Bizi Takip Edin

ASYA

Çin ve Güney Kore Dışişleri Bakanları görüştü: İkili ilişkide istikrar ve süreklilik vurgusu

Yayınlanma

Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ve Güney Koreli mevkidaşı Cho Tae-yul arasındaki ilk telefon görüşmesinde Pekin, Seul’e ‘istikrar ve sürekliliği’ koruma sözü verdi. Seul’den yapılan açıklamaya göre, ikili ayrıca Çin, Güney Kore ve Japonya arasında yapılacak bir zirve için hazırlıkların hızlandırılması konusunda da anlaştı.

Çin, Dışişleri Bakanları Wang Yi ve Cho Tae-yul arasındaki ilk telefon görüşmesinde Güney Kore’yi Pekin’e karşı “dostane” bir politika izlemeye çağırdı.

İkili salı günü, Cho’nun Seul’ün yeni dışişleri bakanı olmasından yaklaşık bir ay sonra – ki bu bir gecikme olarak görülüyordu – telefon görüşmesini gerçekleştirdi.

Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada Wang, Çin’in Güney Kore politikasında “istikrar ve sürekliliği” koruyacağını söylerken, Seul’ü Pekin’e karşı “olumlu, objektif ve dostane” bir politika izlemeye çağırdı.

Wang, “Çin, Güney Kore’ye yönelik politikasında istikrar ve sürekliliği korumakta ve Güney Kore’yi her zaman önemli bir işbirliği ortağı olarak görmektedir” dedi ve şöyle devam etti: “Güney Kore’nin Çin’e karşı olumlu, tarafsız ve dostane bir politika izlemesini, tek Çin ilkesine bağlı kalmasını, Çin-Güney Kore ilişkilerinin siyasi temelini korumasını ve ikili ilişkileri sağlıklı ve istikrarlı bir gelişme yoluna sokmasını umuyoruz.”

‘Tek Çin’ ilkesi vurgusu

Yemin ederek 12 Ocak’ta göreve başlayan Cho, ABD, Japonya, Avustralya ve Vietnam’dan mevkidaşlarıyla görüştü.

Güney Kore medyasına göre selefi Park Jin göreve geldikten dört gün sonra Wang ile bir video görüşmesi gerçekleştirdi ancak Çinli bakanın geçen ay Afrika ve Tayland’a yaptığı seyahatler de dahil olmak üzere yoğun programı nedeniyle Cho’nun Wang ile görüşmesi daha erken bir tarihe alınamadı.

Çin’in Doğu Asya’daki komşusuyla ilişkileri son yıllarda Seul’ün ABD ile yakınlaşması ve Devlet Başkanı Yoon Suk-yeol’un Pekin’in gerekirse güç kullanılarak yeniden birleşeceklerini vurguladığı Tayvan’la ilgili tartışmalı açıklamaları nedeniyle gerilmişti.

Pekin’in açıklamasına göre Cho, Wang’a ülkenin “tek Çin” pozisyonunun değişmediğini söyledi. Seul, ABD ve Japonya gibi diğer müttefiklerinin aksine, Tayvan’da geçen ay yapılan seçimlerin ardından seçilen başkan William Lai Ching-te’yi tebrik etmedi.

Seul Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Wang, Cho’yu ziyaret için Pekin’e davet etti ve Güney Koreli bakan da “karşılıklı olarak uygun bir zamanda” bunu yapmayı kabul etti.

Japonya ile üçlü zirve planı

Açıklamada ikilinin ayrıca Çin, Güney Kore ve Japonya arasında 2019’dan bu yana ilk kez düzenlenecek bir zirve için hazırlıkların hızlandırılması konusunda da mutabık kaldıkları belirtildi.

Güney Kore gazetesi JoongAng Ilbo, diplomatik bir kaynağa dayandırdığı haberinde zirvenin bu yılın ilk yarısında, Çin’in “iki oturumlu” yıllık parlamento toplantılarının ardından yapılmasının muhtemel olduğunu belirtti.

