Bizi Takip Edin

AVRUPA

Frontex: AB’ye yasadışı göç yüzde 36 azaldı

Yayınlanma

AB’nin sınır ajansı Frontex’e göre AB’ye ulaşmaya çalışan göçmen sayısı 2024 yılında düşüş gösterdi.

Frontex tarafından toplanan ve 13 Ağustos Salı günü yayınlanan ön verilere göre, ocak ve temmuz ayları arasında AB’ye düzensiz sınır geçişlerinin sayısı yüzde 36 azalarak 113.400’e düştü.

Frontex, düzensiz sınır geçişlerindeki en büyük düşüşün sırasıyla yüzde 75 ve yüzde 64 ile Batı Balkanlar ve Orta Akdeniz rotalarında olduğunu bildirdi.

“Bu yılki düşüş esas olarak Tunus ve Libya makamlarının kaçakçıların faaliyetlerini engellemek için aldığı önleyici tedbirlere bağlanabilir,” diyen Frontex, Orta Akdeniz’in AB’ye giden en aktif göç yolu olmaya devam ettiğini kaydetti.

Bu iki ülkeden gelenler, Orta Akdeniz rotasında rapor edilen tüm göçmenlerin yüzde 95’ini oluşturuyor. Afganistan, Mali ve Suriye AB’ye en çok göç veren ülkeler olarak öne çıkıyor.

Tunus, Mısır ve Moritanya ile “göç anlaşmaları” imzalanmıştı

Frontex’in AB üyesi ülkelere düzensiz sınır geçişlerinin 380.000’e ulaştığını bildirdiği 2023 yılına kıyasla bu rakamlar büyük bir düşüşe işaret ediyor. 2023 yılında göç, Suriye ve Afganistan’daki savaşların zirvede olduğu 2016’dan bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaşmıştı.

Geçtiğimiz yıl AB, Tunus hükümeti ile göç kontrolünü artırması için yaklaşık 1 milyar avro değerinde bir anlaşma imzaladı ve o zamandan bu yana Mısır ve Moritanya ile de benzer anlaşmalar yaptı.

Bu sayısal anlamda bir başarı gibi görünüyor. Fakat sivil toplum örgütleri Tunus, Libya ve Mısır’da Sahra altı Afrikalıların keyfi olarak gözaltına alınması, alıkonulması ve sınır dışı edilmesi gibi önemli insan hakları ihlalleri yaşandığını bildiriyor.

AB’nin yeni “endişe kaynağı” Batı Afrika

Batı Afrika’dan gelen göçü engellemek bu yıl AB yetkilileri için giderek artan bir endişe kaynağı haline geldi. Mart ayında Batı Afrika kıyılarından İspanya’nın Kanarya Adalarına geçen göçmen sayısındaki artışın ardından Frontex direktörü Hans Lejtens, ajansın İspanya’ya acil destek sunmaya hazır olduğunu söylemişti.

2024’ün ilk yedi ayında, çoğu Mali, Fas ve Senegal’den olmak üzere 21,620 göçmen Batı Afrika rotasını geçerek başta Kanarya Adaları’na ulaştı. AB sınır ajansının şu anda bölgede toplam 2.900 memur ve personelden yaklaşık 200 personeli bulunuyor.

AB göç politikası ve özellikle de sınır kontrolü, haziran ayındaki Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri öncesinde ana konular arasında yer alıyordu.

Bloğun göç ve iltica konusundaki kurallarını yeniden düzenleyen ve sıkılaştıran bir dizi yeni yasaya imza atan Ursula von der Leyen’in başında bulunduğu Avrupa Komisyonu, Leyen’in görevdeki ikinci döneminde Afrika ülkeleriyle benzer düzenlemeleri müzakere etmeye hazırlanıyor ve Batı Afrika’daki Senegal’in ilk önceliği olması muhtemel.

Yeni Avrupa Komisyonu’nda ayrıca Akdeniz’den sorumlu yeni bir Komisyon Üyesi de yer alacak ve bu Komiserin görevleri arasında göçü engellemeye yönelik ortaklıklar da bulunacak.

AVRUPA

Ermenistan’da ‘askeri darbe girişimi’ iddiası

Yayınlanma

Ermenistan Soruşturma Komitesi’nden yapılan açıklamada Ulusal Güvenlik Teşkilatı’nın silahlı darbe yoluyla ülkede iktidarı ele geçirme girişimini engellediği duyuruldu.

Aralarında Dağlık Karabağ kökenli kişilerin de bulunduğu yedi Ermenistan vatandaşı hakkında dava açıldı. Üç kişi gözaltına alınırken, diğerleri için arama çalışmaları devam ediyor.

Açıklamaya göre, sanıklar bazı vatandaşları ayda 220 bin dram maaş vaadiyle devşirmeye çalıştı.

Söz konusu şahıslar, “yeni nesil ağır silahları tanıma, kullanma ve muharebe eğitimi alma” bahanesiyle üç aylık askeri eğitim kamplarına katılmak üzere Rusya’nın Rostov-na-Donu bölgesine gönderildi. Komitenin iddiasına göre asıl amaç, şahısları Ermenistan’a döndüklerinde kullanmaktı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı ya da Erivan Büyükelçiliğinden konuya ilişkin henüz açıklama gelmedi.

