ASYA
FT: Güney Kore Avrupa’ya nükleer reaktör ihraç etmek için bastırıyor
Yayınlanma
Yazar
Harici.com.tr
Güney Kore, Çin ve Rusya’nın hakim olduğu küresel pazarda lider bir oyuncu olmak için Avrupa’ya nükleer reaktör ihraç etme girişimlerini hızlandırıyor.
Financial Times’ta (FT) yer alan habere göre temmuz ayında Çek Cumhuriyeti’nde 17 milyar dolarlık bir proje için ABD’li Westinghouse ve Fransız EDF’yi geride bırakarak tercih edilen teklif sahibi olan devlet şirketi Korea Hydro & Nuclear Power (KHNP), önümüzdeki yılın başlarında orta Avrupa ülkesinde iki reaktör için sözleşme imzalamaya hazırlanıyor.
Anlaşma tamamlandığı takdirde, KHNP’nin ana şirketi Kepco liderliğindeki bir konsorsiyumun 2009 yılında Birleşik Arap Emirlikleri’nde dört nükleer santral inşa etmek ve işletmek üzere 20 milyar dolarlık bir sözleşme kazanmasından bu yana geçen 15 yıl içinde Kore’nin ilk büyük denizaşırı nükleer enerji projesi olacak.
KHNP Başkanı Whang Joo-ho, şirketin Hollanda’da bir nükleer enerji santrali için fizibilite çalışması yürüttüğünü ve 2030 yılına kadar dünya çapında 10 reaktör daha ihraç etmeyi hedeflediği için Finlandiya ve İsveç’te reaktör inşa etmek üzere görüşmelerde bulunduğunu söyledi.
Kepco ayrıca Galler açıklarındaki Anglesey adasında yeni bir istasyon inşa etmek üzere İngiliz yetkililerle erken aşamada görüşmeler yürütüyor.
Çek Cumhuriyeti ile yapılan anlaşma, EDF gibi batılı rakipler tarafından yürütülen projelerin inşaat gecikmeleri ve maliyet aşımlarına takıldığı bir dönemde Güney Kore’nin öne çıkma çabalarının altını çiziyor.
Çek projesi, KHNP’nin 2022 yılında Pątnów’da Polonya’nın devlet kontrolündeki enerji şirketi PGE ile ortak bir girişimle bir nükleer santral inşa etme anlaşmasını takip ediyor. KHNP’nin mayıs ayında açıklanan Slovak enerji santrali projesi için de teklif vermesi bekleniyor.
Güney Kore’nin nükleer maliyetleri rakiplerine göre çok daha düşük
Ülkenin sanayi bakanı Ahn Duk-geun Çek anlaşmasının açıklanmasının ardından yaptığı açıklamada, “Kore [reaktörleri] zamanında ve bütçesine uygun olarak inşa eden tek ülke,” dedi.
Dünya Nükleer Birliği’ne (WNA) göre Güney Kore’de bir nükleer santralin inşaat maliyeti kilovat başına 3.571 dolar olarak tahmin edilmektedir; bu rakam Fransa için 7.931 dolar ve ABD için 5.833 dolardan çok daha düşük.
Ukrayna savaşı başlayana kadar Avrupa’da düşüşte olan nükleer enerji, daha fazla AB üyesi ülkenin enerji kaynaklarını güvence altına almaya çalışmasıyla yeni bir ilgi odağı haline geldi. Nükleer enerjiye olan ilgi, artan elektrik talebi karşısında düşük karbonlu enerji kaynakları geliştirmek isteyen ülkeler tarafından da yeniden canlandırıldı.
Güney Koreli yetkililer, ülkenin, bloğun iddialı iklim hedeflerinin İtalya ve Belçika gibi ülkelerin yeni nükleer reaktörlere karşı önceki muhalefetlerini tersine çevirmelerine yol açtığı Avrupa’da daha fazla anlaşma kazanmak için güçlü bir konumda olduğuna inanıyor.
Orta ve doğu Avrupa’da Kore nükleerine talep artıyor
WNA’ya göre Güney Kore dünyanın en büyük beşinci nükleer enerji üreticisi ve 26 reaktörü ile ülkenin elektrik arzının üçte birini sağlıyor. Mayıs 2022’de göreve geldikten kısa bir süre sonra muhafazakâr Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, liberal selefi Moon Jae-in’in nükleer enerjiyi aşamalı olarak terk etme politikasını tersine çevirdi.
Pątnów projesi, Polonya Başbakanı Donald Tusk’ın selefi muhafazakâr PiS yönetiminin nükleer enerji stratejisini kapsamlı bir şekilde gözden geçirme kararı almasının ardından hâlâ onay bekliyor.
Ancak, devlet tarafından finanse edilen Polonya Ekonomi Enstitüsü’nde enerji analisti olan Adam Juszczak, KHNP’nin düşük fiyatlandırma ve inşaat teslim tarihlerine uyma konusundaki güçlü geçmişi nedeniyle orta ve doğu Avrupa’da ilerleme kaydettiğini söyledi.
