Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Çinli tedarikçi yükleme için Rusya’daki alıcıdan ön ödemenin teyidini istiyor

Yayınlanma

İzvestiya gazetesinin haberine göre Çinli ithalatçılar, elektronik, sınai teçhizat ve diğer teknik araçlarda ön ödemenin teyidini almadan Rusya’ya “çift kullanımlı” emtia tedarikini geri çeviriyor. İzvestiya, sanayici ve ticaret birliklerinin de haberi doğruladığını vurguluyor.

Ön ödeme hemen hemen bütün ticari ilişkilerde öngörülen bir şey olmakla birlikte, sorunu yaratan, ABD ve diğer batılı ülkelerin Çinli finans kuruluşlarını yaptırımlarla tehdit etmesi.

Son kararın da ağustos ayında Çin’den 46 kuruluşa yönelik yeni bir yaptırım paketinin kabul edilmesi ve Çin bankalarının ödemeleri daha sıkı denetlemesi nedeniyle alındığı belirtiliyor.

Taşımacılık şirketi Skif-Kargo’nun iddiasına göre sipariş mallarının depolarda beklemesi lojistik fiyatlarını yüzde 15 artırdı.

İş dünyası temsilcileri sorunu çözmek için yetkililere başvurmayı planlıyor.

Tedarikte aksama yaşanan ürünler

AvtoGruzEks Başkanı Vadim Filatov, gazeteye yaptığı açıklamada, bazı Çinli ihracatçıların ödeme onayı olmadan Rusya’ya teslimatları askıya aldığını belirtti.

Sorun, ABD’nin 23 Ağustos’ta Rusya ile işbirliği yaptığı iddiasıyla başka ülkelerin yanı sıra 46 Çinli şirket ve bankaya daha getirdiği yaptırım kararının ardından, Çinli mali kuruluşların ve emtia tedarikçilerinin yeni yaptırım paketlerine düşmeme endişesinin bir sonucu.

Bununla birlikte Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, iki ülke arasındaki ticaret hacminin büyüklüğüne dikkat çekerek “dost olmayan bir çevrede” hiç sorun çıkmamasının mümkün olmadığını, ancak karşılıklı yetkililerin mevcut problemlere çözüm aradığını açıkladı.

Atvira CEO’su Yekaterina Kiseviç, sevk edilmiş malların ödemesi bankaların yaptırıma düşmeme endişesi yüzünden alıcının hesabına geçmediğinde Çinli tedarikçinin yüklemeyi iptal ettiğini dile getirdi.

Çift kullanımlı mallara yönelik sıkı denetim

Öte yandan Rus-Asya Sanayiciler ve Girişimciler Birliği Başkanı Vitaliy Mankeviç, endüstriyel ekipman, elektronik ve diğer çift kullanımlı malların Çin bankaları tarafından daha ayrıntılı bir şekilde kontrol edildiğini ifade etti.

Federal taşımacılık şirketi Skif-Cargo’nun ticari müdürü Mihail Koptev, çift kullanımlı malların tedarikine yönelik baskının hem sivil hem de askeri amaçlar için kullanılabilecek ürünler üzerinde yoğunlaştığını belirtti.

Bu ürünler arasında mikroçipler, elektronik bileşenler, endüstriyel ekipmanlar, takım tezgahları, havacılık ve uzay bileşenleri, iletişim ve navigasyon ekipmanları yer alıyor.

Uluslararası ticaret alanında uzman olan G2R Şirketler Grubu’nun kurucusu Ruşan Giniyatov ise pek çok Çin bankasının gelen ödemeleri mümkün olduğunca kontrol etmeye çalıştığını, üçüncü ülkeler üzerinden yapılan ödemelerin ise daha kolay olduğunu belirtti.

İzvestiya‘nın sektör temsilcilerinden aldığı bilgiye göre, bu sorunun çözülmesi için yetkililere başvurulacak.

Sorunun çözümü için neler yapılıyor?

