Bizi Takip Edin

ASYA

Filipinler Devlet Başkanı Marcos, Güney Çin Denizi’nde hak iddia eden yasaları imzaladı

Yayınlanma

Filipinler Devlet Başkanı Ferdinand Marcos Jr. bölgede gerilim sürerken, cuma günü ülkesinin Güney Çin Denizi’ndeki hak iddialarını ve egemenliğini güçlendirmeyi amaçlayan iki yasa imzaladı.

Deniz Bölgeleri Yasası, Manila’nın 12 deniz mili karasularının ve 200 deniz milini kapsayan münhasır ekonomik bölgesinin kapsamını tanımlayarak deniz haklarını ilan etmeyi amaçlarken, Takımada Deniz Şeritleri Yasası da ülke topraklarının sınırlarını belirlemek amacıyla deniz şeritlerini ve hava yollarını işaretliyor.

Marcos imza töreninde yaptığı konuşmada “Bu yasalarla iç hukukumuzu uluslararası hukukla, özellikle de BM Deniz Hukuku Sözleşmesi (BMDHS) ile uyumlu hale getiriyor, yönetişim kapasitemizi geliştiriyor ve ekonomik kalkınma ve ulusal güvenlik için denizcilik politikalarımızı güçlendiriyoruz” dedi.

Marcos, Deniz Bölgeleri Yasası’nın “deniz yetki alanlarımızın kapsamını açıkça tanımladığını ve Anayasamız ve BMDHS uyarınca bunların sınırlarını tam olarak belirlediğini” söyledi. “Bu, deniz yetki alanımızın kapsamını belirlemek ve tüm Filipinlilerin denizlerimizin zenginliklerinden haklı olarak yararlanabilmeleri için bir takımada devleti olarak hak ve görevlerimizin iyi tanımlanmasını sağlamak için gereklidir” dedi.

Marcos’a göre diğer yasa ise, Filipinler’in ulusal güvenliğini “tehlikeye atmadan” yabancı gemi ve uçakların güvenli geçişine “izin verecek” bir deniz yolları ve hava yolları sistemi kuracak.

Filipinler’deki Amador Araştırma Hizmetleri’nin CEO’su Julio Amador, deniz bölgeleri yasasını Marcos hükümetinin deniz alanıyla ilgili “en önemli politikası” olarak nitelendirdi. Nikkei Asia’ya verdiği demeçte Amador, “Batı Filipin Denizi’nde bu, Filipinler’in bu alan üzerinde egemen eylemlerde bulunma hakkını ileri sürdüğü ve temelde hakem mahkemesi kararını uyguladığı anlamına geliyor” dedi.

Deniz Bölgeleri Yasası yayınlandıktan sonra 15 gün içinde yürürlüğe girecek. Ancak, Takımada Deniz Şeritleri Yasası yürürlüğe girmeden önce Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün onayına tabi.

Pekin’den tepki gecikmedi

Pekin gelişmelere tepki olarak Filipinler Büyükelçisini çağırarak bu yasaların imzalanmasını kınadı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning de cuma günü gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bu, Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki toprak egemenliğinin ve denizcilik çıkarlarının ciddi bir ihlalidir. Çin gerekli tedbirleri alma hakkına sahiptir” dedi.

Çin’in Global Times gazetesi de “Sözde Filipin Deniz Bölgeleri Yasası, Çin’in Huangyan Dao’sunu, Nansha Adalarının çoğunu ve ilgili suları yasadışı bir şekilde Filipinler’in deniz bölgesine dahil etmekte ve Güney Çin Denizi Tahkiminin yasadışı kararını iç mevzuat biçiminde sağlamlaştırmayı amaçlamaktadır” diye yazdı.

Çin Çağdaş Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Denizcilik Stratejisi Çalışmaları Enstitüsü Müdür Yardımcısı Yang Xiao Global Times’a verdiği demeçte Çin’in Filipinler’in artan provokatif tedbirlerine kayıtsız kalmayacağını ve Güney Çin Denizi’nde barış ve istikrarı korumak için kesinlikle hedefe yönelik karşı tedbirler alacağını söyledi.

