Amerika
Politico: Musk-Navarro kavgası Trump koalisyonundaki derin çatlağı ortaya çıkardı

Elon Musk ve ABD Ticaret Temsilcisi (USTR) Peter Navarro arasındaki beklenmedik tartışma, Donald Trump’ı iktidara taşıyan büyük koalisyon içindeki bölünmeleri açığa çıkarıyor.
Politico’daki analize göre bu kavga aylardır sessizce devam ediyordu. Gümrük tarifeleri ile başlayan ticaret savaşı şimdi bunu sadece kamuoyunun gözleri önüne sermekle kalmıyor, aynı zamanda alevlendiriyor.
Bu iki figür hafta sonu bir ağız dalaşına girişti ve gerilim salı günü sosyal medyada kaba bir tartışmaya dönüştü. Musk, X’te yaptığı bir dizi paylaşımda Navarro’ya “bir çuval tuğladan daha aptal” ve “Peter Retarrdo” (İngilizce retarded, yani “gerizekalı” sözcüğüne gönderme yapan bir kelime oyunu) diyerek, hafta sonu Navarro’nun Harvard doktorasına yönelik eleştirilerini tırmandırdı.
Politico’ya göre bu kavga, çocukça olsa da, birçok açıdan Donald Trump’ın koalisyonu içindeki daha önemli bölünmelerin bir göstergesi. Kasım ayında başkanı seçmek için bir araya gelen, fakat bunu yapmak için farklı ve bazen çelişkili nedenleri olan kişiler, gümrük tarifelerinin ortaya çıkması ile birlikte gerilmeye başladı.
Bu koalisyonda Trump’ın ilk başkanlığı döneminde de var olan ve aralarında Navarro gibi ideologların da bulunduğu eski MAGA (Amerika’yı Yeniden Büyük Yap) destekçileri; federal devlete, Wall Street’e ve kendi gündemlerine karşı çıktığını düşündükleri her kuruma şüpheyle yaklaşan muhafazakârlar ve Trump’ın sistemi yakıp yıkmaya çalıştığı kaostan zevk alan bir grup yer alıyor.
Bunların yanı sıra Musk ve Marc Andreessen gibi diğer teknoloji devlerinden Dave Portnoy ve Joe Rogan gibi muhafazakârlara kadar yeni MAGA tiplerini de içeriyor.
Bu kişiler Trump’ın ekonomiyi iyileştireceğini, kültürel konularda “sağduyulu” politikalar izleyeceğini ve bazı durumlarda kişisel profillerini ya da işlerini güçlendireceğini düşündükleri için harekete katıldılar.
Her iki tarafın da temel programları düzgünce ilan edilmiş değil fakat Trump’ın ticaret savaşının ortasında gruplar arasındaki boşluklar, özellikle de hisse senedi portföylerinin küçülmesini izleyenler için çatlaklara dönüşüyor.
Başkan Yardımcısı JD Vance ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile bağlantıları olan bir düşünce kuruluşu olan American Compass’ın yönetici direktörü Abigail Ball, “Yeni Sağ-teknoloji koalisyonunda eninde sonunda öne çıkacak bazı gerilimler olduğu her zaman belliydi ve bence [Musk-Navarro tartışması] bunun ilk gerçek örneği,” dedi.
Beyaz Saray Basın Sekreteri Karoline Leavitt de salı günü iki adam arasındaki anlaşmazlığı kabul etti fakat geçiştirdi. “Bunlar açıkça ticaret ve gümrük tarifeleri konusunda çok farklı görüşlere sahip iki kişi. Oğlan çocukları oğlan çocuklarıdır ve kamuoyu önünde atışmalarının devam etmesine izin vereceğiz,” diyen Leavitt, bunun ‘Trump’ın tüm tarafları dinleme isteğini gösterdiğini de sözlerine ekledi.
Trump, Beyaz Saray’ın gümrük tarifeleri konusundaki “pazarlık yok” tutumunda kararlı görünürken, destekçilerinin önemli bir kısmı gerçek dünyadaki sonuçlarla boğuşuyor.
Uzun süredir Trump destekçisi olan hedge fon yöneticisi Bill Ackman pazar günü yaptığı açıklamada yeni gümrük vergilerinin “ekonomik bir nükleer savaş” başlattığını söylerken, Musk Avrupa ve ABD arasında “sıfır gümrük durumu” umudunu dile getirdi.
2024 seçimlerinde Trump’ın önde gelen destekçilerinden biri olan Dave Portnoy ise, dijital medya şirketi Barstool Sports’u örnek göstererek pazartesi sabahı canlı yayında gümrük vergilerini eleştirdi.
Dahası Politico’ya göre, Başkan’ın “daha adil” ticari ilişkiler kurmak için daha fazla engel koyma hedefini destekleyen Beyaz Saray’a yakın bazı kişiler bile gümrük vergilerinin çok sert ve çok hızlı gelmesinden endişe ediyor.
