Bizi Takip Edin

ASYA

Çin’in meşhur iki toplantısı başladı: Parti liderliği öne çıkıyor

Yayınlanma

Çin siyasi takviminin en önemli etkinliği olan iki toplantı bugün (pazartesi) başladı.

Ülkenin en üst düzey siyasi danışma organı Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı (ÇHSDK) ve yasama organı Ulusal Halk Kongresi’nin (UHK) toplantıları geleneksel olarak hükümetin önümüzdeki yıl için politika gündeminin önizlemesinin yapıldığı bir fırsat olarak görülüyor.

Bu yıl aynı zamanda UHK’nin kuruluşunun 70. ve ÇHSDK’nın kuruluşunun 75. yıldönümü.

Pazartesi günü 14. ÇHSDK’nın 2,000’den fazla üyesi danışma organının yıllık çalışma raporunu dinlemek üzere Pekin’de Büyük Halk Salonu’nda bir araya geldi.

Salı günü ise Başbakan Li Qiang, yaklaşık 3,000 Ulusal Halk Kongresi vekilinin önünde ilk hükümet çalışma raporunu sunacak.

ÇHSDK Ulusal Komitesi, yıllık oturumundan bir gün önce pazar günü bir basın toplantısı düzenledi. 14. ÇHSDK Ulusal Komitesi’nin sözcüsü Liu Jieyi, oturum hakkında basına bilgi verdi.

Liu, Halkın Siyasi Danışma Konferansı’nın sosyalist demokrasiyi teşvik etmenin ve Çin’in siyasi yaşamında tam süreçli halk demokrasisini uygulamanın önemli bir biçimi olduğunu söyledi. Konferansın sosyalist istişari demokrasi için önemli bir kanal ve uzmanlaşmış bir istişari organ olduğunu da sözlerine ekledi.

Çin’in yönünü belirleyen ‘iki toplantı’da hangi başlıklar öne çıkacak?

Çin Başbakanı ilk kez toplantı sonunda basın toplantısı düzenlemeyecek

İki toplantı sırasında biri Dışişleri Bakanı Wang Yi tarafından olmak üzere en az üç basın toplantısı düzenlenecek.

Ancak Çin basınına göre, son otuz yıldır ilk kez Çin başbakanı, pazartesi günü Pekin’de başlayan yıllık parlamento oturumlarının sonunda bir basın toplantısı düzenlemeyecek.

Çin’in en üst düzey yasama organı olan Ulusal Halk Kongresi’nin sözcüsü Lou Qinjian, istisnai durumlar haricinde bu uygulamanın mevcut Ulusal Halk Kongresi döneminin gelecek yılları için de kaldırılacağını söyledi.

İlk kez 1988 yılında düzenlenen ve 1993 yılında geleneksel bir uygulama haline gelen basın toplantısı, en üst siyasi danışma organı ve yasama organının bir araya geldiği yıllık “iki toplantının” en çok beklenen etkinliklerinden biri. Üst düzey bir Çinli liderin yerel ve uluslararası medyanın sorularını yanıtladığı nadir etkinliklerden de biri. Bu sorular dış dünyaya üst düzey bir Çinli liderden politika yönelimlerini doğrudan duyma şansı sunar.

South China Morning Post’un haberine göre Lou, yapılan bir incelemenin ardından liderliğin, iki toplantı sırasında benzer etkinliklerle sık sık çakıştığı için basın toplantısını kaldırmaya karar verdiğini söyledi.

Başbakan Li Qiang salı sabahı hükümetin çalışma raporunu UHK’ne sunacak, ardından Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu ile Maliye Bakanlığı planları ve bütçeyi özetleyen iki yazılı rapor sunacak.

Lou pazartesi günü yaptığı açıklamada, “Toplumun temel kaygılarının [hükümet] raporlarında özellikle ele alındığı söylenmelidir,” dedi ve ekledi: “Medyanın ve halkın raporların içeriğini kolayca öğrenebilmesi için raporlar kamuoyuna duyurulacak.”

Gözlemciler, bu değişikliğin sürpriz olabileceğini ancak Çin’in siyasi gelişimiyle uyumlu olduğunu söyledi.

South China Morning Post’un eski genel yayın yönetmeni olan deneyimli Çin gözlemcisi Wang Xiangwei’ye göre, “Partinin liderliği son on yılda sağlam bir şekilde yerleşti ve Devlet Konseyi’nin rolü artık esas olarak partinin kararlarını uygulamaktan ibaret.”