Nükleerde Fransa-Güney Kore rekabeti
Avrupa’nın en büyük nükleer operatörü ve inşaatçısı olan EDF için Koreli şirketin Çek hükümeti tarafından seçilmesi hayal kırıklığı yarattı.
Şirkete yakın kişilere göre Fransız grup, “Avrupa egemenliği” argümanının, yerelleştirilmiş bir nükleer tedarik zinciri oluşturma teklifinin bir parçası olarak Çeklerle olan şansını artıracağını umuyordu.
Fakat bu anlaşma aynı zamanda, işletmedeki çoğu reaktörde kullanılan gaz yerine soğutucu olarak su kullanan Avrupa Basınçlı Reaktör (EPR) tasarımlarının Fransa dışında da müşteri bulabileceğini kanıtlamak için bir şanstı.
Fransız hükümeti şirketten önümüzdeki yıllarda en az altı yeni EPR 2 modeli inşa etmesini istedi, fakat reaktörün güncellenmiş ve basitleştirilmiş bir versiyonunun tasarımı henüz sonuçlandırılmadı.
Fransa’da inşa edilen tek EPR reaktör modeli tamamlanmak üzere fakat programın 12 yıl gerisinde.
Şirkete yakın bir kişi, EDF’nin kısmen fiyattan kaybettiğini söyledi, fakat Çek kararıyla ilgili daha fazla yorum yapmayı reddetti. Şirket geçmişte hızlı bir şekilde daha fazla reaktör inşa edebilecek durumda olduğunu ısrarla vurgulamıştı.
Bazı eleştirmenler kararın sürpriz olmadığını söyledi. Eski bir Fransız hükümet yetkilisi, “Bu bazı açılardan iyi haber: EDF’nin bunu yapacak ne mali kaynağı ne de insan kaynağı var,” iddiasında bulundu.
ABD’de Koreli şirket aleyhine dava açıldı
Bununla birlikte, Güney Koreliler de yol boyunca engellerle karşılaşabilir.
Örneğin KHNP, Westinghouse’un APR1400 reaktörleri için tescilli teknolojisini kullandıkları iddialarıyla karşı karşıya.
Bir ABD bölge mahkemesi geçen yıl Westinghouse’un Koreli şirketlerin teknoloji paylaşımı için ABD hükümetinin onayını gerektiren ABD ihracat yönetmeliklerini ihlal ettiğini savunan davasını reddetti.
Fakat mahkeme fikri mülkiyet ihlali konusunda bir karar vermediği için anlaşmazlık çözümsüz kaldı.
Güney Kore sanayi bakanı Ahn bu ayın başlarında iki şirketin anlaşmazlıkları çözmek için “son aşama görüşmelerde” olduğunu söylese de, ABD şirketi bu hafta KHNP’nin tercih edilen teklif sahibi olarak seçilmesini protesto etmek için Çek tekelcilik karşıtı ofise itirazda bulundu.
ABD’li şirket, “KHNP ne temel teknolojinin sahibidir ne de Westinghouse’un onayı olmadan üçüncü bir tarafa alt lisans verme hakkına sahiptir,” iddiasında bulunuyor.
KHNP bu hafta Westinghouse’un sadece önceki iddialarını tekrarladığını söyledi. Şirket, açıklamasında, “Çek projesi üzerinde herhangi bir etki yaratmayacağından emin olmak için yasal anlaşmazlıkları uygun şekilde ele alacağız,” dedi.
ABD, Güney Kore’nin nükleer programını anlaşmalarla kısıtlıyor
Seul Ulusal Üniversitesi’nden nükleer uzman Suh Kyun-ryul, KHNP’nin muhtemelen Westinghouse ile mali bir uzlaşmaya varmak zorunda kalacağını söyledi.
Suh, “Bu, zarar eden bir anlaşma olarak bile sonuçlanabilir,” dedi.
Suh ayrıca Güney Kore’nin ABD ile 1950’lerde imzalanan ve Seul’ün nükleer silah programı geliştirme kabiliyetini kısıtlayan uzun süreli bir anlaşma ile elinin kolunun bağlandığını hatırlattı.
Anlaşma uyarınca Güney Kore’nin hammadde kaynaklarına erişimi sınırlı ve uranyum zenginleştirme ya da kullanılmış yakıtın yeniden işlenmesine izin verilmiyor.
Uzun vadeli alıcıların nükleer yakıt tedarikinden atık bertarafına kadar tek elden hizmet talep etmelerinin muhtemel olduğunu söyleyen Suh, ABD anlaşmasının “Güney Kore’nin aşil topuğu” olmaya devam ettiğini de sözlerine ekledi.
