Bizi Takip Edin

ASYA

“Hwasong-15” testinin teknik ve politik mesajları

Yayınlanma

Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC), cumartesi günü ABD ve Güney Kore’ye bir uyarı olarak ve yeni kurulan Füze Genel Bürosu altındaki özel birimlerin hazır olup olmadığını test etmek için bir Hwasong-15 kıtalararası balistik füze (ICBM) testi gerçekleştirdi.

Kore Merkezi Haber Ajansı (KCNA) pazar günü, “düşman güçlere karşı ölümcül nükleer karşı saldırı kapasitesinin” kanıtladığını kaydederek “ABD ve Güney Kore’nin askeri tehditleri göz ardı edilmeyecek kadar ciddileşiyor” ifadelerini kullandı.

Ülke lideri Kim Jong Un’un kız kardeşi Kim Yo Jong, pazar günü KCNA tarafından yayınlanan ayrı bir açıklamada Seul ve Washington’u “düşmanlığa” karşı “ezici bir tepki” konusunda uyarmıştı. Güney Kore Genelkurmay Başkanlığı pazar günü yaptığı açıklamada, Güney Kore savaş uçakları ve bir B-1B bombardıman uçağına eşlik etmek için Amerikan F-16 savaş uçaklarıyla birlikte uçtuğunu söyledi.

Açıklamada, “ABD’nin Kore Yarımadası’na genişletilmiş caydırıcılık varlıklarının zamanında ve anında konuşlandırılması yoluyla göstermeyi amaçlayan eğitim” ifadelerine yer verildi.

Güney Kore’den yapılan ortak uçuş haberi ardından 20 Şubat 2023’te sabahı 06:59 ve 07.04’de KDHC’nin Güney Pyongan Eyaletindeki Sukchon bölgesinden Doğu Denizi’ne doğru kısa menzilli balistik füze fırlatıldığı belirlendi. Kore Halk Ordusu’na ait topçu birliklerinin, atış tatbikatları sırasında 600 mm çoklu roketatardan iki el ateş ettiği ve sırasıyla roketlerin 395 km ve 337 km uçuş gerçekleştirdiği kaydedildi.

Geliştirilen caydırıcı unsur: Hwasong-15 (KN-22)

Cumartesi günü Pyongyang Uluslararası Havaalanından KST ile 17.22’de fırlatılan ve Japon Doğu Denizi sınırları içerisindeki 989 km uzaktaki uluslararası sularda belirlenen bir hedefi isabetli şekilde vuran füzenin maksimum performansa ulaştığı bildirildi. Füzenin yaklaşık 5,768 km yükseklikte toplam 66 dakika uçuş ile yeni bir rekor kırdığı kayıtlara geçti.

KDHC, Hwasong-15’i 2017’den bir süre önce geliştirmeye başladı. ABD istihbarat topluluğu, ilk testinden önce Hwasong-15’in geliştirilmesinden haberdar olduğunu ve tasarımın tamamen Hwasong-14 ve Hwasong-12 füze tasarımları ile ortak olduğuna işaret etmişti.

28 Kasım 2017'de ilk kez test edilen Hwasong-15 53 dakika boyunca uçarak maksimum 4.500 km yüksekliğe ve 960 km menzile ulaşmıştı.

28 Kasım 2017’de ilk kez test edilen Hwasong-15 53 dakika boyunca uçarak maksimum 4.500 km yüksekliğe ve 960 km menzile ulaşmıştı.

Hwasong-15 ilk kez 28 Kasım 2017’de Pyongyang’ın 30 km kuzeyindeki bir bölgeden test edildiğinden motor ve fırlatma değerlerinde değişim olduğu ortaya çıktı. Füze ilk testinde 53 dakika boyunca uçarak maksimum 4.500 km yüksekliğe ve 960 km menzile ulaşmıştı. Böylece ateşlenen füzenin 10.000 km’ye kadar yol alabileceği ve Amerika Birleşik Devletleri kıtasını risk altında tutmayacağı raporlanmıştı.

Teknik gelişim süreci ve artan menzil

Füze, ilk aşamasında Hwasong-14’ün “Kore tarzı yüksek itiş gücü” motorlarından ikisini kullanıyor gibi görünse de Sovyet tasarımı RD-250 motorunun yerli olarak üretilmiş bir çeşidi olan Pektusan-B varyant motorları ile her biri 48 tonluk itme gücü uygulayan sisteme sahiptir.

