Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Trump İngiliz mallarını gümrük vergilerinden muaf tutmayı düşünüyor

Yayınlanma

Yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump Birleşik Krallık’a, İngiliz ihracatını milyarlarca poundluk yeni gümrük vergilerinden muaf tutacak özel bir anlaşma teklif etmeyi düşünüyor.

ABD Başkanı, Avrupa başkentlerinde paniğe neden olan “Önce Amerika” ticaret politikası kapsamında, gelecek yıl göreve geldikten sonra tüm yabancı ithalatlara büyük vergiler getirme sözü verdi.

Fakat Telegraph’ta yer alan habere göre Trump’a yakın kaynaklar, Britanya’nın önümüzdeki aylarda müzakere etmeyi umduğu bir anlaşmanın şartları uyarınca gümrük vergilerinden muaf tutulabileceğini söyledi.

Seçilmiş başkanın önerdiği gümrük vergileri, tüm yabancı ithalatlar için yüzde 10 ila 20 arasında bir vergi ve Çin’den gelen mal ve hizmetler için yüzde 60’lık bir vergi içeriyor.

Trump’ın salı günkü seçimleri kazanmasının ardından, aralarında Birleşik Krallık’ın da bulunduğu yabancı hükümetler, dünyanın en büyük ekonomisinin korumacı ticaret politikalarına geri dönmesine hazırlanıyor.

İngiliz bakanlar ve diplomatlar, ülkelerini planlardan çıkarmak amacıyla Trump’a Birleşik Krallık’ın Amerika ile olan “özel ilişkisini” anlatmayı planlıyor.

Brexit destekçisi Trump, Theresa May’in AB’den ayrılmak için önerdiği anlaşmayı şiddetle eleştirirken, başbakan olduğunda farklı bir Brexit yolu çizen Boris Johnson’a sık sık övgüler yağdırmıştı.

İngiliz hükümetinden bir kaynak Telegraph’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın müzakerelerde geçen yıl 130 milyar sterlin (yaklaşık 167 milyar dolar) değerindeki hizmet sektöründen ABD’ye yapılan ihracata öncelik vereceğini söyledi.

Uzmanlar gümrük vergilerinin ABD Hazinesine 2 trilyon ila 3,3 trilyon dolar arasında bir gelir sağlayacağını, fakat hem Amerika’da hem de dünya genelinde büyüme üzerinde büyük bir etkisi olacağını tahmin ediyor. Tarifelerin tam olarak uygulanması halinde Birleşik Krallık ekonomisi yüzde 0,7’ye kadar küçülebilir.

Gümrük vergisi muafiyetlerine ilişkin herhangi bir anlaşma, muhtemelen Britanya’nın diğer politika konularında taviz vermesini gerektirecektir ki bu tavizler arasında Dışişleri Bakanı David Lammy’nin Britanya’nın AB’ye daha yakın hale getirme planı da yer alabilir.

Birleşik Krallık hükümetinden bir kaynak, Trump’ın otomobiller de dahil olmak üzere ABD’nin yerli üretimi için kritik öneme sahip mallar üzerindeki gümrük vergilerinin kaldırılması taleplerini de reddedebileceğini söyledi.

Maliye Bakanı Rachel Reeves çarşamba günü yaptığı açıklamada hükümetinin Trump’ın ekibine “serbest ve açık ticaretin önemi konusunda güçlü temsillerde bulunacağını” söylerken, Dışişleri Bakanı da perşembe günü BBC’ye verdiği demeçte “büyük bir müttefik olarak hizalanmamızı ve dikkate alınmamızı sağlayacağını” ifade etti.

Annesi İskoç olan Trump ilk yönetimi sırasında tam bir serbest ticaret anlaşması için Londra ile görüşmelerde bulunmuş fakat görüşmeler, Birleşik Krallık’a klorla yıkanmış tavuk ithalatı da dahil olmak üzere tarımsal gıdalarla ilgili anlaşmazlıklar nedeniyle çökmüştü.

Joe Biden’ın yönetimi altında görüşmeleri yeniden canlandırma girişimi durdu ve Birleşik Krallık yetkilileri Kongre onayı gerektiren yeni bir anlaşma yapma şansının artık uzak olduğunu söyledi.