İlginizi Çekebilir
-
Fransa’dan temel kimyasal madde üretimini Avrupa’da yapma çağrısı
-
Askerileşmenin acı faturası: Savunma yatırımları artacak, kamu harcamaları kesilecek
-
Yeni AB kuralları kapsamında göçmenlere ‘geri dönüş merkezleri’ yolda
-
AB ve Güney Kore dijital ticaret anlaşması imzaladı
-
Gazprom’a Avrupa’dan 18 milyar avroluk dava
-
AB’nin ABD’den ‘dijital bağımsızlık’ arayışı
ASYA
Çin’in iki toplantısı sona erdi: İşte öne çıkan başlıklar
Yayınlanma
2 gün önce11/03/2025
Yazar
Harici.com.tr
Çin’in yıllık en önemli siyasi etkinliği olan ve Pekin’de “iki toplantı” olarak bilinen toplantılar salı günü sona erdi.
Delegeler, “Yeni Bir Dönem için Çin Özelliklerine Sahip Sosyalizm Üzerine Xi Jinping Düşüncesi”ne bağlı kalınması gerektiğini vurgulayan ulusal ve yerel kongre delegelerine ilişkin bir yasanın revize edilmesi önerisi de dahil olmak üzere yedi maddeyi kabul etti.
Alışılmadık bir şekilde, Çin’in 3 numaralı yetkilisi ve Ulusal Halk Kongresi (NPC) Daimi Komitesi Başkanı Zhao Leji kapanış törenine katılmadı. Zhao’nun, “solunum yolu enfeksiyonu” nedeniyle katılmadığı açıklandı.
Bunun dışında, en üst siyasi danışma organı olan Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı (CPPCC) ve yasama organı olan NPC’nin bu yılki toplantılarında sürpriz gelişmeler yoktu. Yine de toplantılar, dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında kısasa kısas gümrük vergileri furyasını başlatan ABD Başkanı Donald Trump’la başa çıkmaya çalışan Çin’in yeni dönem perspektifine ilişkin fikir verdi.
Çin’de meclis başkanı ‘iki oturum’ sonunda neden ortalıkta yoktu?
YAPAY ZEKA VE İLERİ TEKNOLOJİ VURGUSU
Yapay zeka (AI) bu yılki toplantının en önemli konusuydu ve Çin’in teknolojiye olan ilgisi teknoloji firması DeepSeek’in çığır açan başarısıyla daha da arttı.
DeepSeek, oturumların gündemindeydi. NPC açılmadan önce bir sözcü, şirketin “Çin bilgeliğini” dünyayla paylaşmaya yönelik açık kaynak yaklaşımını övdü.
Geçtiğimiz çarşamba günü Başbakan Li Qiang tarafından sunulan hükümet çalışma raporu, DeepSeek’in adını özellikle anmasa da Çin’in yapay zeka alanındaki “yeni başarılarını” vurguladı ve yapay zeka destekli robotlar gibi gelişmekte olan endüstriler için finansman sözü verdi.
Çin Menkul Kıymetler Düzenleme Komisyonu (CSRC) Başkanı Wu Qing toplantılar sırasında yaptığı açıklamada “DeepSeek hakkında konuşmayanlar trende ayak uyduramıyor gibi görünüyor” dedi.
Geçtiğimiz hafta yapılan yeni kurumsal duyurular, yatırımcıların Çin yapay zekası konusundaki heyecanını artırdı.
Alibaba Group Holding’in hisse senedi fiyatı, geçtiğimiz perşembe günü yeni bir yapay zeka modelini piyasaya sürmesinin ardından sıçradı. Başka bir startup’ın iki toplantı sırasında piyasaya sürdüğü Manus AI “agent”, hizmet halka açık olmasa da bazı yerel medya kuruluşları tarafından “ikinci DeepSeek” olarak adlandırıldı.
DeepSeek’in kurucusu Liang Wenfeng, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve teknoloji patronlarının yer aldığı yüksek profilli bir sempozyuma katıldıktan sonra bu toplantılarda kamuoyu önüne çıkmadı. Ancak diğer yıldız yöneticiler Pekin’in özel sektöre yönelik yenilenen desteğini sembolize etmek üzere hazır bulundular.
Akıllı telefon üreticisi Xiaomi’nin CEO’su Lei Jun, Başbakan Li’nin çalışma raporu öncesinde “delegeler koridorunda” medyaya konuşan ilk temsilci olarak seçildi. Xi ile geçen ayki sempozyuma da katılan Lei, toplantının “kendime olan güvenimi büyük ölçüde artırdığını” söyledi.
Elektrikli araç üreticisi XPeng’in CEO’su He Xiaopeng cumartesi günü Büyük Halk Salonu koridorlarındaydı ve uçan arabaları geniş ölçekte üreten ilk şirket olma hedeflerini anlattı. Lazer ekipmanı üreticisi Huagong Tech’in başkanı Ma Xinqiang, şirketinin “yaklaşık 40 yıllık yabancı teknoloji tekelini kırdığını” ve “yabancı ürünlerin fiyatının %40’tan fazla düşmesine neden olduğunu” söyledi.