Bu durumun Filipin hükümetinin iç mevzuat yoluyla “yetkilerini genişletme” stratejisini ortaya koyduğunu belirten Yang’a göre “bu tür yasalar uluslararası hukukun verdiği yetkiyi aştığından, Çin de dâhil olmak üzere diğer ülkelerin yasal haklarını hukuka aykırı bir şekilde kısıtlamakta ve bu ülkeler üzerinde bağlayıcı olmamaktadır.”

Wuhan Üniversitesi Çin Sınır ve Okyanus Çalışmaları Enstitüsü’nde hukuk profesörü olan Lei Xiaolu ise Global Times’a yaptığı açıklamada bu yasaların bazı hükümlerinin Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi ve diğer uluslararası yasal çerçevelerle tutarsız olduğunu savundu.

ASYA

Taliban Esad’ın düşüşünü kutladı

Yayınlanma

Afganistan Talibanı Beşar Esad yönetiminin düşüşünü kutladı.

Paktia, Paktika, Logar ve Laghman vilayetlerindeki yerel kaynaklar, bu vilayetlerdeki Taliban savaşçılarının Beşar Esad yönetiminin düşüşünü kutladığını ve “sevindiğini” söylüyor.

Harici’ye konuşan kaynaklar, Taliban’ın bu vilayetlerdeki şehirlerin çevresinde sokaklara döküldüğünü ve ayrıca HTŞ’nin Suriye’deki “zaferini” kutlamak için bazı bölgelerde havaya ateş açıp yüksek sesle şarkılar çaldığını söyledi.

Ayrıca Laghman’daki kaynaklar Taliban’ın halka ve okul öğrencilerine tatlı dağıttığını kaydetti. Taliban, HTŞ isyancılarını “kardeşleri” olarak adlandırdı ve eski Suriye hükümeti, İsrail ve ABD aleyhine sloganlar attı. Khost, Nangarhar, Panjshir, Herat ve Ghor vilayetlerindeki Taliban üyeleri ve askerleri de Esad’ın düşüşünü tatlı dağıtarak kutladı.

Taliban Başbakanlık Ofisi de yaptığı açıklamada, siyasi komisyonun Suriye ve Orta Doğu’daki son gelişmeleri görüşmek üzere bir toplantı düzenlediğini belirtti.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin lideri Xi, sınır bölgelerinde Mandarin dilinin daha yaygın kullanılması çağrısında bulundu

Yayınlanma

Devlet medyasına göre Başkan Xi Jinping, Çin’in sınır bölgelerinde ulusal güvenlik ve sosyal istikrarın korunması ve bu bölgelerde Mandarin dilinin daha yaygın olarak konuşulması çağrısında bulundu.

Devlet haber ajansı Xinhua’nın salı günü bildirdiğine göre, pazartesi günü politbüro çalışma oturumunda konuşan Xi, güvenlik ve istikrarın korunmasının sınır yönetimi için “temel gereklilik” olduğunu söyledi.

Çin lideri, sosyal yönetişim, altyapı ve “ülkeyi savunmak ve sınırı korumak için genel yeteneği” geliştirmek için çaba sarf edilmesi gerektiğini söyledi.

İktidar partisinin en üst düzey politika belirleme organı üyelerine, sınır bölgelerindeki tüm etnik gruplara “Çin ulusunu, Çin kültürünü ve Komünist Parti’yi tanımalarını sürekli olarak geliştirmeleri” için rehberlik etmenin gerekli olduğunu söyledi.

Ayrıca ortak Çin dili olan Mandarin’in ve ulusal olarak birleştirilmiş ders kitaplarının kullanımının teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.

“Etnik birlik ve ilerleme çabalarını derinleştirmeye devam etmeli, entegre bir sosyal yapı ve toplum ortamını aktif bir şekilde inşa etmeli ve nar taneleri gibi birbirine sıkıca tutunan tüm etnik grupların birliğini teşvik etmeliyiz” dedi.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin’in ABD’ye sevkiyatları %8 arttı

Yayınlanma

Çin’in ABD’ye ihracatı kasım ayında yıllık bazda %8 artarak yılın ilk 10 ayında kaydedilen %3,3’lük oranın oldukça üzerine çıkarken, şirketler ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın gümrük vergisi tehditleri ışığında siparişleri muhtemelen önden yükledi.