Öte yandan Financial Times’ın eski editörlerinden Lionel Barber, Trump’ın yakın çevresindekilerin, 2016’dan bu yana birbirini izleyen İngiliz hükümetlerinin AB’den ayrılma konusunda “hiçbir şey yapmamasından” dolayı hayal kırıklığına uğradığına inandıklarını söyledi.

DİPLOMASİ

Çin bankalarının Rusya’ya yönelik ödeme kontrolleri sertleşiyor

Yayınlanma

Çin bankaları, Rusya ile ticarette yeni kontroller uygulayarak Hindistan, BAE ve Hong Kong üzerinden yapılan ödemelerde ‘Rusya bağlantısı’ tespit etmeye odaklanıyor.

İzvestiya gazetesine konuşan iş dünyası temsilcileri, Çin bankalarının Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Hong Kong’dan gelen ödemelerdeki “Rusya bağlantısını” tespit etmeye yönelik kontrolleri sıkılaştırdığını ifade etti.

Impaya Rus şirketinin ticari direktörü Aleksey Razumovskiy, ödeme işlemlerinin giderek zorlaştığını belirtti.

Razumovskiy’e göre, Çin bankaları artık nakliye belgelerini analiz ederek malların kimlere, nerelere ve hangi amaçla gönderildiğini detaylı bir şekilde inceliyor.

Daha önce Türkiye ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) ülkeleri üzerinden yapılan transferlerde uygulanan bu tür gelişmiş kontroller, artık diğer ülkelere de genişletilmiş durumda.

Opora Rusya’nın Çin Temsilcisi İlona Gorşeneva-Dolunts, Çin bankalarının, ödeme yapılan ülkeden gelen malların yine o ülkeye gönderilmesi şartını koştuğunu doğruladı.

Dış ticaret uzmanı ve Atvira Genel Müdürü Yekaterina Kiseviç de bu kontrollerin sıkılaştırılmasının amacının, Çin bankalarının ikincil yaptırımlara maruz kalmaktan kaçınması olduğunu dile getirdi.

First Group CEO’su Aleksey Poroşin, Çin bankalarının ödeme süreçlerini sıkılaştırmasının geçmişe dayandığını hatırlattı.

Poroşin, Donald Trump’ın başkanlığı döneminde başlatılan ticaret savaşı politikalarının hala etkili olduğunu ve Çin bankalarının yeni yaptırım riskleriyle karşılaşmamak için ihtiyatlı davrandığını belirtti. Ayrıca, mevcut durumun 2025 yılına kadar düzelmeyeceğini öngördü.

Alternatif ödeme yöntemleri var mı?

Poroşin’e göre, Çin’e ödeme göndermek için hâlâ bazı alternatifler mevcut. Bölgesel Rus bankalarından Çin bankalarına doğrudan transferler yapılabiliyor.

Bunun yanında, Malezya ve Endonezya üzerinden gerçekleştirilen ödemeler de seçenekler arasında yer alıyor.

Kiseviç, en güvenli ve hızlı yöntemin, Rus bankalarının Çin’deki şubeleri aracılığıyla doğrudan ödeme yapmak olduğunu ifade etti.

Ancak Kiseviç bunun için, Çin’deki karşı tarafların bu bankalarda hesap açması gerektiğini belirtti. Böyle bir durumda, ödemelerin genellikle 2 ila 3 gün içinde tedarikçilere ulaştığını ve bankanın transfer için yüzde 4 oranında sabit komisyon aldığını ekledi.

Çin bankalarının Rus şirketlerine yönelik bu tür sıkı kontroller uygulamaya başlaması, 2022’de Ukrayna’daki savaş nedeniyle devreye alınan yaptırımlarla alakalı.

2023’ün sonlarından itibaren, “dost ülkelerin” bankaları da ABD Başkanı Joe Biden’ın nedeniyle Rusya ile olan işbirliklerine yeni tedbirler getirdi.

Bu yıl ise, ABD’nin yaptırımları daha da genişletilerek, bankalar dahil olmak üzere tüm Rusya bağlantılı kuruluşları savunma sanayii kapsamında değerlendirilmeye başlandı.

