Bizi Takip Edin

Diplomasi

BM Genel Kurulu haftası New York’ta başladı

Yayınlanma

Birlemiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nun 78. oturumunun üst düzey haftası New York’ta başlıyor. Devlet başkanları, başbakanlar, dışişleri bakanları ve uluslararası örgütlerin üyeleri de dahil olmak üzere dünya liderlerinin bir araya geldiği üst düzey zirve 19-23 Eylül ve 26 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek.

Bu yılki tema “Güveni yeniden inşa etmek ve küresel dayanışmayı yeniden canlandırmak”.

Temanın, dünya liderlerini BM’nin 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi için son tarihi içeren 2030 gündemini değerlendirmeye sevk etmesi hedefleniyor. BM Genel Sekreteri Guterres,  “Herkes için barış, refah, ilerleme ve sürdürülebilirliği” teşvik etmek amacıyla bu hedeflere yönelik “eylemin hızlandırılması” çağrısında bulunuyor.

Ukrayna’daki savaş, Libya’daki ölümcül seller, Afrika kıtasındaki çok sayıda darbe, Kuzey ve Güney’in ekonomik finansmanı, Haiti’deki şiddet krizi ve iklim değişikliği zirvenin öne çıkan gündemleri arasında.

Koronavirüs pandemisinin başlangıcından bu yana ilk kez sağlık sınırlamaları olmaksızın üst düzey bir hafta düzenleniyor, katılımcılar tüm etkinliklerde şahsen konuşmak zorunda, video mesajlarına izin verilmiyor.

Güvenlik Konseyi Daimi Üyelerinden sadece Biden katılıyor

Üst düzey hafta, etkinliğin ana içeriğini oluşturacak genel siyasi tartışmaların bir parçası olarak 78. Genel Kurul Başkanı Dennis Francis ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in konuşmalarıyla başlayacak. Ardından, alışılageldiği üzere, Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva konuşacak. ABD Başkanı Joe Biden bu yıl Genel Kurul’a katılacak tek P5 (BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri) lideri olacak. Birleşik Krallık, Çin, Rusya ve Fransa liderlerinin bu yıl New York’u ziyaret etme planları bulunmuyor. Bu durum zirvenin etkisini azaltıyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Kral Charles’ı selamlamak ve Nijer’den Sudan’a devam eden durumlarla ilgili çalışmalar yapmak üzere evinde kalıyor. İngiltere Başbakanı Rishi Sunak da ülkesi için nadir görülen bir şekilde katılmamaya karar verdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında UCM’nin tutuklama kararı var. Çin lideri Xi Jinping ise BM Genel Kurullarına katılmıyor.

İsviçre Büyükelçisi Pascale Baeriswyl, CNN’e verdiği demeçte, salonda ABD ve Çin arasında artan bir rekabet olduğunu belirtti.

Bu arada Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy bir ilk olarak zirveye bizzat katılacak ve 19 Eylül’de konuşma yapması planlanıyor. Zelenskiy’nin ayrıca perşembe günü Washington’da Biden ile de görüşmesi bekleniyor.

Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov yüksek düzeyli haftada Rus delegasyonuna liderlik ediyor. Lavrov’un konuşmasının 23 Eylül’de yapılması planlanıyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı, bakanın Genel Kurul oturumu çerçevesinde yaklaşık 20 ikili görüşme gerçekleştirmeyi planladığını açıkladı.

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile Rusya, Ukrayna ve Türkiye arasında bire bir özel görüşmeler de yapılacak. BM Rusya’yı Karadeniz tahıl anlaşmasına yeniden dahil etmek istiyor. Ancak Rusya ve Ukrayna New York’ta bir araya gelmeyecek.

Zelenskiy’nin konuşması sırasında Lavrov’la karşı karşıya gelmesinden endişe ediliyor.

Çin heyetine ise Başkan Yardımcısı Han Zheng liderlik ediyor.

Zirvenin oturum aralarında liderler arası ikili görüşmeler gerçekleşmesi bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da BM Genel Kurulu için gittiği New York’taki Türkevi’nde liderlerle görüşmeler gerçekleştirecek.

Bu arada Prens William ile eşi Galler Prensesi Catherine, William’ın Earthshot iklim çabasının tanıtımı için pazartesi BM Genel Sekreteri Guterres ile görüştü.

Diplomasi

AB, Rusya’dan tarım ürünü ve gübre ithalatına yeni gümrük vergileri getirdi

Yayınlanma

Avrupa Birliği Konseyi, Rusya ve Belarus’tan ithal edilen tarım ürünleri ve gübrelere yeni gümrük vergileri getirme kararı aldı. 1 Temmuz’da yürürlüğe girecek olan önlemlerle Rusya ekonomisinin zayıflatılması ve Avrupa’nın ‘ekonomik güvenliğinin’ artırılması hedefleniyor.