Wang ve Cho görüşmede Kuzey Kore’yi de ele aldı ve Wang şunları söyledi: “Yarımadadaki mevcut gerilimin bir sebebi var. Tüm tarafların sakin ve itidalli olmalarını, gerilimi tırmandıracak söz ve eylemlerden kaçınmalarını ve meşru kaygılarını diyalog ve istişare yoluyla çözmelerini umuyoruz.”

Güney Kore’den yapılan açıklamaya göre Cho, Kuzey Kore’nin “son provokasyonları” ve Rusya ile askeri bağları konusundaki endişelerini dile getirdi ve Çin’den Pyongyang’ın nükleer programının engellenmesine yardımcı olmak üzere “yapıcı rolünü” güçlendirmesini istedi.

Güney Kore, Çin’in Pyongyang’ın “askeri hırsı” üzerinde etkisi olduğuna inanırken Pekin, Seul, Washington ve Tokyo arasında artan savunma işbirliğinin Kore yarımadasındaki gerilimi tırmandırdığını düşünüyor.

İkili ticaret

Wang ekonomik konuların politize edilmemesi çağrısında bulunurken, her iki taraf da istikrarlı tedarik zinciri yönetiminin önemini vurguladı.

Güney Kore, 2023 yılında Çin ile 31 yıl sonra ilk kez ticaret açığı verdi ve Pekin’in ABD’nin kısıtlamaları sonrasın teknolojide kendine yeterlilik programını uygulamasıyla Çin, Güney Kore’den daha az çip ithal etti.

Ayrıca Seul’ün çoğunlukla Çin’den ithal ettiği tarımda gübre olarak kullanılan bir tür azot olan üre ihracatındaki gecikmelerden de şikayetçi olan Güney Kore’nin, ülke içindeki ürün sıkıntısı nedeniyle ihracatı sınırladığı düşünülüyor.

ASYA

Çin’in en büyük telekom yazılımı üreticisi DeepSeek destekli genişleme planlıyor

Yayınlanma

Çin’in en büyük telekom yazılım altyapısı sağlayıcısı, yapay zeka startup’ı DeepSeek ile çalışmanın şirketin Güneydoğu Asya, Afrika ve Orta Doğu’da genişlemek için kullanacağı kendi yapay zeka yeteneklerini geliştirmesine yardımcı olduğunu söylüyor.

AsiaInfo Technologies CTO’su Ouyang Ye, Nikkei Asia’ya verdiği özel bir röportajda şirketinin DeepSeek ile işbirliğine, bu yılın başlarında yapay zeka modeli geliştirmeye yönelik düşük maliyetli bir yaklaşımla küresel üne kavuşmasından çok önce başladığını söyledi.

Ouyang, AsiaInfo’nun Alibaba Could’un Tongyi Qianwen’i ve Bytedance’ın Doubao’su gibi diğer üst düzey Çin büyük dil modelleriyle yakın bir şekilde çalıştığını, ancak şirketin çeşitli yapay zeka çözümlerinin dağıtımını kolaylaştıran ve hızlandıran şeyin açık kaynaklı Deepseek modelinin yükselişi olduğunu söyledi.

“China Mobile, China Telecom ve China Unicom için telekom altyapısı yazılım çözümlerimiz DeepSeek’in modelini tamamen destekliyor” diyen Ouyang, ülkenin üç büyük telekom sağlayıcısına atıfta bulundu. Şirketinin sektörde DeepSeek’i yerleştiren ve tam olarak destekleyen ilk şirket olduğunu söyledi.

AsiaInfo ve Tsinghua Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre, DeepSeek’in modeli özellikle ağ arızalarının izlenmesi ve kablosuz iletişim performansının optimize edilmesi gibi özel teknik alanlarda iyi performans gösteriyor.

