Çin, Kuzey Akım boru hattındaki patlamalarla ilgili “nesnel soruşturma” çağrısında bulundu, Birleşmiş Milletler’e (BM) bu konuda aktif rol oynamasını önerdi. Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, “kaza değil, sabotaj” dedi.
Pekin, Çarşamba günü Kuzey Akım boru hattı sabotajına ilişkin objektif ve adil bir soruşturma yapılması ve soruşturmanın hızlandırılması çağrısında bulunarak, en yetkili ve temsili uluslararası kuruluş olan BM’nin bu konuda aktif ve yapıcı bir rol oynayabileceğini söyledi.
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vasiliy Nebenzya, dün Batılı devletleri Kuzey Akım boru hatlarındaki patlamaların izlerini örtmeye çalışmakla suçlayıp, Danimarka, İsveç ve Almanya tarafından yürütülen soruşturmalara güvenmediğini açıklamıştı.
Çin’in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun da, salı günü konuyla ilgili BM Güvenlik Konseyi brifinginde, “En yetkili ve temsili uluslararası kuruluş olarak, BM, uluslararası bir soruşturma yürütmede ve sınıraşan altyapının güvenliğini sağlamada aktif bir rol oynayabilir” dedi.
Çinli temsilci, Pekin’in Rusya’nın konseyde sunduğu karar taslağını memnuniyetle karşıladığını ve sabotajla ilgili uluslararası bir soruşturmaya izin verilmesinin büyük önem taşıdığına inandığını kaydetti.
‘Kaza değil, sabotaj’
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Wang Wenbin ise çarşamba günü (bugün) düzenlediği basın toplantısında, koşulların olayın bir kaza değil, kasıtlı bir sabotaj olduğunu gösterdiğini söyledi.
Wang, olayla ilgili gerçeğin ve arkasındaki ilgili tarafın bulunmazsa, bunun “kötü niyetli insanlara daha fazla terör eylemi gerçekleştirme fırsatı tanıyacağını ve küresel güvenliğe ağır bir darbe indireceğini” belirtti.
‘Avrupa’nın güvenliğini ilgilendiren siyasi bir mesele’
Sözcü, BM’nin aktif ve yapıcı bir rol oynayabileceği soruşturma sürecini desteklemenin ve hızlandırmanın gerçeği bulmak için gerekli olduğunu söyleyerek şunları ekledi:
“Kuzey Akım patlamaları sadece ekonomik ve geçim sorunu değil, aynı zamanda Avrupa’nın genel güvenlik ve istikrarını ilgilendiren siyasi bir meseleydi. Olay, özellikle Ukrayna krizi zemininde şüphesiz bölgedeki gerilimi tırmandırdı, müzakereleri zorlaştırdı.”
‘Arkasında ABD var’
Rusya’dan Avrupa’ya doğalgaz taşıyan boru hatları 26 Eylül 2022’de Baltık Denizi’nin altında aynı gün patlayarak büyük miktarlarda gazın sulara sızmasına neden olmuş ve Avrupa’nın enerji arzını önemli ölçüde etkilemişti.
Olayla ilgili ilk anda Batılı devletler ve Rusya karşılıklı suçlamalarda bulunurken, Rusya sabotaj iddiası ile ABD’yi işaret ederek uluslararası terörizm iddiasıyla ceza davası açmıştı. Batılı başkentlerde ise bu patlamaların Moskova tarafından Avrupa’nın gaz akışını kesintiye uğratmak için yapıldığı öne sürülmüştü.
Dünyanın en önemli ulusötesi enerji tedarik altyapısının bir parçası olan boru hatlarının patlaması, özellikle kıdemli ABD’li araştırmacı gazeteci Seymour Hersh’in ABD’yi olayın arkasında olmakla suçlayan bir makale yayınlamasının ardından tüm dünyada tartışılan bir gündem haline geldi.
Seymour Hersh’e göre bu operasyonun yapılmasına yönelik karar bizzat ABD Başkanı Joe Biden tarafından verildi. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Adrienne Watson ise, Hersh’in yazdıklarının “tamamen yanlış ve tamamen kurgu” olduğunu söyleyerek iddiaları yalanladı.
Çin, soruşturma sürecine ilişkin en etkili yolun BM Güvenlik Konseyinin bir soruşturma ekibi oluşturması olduğunu belirtse de, uzmanlar ABD ile Rusya arasında tırmanan ihtilaf altında, konseyin böyle bir kararı geçirmesinin pek olası olmadığı yorumunu yapıyor.