Pekin Üniversitesi Çin Ekonomik Araştırmalar Merkezi’nde profesör olan Yao Yang, “Bu yıldan itibaren ruh hali daha iyimser hale geldi” dedi ve bunu Çin’in DeepSeek gibi yerli başarılarına bağladı.
“Ancak bu havanın devam etmesi gerçekten hükümet politikasına bağlı. Hükümetin ekonomiyi canlandırmaya ve özel teşebbüsü desteklemeye yönelik hamleleri belirleyici olmazsa, bu ruh hali ortadan kalkacaktır” diye ekledi.
HÜKÜMET ÇALIŞMA RAPORUNDAN ÖNE ÇIKANLAR
Delegeler, Pekin’in kendi kendine yeterlilik istediği stratejik, gelişmiş alanları temsil ediyordu. Ancak özel işletmelere yönelik daha geniş kapsamlı destek belirsizliğini koruyor. Bazı analistlerin NPC’de görüşülmesini bekledikleri özel ekonomiyi teşvik yasası gündem dışı bırakıldı. Bir NPC sözcüsü tasarının gelecekteki NPC Daimi Komite toplantılarında görüşüleceğini söyledi.
Hükümet çalışma raporu, 2025 yılı için geçen yılki gibi “%5 civarında ” bir gayri safi yurtiçi hasıla büyüme hedefi belirledi ve bu hedefe ulaşmak için çeşitli teşvik planlarının ana hatlarını çizdi. Bunlar arasında 300 milyar yuan (41.5 milyar dolar) tüketici sübvansiyon programı, devlet bankalarına 500 milyar yuan enjeksiyon ve yerel yönetim özel tahvil kotasında 500 milyar yuan artış yer alıyor. Ayrıca bütçe açığının GSYH’ye oranı geçen yılki %3 seviyesinden %4’e yükseltildi.
Yetkililer, Komünist Parti liderliğinin geçen sonbaharda üst düzey bir toplantıda daha fazla teşvik önlemi sinyali vermesinin ardından ekonominin ivme kazandığını söyledi. İskan Bakanı Ni Hong Pazar günü gazetecilere yaptığı açıklamada emlak piyasasında “olumlu değişikliklerin” ortaya çıktığını söylerken, insan kaynakları bakanı Wang Xiaoping istihdam durumunun “iyileşme eğilimi gösterdiğini” belirtti.
Ulusal Kalkınma ve Reform Komisyonu (NDRC) direktörü Zheng Shanjie, “Bu yıl yaklaşık %5’lik büyüme hedefine ulaşmak için sağlam bir temelimiz, güçlü desteğimiz ve güvenilir garantilerimiz var” dedi.
Ancak teşvik tedbirleri çoğunlukla analistlerin mütevazı beklentileri doğrultusunda gerçekleşti ve pazar günü açıklanan ekonomik veriler tüketici fiyat endeksinin şubat ayında keskin bir şekilde negatife dönerek deflasyonist baskının altını çizdiğini gösterdi.
Bu arada ABD ile hızla tırmanan ticaret savaşı, birçok analistin iddialı bulduğu GSYH hedefine gölge düşürüyor. Çin’in Amerikan tarım ürünlerine uyguladığı misilleme gümrük vergileri de pazartesi günü yürürlüğe girdi.
Ticaret Savaşı 2.0: Çin, ABD tarım ürünlerine gümrük vergisi getirdi
Etkileyici yeni girişimlerin eksikliği, iki toplantıya yönelik borsa tepkisinin sessiz kalmasına yol açtı. Anakarada listelenen hisse senetlerinin bir ölçütü olan CSI 300 Endeksi, toplantıların başlamasından bu yana sadece marjinal bir artış gösterdi.
Çin’in 10 yıllık devlet tahvili getirisi geçtiğimiz cuma günü %1,793’e yükselerek yaklaşık üç ayın en yüksek seviyesine ulaştı. Bazı analistler bu yükselişi kısmen Merkez Bankası Başkanı Pan Gongsheng’in bir gün önceki brifingde faiz indirimleri için belirli bir takvim taahhüt etmediği ve sadece faizlerde ve zorunlu karşılık oranlarında indirimlerin “zamanında” yapılacağını söylediği yorumlarına bağladı.
Maliye Bakanı Lan Fo’an, Çin’in belirsizliklerle başa çıkmak için hala “yeterli rezerv araçlarına ve politika alanına” sahip olduğunu söyledi.
SAVAŞ YETENEKLERİNİN GELİŞTİRİLMESİ VE TAYVAN
Silahlı kuvvetlerin 2025 yılı bütçe büyüme hedefi %7.2 olarak belirlenirken, askeri bütçe ekonomiden daha hızlı büyümeye devam ediyor. PLA sözcüsü Wu Qian Pazar günü yaptığı açıklamada harcamaların 1.81 trilyon yuana (249 milyar dolar) ulaşacağını ve bunun daha önce belirtilen 1.78 trilyon yuan rakamından biraz daha fazla olduğunu söyledi. Her iki durumda da bu rakam Asya’daki en büyük savunma ödeneği olup, Japonya’nın nisan ayından itibaren yeni mali yıl için düşündüğü yıllık savunma harcamasının dört katından fazla. Öte yandan ABD’nin savunma bütçesinin ise 3’te birinden daha az.
