Bizi Takip Edin

AVRUPA

Merz, Almanya’da ‘ekonomiyi iklimin önüne koyma’ sözü verdi

Yayınlanma

Almanya’nın bir sonraki şansölye olması muhtemel siyasetçisi Friedrich Merz, iklim politikalarını ikinci plana atarak Almanya’nın endüstriyel rekabet gücünü yeniden tesis etme sözü verdi.

CDU’lu Merz, pazartesi günü batıdaki sanayi kenti Bochum’da yaptığı bir kampanya konuşmasında, Almanya’nın ekonomi politikalarının Şansölye Olaf Scholz döneminde “neredeyse tamamen iklimin korunmasına yönelik” olduğunu söyledi ve “Bunu açıkça söylemek istiyorum: Bunu değiştireceğiz ve değiştirmeliyiz,” dedi.

Almanya’nın kasım ayında harcamalar ve ekonomik reformlar konusundaki görüş ayrılıkları nedeniyle çöken trafik lambası koalisyon hükümeti, resmi hedef tarihten sekiz yıl önce, 2030 yılına kadar kömürü “ideal olarak” aşamalı bir şekilde ortadan kaldırmayı taahhüt etmişti.

Scholz’un Sosyal Demokrat Partisi (SPD) ve Yeşiller’in de dahil olduğu koalisyon, bu hedefe ulaşmak için yenilenebilir enerjileri büyük ölçüde genişletti ve enerji yoğun şirketleri iklim nötrlüğüne ulaşmalarına yardımcı olmak için sübvanse etti.

Sonuç olarak Almanya, güneş ve rüzgar teknolojisi üretiminde en fazla tesise sahip ülke olarak yeşil altyapı üretiminde Avrupa Birliği’nin sanayi lideri konumunda. Isı pompası üretiminde ise İtalya’nın ardından ikinci en fazla tesise sahip.

Fakat Merz, rotayı kökten değiştireceğini öne sürdü. Konuşması sırasında hem kömür hem de nükleer enerjiden bahsederek son yıllarda hangi enerji kaynağını aşamalı olarak ortadan kaldıracakları konusunda “yeterince anlaştıklarını” fakat “yerine koyacak bir şey olmadığı” sürece, ellerindekileri devreden çıkarmanın söz konusu olamayacağını savundu.

Merz, “Eğer bunu yapmaya devam edersek, Almanya’yı bir sanayi merkezi olarak büyük ölçüde tehlikeye atmış oluruz ve biz bunu yapmaya hazır değiliz,” dedi.

Merz ve muhafazakâr ittifakı CDU-CSU anketlerde yüzde 31’lik destek oranıyla 23 Şubat’taki erken seçimlerden galibiyetle çıkacak gibi görünüyor. Sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisi ise yüzde 21’lik destekle ikinci sırada yer alıyor.

Öte yandan Merz, AfD ile ittifaka kapıyı kapattığı için, bu ekonomi politikalarına karşı çıkan SPD ve Yeşiller ile bir koalisyon kurmak zorunda kalabilir.

Bochum ziyareti sırasında Merz, önceki hükümetin yenilenebilir enerjiden elde edilen hidrojenle çalışan çelik fabrikaları olan “yeşil çeliğe” odaklanmasına da şüpheyle yaklaştığını ifade etti ve bir panelde “hidrojenle çalışan çelik fabrikalarına hızlı geçişin başarılı olacağına inanmadığını” söyledi.

Bir zamanların ulusal çelik devi ThyssenKrupp, kömürle çalışan çelik fırınlarını hidrojenle çalışan yenileriyle değiştirerek CO2 yayan üretimden uzaklaşmasını hızlandırmak için 2023 yılında yaklaşık 2 milyar avro devlet sübvansiyonu almıştı.

Bochum’da Merz, çelik fabrikalarından kaynaklanan emisyonları hidrojenle tamamen önlemek yerine karbon yakalama yöntemine başvurmayı önerdi.

Merz’in yenilenebilir kaynaklardan elde edilen hidrojenle ilgili temel endişesi maliyet. Öte yandan uzmanlar, elektrik tüketen bir teknoloji olan karbon tutmanın da yüksek bir fiyat etiketine sahip olduğu ve henüz çelik sektörünü karbonsuzlaştırmak için gereken ölçekte mevcut olmadığı konusunda uyarıyor.

Yeşillerin başbakan adayı Robert Habeck de Merz’in hidrojenle çalışan çelik fabrikaları hakkındaki yorumlarına karşı çıktı.

Habeck salı günü gazetecilere verdiği demeçte, “Hiç kimse kömürle çalışan elektrik ve kömür enerjisiyle üretilen çeliğin dünya pazarında hâlâ bir şansı olduğuna inanmamalı,” dedi.

SPD liderleri de Merz’i eleştirdi. Çelik endüstrisinin önemli bir sektör olduğu güneybatı eyaleti Saarland’ın başbakanı Anke Rehlinger, Alman Stern gazetesine verdiği demeçte, şimdi geri adım atmak isteyen herkesin milyarlarca avroluk yatırımları ve on binlerce istihdamı yok edeceğini öne sürdü.