CTO, örneğin China Unicom’un Guangdong’daki yan kuruluşunun, hizmet verimliliğini optimize etmek için şubat ayında AsiaInfo’nun DeepSeek ile geliştirilmiş çözümlerini kullandığını söyledi. Bu girişim, eğitim maliyetlerini %75 oranında azalttı, yapay zeka asistanı yeteneklerini artırdı, yanıt sürelerini %200 oranında hızlandırdı ve insan-makine işbirliğinin verimliliğini %40 oranında artırdı.

Dünyanın önde gelen telekom yazılım altyapısı çözümleri tedarikçisi olan Hong Kong merkezli AsiaInfo, ABD merkezli Amdocs, Hindistanlı Infosys ve Polonyalı Comarch ile rekabet ediyor. Huawei, HPE, Cisco ve Nokia gibi bazı ağ ekipmanı üreticileri de bazı yazılım hizmetleri sağlamaktadır.

AsiaInfo, altyapı yazılımına ek olarak, ağ izleme yazılımı ve Çin’in 1,4 milyar nüfusunun telekom fatura bilgilerinin işlenmesi de dahil olmak üzere müşteri ve fatura yönetimi gibi iş ve operasyon destek sistemleri de sağlamaktadır.

AsiaInfo aynı zamanda Çin’in 5G özel ağları için en büyük yazılım sağlayıcısıdır ve China Nuclear Group ve Shougang Group gibi ülkenin önde gelen enerji sağlayıcıları ve çelik üreticilerinin yanı sıra madenciler ve rüzgar çiftliği operatörlerine hizmet vermektedir. Özel ağlar, fabrika otomasyonu gibi hizmetleri kolaylaştırmak için yerinde bağlantı sağlamak üzere işletmeler veya kuruluşlar tarafından kurulur.

Ouyang, AsiaInfo’nun denizaşırı genişlemesini artırmak için yapay zekadan yararlanabileceği konusunda iyimser olduğunu ve 5G özel ağlarının Orta Doğu, Afrika ve Güneydoğu Asya’da önemli bir büyüme faktörü olmasının beklendiğini söyledi. AsiaInfo’nun işlerinin çoğunluğu Çin’de ve denizaşırı ülkelere açılmak şirketin büyümeye yönelik temel stratejilerinden biri.

Üst düzey yönetici, “Bu yıl denizaşırı pazarda, özellikle de daha spesifik alan uzmanlığına sahip olduğumuz madenler, limanlar ve enerji alanlarında büyüme potansiyeli oldukça büyük” dedi.

AsiaInfo Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Edward Tian daha önce yaptığı açıklamada, geleneksel telekom pazarının ve harcamalarının 2024’te yavaşladığını, ancak müşterilerin hizmetlerinde bu teknolojileri benimsemeye başlamasıyla yapay zeka ve büyük dil modellerinin benimsenmesinin şirket için kilit büyüme faktörleri haline geldiğini söyledi.

AsiaInfo, yazılımının Nvidia, Huawei ve Hygon dahil olmak üzere farklı şirketlerin sunucuları ve diğer donanımları üzerinde çalışabildiğini söylüyor.

Çin’in önde gelen teknoloji şirketleri ve devlet kurumları DeepSeek’i benimserken, İtalya, Avustralya, Kanada ve Güney Kore gibi bazı hükümetler, hizmetin resmi cihazlarda kullanılmasını yasaklıyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin’den tüketimi artırmaya yönelik son 40 yılın ‘en kapsamlı’ planı

Yayınlanma

Çin, zayıf güveni ve deflasyonist baskıları tersine çevirmek için mücadele ederken iç tüketimi canlandırmak için yeni bir plan açıkladı: “Tüketimi Artırmaya Yönelik Özel Eylem Planı”.

Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Genel Ofisi ve Devlet Konseyi Genel Ofisi tarafından yayınlanan 30 maddelik plan, “tüketimi güçlü bir şekilde artırmayı, iç talebi genel olarak canlandırmayı ve kazançları yükselterek ve mali yükleri azaltarak harcama gücünü artırmayı” amaçlıyor.