Bu, Hwasong-14’e kıyasla kalkış itiş gücünü yüzde 170 (788 kN SL) oranında yükseltse de sistem üzerinde dümen motorları eksiktir. Yönlendirme motorlarının işlevi, ana motor üzerinde vektörler aracılığıyla sağlanıyor. 129 saniye sonrasında gerçekleşecek ikinci aşamanın takat tahriki tamamen belirsiz. İkinci aşamanın muhtemelen küçültülmüş bir Unha-3 varyantı motoru ile desteklenme ihtimali söz konusu. Bu değerler göz önüne alındığında her geçen gün geliştirilen motorlar ve füze teknolojisi ile ilk testten daha uzun bir menzile işaret ediyor. Pyongyang’dan yapılan açıklamalar, uçuş değerleri ve teknik bilgiler 13.000 km’lik bir menzili içeriyor.

Kaynak: N.Brügge

Japonya Savunma Bakanı Yasukazu Hamada, cumartesi günü gerçekleşen test sonrasında verdiği demeçte, “hesaplamalara göre füzenin yaklaşık 14.000 km bir menzile sahip olabileceğini, bu durumda, tüm Amerika Birleşik Devletleri’nin menzili içinde olacağını” açıklayarak KDHC füze geliştirme sürecinin ilerlediğini teyit etmiş oldu.

Kim Yo-jong: Güçlü ve ezici tepki gösterilecek

Fırlatma ardından konuşan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, “ABD’nin Kuzey Kore ile herhangi bir ön koşul olmaksızın angajmana girmeye hazır olduğunu” söyledi.

KDHC lideri Kim Jong-un’nun kız kardeşi ve Devlet İşleri Komisyon Üyesi olan Kim Yo-jong’dan ise sert açıklamalar geldi.

Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti Devlet İşleri Komisyon Üyesi Kim Yo-jong

Kim, Washington’un Pyongyang’a karşı düşmanca bir politikası olmadığına dair defalarca verdiği güvencelere asla güvenmediklerini belirterek, “Yetki üzerine, düşmanın her hareketini izleyeceğimiz ve çok güçlü ve ezici bir yanıt vereceğimiz konusunda uyarıyorum” ifadelerini kullandı.

Güney Kore konusundaki tutumlarına da değinen Kim, “kıtalararası füzelerin Seul’ü hedef almayacağı” konusunda güvence verirken, KDHC liderliğinin “hala diyaloga girme niyeti olmadığını” da sözlerine ekledi.

Güney Kore hükümeti “nükleer silah” konusunda hız kazanmak istiyor

Güney Kore iktidarındadaki Halkın Gücü Partisi’nden (PPP) yapılan açıklamada, Pyongyang’ın “askeri provokasyonlarına devam etmesi halinde Güney Kore’nin kendi nükleer silahlarını edinmesinin hızlanacağı” konusunda uyarıda bulunuldu.

Parti sözcüsü Chung Jin-suk’un açıklamalarında, “Kuzey Kore’nin nükleer silahları konusunda net bir seçeneğimiz var. Önce somut bir nükleer caydırıcılık sağlamalıyız” dedi.

AMERİKA

ABD, Filipinler’e Pekin’e karşı kullanması için insansız deniz aracı veriyor

Yayınlanma

Analistler, Washington’ın Manila’ya gelişmiş insansız hava araçları sağlamasının Filipin Donanması için bir “güç çarpanı” görevi göreceğini ve ABD’nin müttefikinin Güney Çin Denizi’nde Çin’e karşı gözetleme ve operasyonel kabiliyetlerini artıracağını söylüyor.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin salı günü Filipinler’e yaptığı iki günlük ziyaret sırasında ABD hükümetinin Filipin Donanmasına Batı Filipin Denizi’ndeki operasyonları için açıklanmayan sayıda insansız deniz aracı (USV) verdiğini açıkladı.

Biden yönetimi sona ermeden önce “çok daha fazlasının” teslim edileceği sözünü verdi.

