ABD’nin ticaret politikasında yarım asırlık Jackson-Vanik düzenlemesi, küresel ticaretin geleceğini şekillendirmeye devam ediyor. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) danışmanı ve Rusya’nın DTÖ katılım müzakerelerinin baş müzakerecisi Maksim Medvedkov, Donald Trump’ın başkanlık dönemi ve piyasa ekonomisi statüsü tartışmaları ışığında, dünya ticaretinde yeni bir dönemin başlayabileceğine dikkat çekti.
DTÖ üyeliği süreçleri ve anti-damping uygulamaları, ülkelerin ticari ilişkilerini derinden etkilerken, çevresel düzenlemeler de yeni ticaret bariyerleri olarak öne çıkıyor.
Medvedkov, Kommersant gazetesinde yayımlanan analizinde, “Donald Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşü, bazı ülkelere yönelik gümrük vergilerinin artırılması ihtimalini gündeme getiriyor,” değerlendirmesinde bulundu.
Medvedkov’a göre, potansiyel hedefler arasında Kanada, Meksika, AB ve Çin bulunuyor.
“Bu tür kararlar, ABD’nin DTÖ da dahil olmak üzere birçok ticaret anlaşması kapsamındaki yükümlülüklerine aykırı olacak ve küresel ekonomideki hassas dengeyi bozabilecek kapsamlı ticaret savaşlarının başlamasına yol açabilir,” ifadelerini kullanan Medvedkov, bu yaklaşımın Amerikan ticaret politikasının tarihsel zihniyetiyle uyumlu olduğunu vurguladı.
Bunun yanı sıra Medvedkov, “50 yıl önce ABD’de kabul edilen ve Jackson-Vanik düzenlemesi olarak bilinen ticaret yasası değişiklikleri, Washington’ın ‘piyasa dışı ekonomilere’ sahip ülkelere karşı ticari ayrımcılık yapma olasılığını yasal hale getirdi,” açıklamasında bulundu.
Bu düzenleme, ABD’nin anlayışına göre göç özgürlüğüne uymayan piyasa dışı ekonomilere Normal Ticari İlişkiler Rejiminin (NTIR) uygulanmasının reddedilmesine izin veriyor.
“ABD Ticaret Bakanlığı’nın ‘piyasa dışı ekonomi’ statüsündeki ülkeler listesinde şu anda Ermenistan, Gürcistan, Kırgızistan, Moldova, Tacikistan, Çin ve Vietnam bulunuyor,” bilgisini paylaşan Medvedkov, DTÖ üyesi olmayan ülkeler arasında ise Azerbaycan, Belarus, Türkmenistan ve Özbekistan’ın yer aldığını belirtti.
Uzman, “AB’nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması kapsamında 2026’dan itibaren artan sayıda ürünün ithalatından özel bir vergi alınacak,” bilgisini paylaşarak, “Bu mekanizma, piyasa dışı ekonomilere yönelik özel anti-damping vergisi gibi çalışacak ve AB ile ticaret yapan ülkelerin doğal rekabet gücünü göz ardı edecek,” değerlendirmesinde bulundu.
Medvedkov, şöyle devam etti: “Durum henüz çıkmaz değil. DTÖ kuralları yardımcı olabilir. Bu organizasyonun işleyişindeki tüm sorunlara rağmen, çok taraflı ticaret sisteminin tek yasal temeli olmaya devam ediyor.”