Wang, “Devlet Konseyi’nin başında bulunan başbakanın rolü ve statüsü de buna göre ayarlanıyor” dedi.

Öte yandan uzmanlara göre, bakanların ayrıntılı politikalar konusunda daha iyi bir konumda olmaları ve hepsinin basın toplantıları düzenleyecek olmaları nedeniyle ek bir basın toplantısına gerek duyulmadı. Ancak gerekli görülmesi halinde Çin yönetiminin gelecekte bu uygulamayı geri getirebileceği düşünülüyor.

Adının açıklanmaması kaydıyla konuşan bir başka gözlemci ise bu uygulamanın Çin’deki görev değişimi dinamiklerini yansıttığını söyledi: “Başbakanın işi artık esas olarak ekonomi ve sosyal meselelerle ilgili. Ancak basın toplantısında sorulan sorular genellikle dış ilişkiler ve Çin’in büyük stratejisi hakkında oluyor. Li’nin bu sorulara cevap vermesi garip olurdu çünkü dış ilişkiler giderek daha fazla parti lideri Başkan Xi Jinping’in elinde merkezileşiyor.”

Dışişleri bakanı nominal olarak başbakana bağlı olsa da Wang, Qin Gang’ın temmuz ayında herhangi bir açıklama yapılmadan görevden alınmasının ardından bir üst rütbeden bu göreve geldi. Wang doğrudan Xi’ye rapor veriyor.

‘Halk demokrasisi’

Aynı zamanda ulusal siyasi danışman olan Pekin Üniversitesi profesörü Zhang Yiwu, iki toplantıyla ilgili Global Times’a yaptığı değerlendirmede, UHK ve ÇHSDK’nın tüm süreçleri kapsayan “halk demokrasisini” sergilemek için önemli bir platform olduğunu ve Çinli üst düzey kanun yapıcıların ve politika danışmanlarının “halkın beklentilerini gerçeğe dönüştürmek için” çaba göstererek halkın geçim kaynaklarını “ne kadar önemsediklerini” yansıttığını söyledi.

Zhang Yiwu, bütünsel süreçli halk demokrasisinin sadece periyodik oy verme haklarıyla dar tanımlı bir demokrasi biçimi olmadığını, ekonomik, siyasi, kültürel, sosyal ve ekolojik sektörleri kapsayan seçimleri, istişareleri, karar alma ve gözetimi içeren “seçimsel ve istişari demokrasinin bir kombinasyonu” olduğunu belirtti.

Zhang, bu yılın iki oturumun dört yıl sonra normal formatına döndüğü ilk yıl olması nedeniyle özel olduğunu söyledi. Zhang, “Çeşitli sektörlerden, sosyal gruplardan ve toplumun farklı kesimlerinden gelen görüşlerin hepsi toplantıda yoğunlaştı ve Çin ekonomisinin daha sorunsuz gelişmesine ve toplumun özellikle pandemi sonrası toparlanma aşamasında hızla ilerlemesine yardımcı olacak ortak bir fikir birliğini yansıttı” dedi.

Kuzey Çin’in İç Moğolistan Özerk Bölgesi’nden ulusal siyasi danışman ve aynı zamanda bölgenin kadın federasyonunun bir üyesi olan Xu Ruixia, Global Times’a yaptığı açıklamada, geçtiğimiz yıl boyunca anaokulları ve kreşlerdeki çocuk bakım tesisleriyle ilgili bir araştırma yürüttüğünü söyledi. Bulguları, bu tesislerde çalışanların düşük maaşlarla mücadele ettiğini, ebeveynlerin çocukları için yer bulmakta zorlandığını ve tesislerin kendilerinin de finansman sıkıntısıyla boğuştuğunu gösteriyor.

Sonuç olarak Xu, araştırma bulgularını belgeleyerek bir dizi öneri hazırladı ve bu önerileri ilgili makamlara sunarak söz konusu acil sorunlara çözüm bulunmasını savundu.

Çin medyası tarafından 5-25 Şubat tarihleri arasında 6,15 milyon katılımcıyla gerçekleştirilen bir ankete göre, hukukun üstünlüğü, istihdam, tıbbi bakım ve yüksek kaliteli kalkınma gibi konular, internet kullanıcılarının en çok endişe duyduğu ilk 10 konu arasında yer alıyor. Bu gündemler de oturumlarda ele alınacak.