Austin, Filipinler Savunma Bakanı Gilberto Teodoro Jnr ile birlikte Batı Filipin Denizi’ne bakan ve ABD-Filipin ortak askeri tesisine ev sahipliği yapan Puerto Princesa, Palawan’da düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: “Temmuz ayındaki ziyaretim sırasında açıkladığım 500 milyon ABD doları tutarındaki yabancı askeri finansmanla, Filipinler’in münhasır ekonomik bölgesi (MEB) boyunca haklarını ve egemenliğini savunacak yetenek ve araçlara sahip olmasını sağlamaya yardımcı olmak için bunun gibi daha birçok platformun teslim edilmesini bekliyoruz.”

Austin, ABD’nin “Filipinler’in savunmasına derinden bağlı olduğunu” ve Manila ile olan Karşılıklı Savunma Anlaşmasının “Güney Çin Denizi’nin herhangi bir yerinde, sahil güvenlik güçlerimiz de dahil olmak üzere silahlı kuvvetlerimize, uçaklarımıza veya kamu gemilerimize yönelik silahlı saldırılar için geçerli olduğunu” yineledi.

Okumaya Devam Et

ASYA

Malezya ve Vietnam yenilenebilir enerji işbirliğini geliştirme konusunda anlaştı

Yayınlanma

İki Güneydoğu Asya ülkesinin liderleri perşembe günü Malezya’da bir araya gelirken, Malezya ve Vietnam yenilenebilir enerji ve diğer alanlarda ilişkilerini güçlendirme konusunda anlaştı.

Vietnam Komünist Partisi Genel Sekreteri To Lam, Malezya’ya üç günlük resmi bir ziyaret gerçekleştiriyor. Bu, ağustos ayında göreve gelmesinden bu yana Malezya’ya yaptığı ilk ziyaret.

Ortak basın toplantısında konuşan Malezya Başbakanı Anwar İbrahim, To Lam’ın ziyaretinin iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin “kapsamlı stratejik ortaklık” düzeyine yükseltilmesi yolunda önemli bir adım olduğunu vurgulayarak, “Vietnam, ülkelerindeki 700 projeyle 13 milyar doları aşan iş girişimlerimize büyük destek veriyor” dedi.

Daha geniş kapsamlı bir anlaşmanın parçası olarak Malezya’nın devlet petrol grubu Petronas ve Vietnamlı mevkidaşı PetroVietnam, karbonsuzlaştırma ve sürdürülebilir enerji alanında çözümler geliştirme konularında işbirliğine ilişkin bir mutabakat zaptı teati etti.

Anwar, Malezya’nın Vietnam ile savunma, denizcilik ve dijital teknoloji dahil olmak üzere çeşitli diğer alanlarda işbirliğini kolaylaştıracağını da sözlerine ekledi.

To Lam ise Vietnam’ın helal endüstrinin geliştirilmesi, karşılıklı iş yatırımları, yeşil ekonomi inovasyonu, eğitim, spor ve turizm gibi alanlarda işbirliğini genişletme niyetini vurguladı.

“Özellikle ASEAN, BM, Bağlantısızlar Hareketi ve APEC gibi çok taraflı forumlarda barış, güvenlik ve istikrar başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası konularda yakın bir şekilde çalışacağız. Mekong alt bölgesi de dâhil olmak üzere bölgesel entegrasyon alanındaki işbirliğini de güçlendireceğiz” dedi.

Genel sekreter ayrıca Vietnam’ın Güney Çin Denizi’nde “barış, güvenlik, istikrar, emniyet ve seyrüsefer ve uçuş özgürlüğünü” koruma taahhüdünü vurgulayarak, “Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi dahil olmak üzere evrensel olarak tanınan uluslararası hukuk doğrultusunda, tehdit veya güç kullanımı olmaksızın anlaşmazlıkların barışçıl çözümünü teşvik ediyoruz” dedi.

Okumaya Devam Et

ASYA

Trump’ın olası gümrük vergileri Güneydoğu Asya’yı nasıl etkileyecek?

Yayınlanma

Güneydoğu Asya, Donald Trump’ın evrensel gümrük vergileri tehdidine ve Çin ile yeni bir ticaret savaşına karşı endişeli görünüyor. Bölgenin en büyük altı ekonomisinden beşi ABD ile ticaret fazlası veriyor.