AVRUPA

Gagavuzya lideri Gutsul hakkında 20 gün tutuklama kararı

Yayınlanma

Moldova yargısı, Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı Evgeniya Gutsul’u 20 gün süreyle tutukladı. Gutsul, tutuklanmasının siyasi amaçlı olduğunu savunarak Moldova Cumhurbaşkanı Maya Sandu’yu suçladı ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım talep etti. Gutsul, 25 Mart’ta Kişinev Havalimanı’nda İstanbul’a gitmek üzereyken gözaltına alınmıştı.

Kişinev’deki mahkeme, Gagavuzya Özerk Bölgesi Başkanı Evgeniya Gutsul’u 20 gün süreyle tutukladı.

Savcılık, Gutsul için 30 gün tutukluluk talep etmişti, ancak mahkeme bu talebi kısmen kabul ederek siyasetçinin 20 gün tutuklu kalmasına karar verdi.

Mahkeme çıkışında konvoy eşliğinde ayrılırken Gutsul, “Gagavuzya bugün başsız bırakıldı,” dedi.

Savcı Adrian Scutaru, Gutsul’a yöneltilen suçlamaları “2023 yılında Gagavuzya’daki başkanlık seçimi kampanyasının yasa dışı finansmanı, evrakta sahtecilik, beyannamelerde sahtecilik, kampanya finansmanı raporlarında sahtecilik” olarak sıraladı.

Gutsul’un avukatları, tutukluluk kararına itiraz etmeyi planlıyor.

Evgeniya Gutsul, gözaltına alınmasının absürt olduğunu ve suçlamaların siyasi amaçlı olduğunu savundu ve kendisine yönelik bu baskının Moldova Cumhurbaşkanı Maya Sandu tarafından başlatıldığına işaret etti.

Gutsul, 25 Mart’ta Kişinev Havalimanı’nda İstanbul’a gitmek üzereyken gözaltına alındı.

Yetkililer, seçim fonlarının yönetimi düzeninin ihlali ve belgelerde sahtecilik suçlamalarıyla ilgili bir soruşturma kapsamında 72 saatliğine gözaltına alındığını açıkladı.

Gözaltına alınmasının hemen ardından Gutsul, avukatları aracılığıyla Gagavuzya halkına bir mesaj iletti.

Mesajında, “başkanlık görevinden ayrılması ve derhal ülkeyi terk etmesi karşılığında hakkındaki davanın düşürülmesinin teklif edildiğini” belirtti.

Gutsul’un avukatı Sergey Moraru, 2023 yılında da ceza davasının kapatılması karşılığında istifa etmesinin teklif edildiğini de sözlerine ekledi.

Gutsul, sadece özerk bölge halkına değil, aynı zamanda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da başvurdu.

Putin’den, “Moldova makamlarına baskı yapmak için tüm diplomatik, siyasi ve hukuki mekanizmaları kullanmasını” ve “bağımsız Moldova Cumhuriyeti içindeki Gagavuz Özerk Bölgesi’nin özel statüsüne kesin ve net bir destek vermesini” istedi.

Erdoğan’a hitaben ise Gutsul, Ankara’nın 30 yıl önce Gagavuzya’nın Moldova içinde özel statü kazanmasına yardımcı olduğunu hatırlattı ve özerk bölge halkının Türkiye Cumhurbaşkanı’nın müdahalesini beklediğini söyledi.

Gagavuzya, Moldova’nın güneyinde yaklaşık 135 bin kişinin yaşadığı özerk bir bölge.

Yerli halkın neredeyse tamamı Rusya’yı destekliyor ve ülkenin Avrupa Birliği’ne katılmasına karşı çıkıyor.

Geçen seneki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda, Gagavuzya’da özerk bölge doğumlu Aleksandr Stoianoglo birinci olurken, görevdeki Moldova Cumhurbaşkanı Maya Sandu (sonunda ikinci dönem için yeniden seçildi) ancak beşinci sırada yer aldı.

Evgeniya Gutsul, Temmuz 2023’ten beri Gagavuzya’yı yönetiyor.

Özerk bölge başkanlığı seçimlerine, iş insanı İlan Şor tarafından kurulan Şor Partisi’nden katıldı.

Haziran 2023’te, seçimlerden bir ay sonra, Moldova Anayasa Mahkemesi Şor Partisi’nin faaliyetlerini yasa dışı ilan etti.

Gözaltına alınan Gagavuzya lideri Gutsul, Putin ve Erdoğan’dan yardım istedi

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Fransa, savunma sanayisi için 450 milyon avroluk fon kuruyor

Yayınlanma

Fransa Ekonomi Bakanı Eric Lombard geçen hafta Fransa’nın kamu yatırım bankası BpiFrance’ın, insanların paralarını “uzun vadede” savunma şirketlerine yatırmaları için 450 milyon avroya kadar yeni bir fon açacağını duyurdu.