Başbakan Li’nin çalışma raporuna göre bütçedeki bu genişleme “askeri eğitimi ve savaşa hazır olma durumunu artırma ve yeni savaş yeteneklerinin geliştirilmesini hızlandırma” çabasına işaret ediyor. Li, hükümetin “Çin’in egemenliğini, güvenliğini ve kalkınma çıkarlarını sıkı bir şekilde korumaya” kararlı olduğunu söyledi.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping de, NPC sırasında bir konferansta kadrolara zorlukları vurguladı. Devlete ait haber ajansı Xinhua’ya göre cuma günü Halk Kurtuluş Ordusu ve Silahlı Polis Gücü temsilcilerine yaptığı “önemli konuşmada” onlara “ele alınması gereken birçok zorluk ve sorun” olduğunu söyledi.
Başkomutan askeri planların “daha sistematik, bütüncül ve koordineli bir şekilde” uygulanabilmesi için “modern yönetim kavram ve yöntemlerinin kullanılmasının önemini” vurguladı. Xi ayrıca kalite ve verimliliği artırmak için “sivil-asker ortak çabalarının” yoğunlaştırılması gerektiğini vurguladı.
Xinhua raporunda ayrıca Xi’nin “ yolsuzluğun kapsamlı bir şekilde araştırılması ve ele alınması için sağlam ve etkili bir gözetim sistemi” talep ettiği belirtildi.
PLA sözcüsü Wu Qian da pazar günü yaptığı açıklamada Çin kuvvetlerinin “Tayvan bağımsızlık ayrılıkçılarına” karşı koymaya odaklandığını söyledi. Wu’ya göre Taipei’deki Demokratik İlerleme Partisi iktidarında bu tür faaliyetler “ne kadar yaygınlaşırsa”, “boyunlarındaki ilmik o kadar sıkılaşacak ve başlarının üzerinde sallanan kılıç o kadar keskinleşecektir.”
ABD’nin Tayvan değişikliği, Çin’in tepkisini çekti: Derhal düzeltin
1.4 MİLYAR İNSAN İÇİN GIDA GÜVENCESİ
Gıda güvenliği Çin için bir başka odak noktası. Geçen yıl ülkenin toplam tahıl üretimi 1.4 trilyon jin ya da 700 milyon ton gibi rekor bir seviyeyi aşmış olsa da, Başbakan Li’nin çalışma raporunda gıda kaynaklarının “çok yönlü bir şekilde” geliştirilmesi çağrısında bulunuldu.
Li sözlerine şöyle devam etti: “Tüm yerel yönetimler Çin’in gıda güvenliğinin sağlanmasında kendi paylarına düşen sorumluluğu üstlenmeli ve ülkemizin gıda tedarikinin sağlam bir şekilde kendi ellerimizde kalması için ortak çaba sarf etmelidir.” Ülkenin kendi kendine yeterlilik oranı, yüzyılın başında %90’ın üzerindeyken 2020’ye kadar üçte ikinin altına düşüyor.
Tarım ve Köy İşleri Bakanı Han Jun, cumartesi günü iki toplantı arasında gazetecilere yaptığı açıklamada, “Bir başka bereketli yıla rağmen, ulusumuzun gıda durumunun belirli bir işareti geçtiğini söyleyemeyiz” dedi ve ekledi: “Yurt içi gıda arz ve talebinde bir dengeye ulaşmak için hala ithalata güvenmemiz gerekiyor.”
Ticaret savaşının giderek büyümesi, kendi kendine yeterliliği daha da artırma aciliyetini hızlandırabilir. Çin’in Trump’a karşı ikinci tur misillemesi, tavuktan mısıra, buğdaydan soya fasulyesine ve diğer ürünlere kadar geniş bir yelpazede ABD’nin tarımsal ithalatına daha yüksek gümrük vergileri getirdi. Kolza tohumu yağı, küspe, bezelye, domuz eti ve su ürünleri de dâhil olmak üzere Kanada gıdalarına 20 Mart’ta ayrı bir gümrük tarifesi uygulanacak.
Gıda ürünlerini hedef alma kararı Çinli yetkililerin kendilerine güvendiklerini gösteriyor. Han yine de rehavete kapılınmaması konusunda uyardı.
“1.4 milyar insanın yaşadığı bizimki gibi büyük bir ülkede kendimizi beslemek için kendimize güvenmeliyiz” dedi.
DIŞİŞLERİ BAKANI KONUŞTU
Başbakan’ın geleneksel NPC sonrası basın toplantısının geçen yıl kaldırılmasının ardından, Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin sözleri Pekin’in dünyaya resmi mesajı olarak daha fazla ağırlık taşıyor.