Devlet Konseyi Enformasyon Ofisi sözcüsü Xing Huina perşembe günü yaptığı açıklamada, geçen yılki iki toplantı sırasında Devlet Konseyi’ne verilen tüm öneri ve tekliflerin ele alındığını söyledi.

Xing, 2023 yılında Devlet Konseyi’nin çeşitli birimlerinin iki toplantı sırasında UHK milletvekillerinden gelen toplam 7,955 öneriyi ve ÇHSDK üyelerinden gelen 4,525 öneriyi ele aldığını ve bunların toplam öneri ve teklif sayısının sırasıyla yüzde 95.7 ve yüzde 96.5’ini oluşturduğunu kaydetti.

Dışarıyla iletişim imkanı

ÇHSDK’nın pazar günkü basın toplantısında, çeşitli ülkelerden gazeteciler Çin’in iki toplantı için açıklanan politikalara ve sinyallere göz atmak için toplandı.

Suudi Arabistan’dan bir muhabir Global Times’a yaptığı açıklamada, iki oturum sırasında Çin’in teknolojik inovasyon ve yeşil enerji konularını ele almaya odaklandığını, böylece daha fazla Arap ülkesinin Çin’in kalkınma deneyiminden ders çıkarabileceğini söyledi.

Zhang Yiwu, her yıl düzenlenen iki oturumun sadece milletvekillerinin ülkenin karşı karşıya olduğu mevcut sorunların çözümüne yönelik önerilerini dile getirdikleri platformlar olmadığını, aynı zamanda yabancı gözlemcilerin ülkenin gelecekteki kalkınma planına ve Çin’de demokrasinin nasıl uygulandığına dair bir fikir edinmeleri için de bir pencere sunduğunu ifade etti.

ASYA

Tayvan’ın yeni lideri Lai, Çin’e karşı sert bir tonla yemin etti

Yayınlanma

Tayvan’ın yeni lideri Lai Ching-te pazartesi günü yemin ederek görevine başladı. Lai, bağımsızlık yanlısı sert açılış konuşmasında Çin’in, “Çin Cumhuriyeti’nin var olduğu gerçeğiyle yüzleşmesini, Tayvan halkının seçimine saygı duymasını, samimiyet göstermesini ve çatışmayı diyalogla değiştirmesini umuyorum” dedi. Pekin, Lai’nin konuşmasını “tehlikeli sinyaller” gönderdiği gerekçesiyle eleştirdi ve “Tayvan’ın bağımsızlığına yönelik ayrılıkçı faaliyetlerin hiçbir şekline asla müsamaha göstermeyeceğini” söyledi.

Taipei’deki başkanlık ofisinde yemin töreni başlarken, Çin Ticaret Bakanlığı Tayvan’a silah satışına karıştıkları gerekçesiyle üç ABD şirketini “güvenilmez kuruluşlar” listesine ekledi: Boeing Defence, Space & Security, General Atomics Aeronautical Systems ve General Dynamics Land Systems.

Pekin’in “ayrılıkçı bir baş belası” olarak nitelendirdiği Lai’yi zorlu bir yönetim dönemi bekliyor. Sadece Çin değil, Tayvan yasama meclisinde çoğunluğa sahip olan muhalefet koalisyonu da Lai’nin kararlarını sınırlayacak gibi görünüyor.

Yeni başkan yaptığı konuşmada hükümetinin “statükoyu koruyacağını” söyledi. Lai öte yandan boğazlar arası turizmin yeniden başlayabileceğini ve öğrencilerin Tayvan’da eğitim görebileceğini vurguladı.

Yerel saatle sabah 9’dan kısa bir süre sonra Taipei’de yemin ederek göreve başlayan Lai, Tayvan’da doğrudan seçilen beşinci başkan oldu ve sekiz yıldır başkanlığı yürüten Tsai Ing-wen’den görevi devraldı. Öne çıkan ayrılıkçı isimlerden Hsiao Bi-khim ise başkan yardımcısı olarak yemin etti.

Ocak ayındaki seçimlerde elde ettikleri zafer, Demokratik İlerleme Partisi’nin (DPP) üst üste üçüncü dönemini garantiledi.