Avrupa Birliği (AB) Konseyi, Rusya ve Belarus’tan ithal edilen tarım ürünleri ve gübrelere yönelik yeni gümrük vergileri uygulanacağını duyurdu.

Daha önce kısıtlamalara tabi olmayan ürünleri kapsayacak olan karar, 1 Temmuz’da yürürlüğe girecek.

AB Konseyi, kararın “Rusya’nın savaş ekonomisini zayıflatmanın yanı sıra” birliğin Rusya ve Belarus’a olan bağımlılığını azaltmayı amaçladığını bildirdi.

Açıklamada, yeni vergilerin 2023 yılında Rusya’dan yapılan tüm tarımsal ithalatın yaklaşık yüzde 15’ini etkileyeceği ve bazı azotlu gübre türlerini de kapsayacağı belirtildi.

Polonya İktisadi Kalkınma ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Michał Baranowski, önlemlerin Avrupa ülkelerinin “ekonomik güvenliğini artırması” gerektiğini söyledi.

Vergiler kademeli olarak artırılacak

AB Konseyi’nin açıklamasına göre, tarifeler üç yıllık bir süreçte kademeli olarak artırılacak ve Avrupa’daki üreticilerin korunmasını garanti altına almak için önlemler dikkatle izlenecek.

Avrupa Parlamentosu’nun mayıs ayında aldığı karara göre, mevcut yüzde 6,5’lik orana ilk etapta ton başına 40 ila 45 avro eklenecek.

2028 yazına gelindiğinde ise bu oran azotlu gübreler için ton başına 315 avroya, karmaşık gübreler için ise 430 avroya ulaşacak.

AB Konseyi verilerine göre, birlik ülkeleri 2023 yılında Rusya’dan 1,28 milyar avro değerinde yaklaşık 3,6 milyon ton gübre ithal etti.

Kremlin’den karara sert tepki

Kremlin, AB’nin gümrük vergilerini artırma kararını “ayağına kurşun sıkmak” olarak nitelendirdi.

Sözcü Dmitriy Peskov, “Sonuçta Avrupa Birliği, azotlu gübreleri daha yüksek fiyata ve daha düşük kalitede alacak, çünkü bizim gübrelerimiz, azotlu olanlar da dahil olmak üzere, en yüksek kalitededir,” ifadelerini kullandı.

AB’den Rusya ile iş yapan Çin bankalarına yaptırım hazırlığı

Okumaya Devam Et

Diplomasi

UAEA’nın İran kararı sonrası Tahran’dan uranyum hamlesi

Yayınlanma

Tahran yönetimi UAEA’nın İran kararı üzerine yeni uranyum zenginleştirme tesisi kuracağını duyurdu.

UAEA Yönetim Kurulu, İran’ın nükleer programıyla ilgili BM Güvenlik Konseyi yaptırımlarını tetikleyebilecek kararı kabul etti. Karar üzerine İsrail uluslararası topluma İran’a müdahale etmesi yönünde çağrı yaparken Tahran ise tepki olarak yeni uranyum zenginleştirme tesisi kuracağını duyurdu.

Birleşmiş Milletlerin (BM) nükleer denetim kurumu olan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) 35 üyeli Yönetim Kurulu, yaklaşık 20 yıl aradan sonra ilk kez İran’ı nükleer silahların yayılmasını önlemeye yönelik yükümlülüklerini ihlal etmekle suçladı. Bu karar, BM Güvenlik Konseyi’nin İran yaptırımlarını yeniden devreye sokma ihtimalini güçlendirdi.

Bu önemli adım, ABD Başkanı Donald Trump’ın 2018’de İran ile dünya güçleri arasında yapılan nükleer anlaşmadan çekilmesiyle tırmanan UAEA-İran gerginliklerinin sonucu olarak görülüyor. Söz konusu anlaşmanın çökmesiyle birlikte taraflar arasında birçok kriz patlak vermişti.

İran, kendisine karşı alınan karar ve kınamalara karşı oldukça sert tepkiler vermesiyle bilinirken, bu karar son yıllardaki en sert çıkışlardan biri olarak dikkat çekiyor. Tahran yönetiminin bu karara nükleer faaliyetlerini tırmandırarak karşılık vereceği beklentisi, İran ile ABD arasında yürütülen ve İran’ın hızlanan nükleer programını sınırlamayı amaçlayan mevcut müzakereleri daha da karmaşık hale getirebilir.