Bu plan, Devlet Başkanı Xi Jinping’in geçen yılın sonlarında politika yapıcılara iç talebi artırmaya yönelmeleri için verdiği talimatı destekliyor.

Analistler, Çin’in yeni açıkladığı tüketim eylem planının, ülkenin kırk yılı aşkın bir süredir tüketici harcamalarını artırmaya yönelik yayınladığı en kapsamlı politika paketi olduğunu söyledi.

Çin’in bakanlar kurulu olan Devlet Konseyi’nin planı, gelirlerin artırılması, emlak ve hisse senedi piyasalarının istikrara kavuşturulması, tüketim ortamının iyileştirilmesi ve sağlık ve emeklilik hizmetlerinin iyileştirilmesine odaklanacak. Çin ekonomisi bu plan ile tüketim odaklı bir büyüme modeline geçmeye çalışıyor.

“Tüketimi Artırmaya Yönelik Özel Eylem Planı”na ilişkin haberler pazartesi günü hisse senedi piyasalarını canlandırdı.

Pazar günü geç saatlerde yapılan plan duyurusu, geçen hafta Pekin’de yapılan ve kanun yapıcıların tüketimi en önemli öncelik olarak yeniden vurguladığı “iki toplantı”nın ardından geldi.

Çin’de yurtiçi harcamalar, iki yıldan uzun bir süre önce Covid-19 karantinalarının sona ermesinden bu yana hanehalkının harcamalar konusunda ihtiyatlı davranması nedeniyle zayıf seyrediyor. Tüketici fiyatları şubat ayında deflasyona düştü, ancak rakamlar yeni ay yılı tatilinden olumlu etkilendi.

Çin’in geniş emlak sektöründeki yavaşlama, ekonomistlerin iç talebi güçlendirme çağrılarını da yeniden canlandırdı.

Pazartesi günü Ulusal İstatistik Bürosu tarafından açıklanan veriler, perakende satışların ocak ve şubat aylarında bir önceki yıla göre yüzde 4 artarak aralık ayındaki yüzde 3,7’lik artışı geride bıraktığını ve Reuters’in analistlerle yaptığı anketin tahminlerine paralel olduğunu gösterdi.

Politika yapıcılar geçtiğimiz eylül ayında ekonomiyi desteklemek için uzun zamandır beklenen bir paket açıklamış, ancak önlemler büyük ölçüde hisse senedi piyasalarına odaklanmış ve yatırımcıları hayal kırıklığına uğratmıştı.

Sekiz ana bölümden oluşan yen, plan, gelir artışı, hizmet tüketimi kalitesinin artırılması, büyük ölçekli tüketimin iyileştirilmesi ve tüketim ortamının iyileştirilmesi gibi faktörleri eş zamanlı olarak ele alıyor.

Asgari ücretin artırılması, eğitime verilen desteğin güçlendirilmesi ve çocuk bakımı için bir sübvansiyon sistemi kurulması taahhüdünü içeriyor – Çin’in nüfusu üç yıl üst üste azaldığı için özellikle acil bir konu.

Şanghay’daki Fudan Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olan Shi Lei, “Bu, Çin’in [1970’lerin sonlarındaki] reform ve dışa açılma sürecinden bu yana tüketimi teşvik etmeye yönelik en kapsamlı direktif” dedi ve ekledi: “Politikaya göre yetkililer istihdamı artırarak, asgari ücreti yükselterek ve ücretli yıllık izin sisteminin uygulanmasını hızlandırarak çalışanların gelirlerinin makul bir şekilde büyümesini teşvik edecek.”

South China Morning Post’a konuşan Shi, “Geçmişte politika yapıcılar [harcamaları artırmanın yollarını tartışırken] genellikle gelir artışını göz ardı ettiler,” dedi. “Aslında, tüketicilerin paraları varsa harcama yapmak için sizin teşvikinize ihtiyaçları yoktur ve paraları yoksa böyle bir teşvik işe yaramayacaktır” diye ekledi.