Açıklamada, askerlerin kişisel özelliklerinin, siyasi görüşlerinin ve Ermeni kolluk kuvvetleriyle bağlantılarının yalan makinesi testleriyle incelendiği belirtildi.

Açıklamaya göre, bu şahıslar daha sonra kapalı alanda savaş eğitimi verilen Arbat askeri üssüne yerleştirildi.

Ekip üyelerine, tatbikatın gerçek amacının Ermenistan’daki mevcut hükümeti devirmek olduğu açıkça söylendi.

Askerlerin bir kısmı bu plana katılmayı reddederek ülkeye geri döndü. Geri kalanlar ise planlarını hayata geçiremeden güvenlik güçleri tarafından yakalandı.

Paşinyan: KGAÖ, Ermenistan’ın güvenliği, varlığı ve egemenliğine tehdit oluşturuyor

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Sol partilerden Macron’a karşı görevden alma hamlesi

Yayınlanma

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a karşı Boyun Eğmeyen Fransa (La France insoumise – LFI) tarafından açılan azil davası, 17 Eylül Salı günü Ulusal Meclis bürosu tarafından 10’a karşı 12 oyla kabul edilebilir bulundu.

Beşinci Cumhuriyet tarihinde türünün ilk örneği olan bu hamlenin başarıya ulaşma şansı bulunmamakla birlikte, LFI’yı da bünyesinde barındıran solcu Yeni Halk Cephesi’nin (NFP) Ulusal Meclis’in en üst makamı olan büroda çoğunluğa sahip olması nedeniyle salı günkü oylamanın sonucu bekleniyordu.

300.000’den fazla kişi tarafından imzalanan bir dilekçeye göre prosedür, Macron’un “parlamenter rejimler dünyasında ve temsili demokrasi sisteminde eşi benzeri görülmemiş otoriter sürüklenişini” kınamak için başlatıldı.

Temmuz ayında yapılan parlamento seçimlerinde NFP’nin en çok sandalyeyi kazanmasına rağmen, Cumhurbaşkanı yaz boyunca NFP adayı Lucie Castets’in hükümeti kurmasına izin vermedi. Sonunda muhafazakâr-sağcı Michel Barnier bu ayın başlarında başbakan olarak atandı.

Emmanuel Macron’un olası azli, parlamentonun genelinde oylamaya sunulmadan önce Ulusal Meclis’in Hukuk Komisyonu tarafından incelenecek.

Metnin kabul edilebilmesi için milletvekillerinin üçte ikisi (577 milletvekilinden 385’i) tarafından onaylanması gerekiyor. Karar Meclis engelini geçerse, sağ partilerin ve merkezci müttefiklerinin çoğunlukta olduğu Senato’ya gönderilmesi gerekiyor.

Dolayısıyla Macron’un görevden alınmasının kabul edilmesi matematiksel olarak imkansız görünüyor, özellikle de Ulusal Meclis’teki Ulusal Birlik’in (RN) başkanı Marine Le Pen, bu hareketi sol tarafından düzenlenen “uğursuz bir komedi” olarak kınamış ve onları “düzensizlik ve kaos” yaymakla suçlamışken.

Fakat aralarında Antoine Léaument’in de bulunduğu LFI milletvekilleri salı günkü oylamayı gerekli bir “parlamenter karşılık” olarak memnuniyetle karşıladı. Parti lideri Jean-Luc Mélenchon ise 21 Eylül Cumartesi günü Fransa genelinde “Macron’u devirmek için” gösteriler düzenlenmesi çağrısında bulundu.

Cumhurbaşkanının partisinin Ulusal Meclis’teki milletvekili grubunun lideri olan eski Başbakan Gabriel Attal ise “bu önergeyi ve bu tartışmayı” “kurumlarımıza karşı bir savaş ilanı” olarak nitelendirdi.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Politico: Zalujnıy, Kursk oblastının işgaline karşı çıkmıştı

Yayınlanma

Politico haber kuruluşunun Ukraynalı yetkililere dayandırdığı haberine göre eski Ukrayna Genelkurmay Başkanı Valeriy Zalujnıy, Kursk oblastının Ukrayna güçleri tarafından işgal edilmesine karşı çıktı.

Haberin kaynağı, “Zalujnıy bunun bir macera olduğunu düşünüyordu” diye belirtti.

Zalujnıy, Rusya topraklarına girilmesi durumunda net bir eylem planının olmadığına dikkat çekti.

Bu konuda sorular sordu ancak Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’den tatmin edici bir yanıt alamadı.

Ukrayna ordusunun 80. Hava İndirme Tugayı’nın görevden alınan komutanı Emil İşkulov da taarruza karşı çıktı.

Gazetenin kaynaklarına göre İşkulov, tugayının Rusya topraklarında savunmasız kalmasından ve can kaybının ciddi ölçüde artmasından endişe ediyordu.

Ukrayna güçleri 6 Ağustos’ta Kursk oblastını işgal etti ve o tarihten bu yana bölgede çatışmalar sürüyor. Kursk, Belgorod ve Bryansk oblastlarında terörle mücadele operasyonu rejimi uygulanırken, ilk iki bölgede ayrıca olağanüstü hâl ilan edildi.

Ukrayna, BM ve Kızıl Haç’ı Kursk oblastına davet etti

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English