İran, UAEA’yı nükleer sırlarını İsrail’e sızdırmakla suçladı

Karar, ayrıca bölgedeki gerginliğin tavan yaptığı bir dönemde geldi. ABD’nin bölgedeki diplomatik personelini geri çekmesi ve Donald Trump’ın bölgenin tehlikeli hale geldiği uyarısıyla birlikte, “Washington’un İran’ın nükleer silah edinmesine izin vermeyeceğiz” yönündeki açıklamaları da dikkat çekiyor.

Kapalı kapılar ardında yapılan toplantıya katılan diplomatlara göre, ABD, İngiltere, Fransa ve Almanya tarafından sunulan karar tasarısı 19 ülkenin desteğiyle kabul edildi. 11 ülke çekimser oy kullanırken, Rusya, Çin ve Burkina Faso karşı oy verdi.

İran’a ağır suçlama

Reuters tarafından görülen karar metninde, 31 Mayıs’ta UAEA’nın üye ülkelere gönderdiği kapsamlı rapora dayanarak İran’ın yükümlülüklerini ihlal ettiği belirtiliyor.

Metinde şu ifadeler yer alıyor: “(İran’ın) Birden fazla bildirilmemiş yerde, beyan edilmemiş nükleer malzeme ve faaliyetler konusunda Ajansa tam ve zamanında işbirliği sağlama yükümlülüklerini yerine getirmemesi, Ajansın 12.C maddesi kapsamındaki Güvenlik Anlaşması yükümlülüklerine uymadığı anlamına gelmektedir.”

Kararın merkezindeki en önemli unsurun, İran’ın bildirilmemiş bazı tesislerde bulunan uranyum izlerine dair UAEA’ya inandırıcı açıklamalar sunmadığı iddiası olduğu anlaşılıyor.

Kararda, nükleer malzemenin silah ve benzeri patlayıcı unsurlara yönlendirilmediğinin doğrulanmasını sağlamak için İran’ın yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi ve bekleyen tüm güvenlik sorunlarını netleştirmek amacıyla acilen şu adımları atması gerektiği kaydedildi:

“İran’da iki beyan edilmemiş yerde tespit edilen insan kaynaklı uranyum parçacıklarının varlığına ilişkin teknik olarak inandırıcı açıklamalar sunması, söz konusu nükleer malzemenin veya nükleer bulaşmış ekipmanların mevcut konumlarını Ajansa bildirmesi, UAEA’nın bu amaçla talep ettiği tüm bilgi, belge ve cevapları sağlaması, kurumun gerekli gördüğü yer ve malzemelere erişim sağlaması, ayrıca Ajansın uygun göreceği örneklerin alınmasına izin vermesi.”

FP: ABD anlaşma değil teslimiyet istiyor

ABD istihbarat servisleri ve UAEA, İran’ın 2003 yılına kadar gizli, koordineli bir nükleer silah programı yürüttüğüne ancak bu programın daha sonra durdurulduğuna inanıyor. Ancak bu süreçten sonra birkaç yıl boyunca bazı gizli deneylerin sürdüğü yönünde iddialar var. UAEA Başkanı Rafael Grossi, bu hafta yaptığı açıklamada, son bulguların bu genel değerlendirmeyle büyük ölçüde tutarlı olduğunu ileri sürdü.

Tahran ise, nükleer silah geliştirmeyi hiçbir zaman hedeflemediğini savunuyor.

Kararda İran’ın BM Güvenlik Konseyi’ne sevk edilmesinden bahsedilse de diplomatlar bunun için ayrı bir ikinci karar tasarısına ihtiyaç olduğunu belirtiyor. İran, en son 2005 Eylül ayında yükümlülüklerini yerine getirmediği ilan edildikten sonra, 2006 Şubat ayında BM Güvenlik Konseyi’ne sevk edilmişti.

İsrail’den açıklama gecikmedi

UAEA kararı sonrası İsrail’den uluslararası topluma İran’a karşı harekete geçme çağrısı geldi.

İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Oren Marmorstein, “sistematik şekilde gizli nükleer silah programı yürüttüğünü” öne sürdüğü İran’ın hızla yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum biriktirdiğini ve Tahran’ın nükleer programının barışçıl olmayan amaçlar için olduğunu iddia etti.

İran’ın ilk tepkisi: Daha fazla uranyum zenginleştirme…

İran ise UAEA kararına tepki olarak yeni uranyum zenginleştirme tesisi kuracağını duyurdu.