Çin’den sert yanıt

Açılış töreninden saatler sonra Pekin sert bir açıklama ile karşılık verdi. Tayvan İşleri Ofisi sözcüsü Chen Binhua, Lai’nin konuşmasının “‘Tayvan bağımsızlığı’ duruşuna inatla bağlı kaldığını, ayrılıkçılık safsatasını şiddetle desteklediğini, boğazlar arası çatışmayı kışkırttığını ve ‘bağımsızlık arayışı için dış güçlere dayanmaya’ çalıştığını” söyledi.

Dışişleri Bakanı Wang Yi de “Çin’in yeniden birleşme eğiliminin geri döndürülemez olduğunu” söyleyerek yanıt verdi.

Dış destek

Açılış töreni için Taipei’yi ziyaret eden İsveçli parlamenter Joar Forssell, “Açılış töreni, birlikte çok daha yakın çalışmamız gereken bir dönemde, dünya demokrasilerinin benzer düşünen temsilcilerini bir araya getiriyor” dedi.

ABD de iki eski hükümet yetkilisini – Richard Armitage ve Brian Deese – bir düşünce kuruluşu ve fiili büyükelçiliğinin başkanıyla birlikte gönderdi.

Dışişleri Bakanı Antony Blinken yaptığı açıklamada Lai’yi tebrik ederek “Ortak çıkarlarımızı ve değerlerimizi ilerletmek, uzun süredir devam eden gayri resmi ilişkimizi derinleştirmek ve Tayvan Boğazı’nda barış ve istikrarı korumak için Başkan Lai ve Tayvan’ın siyasi yelpazesinin her kesimiyle birlikte çalışmayı dört gözle bekliyoruz” dedi.

Açılışa, Japonya’dan Tayvan yanlısı milletvekillerinden oluşan bir grup parlamenterin katıldığı bildirildi. Güney Kore Dışişleri Bakanlığı geçtiğimiz perşembe günü Seul’ün açılış törenine herhangi bir resmi temsilci göndermeyeceğini açıkladı. Avustralya Senatosu Dış İlişkiler, Savunma ve Ticaret Mevzuat Komitesi Başkanı Raff Ciccone ve Başkan Yardımcısı David Fawcett’in de katıldığı bildirildi.

Forssell diğer ülkeleri Tayvan’ı desteklemek için daha fazlasını yapmaya çağırdı. İsveç’in Taipei’ye savaş uçağı ihraç etmesi, Avrupa Birliği’nin de serbest ticaret anlaşması görüşmelerini kabul etmesi gerektiğini söyledi ve “Başkaları tarafından tehdit edildiğimizde demokrasiler her zaman kendilerini silahlandırabilmelidir” ifadelerini kullandı.

İç kavgalar

Ekim ayında 65 yaşına basacak olan Lai, selefi Tsai ve DPP gibi, ana muhalefet Kuomintang’dan (KMT) farklı olarak, Tayvan’ın Çin yönetimine bağlı olduğunu reddediyor. Çin hükümeti Lai’yi kınadı. ABD desteğini alan Lai’nin Çin’e karşı Filipinler ve Japonya’yı da içeren ABD liderliğindeki koalisyona yaklaşarak Tayvan’ı Pekin’e karşı konumlandırması bekleniyor.

Ancak Lai ülke içinde, farklı öncelikleri olan ve Çin düşmanlığı yapmayan bir muhalefet ittifakı ve muhalefet tarafından yönetilen bir yasama organı ile karşı karşıya kalacak.

Cuma günü KMT milletvekilleri anayasal değişiklik yapılmasına karşı çıkarak DPP’den milletvekilleri ile kavga etmişti.

Okumaya Devam Et

ASYA

Rusya Devlet Başkanı Putin’in Çin ziyareti başladı: ‘Kapsamlı ortaklığın derinleştirilmesi’ mesajı

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çin ziyareti kapsamında Pekin’deki Halk Kongresi binasına geldi. Putin, mevkidaşı Xi Jinping tarafından karşılandı.

İki devlet başkanı el sıkıştıktan sonra top atışları eşliğinde içeriye geçtiler. Halk Kongresi binasında genişletilmiş formatta toplantı başladı.

Putin, toplantının başında Çin’in Rusya’nın ticari ve ekonomik alandaki ana ortağı olduğunu söyledi.

RİA Novosti‘nin aktardığına göre Moskova ile Pekin’in ortak çalışmaları sırasında ‘sağlam bir pratik işbirliği bagajı’ biriktirmeyi başardıklarına işaret eden Putin, 2023 yılında ikili ticaret hacminin neredeyse dörtte bir oranında artarak 227 milyar dolara ulaştığını hatırlattı.