Wang, tarihi imaların ağırlıkta olduğu basın toplantısında, Çin’in Rusya ile olan sıkı ilişkisini ve gelişmekte olan Küresel Güney ülkeleri ile ilişkilerini vurguladı. Ayrıca, çözüm bekleyen sorunlara rağmen Avrupa ve Hindistan’a zeytin dalı uzattı. Öte yandan Wang, ABD ve yakın müttefiki Japonya’ya karşı sert bir ton kullandı. Tayvan söz konusu olduğunda Wang eleştirilerini sadece ABD’ye değil Tokyo’ya odakladı ve “Tayvan’daki bir acil durumun Japonya’daki bir acil durum olduğu” düşüncesini kınadı. Ayrıca bu yılın Tayvan’ın “kurtuluşunun” ve “Çin halkının Japon karşıtı muzaffer savaşının bir sonucu olarak Çin topraklarına geri dönüşünün” 80. yıldönümü olduğunu vurguladı.
Washington’un, Trump’ın cezalandırıcı gümrük vergilerinin görünürdeki nedeni olan yasadışı fentanil akışından Çin’in sorumlu olduğu yönündeki iddialarını “temelsiz” olarak nitelendiren Wang, Washington’un tutumunu “iki yüzlü” olmakla eleştirdi.
“Hiçbir ülke bir yandan Çin’i baskı altında tutarken diğer yandan Çin ile iyi ilişkiler geliştirebileceğini hayal etmemeli” dedi.
Wang, bölgesel sürtüşme noktalarına değinirken, Trump yönetimiyle diyalog için kapıyı açık bırakmaya çalıştı.
Çin ve ABD’nin “en büyük gelişmekte olan ülke ve en büyük gelişmiş ülke olarak gelecekte uzun bir süre var olacaklarını” söyledi. “Bu nedenle barış içinde bir arada yaşamamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İki Toplantı: Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin açıklamalarından öne çıkanlar
ASYA
Çin’de meclis başkanı ‘iki oturum’ sonunda neden ortalıkta yoktu?
Yayınlanma
2 gün önce11/03/2025
Yazar
Harici.com.tr
Yakın tarihte ilk kez Çin’in en üst düzey yasama organının başkanı salı günü “iki oturum” olarak bilinen parlamento toplantısının kapanışında yoktu.
En kıdemli üçüncü yetkili ve Ulusal Halk Kongresi (NPC) başkanı olan 68 yaşındaki Zhao Leji, kapanış törenine başkanlık eden yardımcısı Li Hongzhong’a göre “solunum yolu enfeksiyonu” nedeniyle katılamadı.
Zhao son olarak cumartesi günü NPC başkanlık divanının ilk toplantısında kamuoyunun karşısına çıkmıştı.
On yıllardır ilk kez NPC kapanış toplantısına tüm Politbüro Daimi Komite üyeleri katılmadı.
Ancak Li, NPC’nin yıllık çalışma raporunun oylama sonuçlarını açıkladığında Zhao’nun adı anıldı.
NPC milletvekilleri “Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi adına başkan Zhao Leji tarafından sunulan çalışma raporunu dinledi ve gözden geçirdi. Oturum, daimi komitenin geçtiğimiz yıl boyunca yaptığı çalışmaları tamamen onayladı, önümüzdeki yıl için raporda önerilen görevleri onayladı ve raporu onaylamaya karar verdi” dedi.
Li’ye göre çalışma raporu ezici bir çoğunlukla onaylandı.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Başbakan Li Qiang törenin tamamlanmasının ardından her ikisi de rahatlamış görünerek sahneden ayrıldı.
Pandemiden bu yana ilk kez, iki oturuma katılmak için Covid-19 testleri şart koşulmadı.
Zhao, Çin’in en üst düzey karar alma organı olan Politbüro Daimi Komitesi’nin Başkan Xi de dahil olmak üzere diğer altı üyesinin katıldığı Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı’nın (CPPCC) pazartesi günü yapılan yıllık oturumunun kapanışında da yer almadı.
1980’lerden bu yana iktidar partisinin tüm üst düzey liderlerinin, ulusal yasama ve siyasi danışma oturumlarının siyasi onayı olarak yıllık NPC ve CPPCC oturumlarının açılış ve kapanış törenlerine katılmaları siyasi bir norm haline gelmiştir.
Yıllık etkinlik aynı zamanda parti ve hükümet patronlarının Çin’in en acil meselelerine ilişkin parti dışındaki Çinli elitlerin görüşlerini dinlemeleri için bir platform işlevi görüyor.
CPPCC’nin kapanışını kaçırmasının yanı sıra Zhao, pazartesi günü NPC’nin genellikle NPC başkanı tarafından denetlenen başkanlık divanının iki toplantısına da katılmadı. Bunun yerine devlet haber ajansı Xinhua, NPC başkan yardımcısı Li Hongzhong’un iki toplantıya başkanlık etmesi için “Zhao Leji tarafından görevlendirildiğini” söyledi.