İran devlet televizyonuna göre, İran Dışişleri Bakanlığı ve Atom Enerjisi Kurumu, yaptıkları ortak açıklamayla, UAEA Yönetim Kurulunda İran aleyhinde alınan kararı kınadı.

Açıklamada kararın, teknik ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu ve UAEA Yönetim Kurulu’nun “siyasi amaçlara dayalı bir araç olarak” kullanıldığı ifade edildi.

Karara tepki olarak, İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed İslami’nin talimatıyla güvenli bir yerde yeni bir zenginleştirme merkezinin açılacağı belirtildi.

Bununla birlikte Fordo’daki uranyum zenginleştirme tesisinde eski nesil santrifüjlerin uranyumu daha hızlı zenginleştirecek altıncı nesil santrifüjlerle değiştirileceği bilgisi verildi.

Karara karşılık atılacak diğer adımların daha sonra duyurulacağı aktarıldı.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Vučić’ten Ukrayna’ya ‘toprak bütünlüğü’ desteği ve yeniden inşa sözü

Yayınlanma

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vučić, Odessa’da düzenlenen Ukrayna-Güneydoğu Avrupa zirvesinde ülkesinin Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü desteklediğini belirtti. Vučić ayrıca, savaşın ardından Ukrayna şehirlerinin yeniden inşasına katılmaya ve insani yardım sağlamaya hazır olduklarını ifade etti.

Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vučić, Odessa’da düzenlenen Ukrayna-Güneydoğu Avrupa zirvesinde yaptığı konuşmada, ülkesinin Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü desteklediğini ve savaş sonrası yeniden inşa sürecine yardım etmeye hazır olduğunu açıkladı.

Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı askeri müdahalenin başlangıcından bu yana bir ilk olan 11 Haziran’daki bu ziyaret, Güneydoğu Avrupa ülkelerinin Ukrayna’ya desteğini pekiştirmeyi amaçlıyor.

RBK-Ukrayna‘nın aktardığına göre Vučić, Sırbistan’ın uluslararası hukuk ilkelerine ve Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’na bağlılığını vurguladı.

Vučić, “Sırbistan, temelinde BM tarafından tanınan devletlerin toprak bütünlüğünün korunması ilkesi yatan BM Şartı’na ve uluslararası hukuk normlarına sıkı ve sarsılmaz bir şekilde bağlı kalmaya devam edecektir. Bu pozisyonu her zaman savunduk ve gelecekte de bu pozisyonda kalmaya devam edeceğiz,” ifadelerini kullandı.

Rusya istihbaratı: Sırp savunma sanayii Rusya’yı arkadan vurmaya çalışıyor

Yeniden inşa teklifi

Konuşması sırasında Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’e doğrudan seslenen Sırp lider, savaş sona erdikten sonra Belgrad’ın Ukrayna topraklarının yeniden inşasına katılması yönünde bir teklifte bulundu.

Vučić, “Sırbistan, bir veya iki şehrin ya da küçük bir bölgenin yeniden inşasını üstlenmeye hazır. Bunun Ukrayna halkı için büyük bir anlam taşıyacağını düşünüyorum,” dedi.

Sırbistan Cumhurbaşkanı ayrıca, Ukrayna’nın Sırbistan’dan gelecek insani yardımlara her zaman güvenebileceğini de sözlerine ekledi.

Vučić, “Diyaloğa açığız ve nerede faydalı olabileceğimizi duymaya hazırız. Umarım büyük sözler sarf etmeden, bunu gerçekten hak eden Ukrayna halkı için somut bir şeyler yapmayı başarırız,” diye konuştu.

Ziyaret önceden planlanmıştı

Aleksandar Vučić’in 11 Haziran’da Ukrayna’ya gerçekleştirdiği ziyaret, Rusya’nın başlattığı geniş çaplı savaşın başlangıcından bu yana bir ilk olma özelliği taşıyor.

Odessa’daki zirve, Güneydoğu Avrupa ülkeleriyle işbirliğini güçlendirmek ve Ukrayna’ya yönelik desteği pekiştirmek amacıyla düzenlendi.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy, daha önce Vučić’in ziyaretine yönelik hazırlıklar hakkında bilgi vermişti.

Zelenskiy, mayıs ayı sonunda Telegram kanalından yaptığı bir paylaşımda, Sırp mevkidaşı ile görüşmeler gerçekleştirdiğini, bu görüşmelerde bir toplantı takvimi üzerinde anlaştıklarını ve iletişimde kalma kararı aldıklarını belirtmişti.

Zaharova: Rusya, Sırbistan’dan askeri ürün ‘sızıntısının’ durdurulmasını bekliyor

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English