Putin, “Rusya, geçen yılın sonunda Çin’in ticaret ortağı ülkeler listesinde dördüncü sıraya yükseldi. Mart 2023’te Moskova’ya yaptığınız ziyaretin ardından 2030 yılına kadar Rus-Çin ekonomik işbirliğinin kilit alanlarının geliştirilmesine yönelik planın onaylanması bunda doğrudan rol oynadı,” dedi.

Devlet Başkanı ayrıca Rusya ve Çin arasında yüksek teknolojiler, inovasyon, altyapı inşası ve ulaştırma alanlarındaki işbirliğine de dikkat çekti.

‘Rusya ile Çin arasındaki ödemelerin yüzde 90’ı yuan ve ruble cinsinden yapılıyor’

Bunun yanı sıra Putin, ülkeler arasındaki ikili anlaşmaların yüzde 90’ının ruble ve yuan cinsinden yapıldığını ve bu durumun, iki ülke arasındaki ticaret akışının genişlemesine ivme kazandırdığını ifade etti.

Putin, “Şimdi küçük bir grupla, hem Rusya hem de Çin ekonomilerinin çıkarları doğrultusunda ilişkilerimizi daha da geliştireceğimiz alanlar hakkında konuştuk. Planlanan tüm faaliyetlerin yerine getirileceğinden eminim,” yorumunu yaptı.

Moskova ile Pekin’in 80 büyük ortak yatırım projesinden oluşan bir portföy oluşturduğunu kaydeden Putin, şöyle devam etti: “Pandeminin sonuçlarına ve gelişmemizi engellemeye yönelik bazı eylemlere, üçüncü ülkelerin bazı eylemlerine rağmen, Rusya ile Çin arasındaki ticaret hacmi iyi bir hızla artıyor.”

Xi: Büyük güçler ve ve komşu ülkeler arasındaki ilişkiler açısından bir mihenk taşı

Öte yandan Çin Devlet Başkanı Xi, Putin’e iki ülke arasındaki ilişkilerin testlerden geçtiğini ve bir mihenk taşı haline geldiğini söyledi.

Xinhua‘nın aktardığına göre Xi, “Yeni kampanyada, her zaman olduğu gibi Rusya ile iyi komşu, güvenilir dost ve güvenilir ortak olma niyetindeyiz,” diye konuştu.

Xi, ülkesinin ‘iki halk arasındaki asırlık dostluğu sürekli olarak güçlendirme’ ve ‘uluslararası eşitlik ve adaleti birlikte koruma’ niyetinde olduğunu vurguladı.

Son üç çeyrek yüzyılda Rusya ile ilişkilerin ‘zor koşullar altında sertleştiğini ve değişken bir uluslararası ortamın testine dayandığını’ belirten Xi, bu etkileşimin ‘büyük güçler ve ve komşu ülkeler arasındaki ilişkiler açısından bir mihenk taşı’ haline geldiğini dile getirdi.

Çin lideri, söz konusu ilişkilerin ‘kolay olmadığını ve azami özen gösterilmeyi hak ettiğini’ de sözlerine ekledi.

Kapsamlı ortaklığın derinleştirilmesine ilişkin bildiri imzalandı

Görüşmelerin tamamlanmasının ardından devlet başkanları kapsamlı ortaklık ve stratejik işbirliği ilişkilerinin derinleştirilmesine ilişkin ortak bir bildiri imzaladı. İki ülke arasında işbirliğine ilişkin toplam on belge imzalandı.

Rusya Devlet Başkan Yardımcısı Yuriy Uşakov, daha önce Moskova ile Pekin’in imzalayacağı ortak bildirinin 30 sayfadan fazla detaylı bir belge olduğunu bildirmişti.

Uşakov’a göre bildiride, ‘ikili ilişkilerin özel niteliğine’ dikkat çekiliyor ve ‘Rusya ve Çin’in adil ve demokratik bir düzenin şekillendirilmesindeki öncü rolünü teyit ederek, ikili ilişkilerin tüm yelpazesini geliştirmenin yolları’ özetleniyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Bloomberg: Çin’de devlet, satılmayan konutları satın alacak

Yayınlanma

Bloomberg’e konuşan konuyla ilgili bilgi sahibi kişiler, Çin’in zor durumdaki emlak piyasasını kurtarmak için şimdiye kadarki en iddialı girişimlerinden biri olacak şekilde, ülke genelinde yerel yönetimlerin satılmamış milyonlarca evi satın almasını sağlayacak bir öneriyi değerlendirdiğini söyledi.

