptal etmesine rağmen, listede rol almak için lobi yaptılar.

CATL yatırımcılara dolara erişimin listeye girme gerekçesinin önemli bir parçası olduğunu söyledi. Şirketin 31 Mart itibariyle 289 milyar Rmb (40 milyar $) nakdi bulunuyor ancak Çin’in sıkı sermaye kontrolleri sistemi, belirli bir eşiğin üzerindeki denizaşırı doğrudan yatırımlar için hükümet onayı alınması gerektiği anlamına geliyor.

Pentagon’dan Çin ordusuyla bağlantılı olduğu iddia edilen şirketler listesine yeni eklemeler

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Biden yönetimi, Ukrayna’ya son askeri yardım paketini açıklayacak

Yayınlanma

ABD, Savunma Bakanı Lloyd Austin’in 9 Ocak’taki Almanya ziyareti sırasında Ukrayna’ya yönelik son askeri yardım paketini açıklamaya hazırlanıyor. Pentagon yetkilileri, Donald Trump’ın göreve başlamasından önce vaat edilen silahların büyük kısmının teslim edilmesi planlandığını belirtiyor.

Associated Press’in Pentagon’dan iki yetkiliye dayandırdığı haberine göre, ABD Başkanı Joe Biden yönetimi, Savunma Bakanı Lloyd Austin’in 9 Ocak’ta Almanya’ya yapacağı ziyaret sırasında Ukrayna’ya yönelik son askeri yardım paketini duyuracak.

Kaynaklardan birinin belirttiğine göre, seçilmiş Başkan Donald Trump’ın göreve başlamasından önce vaat edilen silahların büyük bölümünün teslim edilebilmesi için paket mevcut stoklardan oluşturulacak.

Yetkililer paketin kesin tutarını açıklamazken, Kongre tarafından onaylanan Ukrayna finansmanından kalan 4 milyar doların tamamını içermeyeceğini belirttiler.

Pentagon yetkilileri, Donald Trump’a Kiev’e sağlayabileceği “birkaç milyar dolardan fazla” miktarın kalacağını öngörüyor. Teslimatların hangi silahları içereceği henüz açıklanmadı.

ABD’nin Ukrayna’ya yönelik son askeri yardım paketi 30 Aralık’ta açıklanmıştı.

O dönemde Joe Biden, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’ne yüz binlerce topçu mühimmatı ve füze gönderilmesi talimatını vermişti.

Paketin toplam tutarı 2,5 milyar dolara ulaşmıştı. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, kasım ayında görevden ayrılacak başkan yönetiminin, Donald Trump’ın göreve başlamasından önce mali yardımların “her bir dolarını” Ukrayna’ya ulaştırmayı planladığını söylemişti.

Trump’ın basın toplantısı: İzolasyonizme eşlik eden yayılmacılık

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Pentagon’un Ukrayna’ya yardım koordinatörü istifa etti

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanlığı’nın Ukrayna’ya askeri yardım koordinatörü Laura Cooper, 20 yıllık görevinden istifa etti. Cooper’ın ayrılığı, Donald Trump’ın başkanlık seçimindeki zaferinin ardından ABD Savunma Bakanlığı’nda yaşanan personel değişikliklerinin bir parçası olarak görülüyor.

Politico‘ya göre, ABD Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) Rusya, Ukrayna ve Avrasya konularından sorumlu eski müsteşarı Laura Cooper, görevinden istifa etti.

Cooper, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri müdahalesinin başlangıcından bu yana Ukrayna’ya yapılan askeri yardımların koordinasyonunda önemli bir rol oynamıştı.

Cooper, Pentagon’da 20 yılı aşkın süre çalıştı. Kiev’de, Cooper’ın “dürüst bir arabulucu olarak” tanındığı ve Ukrayna hükümetinin birçok yetkilisiyle iyi ilişkiler içinde olduğu bildiriliyor.

Politico, Cooper’ın istifasını, ABD Savunma Bakanlığı’nda Donald Trump’ın başkanlık seçimlerini kazanmasının ardından artan endişelerle ilişkilendiriyor. Yeni yönetimin, kariyer memurlarının sayısını azaltması bekleniyor.

Daha önce ABD’nin yeni başkanı olarak seçilen Donald Trump, Pentagon’un başkan yardımcıları için adaylarını belirledi.

Bunlardan biri, Beyaz Saray’ın İdari ve Bütçe Yönetimi’nde eski bir çalışan olan Michael Duffy oldu. Duffy, 2019’da Pentagon’a, Ukrayna’ya yapılacak 250 milyon dolarlık askeri yardım paketini engellemeyi talep etmişti.

Pentagon, Ukrayna için 2027 yılına kadar olan destek planını açıkladı

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English