ING’nin büyük Çin baş ekonomisti Lynn Song, planın “hane halkının tüketim kapasitesini ve isteğini artırmaya önemli ölçüde odaklandığını” ve doğru uygulandığı takdirde “Çin’in tüketim odaklı bir büyüme modeline doğru ekonomik geçişine yardımcı olabileceğini” söyledi.

“Yön olumlu görünüyor, ancak uygulama her şeydir. Bu önlemlerin tüketici güvenini yeniden sağlıklı seviyelere yükseltmek için yeterli olacağı kesin değil,” diye yazan Song, yönetimin tüketimi artırmaya odaklanmasının, geçen yılın nispeten düşük bazıyla birleştiğinde, Çin’in tüketim büyümesinin 2025’te orta tek haneli bir büyüme oranına ulaşabileceği anlamına geldiğini de sözlerine ekledi.

Pazartesi günü açıklanan veriler de sanayi üretiminin 2025 yılının ilk iki ayında yıllık bazda %5,9 artarak aralık ayındaki %6,2’lik orandan yavaşladığını ancak analistlerin %5,3’lük artış beklentilerini aştığını gösterdi.

Yeni paket aynı zamanda “gelen” tüketimi de teşvik edecek. Pekin, pandemi sonrasında dış turizmi canlandırmak amacıyla geçtiğimiz yıl düzinelerce ülkeye vizesiz seyahat hakkı tanıdı.

Ayrıca “kar ve buz” gibi belirli turizm sektörlerini de vurguladı. Çin son yıllarda, eylül ayında Şanghay’da açılan dünyanın en büyüğü de dahil olmak üzere birçok kapalı kayak merkezi inşa etti.

Plana göre Çin’in ayrıca, borsayı istikrara kavuşturmak ve bireysel yatırımcılara uygun daha fazla tahvil ürünü geliştirmek için alınacak tedbirlerle emlak geliri kanallarını genişleteceği belirtiliyor.

Plan, çiftçilerin yasal olarak sahip oldukları evlerin değerlerinin kira düzenlemeleri, öz sermaye katılımı ve kooperatif modelleri yoluyla ortaya çıkarılmasının yollarının araştırılması çağrısında bulunuyor.

Konut ve otomobil gibi geleneksel tüketim sektörlerinin yanı sıra yapay zeka destekli ürünler, alçak irtifa ekonomisi gibi gelişmekte olan kategorileri de vurgulaması dikkat çekici.

Ayrıca, otonom sürüş, akıllı giyilebilir ürünler, ultra yüksek çözünürlüklü video, beyin-bilgisayar arayüzleri, robotik ve daha yaygın olarak 3D baskı olarak bilinen eklemeli üretim gibi yeni teknolojilerin ve ürünlerin geliştirilmesi ve uygulanmasını hızlandırarak yüksek büyüme oranına sahip yeni tüketim sektörleri yaratılacağı ifade ediliyor.

Stanford Üniversitesi Çin Ekonomisi ve Kurumları Merkezi’nde kıdemli araştırma görevlisi olan Xu Chenggang, Pekin’in tüketime yönelmesinin ekonomik durumun “ciddi” olduğunun resmi olarak kabul edildiğini gösterdiğini söyledi.

Devlet Bilgi Merkezi’nde araştırmacı olan Zou Yunhan da, tüketimin ekonomik büyümeyi artırmada giderek daha önemli bir rol oynadığını, ancak tüketici potansiyelini daha fazla ortaya çıkarma arayışında bazı zorlukların hala devam ettiğini söyledi.

Zou ileriye dönük olarak, eylem planının tam olarak uygulanması ve etkinliğinin sağlanması için tüm sektörlerin ortak çaba göstermesi çağrısında bulundu.