Ancak uzmanlara göre, durum o kadar da kötü olmayabilir. Jeopolitik olarak tarafsız durmaya çalışan bölge, Trump’ın ilk başkanlığı döneminde 2017-2020 yılları arasında hem Çin hem de ABD ile brüt ticaretinde artış gördü. Çin, Japonya, Güney Kore, Tayvan ve ABD’den şirketlerin ABD gümrük vergilerinden kaçınmak için Güneydoğu Asya’daki üretim üslerini çoğaltmasıyla Vietnam, Endonezya, Malezya ve Tayland büyük kazanç elde etti.

Uzmanlara göre, ihracat ve ekonomik büyüme kısa vadede darbe alacaktır ancak bölge ticaret sapması ve ikamesinden kazançlı çıkabilir.

Trump’ın gümrük vergisi tehdidi nedir?

Trump’ın ticaret politikasının amacı, imalat işlerini ABD’ye geri döndürmek ve tedarik zincirlerini Çin’den ayırmak. Trump ve danışmanları Çin’in ticari avantajının kur “manipülasyonu, fikri mülkiyet hırsızlığı ve zorla teknoloji transferinden” kaynaklandığını iddia ediyor.

İlk döneminde Trump, Çin’den ithal edilen 250 milyar dolar değerindeki elektronik, makine ve tüketim mallarına %25’e varan gümrük vergileri uygulamak için yürütme yetkilerini kullandı. Pekin de ABD’nin tarım, otomotiv ve teknoloji ihracatına karşı benzer önlemlerle misilleme yaptı.

Şimdi Trump, ABD’ye giren tüm Çin mallarına %60 vergi ve diğer her yerden yapılan ithalata %20’ye varan gümrük vergisi uygulanmasını önerdi.

Güneydoğu Asya için ne kadar kötü olabilir?

Oxford Economics’e göre Kamboçya’nın ihracatının yaklaşık %40’ı Amerika’ya gidiyor ve toplam ihracata oranla ASEAN’daki en büyük ihracatçı konumunda; onu %27,4 ile Vietnam ve %17 ile Tayland takip ediyor. Tayland Ticaret Odası Üniversitesi Başkanı Thanavath Phonvichai, Trump’ın vaatlerini yerine getirmesi halinde Tayland ekonomisinin 160,5 milyar baht (4,6 milyar dolar) darbe alabileceğini söyledi.

Vietnam, ABD ile dünyanın en büyük dördüncü ticaret fazlasına sahip. Çinli, Tayvanlı ve Güney Koreli firmaların Trump dönemi gümrük vergilerini aşmak için Vietnam’ı kullanmasıyla bu dengesizlik hızla büyüdü. Vietnam’ın talihi, özellikle de ABD’nin Vietnam’ı daha yüksek gümrük vergileri gerektiren “piyasa dışı ekonomi” olarak sınıflandırmaya devam etmesi halinde, aynı hızla dönebilir.

Trump’ın gümrük vergileriyle ilgili belirsizlik, firmaların Güneydoğu Asya’daki yatırım planlarını duraklatmalarına ya da durdurmalarına neden olabilir. Şehir devletinin Ekonomik Kalkınma Kurulu’na göre, ABD şirketleri geçen yıl Singapur’daki 9,5 milyar dolarlık sabit varlık yatırımının yaklaşık yarısını oluşturdu. Başbakan Lawrence Wong, Trump’a gönderdiği tebrik mektubunda ABD’nin Singapur ile “istikrarlı bir ticaret fazlası” verdiğini hatırlatmakta gecikmedi.

Çin ekonomisine vurulacak herhangi bir darbe, Çin tüketimine, ihracat talebine ve turizmine bağımlı olan ASEAN ülkelerine de yansıyacaktır. Çin mallarına yönelik iştahın azalması, Çinli üreticilere girdi sağlayan Güneydoğu Asyalı tedarikçileri de etkileyecektir. Güneydoğu Asya’nın en büyük ekonomisi olan Endonezya, Çin’e olan %24,2 oranındaki ihracatı ve ağırlıklı olarak emtia ihracatı nedeniyle bu durumdan en fazla zarar görecek ülke olacaktır.