Ülkenin gümrük ofisi tarafından salı günü açıklanan verilere göre, toplam denizaşırı sevkiyatlar dolar bazında yıllık %6,7 artarak üst üste sekizinci ay genişledi. ABD’ye yapılan sevkiyatlardaki artışa rağmen, genel büyüme oranı ekim ayındaki %12,7’lik artıştan ve Reuters’in ekonomistlerle yaptığı ankette tahmin edilen %8,5’lik artıştan daha düşük oldu.

Bu arada, dolar cinsinden ithalat kasım ayında yıllık bazda %3,9 düşerek bir önceki ayki %2,3’lük düşüşten daha da kötüleşti ve Reuters anketindeki %0,3’lük kazanç tahminini kaçırdı. Bu düşüş şubat ayından bu yana görülen en büyük düşüş oldu ve iç talebi artırmanın zorluğunun altını çizdi.

Çin’in ticaret fazlası ekim ayındaki 95,72 milyar dolardan 97,44 milyar dolara yükseldi.

Başkanlık kampanyası sırasında Çin’den yapılan tüm ithalata %60’a varan oranlarda gümrük vergisi uygulama sözü veren Trump, ocak ayında göreve geldiği ilk gün, Pekin ABD’ye yasadışı uyuşturucu akışını durdurana kadar bu ülkeden gelen mallara %10 ek gümrük vergisi uygulayacağını açıkladı.

Bu durum bazı Amerikan şirketlerinin olası şoku yumuşatmak için Çin mallarını stoklamaya yönelmesine yol açtı.

Pekin’in aralık ayından itibaren bakır, alüminyum ve lityum-iyon piller de dahil olmak üzere 268 ürün için ihracat vergisi indirimlerini düşürmesi ve iptal etmesi de bu ürünlerin sevkiyatını artırmış olabilir. Örneğin alüminyum ürünleri ihracatı geçen ay %40 arttı.

Kasım ayındaki düşük büyüme oranına rağmen, Birleşik Krallık araştırma şirketi Capital Economics, ihracat pazar payındaki kazanımlar ve zayıf yuan sayesinde Çin’in ihracat patlamasının devam etmesini bekliyor. Firmanın Çin ekonomisti Zichun Huang bir notunda, “ABD gümrük vergileri ihracat hacmini %3 civarında azaltabilecek olsa da, gelecek yılın ortasına kadar hissedilmeyebilir,” dedi. “Kısa vadede, ABD’li firmalar gümrük tarifeleri beklentisiyle siparişlerini artırdıkça ihracatı teşvik bile edebilirler” diye ekledi.

Pazartesi günü açıklanan resmi verilere göre, dünyanın 2 numaralı ekonomisi, tüketici enflasyonunun kasım ayında son beş ayın en düşük seviyesine inmesiyle birlikte sürekli deflasyonist baskı altında kaldı.

Merkezi hükümet, emlak piyasasını istikrara kavuşturmak ve bu yılki “%5 civarında” büyüme hedefine ulaşmak için eylül ayından bu yana, yerel yönetimlerin borç sorunlarını çözmek için 10 trilyon yuanlık bir program da dahil olmak üzere bir dizi destek önlemi aldı, ancak bunların etkileri henüz yansımadı.

Pazartesi günü, Çin’in en üst düzey karar alma organı olan Politbüro, önümüzdeki yıl “daha proaktif bir maliye politikası ve ılımlı bir şekilde destekleyici para politikası” çağrısında bulundu. Ayrıca emlak ve hisse senedi piyasalarını istikrara kavuştururken “tüketimi güçlü bir şekilde artırma” ihtiyacının da altını çizdi.

Toplantı, tarihi resmi olarak açıklanmamış olsa da çarşamba günü toplanması beklenen yıllık Merkezi Ekonomik Çalışma Konferansı öncesinde yapıldı. Piyasalar tarafından merakla beklenen iki günlük toplantının, ülkenin 2025 büyüme hedeflerini ve teşvik planlarını şekillendirmesi bekleniyor.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English