Zhao’nun 8 Mart’ta NPC başkanlık divanında kamuoyunun karşısına son kez çıktığı toplantıda, Milletvekilleri Yasası’nın değiştirilmesine ilişkin karar taslağının ve hükümet çalışma raporu ile merkezi ve yerel yönetim bütçelerine ilişkin revizyon taslaklarının NPC’nin görüşüne sunulmasına karar verildi.
2017 yılında Politbüro Daimi Komitesi’ne terfi eden Zhao, Wang Qishan’ın yerine partinin en üst düzey yolsuzlukla mücadele ve siyasi disiplin organı olan Disiplin Teftiş Merkezi Komisyonu’nun sekreteri olarak 2022 yılına kadar görev yaptı.
2022’deki 20. parti kongresinde Politbüro Daimi Komitesi’ne yeniden atanarak üçüncü sıradaki üye oldu. Mart 2023’te Li Zhanshu’nun yerine NPC Daimi Komitesi başkanlığına atandı.
ASYA
Filipinler’in eski Devlet Başkanı Duterte tutuklandı
Yayınlanma
2 gün önce11/03/2025
Yazar
Harici.com.tr
Hükümet, eski Filipin Devlet Başkanı Rodrigo Duterte’nin salı günü Manila’nın uluslararası havaalanında tutuklandığını açıkladı.
Hong Kong’da hafta sonu katıldığı bir etkinlikte döndükten sonra havaalanında tutuklanan Duterte, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin emriyle hakkında açılan insanlığa karşı suç davasıyla bağlantılı olarak polis tarafından gözaltına alındı. Başkan Ferdinand Marcos Jnr’ın ofisinden yapılan açıklamada, mahkemenin Duterte’nin yasadışı uyuşturucuya karşı yürüttüğü ölümcül mücadele sırasında meydana gelen cinayetleri soruşturduğu belirtildi.
Hükümet açıklamasında, “Duterte’nin gelişinin ardından başsavcı, insanlığa karşı suç işlediği gerekçesiyle eski başkan hakkında tutuklama emri çıkarılması için UCM’ye tebligatta bulundu” denildi. “Kendisi şu anda yetkililerin gözetiminde” diye belirtildi.
Sürpriz tutuklama havaalanında kargaşaya yol açarken, Duterte’nin avukatları ve yardımcıları, bir doktor ve avukatlarla birlikte polis tarafından gözaltına alındıktan sonra kendisine yaklaşmalarının engellenmesini protesto etti. Duterte’nin yakın müttefiklerinden Senatör Bong Go gazetecilere yaptığı açıklamada “Bu onun anayasal hakkının ihlalidir” dedi.
Hükümet, Interpol’ün Manila ofisinin küresel mahkemeden tutuklama emrinin resmi bir kopyasını aldığını söyledi.
Ağustos 2017’de uyuşturucu karşıtı bir operasyon sırasında polis tarafından öldürülen bir gencin amcası olan Randy delos Santos, Duterte’nin tutuklanmasının “adalet için uzun zamandır beklenen büyük bir gün” olduğunu söyledi.
“Artık adaletin yerini bulduğunu hissediyoruz. Üst düzey polis yetkililerinin ve yasadışı cinayetlere karışan yüzlerce polis memurunun da gözaltına alınmasını ve cezalandırılmasını umuyoruz,” dedi delos Santos.
Duterte’nin polis tarafından nereye götürüldüğü hemen belli olmadı. Hükümet 79 yaşındaki eski liderin sağlık durumunun iyi olduğunu ve hükümet doktorları tarafından muayene edildiğini söyledi.
UCM, Duterte’nin güneydeki Davao kentinin belediye başkanı olduğu 1 Kasım 2011’den 16 Mart 2019’a kadar işlenen uyuşturucu cinayetlerini olası insanlığa karşı suçlar olarak soruşturuyor.
Polis kayıtlarına göre ayrıca, Duterte’nin altı yıllık başkanlığı süresince, uyuşturucu karşıtı operasyonlarda 7 binden fazla kişi öldürüldü.
Duterte, insan hakları aktivistlerinin cinayetlerle ilgili hesap vermekten kaçmayı amaçladığını iddia ettiği bir hareketle 2019 yılında Filipinler’i Roma Statüsü’nden çekti.
Duterte yönetimi 2021’in sonlarında mahkemenin soruşturmasını askıya almak için harekete geçti ve Filipinli yetkililerin zaten aynı iddiaları incelediğini savunarak son çare mahkemesi olan UCM’nin yargı yetkisine sahip olmadığını söyledi.
UCM’deki temyiz yargıçları Temmuz 2023’te soruşturmanın yeniden başlayabileceğine hükmetti ve Duterte yönetiminin itirazlarını reddetti. Merkezi Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan UCM, ülkelerin soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçlar da dahil olmak üzere en ağır uluslararası suçlarla ilgili şüphelileri yargılamakta isteksiz olmaları ya da yargılayamamaları durumunda devreye girebiliyor.