Çin-Rusya ödemeler sorunu

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Britanya Başbakanı Starmer yatırım çekmek için Körfez’i ziyaret edecek

Yayınlanma

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın önümüzdeki ay Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne seyahat edeceği bilgisini veren bir kaynak çarşamba günü Reuters’a yaptığı açıklamada, Britanya’nın zengin Körfez ülkeleriyle bağlarını derinleştirmeye çalıştığını söyledi.

Starmer’ın BAE seyahat planları hakkında bilgi veren bir başka kaynak da BAE ziyaretini doğruladı.

Kaynak, Londra’nın BAE’nin enerji projeleri de dahil olmak üzere Körfez ülkelerinden yatırım çekmeyi umduğunu söyledi. Starmer’ın Gazze, İsrail ve Lübnan’daki çatışmalar da dahil olmak üzere bölgesel konuları da ele alması bekleniyor.

Gezi, İşçi Partisi’nin temmuz ayında iktidara gelmesinden bu yana Starmer’ın Körfez’e yaptığı ilk ziyaret olacak.

Starmer hükümeti, BAE ile önceki Muhafazakâr hükümet döneminde, kısmen bazı Muhafazakâr parlamenterlerin BAE bağlantılı Telegraph gazetesini satın alma teklifi gibi İngiltere’deki BAE yatırımlarına karşı çıkması nedeniyle gerilen ilişkileri onarmaya çalışıyor.

Starmer’ın ziyareti ilk olarak çarşamba günü Financial Times tarafından, planları hakkında bilgi sahibi olan kişilere dayandırılarak duyuruldu.

Gazete Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın önümüzdeki yıl Londra’yı ziyaret edebileceğini fakat seyahat planlarının henüz kesinleşmediğini belirtti.

Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Es-Sani 3-4 Aralık tarihleri arasında Britanya’yı ziyaret edecek ve Buckingham Sarayında Kral Charles ve Kraliçe Camilla tarafından ağırlanacak.

Birleşik Krallık’ın bakanları ayrıca Bahreyn, Kuveyt, Umman, Katar, Suudi Arabistan ve BAE’den oluşan Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ile serbest ticaret anlaşmasına yönelik müzakereleri ilerletmek amacıyla eylül ayında Körfez’i ziyaret etmişti.

Birleşik Krallık İş ve Ticaret Bakanlığı, KİK ile yapılacak bir serbest ticaret anlaşmasının Britanya ekonomisine uzun vadede 1,6 milyar pound (2,10 milyar dolar) katkı sağlayacağını tahmin ediyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

UCM’den Netanyahu’ya tutuklama emri

Yayınlanma

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Gazze’de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.

İsrail ve ABD’nin yaptırım ve tehditlerine rağmen Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı.  Mahkeme, İsrail’in Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlarla ilgili ezici deliller doğrultusunda harekete geçerek bu kararı aldı. Netanyahu ve Gallant’a yöneltilen suçların arasında açlığı silah olarak kullanmaktan suçlu bulunduklarını da belirtildi. Mahkeme bu suçlamaların, “makul temellere” dayandığını söyledi.

“İsrailli yetkililer hakkında yakalama kararı almaması UCM’nin sonunu getirebilir”

İsrail, mahkemenin kendisiyle ilgili soruşturmaları engellemek amacıyla istihbarat teşkikatı Mossad’ı gözetlemek, hacklemek, baskı yapmak, karalamak ve iddiaya göre üst düzey UCM personelini tehdit etmek için devreye sokmuştu. Uluslararası basına da yansıyan UCM yetkililerinin de bir kısmını kamuoyuna duyurduğu bu baskılar sonuç vermedi.

UCM, İsrail’in kararı ya da mahkemeyi tanımasının bir önemi olmadığını belirtti.

Mahkeme, bunun yanında Hamas lideri Muhammed Diab İbrahim Al-Masr için de bir tutuklama emri çıkardı.

İsrail, UCM savcısı Khan’ı da tehdit etmiş

Bu kararın İsrail’in Filistinlilere yönelik saldırılarını engellemesi veya ABD’nin bu saldırılara verdiği desteği azaltması beklenmiyor. Ancak karar sonrası Avrupa ülkelerinin İsrail’e verdikleri destek konusunda daha fazla iç bölünme yaşamaları muhtemel.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English