Alıcı ve satıcılar yaptırım endişesi yaşayan büyük bankaların kısıtlamalarından kurtulmak için geçen yıldan beri küçük bölgesel bankaları tercih ediyor. İkinci bir seçenek, ödemelerin üçüncü ülkeler üzerinden yapılması. Bu durumda ödemeler banka engeline takılmıyor. Üçüncü yöntem, karşılıklı bir tür kliring sisteminin öngörülmekte oluşu. Dördüncüsü ise üçüncüsüyle ilişkili. Bu geçen hafta Mişustin’in Pekin’de Çin başbakanı Li ile yaptığı görüşmede imzalanan mutabakatlarla gündeme geldi; buna göre iki ülkenin bankaları karşı tarafta iştirak kurabilecek veya şube kurabilecek ve ödemeler milli para üzerinden yapıldıktan sonra son ödeme toplu geçilecek.

DİPLOMASİ

Çin Savunma Bakanı her ülkenin ‘uluslararası meselelere eşit katılım hakkını’ savundu

Yayınlanma

Çin Savunma Bakanı Dong Jun cuma günü yaptığı açıklamada tüm ülkelerin kendi çıkarlarını gözetme hakkına sahip olduğunu söyledi ve askeri işbirliğini geliştirme sözü verdi.

Çin’in başkentinde düzenlenen savunma ve güvenlik konulu Pekin Xiangshan Forumu’nun açılış konuşmasını yapan Dong, her ülkenin “uluslararası meselelere eşit katılım hakkına sahip olması” ve meşru hak ve çıkarlarını koruması gerektiğini söyledi. Düzenli bir “çok kutuplu” dünya çağrısında bulunan Dong, artan jeopolitik gerilimler karşısında büyük güçlerin ağır bir sorumluluk taşıdığını belirtti.

Dong, ayrıntılara girmeden “Büyük ülkeler küresel güvenliğin korunmasında liderliği üstlenmeli, sıfır toplamlı zihniyeti terk etmeli ve küçük ve zayıf olanlara zorbalık yapmaktan kaçınmalıdır” dedi.

Bakanın çağrısı, Çin ile rakibi ABD’nin yanı sıra başta Filipinler olmak üzere Güney Çin Denizi’ndeki küçük komşuları arasında deniz yetki alanları konusunda artan sürtüşmelerin ortasında geldi.

Dong, 90 ülkeden yaklaşık 500 yetkilinin katıldığı üç günlük forumu, Pekin’in daha geniş savunma bağları ve güvenlik paktları kurma isteğini vurgulamak için kullandı. Çin silahlı kuvvetlerinin, Başkan Xi Jinping tarafından 2022 yılında “dünyayı daha güvenli bir yer haline getirme” vaadiyle duyurulan bir program olan Küresel Güvenlik İnisiyatifi’ne (KGİ) bağlı olduğunu söyledi.

KGİ’yi bir temel olarak alan Dong, Çin’in “pragmatik ve açık askeri işbirliğini teşvik eden yeni bir güvenlik ortaklığı türü oluşturmak için diğer ülkelerle birlikte çalışmaya istekli olduğunu” vurguladı.

Foruma gönderdiği mesajda Başkan Xi, etkinliğin küresel güvenlik sorunlarının ele alınmasına katkıda bulunmasını umduğunu ifade etti. Xi, Pekin’in en üst düzey askeri karar alma organı olan ve Dong’un üye olmadığı Merkezi Askeri Komisyon’a başkanlık ediyor.

Tayvan ve ticaret gibi konularda ABD ile Çin arasında süregelen husumete rağmen ABD, Xiangshan Forumu’na Çin, Tayvan ve Moğolistan’dan sorumlu Savunma Bakan Yardımcısı Michael Chase’i gönderdi. İki ülke, tehlikeli yanlış hesaplamalardan kaçınmak için silahlı kuvvetleri de dahil olmak üzere iletişimi artırmaya yönelik adımlar atıyor.

Foruma Rusya’nın savunma bakan yardımcısı Alexander Fomin de katılıyor. Reuters’a göre Fomin yaptığı konuşmada ABD’nin yeni güvenlik blokları aracılığıyla Çin ve Rusya’yı çevrelemeye çalıştığını söyledi. Dong’dan daha doğrudan konuşan Fomin, Ukrayna konusunda NATO’nun “nükleer güçlerin doğrudan çatışmasına” yol açabilecek “tehlikeli bir oyun” oynadığını vurguladı.