2022’de Duterte’nin yerine geçen ve eski başkanla sert bir siyasi anlaşmazlığa düşen Başkan Marcos, küresel mahkemeye yeniden katılmamaya karar verdi. Ancak Marcos yönetimi, UCM’nin uluslararası polisten Duterte’yi Kırmızı Bülten adı verilen ve dünya çapındaki kolluk kuvvetlerinden bir suç şüphelisinin yerini tespit edip geçici olarak tutuklamalarını isteyen bir taleple gözaltına almasını istemesi halinde işbirliği yapacağını söylemişti.
Duterte’nin 2016-2022 yılları arasındaki devlet başkanlığı döneminde hukuk danışmanı ve sözcüsü olan Salvador Panelo, salı günü yaptığı açıklamada Interpol tutuklama emrinin “sahte bir kaynaktan” geldiğini, zira UCM’nin Filipinler’de yargı yetkisi olmadığını savundu.
Yerel medya kuruluşu GMA news tarafından yayınlanan bir videoya göre Duterte, hangi yasa uyarınca ve hangi suçtan dolayı tutuklandığını sorguladı.
Duterte, Filipinler’de suça karşı hızlı çözümlerini destekleyen pek çok kişi arasında hala oldukça popüler ve güçlü bir siyasi figür olmaya devam ediyor. Mayıs ayındaki ara seçimlerde kalesi Davao’nun belediye başkanlığı görevini geri almak için yarışıyor.
Ölümle sonuçlanan uyuşturucu operasyonlarıyla ilgili olarak yerel düzeyde birkaç dava açıldı, ancak sadece dokuz polis uyuşturucu şüphelisi olduğu iddia edilen kişileri öldürmekten hüküm giydi.
Duterte’nin, polis memurlarına hayatları tehlikedeyse narkotik şüphelilerini ölümcül bir şekilde vurmalarını söylediği ifade edildi. Duterte, baskılarının pek çok aileyi kurtardığı ve Filipinler’in bir “narko-politik devlete” dönüşmesini engellediği konusunda ısrar ediyor.
Ekim ayında Filipinler Senatosu’nun uyuşturucu savaşına ilişkin soruşturmasının açılışında Duterte, eylemleri için “özür dilemediğini, mazeret sunmadığını” söyledi.
“Yapmam gerekeni yaptım ve ister inanın ister inanmayın, bunu ülkem için yaptım” dedi.
Duterte’nin tutuklanmasının arkasında siyasi motivasyonlar olabileceği yönünde spekülasyonlar da artıyor.
Duterte ailesi ile Marcos ailesi arasında sert bir politik rüzgar esiyor.
Özellikle, Duterte’nin kızı ve eski Filipinler Başkan Yardımcısı Sara Duterte’nin, mevcut Cumhurbaşkanı Ferdinand Marcos Jr.’a suikast planlamakla suçlanması ve görevden alınması, Duterte ailesi ile Marcos yönetimi arasındaki siyasi gerilimi daha da artırdı. Bu durum, Rodrigo Duterte’nin tutuklanmasının zamanlamasıyla birleştiğinde, tutuklamanın politik olabileceği yönündeki soru işaretlerini artırdı.
Marcos ailesi ABD ile müttefiklik ilişkisi yürütürken, Duterte döneminde ülke Çin’e daha yakındı.

Trump, Ukrayna için Rusya’ya heyet gönderiyor

Putin, Kursk oblastındaki askeri birliklerle bir araya geldi

Ukrayna ordusu, Kursk oblastından çekilmeye başladı

Macron hükümete Rusya’nın dondurulan varlıklarına el koyma konusunu inceleme talimatı verdi

İsveç ABD’den bağımsız olarak silah ve uzay kapasitesini artıracak
Çok Okunanlar
-
AMERİKA2 hafta önce
Palantir CEO’su Karp’tan Silikon Vadisi’ne: Silah başına!
-
GÖRÜŞ2 hafta önce
Gazze’de tatil hayali mi, kriz tarifi mi?
-
DÜNYA BASINI3 gün önce
Suriye’nin sahil bölgesinde katliam nasıl başladı?
-
DÜNYA BASINI2 hafta önce
Trump’ın Silikon Vadisi’ndeki adamı Thiel’in antidemokratik distopyası
-
GÖRÜŞ2 hafta önce
Hint toplumunda Hindu-Müslüman ayrışması – 4
-
DÜNYA BASINI2 hafta önce
Doğu Almanya’da neofaşizmin yükselişine Batı Almanya’nın katkısı
-
DİPLOMASİ2 hafta önce
Rusya’dan Trump’ın Ukrayna’ya vaadine yanıt
-
GÖRÜŞ4 gün önce
ABD-Rusya ilişkilerindeki büyük tersine dönüş ve Çin’in diplomatik seçimi