Fona minimum 500 avro yatırım yapılması gerekiyor ve garanti edilmeyen kazançlar beş yıl boyunca geri çekilemiyor.

Duyuru, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un bu ayın başlarında ülkenin zorunlu askerliği yeniden getirmeye hazır olmadığını, ama “sivilleri harekete geçirmenin yollarına bakmak” istediğini söylemesinin ardından geldi.

Lombard geçen hafta yaptığı açıklamada, sabit bir getiri oranı sunmayan yeni kişisel yatırım planının, Fransızların “uzun vadeli plasmanlarla” “savunma sektöründeki şirketlerde doğrudan hissedar” olmaları için bir yol olduğunu söyledi.

Lombard, fona doğrudan ya da hayat sigortası poliçeleri aracılığıyla yatırım yapmanın mümkün olacağını da sözlerine ekledi.

Lombard açıklamasının ardından yayın kuruluşu TF1’e yaptığı açıklamada, “Diğer özel şirketler, yatırım fonları ve bankalar müşterilerine uyarlanmış ürünler sunacaklar,” dedi.

Müşterilerin bu yılın ikinci yarısından itibaren programa abone olmaya başlaması bekleniyor.

Sıradan insanlar için cazip bir yatırım mı?

BFM TV’nin kısa süre önce yaptığı bir ankete göre, Fransa’nın Ukrayna’ya desteğinin artırılması ya da sürdürülmesinden yana olan insanlar arasında yatırım fonuna olan ilk ilgi oldukça yüksek görünüyor.

Ouest-France’a göre Fransa Silahlanma Bakanı Sébastien Lecornu kısa bir süre önce yaptığı açıklamada, “Bakanlık olarak yurttaşlarımızdan hiç bu kadar çok mektup almamıştık: ‘Nasıl yardımcı olabiliriz?’ [diye soruyorlar],” dedi.

Bpifrance Genel Müdürü Nicolas Dufourcq geçen hafta yatırımcılar ve savunma şirketleri arasında yapılan bir toplantıda fonun “savunma şirketlerine yatırım yapacağını” söyledi.

Ekonomi Bakanlığı, fonun Dassault Aviation, Safran, Thales ve Airbus gibi dokuz büyük grubun yanı sıra 4.500’den fazla küçük ve orta ölçekli işletmeyi içeren Fransa’nın “endüstriyel ve teknolojik savunma üssünü” desteklemeyi amaçladığını söyledi.

Başlıca Fransız bankaları Fransız savunma sanayine desteklerini ve sektörün beklenen ihtiyaçlarını finanse etmeye hazır olduklarını teyit ettiler.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

İsveç’ten Soğuk Savaş sonrası en büyük savunma harcaması artışı

Yayınlanma

İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, ülkesinin Soğuk Savaş’tan bu yana en büyük savunma harcaması artışını planladığını duyurdu. Silahlı kuvvetlerin modernizasyonu için 300 milyar İsveç kronundan (yaklaşık 30 milyar dolar) fazla kaynak ayrılacak ve savunma harcamalarının 2030’a kadar GSYİH’nin yüzde 3,5’ine çıkarılması hedefleniyor.

İsveç, silahlı kuvvetlerinin modernizasyonu için 300 milyar İsveç kronundan (yaklaşık 30 milyar dolar) fazla kaynak ayırarak savunma harcamalarını önemli ölçüde artırmayı planlıyor.

Başbakan Ulf Kristersson, bunun İsveç’in Soğuk Savaş’tan bu yana savunma kapasitesini en kapsamlı şekilde güçlendirmesi olacağını vurguladı.

Kristersson, sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı paylaşımda, “İsveç ve tüm Avrupa, benzeri görülmemiş yeni güvenlik sınamalarıyla karşı karşıya. Bu nedenle bugün, İsveç silahlı kuvvetleri için Soğuk Savaş’tan bu yana en büyük yeniden silahlanma planını sunuyoruz,” ifadelerini kullandı.

Başbakan, ülkenin savunma bütçesinin hâlihazırda NATO’nun yüzde 2’lik Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) hedefini aştığını ancak bunun yeterli olmadığını belirtti.

Yeni strateji kapsamında, savunma harcamalarının 2030 yılına kadar GSYİH’nin yüzde 3,5’ine çıkarılacağını açıkladı.

Kristersson, bu girişimin hayata geçirilmesi için kredi finansmanı kullanılmasının planlandığını da sözlerine ekledi.

Ayrıca Kristersson, NATO’nun üye ülkelerin askeri harcamalarına ilişkin gerekliliklerinin gözden geçirilmesini başlatmayı planladığını bildirdi.

Başbakan, haziran ayında Lahey’de yapılacak NATO zirvesinde, ittifakın asgari harcama oranının yüzde 2’den daha yüksek bir seviyeye çıkarılması için çaba göstereceğini ifade etti.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English