Xiangshan konferansı cumartesi günü sona eriyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD ve Birleşik Krallık Ukrayna’ya yönelik füze veri kısıtlamalarının kaldırılmasını görüşüyor

Yayınlanma

Bloomberg’in konuyla ilgili bilgi sahibi kişilerden aktardığına göre, ABD ve Birleşik Krallık hükümetleri, Ukrayna’nın Rusya topraklarında uzun menzilli saldırılar düzenlemek üzere ABD navigasyon verileriyle desteklenen İngiliz seyir füzelerini konuşlandırmasına izin vermeyi tartışıyor.

Bu kişiler, konunun son birkaç gündür ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Londra ve Kiev’de gerçekleştirdiği görüşmelerin bir parçası olduğunu söyledi. ABD ve İngiltere bu hafta Ukrayna’nın Rusya’da derin saldırılar gerçekleştirme kabiliyetini destekleme talebine açık olduklarının sinyalini verdiler.

Kiev, Rusya topraklarındaki askeri mevzileri vurmak için daha güçlü Batı silahları talep ederken, yetkililer Beyaz Saray’ın Ukrayna’nın sınır ötesi saldırılarda İngiliz Storm Shadow füzelerini kullanmasına izin verip veremeyeceğini konuştular.

Storm Shadow, 250 kilometreyi (155 mil) aşan atış menziline sahip, hassas güdümlü, havadan fırlatılan füzelerdir. Üreticisi MBDA’nın web sitesinde yer alan bir bilgi notuna göre bu füzeler hedeflerine ulaşmadan önce yüksek hızlarda araziye yakın uçmakta ve ataletsel navigasyon denilen sistem ile Küresel Konumlandırma Sistemi ve arazi referanslı navigasyonu birleştiren bir sistem kullanmaktadır .

GPS uydu navigasyon sistemi Pentagon tarafından işletilmektedir, ancak sürücüler için çevrimiçi yol tarifleri gibi kamusal amaçlar için de kullanılmaktadır.

Karmaşık operasyonlarda kullanıldığında, Storm Shadow füzeleri genellikle ABD tarafından sağlanan ve araziyi yüksek bir doğrulukla haritalandırmalarına yardımcı olan verilerle destekleniyor.

Zelenskiy bastırıyor

Rusya içindeki saldırılarda kullanılan donanımına kısıtlamalar getiren ABD, şu anda seyir verilerinin kullanılmasına izin vermiyor. Joe Biden yönetimi, Rusya’ya karşı savaşı tırmandırma riskini gerekçe gösterdi.

Perşembe günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin bu hamleye karşı uyarıda bulundu. Ukrayna ordusunun uzun menzilli saldırılar düzenlemek için NATO uzmanlarından görev programlama konusunda yardıma ihtiyacı olacağını söyledi.

Putin, St. Petersburg’da yaptığı açıklamada, bunun “NATO ülkelerinin – ABD ve Avrupa ülkelerinin – Rusya ile savaşa girmesi” anlamına geleceğini söyledi. “Çatışmanın özü” değiştikçe, Rusya yeni tehditlere göre ‘uygun kararlar alacaktır’ dedi.

Ancak Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, uzun menzilli saldırılar için İngiliz silahlarının kullanılmasına da engel teşkil eden kısıtlamaların kaldırılması için lobi faaliyetlerini hızlandırdı. ABD ve İngiltere hükümetlerinin Ukrayna’nın Batılı silahları kullanmasına ilişkin kuralları yumuşatmanın çeşitli yollarını değerlendirdiklerini belirten yetkililer, bu konunun görüşüldüğünü söylediler.

Pentagon sözcüsü Charlie Dietz, ABD verileriyle ilgili tartışmalar hakkında yorum yapmaktan kaçınarak, “askeri yetenekler konusundaki her türlü koordinasyonun ortak hedeflerimiz ve uluslararası hukukla uyumlu olmasını sağlamak için İngiltere de dahil olmak üzere müttefiklerimizle yakın ve sürekli bir diyalog sürdürüyoruz” dedi.

İngiltere Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı da yorum yapmaktan kaçındı.