İsimlerinin açıklanmasını istemeyen bu kişiler, Devlet Konseyi’nin ön planla ilgili olarak çeşitli eyaletlerden ve hükümet kuruluşlarından geri bildirim istediğini söyledi. Çin, devlet finansmanı yardımıyla fazla konut envanterini temizlemek için halihazırda birkaç pilot program denemiş olsa da, son plan ölçek olarak çok daha büyük olacak.

Bilgi veren iki kişiye göre, yerel kamu iktisadi teşebbüslerinden, devlet bankaları tarafından sağlanan kredileri kullanarak sorunlu müteahhitlerden satılmamış evleri büyük indirimlerle satın almalarına yardımcı olmaları istenecek. Mülklerin çoğu daha sonra uygun fiyatlı konutlara dönüştürülecek.

Yetkililerin planın ayrıntılarını ve uygulanabilirliğini hâlâ tartıştığını söyleyen kişiler, Çin liderlerinin planı uygulamaya karar vermesi halinde sonuçlanmasının aylar alabileceğini de sözlerine ekledi.

Yetkililerin harekete geçmesi halinde, devletin dünyanın en büyük ikinci ekonomisinin önündeki en büyük engele yönelik yakından izlenen kampanyasında yeni bir aşamaya geçilmiş olacak.

Çin’de konut satışlarının ilk dört ayda yaklaşık %47 oranında düşmesi ve satılamayan konut stokunun son sekiz yılın en yüksek seviyesinde seyretmesi ekonomiyi zorlayan unsurlar arasında.

Bu planın işleyebilmesi için 1 trilyon yuan (138 milyar 500 bin dolar) civarında bir fona ihtiyaç duyulduğu hesaplanıyor.

2023 yılının başlarında Çin Halk Bankası, özel bir borç verme fonu aracılığıyla bazı finans kuruluşlarına 100 milyar yuan sağlamıştı. Bu para, deneme amaçlı olarak sekiz şehrin yerel sübvansiyonlu kiralama programlarında kullanılmak üzere satılmamış mülkleri satın almasına yardımcı olacaktı.

The Economic Observer gazetesi bu yılın ocak ayında Qingdao ve Fuzhou gibi şehirlerin bu fonları daire satın almak için kullanmaya başladığını bildirdi. Yine de, Merkez Bankası’nın son üç aylık verilerine göre mart ayı itibariyle program kapsamında sadece 2 milyar yuan kullandırıldı ve bu da bankalar ve yerel yetkililer arasında ihtiyata işaret ediyor.

Geçen ayki ÇKP Politbüro toplantısından bu yana, Alibaba Group’un ana merkezi Hangzhou da dahil olmak üzere birçok büyük şehir, işlemleri canlandırmak için konut alımları üzerindeki kalan tüm engelleri kaldırdı.

Bu arada, 50’den fazla Çin şehri, konut talebini artırma çabalarının bir parçası olarak, sakinlerine eski evlerini satmaları ve yeni mülklere geçmeleri için teşvikler sunan “takas” programları başlattı. Tianfeng Securities tarafından bu hafta yayınlanan bir nota göre, bunların arasında 11 yerel hükümet veya şehir destekli kuruluş konut envanteri satın alma denemeleri yürütüyor.

Bloomberg Economics’e göre, buna rağmen Çin’in emlak sektörünün konut arzı ve talebi arasındaki fark kapanana kadar istikrara kavuşması pek mümkün görünmüyor.

Resmi verilere göre satılmayan konut stoku geçen yıl 3,6 milyar metrekareye yükselerek 2016’dan bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Tianfeng Securities’in tahminlerine göre hükümetin 18 ay içinde bu stoku eritmesi en az 7 trilyon yuan ya da Çin’in bu yılki bütçe açığının %78’ine mal olacak.

Konut fazlalığını azaltmak için yerel yönetimlerin görevlendirilmesine yönelik yeni plan, geçen yıl itibariyle gayrisafi yurtiçi hasılanın %56’sına yükselen borç seviyelerini daha da kötüleştirebilir. Bilançoları artan batık krediler ve daralan marjlar nedeniyle zaten aşınmış olan bankalar da baskı altında kalacak.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English