Okumaya Devam Et

ASYA

Rusya, Çin ve Hindistan’la petrol ticaretinde kripto para birimlerine yöneldi

Yayınlanma

Reuters‘ın haberine göre, Rusya, Batı yaptırımlarını aşmak için Çin ve Hindistan’la yaptığı petrol ticaretinde kripto para birimlerini kullanmaya başladı. Kripto para birimleri, uluslararası ödemelerde yaşanan zorlukları aşmak ve işlemleri hızlandırmak için kullanılıyor. Bu yöntemin henüz küçük bir hacmi kapsadığı belirtilse de, işlem sayısının giderek arttığı ifade ediliyor.

Reuters haber ajansının konuya vakıf dört kaynağa dayandırdığı haberine göre Rusya, Batı yaptırımlarını aşmak amacıyla Çin ve Hindistan ile yaptığı petrol ticaretinde kripto para birimlerini kullanıyor.

Kaynaklar, sistemin işleyişini şu şekilde açıklıyor: Rus petrolünü satın alan Çinli veya Hintli alıcı, aracı bir ticaret şirketine yuan veya rupi cinsinden ödeme yapıyor.

Bu para bir off-shore hesabına aktarılıyor ve ardından Bitcoin, Ethereum veya Tether gibi stabil kripto paralara dönüştürülüyor.

Daha sonra bu kripto paralar başka bir hesaba aktarılıyor ve Rusya’da rubleye çevriliyor.

Reuters‘a konuşan kaynaklar, kripto para birimiyle yapılan işlemlerin henüz Rus petrol ticaretinin küçük bir bölümünü oluşturduğunu belirtiyor.

Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), bu ticaretin yıllık değerini 192 milyar dolar olarak tahmin ediyor. Fakat, bu türden işlemlerin sayısının giderek arttığı vurgulanıyor.

Kaynaklar, Batı yaptırımları kaldırılsa ve Rus petrol şirketlerinin yeniden dolar kullanmasına izin verilse bile, Rusya’nın petrol ticaretinde kripto para birimlerini kullanmaya devam etmesinin muhtemel olduğunu belirtiyor.

Kaynaklara göre, kripto para birimleri, işlemleri daha hızlı gerçekleştirmeye ve uluslararası ödemelerde yaşanan zorlukların üstesinden gelmeye yardımcı olan kullanışlı bir araç.

Geçtiğimiz yıl, Rus emtia şirketlerinin Çin ile ticarette kripto para birimi kullanmaya başladığı ortaya çıkmıştı.

Bloomberg‘in haberine göre, yaptırım uygulanan en az iki büyük metal üreticisi, ödemelerde Amerikan dolarına (USDT) sabitlenmiş stabil kripto paralara geçti. Bu ödemeler, Hong Kong üzerinden gerçekleştiriliyordu.

Ajansa konuşan bir kaynak, Rusya Merkez Bankası’nın şirketlerin sınır ötesi transferlerde kripto para birimlerine başvurmasına izin verdiğini, ancak bu türden işlemlerin kamuoyuna açıklanmamasını tavsiye ettiğini belirtmişti.

Bu gelişmelerin ardından Rusya’da uluslararası ticarette dijital para birimleriyle ödeme yapılmasına izin veren bir yasa kabul edildi.

Moskova ayrıca, yaptırımları aşmak için teknoloji satın alımında Tether ve USDT stabil kripto paralarıyla ödeme yapmıştı.

Geçtiğimiz yıl ABD ve İngiltere, 2022’den beri ABD yaptırımları altında olan ve bu yıl 24 Şubat’tan itibaren AB kısıtlamalarına tabi tutulan Rus kripto para borsası Garantex aracılığıyla USDT ile yapılan 20 milyar doları aşkın işlemi soruşturmaya başladı.

Mart ayı başlarında, borsanın yönetimi faaliyetlerini askıya aldığını ve Rus kullanıcıların kripto para cüzdanlarında bulunan 2,5 milyar rubleden fazla parayı bloke ettiğini duyurdu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English