Blinken bu hafta yaptığı seyahatler sırasında Ukrayna’nın derin saldırılarla ilgili taleplerini dinlediğini belirtti. Zelenskiy, bu ayın sonlarında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için New York’ta Biden ile konuyu daha ayrıntılı görüşeceğini söyledi. Biden da konuyu cuma günü Washington’da İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile görüşeceğini söyledi.

Blinken çarşamba günü Kiev’de gazetecilere yaptığı açıklamada “İhtiyaçlar değiştikçe, savaş alanı değiştikçe uyum sağladık ve bunu yapmaya devam edeceğimizden hiç şüphem yok” dedi.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

El Ahbar: Londra, Lübnan’a muharip birlik konuşlandırmak için bastırıyor

Yayınlanma

Lübnan’dan yayın yapan El Ahbar gazetesinin haberine göre Birleşik Krallık, Lübnan topraklarına sınırsız askeri erişimine izin verecek ve İngiliz askerlerinin ülkede konuşlanmasını da kapsayacak bir Mutabakat Zaptı imzalaması için Lübnan hükümetine yönelik baskılarını artırdı.

El Ahbar tarafından elde edilen taslak metinde “Mutabakatın amacı, İngiliz silahlı kuvvetlerinin eğitim faaliyetleri dışındaki amaçlarla Lübnan topraklarında konuşlandırılmasına ilişkin sorumlulukları ve genel ilkeleri tanımlamaktır,” ifadeleri yer alıyor.

Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığı taslağı Temmuz ayında sunmuştu. Ağustos sonunda Dışişleri Bakanlığı Lübnan hükümetine iki sayfalık bir mektup göndererek “vatandaşlarının tahliyesi amacıyla ve Lübnan’ın Birleşik Krallık’tan insani yardıma ihtiyaç duyması halinde ordusunu Lübnan’da konuşlandırmak için kolaylık talep etti.

Lübnan ordusu “egemenlik” gerekçesiyle karşı çıktı

El Ahbar’a göre Lübnan Dışişleri Bakanlığı kısa süre önce taslağı Lübnan ordusuna gönderdi. Gazetenin aktardığına göre ordunun cevabında, “Yukarıda bahsi geçen mutabakat zaptı taslağı tüm yönleriyle incelenmiş ve çalışma sonucunda mutabakat zaptının Lübnan’ın egemenliği ve bağımsızlığı konusunda endişelere yol açtığı, İngiliz silahlı kuvvetlerinin görev kapsamının belirsiz olduğu ve bu durumun belirsizliği artırdığı sonucuna varılmıştır,” denildi.

El Ahbar’ın haberine göre ordu, Birleşik Krallık’ın memorandumundan haberdar değilmiş ve önceden onay vermemiş gibi davrandı.

Birleşik Krallık başlangıçta bu talebi, Afganistan ve Sudan’daki geçmiş başarısızlıkları gerekçe göstererek, savaş durumunda vatandaşlarının tahliyesi için bir ihtiyati tedbir olarak gerekçelendirdi.

Fakat kaynaklar El Ahbar’a İngiliz taleplerinin Aksa Tufanı Operasyonu ve ekim ayında patlak veren savaştan öncesine dayandığını doğruladı.

Londra, geçen kasım ayından bu yana baskı yapıyor

Lübnan gazetesi geçen yıl kasım ayında Londra’nın bu anlaşmayı kabul etmesi için Beyrut’a baskı yaptığını ortaya çıkarmıştı.

Maddeler arasında İngiliz askeri personeline tutuklama ya da kovuşturmadan muafiyet tanınması ve gözaltına alınmaları halinde derhal İngiliz güçlerine teslim edilmeleri de yer alıyor. Bir diğer madde ise askerlere silahlı ve üniformalı olarak ülke içinde dolaşma yetkisi verilmesi.

El Ahbar kasım ayında “Mutabakat, şartların yanlış yorumlanması ya da uyulmaması durumunda Lübnan’ın anlaşmazlığı çözmek için herhangi bir uluslararası mahkemeye ya da üçüncü bir tarafa başvuramayacağını garanti ediyor,” diye yazmıştı.

Lübnan hükümeti Mutabakat Zaptı’nın Lübnan’ın egemenliğinin ihlali anlamına geldiğini söylemişti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English