Mallarını ABD’ye gönderemeyen Çinli ihracatçılar, hükümetlerin metal, tekstil ve tüketim mallarındaki dampingden zarar gören yerel üreticilerin şikayetleriyle karşılaştığı Güneydoğu Asya’ya yönlendirebilir.

Güneydoğu Asya’nın avantajı nedir?

Güneydoğu Asya’nın mevcut üretim patlaması ticaret savaşı nedeniyle başladı. Analistler zaman içinde ticari ikame ve sapmanın büyümeye vurulan darbeden daha ağır basacağını düşünüyor.

Macquarie Capital ASEAN araştırma müdürü Jayden Vantarakis, “Çin’e yönelik daha büyük bir baskının, Çinli işletmelerin Asya’da daha fazla ticaret ve yatırım yapmasıyla tedarik zincirinde daha fazla sapmaya yol açabileceğini düşünüyoruz” dedi.

Bazı Güneydoğu Asya hükümetlerinin agresif bir şekilde başvurduğu elektrikli araç fabrikaları ekonomik bir tampon sağlayabilir. “ABD dışında da elektrikli araç talebi artıyor, bu nedenle Endonezya’ya net bir fayda sağlayabileceğini düşünüyorum. Özellikle benzin fiyatları giderek pahalılaştığı için karbon nötr olmaya çalışan daha küçük ülkeler arzı devralmaya çalışacak ve daha fazla elektrikli otomobil satın alacaklar,” diyor Singapur Ulusal Üniversitesi İşletme Fakültesi profesörü Sumit Agarwal.

Trump’ın vaat ettiği gümrük vergileri, Tayland’ın bu yıl haddelenmiş çelikte yaptığı gibi, ASEAN hükümetlerine Çin mallarına antidamping tarifeleri uygulama konusunda itici güç sağlayabilir. Daha sıkı ABD menşe kuralları da hükümetlere daha fazla yüksek değerli parça üretimi ve montajının yerel olarak yapılmasını sağlama fırsatı verebilir.

Güneydoğu Asya para birimleri ve piyasaları nasıl etkilenecek?

Trump’ın gümrük vergileri Güneydoğu Asya merkez bankaları üzerindeki para politikasını daha da gevşetme baskısını hafifletebilir.

İngiltere merkezli Pantheon Macroeconomics’in gelişmekte olan Asya baş ekonomisti Miguel Chanco, “Esasen Trump’ın zaferi, planladığı gümrük tarifeleri nedeniyle dünya için enflasyonisttir, bu nedenle küresel parasal normalleşme veya gevşeme döngüsü muhtemelen Filipinler de dahil olmak üzere daha önce düşünüldüğü kadar keskin olmayacaktır” dedi.

Nikkei Asia’ya konuşan Chanco, Güneydoğu Asya para birimlerinin daha önce beklendiği gibi güçlenmeyeceğini, bunun kısmen piyasaların ABD Merkez Bankası’nın gevşeme hızını yeniden fiyatlandırmasından ve dolayısıyla doların güçlenmeye devam etmesinden kaynaklandığını söyledi.

Altı büyük Güneydoğu Asya ekonomisi arasında Tayland bahtı ve Malezya ringgiti, Trump’ın zaferinden bu yana en kötü performans gösteren para birimleri oldu ve çarşamba gününe kadar ABD doları karşısında sırasıyla %3,2 ve %2,9 değer kaybetti.

Taylandlı menkul kıymetler şirketi InnovestX, güçlü dolar ve zayıf bahttan faydalanacak hisse senetleri önerdi. Bunlar arasında CP Foods ve Delta Electronics gibi önemli ihracat gelirleri olan ya da Tayland Havalimanları, emlak geliştiricileri ve otelciler gibi turizmle ilgili şirketler yer alıyor.

Hükümetler, diğer ülke ve bölgelerle ilişkilerini derinleştirerek ve tarafsızlıklarını vurgulayarak ABD ya da Çin’e olan aşırı bağımlılıklarını azaltmak için şimdiden adımlar atıyor.

Özellikle Güneydoğu Asya ekonomilerinin de ASEAN içi ticareti güçlendirerek direnç oluşturmaya odaklanması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English