Bu kişilerden biri, “Peter Navarro’ya bakarsanız, her şeyi kendi bünyesinde geliştirmek istiyor. Hiçbir şey için Çin’e bel bağlamak istemiyor… Fakat ihtiyaçlarımızı karşılayabilecek bir çip endüstrisine sahip olmaktan 15 yıl uzaktayız,” dedi.
Etkili MAGA podcastçisi Jack Posobiec ise pazartesi günü X’te, “Trump şimdi küresel ekonomiyi altüst ediyor ve Amerikan İşçisi adına küreselcilere savaş açıyor. Altın Çağ diğer tarafta – yeni Amerikan Rüyası. Büyük Anlaşma’ya hoş geldiniz,” diye yazdı.
Trump’ın Pazartesi günü müzakerelere gerçekten de açık olduğunu açıklaması, yabancı liderlerle anlaşma yapacağını uman ama bundan emin olamayan MAGA dünyasındaki pek çok kişiyi rahatlattı.
Leavitt salı günü yaptığı açıklamada, Başkan ve danışmanlarının Vietnam, Japonya ve Güney Kore ile görüşme ya da müzakere halinde olduklarını duyurduklarını, yaklaşık 70 ülkenin de görüşmek için kendilerine ulaştığını söyledi.
Adının açıklanmasını istemeyen bir Trump müttefiki, Hazine Bakanı Scott Bessent’in gümrük vergileri konusunda “Trump için en iyi elçi” olduğunu, çünkü hem gümrük vergileri lehinde konuşabildiğini hem de bu vergileri sona erdirecek müzakere fırsatlarını vurgulayabildiğini söyledi.
Bu kişi, “[Bessent] ‘S*ktirin gidin, ödeyin’ gibi bir mesaj vermiyor. Yaptığı şey, mesajı daha olumlu bir yöne çevirmek, yani burada Amerika’ya yardımcı olacak bir anlaşma yapabiliriz, müttefiklerimizle bir anlaşma yapabiliriz ve bundan sonra devam edebiliriz,” diye konuştu.
Amerika
TSMC ABD’de ‘bağımsız’ çip merkezi kuracağını açıkladı

Taiwan Semiconductor Manufacturing Co. (TSMC) ABD’nin “bağımsız” bir çip kümesi oluşturmasına yardımcı olmak için dünyanın en ileri yarı iletkenlerinin %30’unu Arizona’da üretmeyi planlıyor, ancak diğer çip üreticileriyle ortak girişimler kurmak veya teknoloji paylaşmak için görüşmelerde bulunmadığını söyledi.
TSMC Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su C.C. Wei perşembe günü yaptığı açıklamada şirketinin “diğer şirketlerle herhangi bir ortak girişim, teknoloji lisansı veya teknoloji transferi ve paylaşımı konusunda herhangi bir görüşme yapmadığını” belirterek, ABD’li çip üreticisinin üretimini artırmak için Intel ile ortaklık söylentilerine ilişkin piyasa endişelerini ele aldı.
Wei, TSMC’nin Arizona’daki ikinci ve üçüncü çip tesislerinin inşasını hızlandıracağını söyleyerek, ikinci tesisin üretim zaman çizelgesinin orijinal 2028 hedefinden “en az birkaç çeyrek” yukarı çekilebileceğini de sözlerine ekledi. Üçüncü tesisin inşaatına bu yıl içinde başlanması planlanıyor, ancak işgücü sıkıntısı ve izin alma ihtiyacı nedeniyle genel zaman çizelgesi belirsizliğini koruyor.
Wei, TSMC’nin şu anda piyasada bulunan en gelişmiş 2 nanometre çiplerinin yaklaşık %30’unu ABD’de üreteceğini ve Arizona tesisinin müşterilerin talepleri doğrultusunda bir ABD yarı iletken kümesi olarak “bağımsız bir şekilde faaliyet göstermesine” yardımcı olmak için daha fazla mühendis tahsis etmeyi hedeflediğini de sözlerine ekledi.
Bu arada Wei, Trump yönetiminin “karşılıklı” gümrük tarifeleri konusundaki son belirsizlikler nedeniyle müşterilerin davranışlarında “herhangi bir değişiklik” olmadığını söyledi, ancak önümüzdeki potansiyel belirsizlik ve riskler konusunda uyardı. Çip üreticisinin piyasa talebini yakından izleyip değerlendireceğini ve ihtiyatlı davranacağını söyledi.
Yapay zeka bilişim çiplerine olan talebin çok güçlü olmaya devam ettiğini söyledi: “Çin dışında, özellikle ABD’de yapay zeka [çiplerine] olan talep hala çok güçlü, bu nedenle bu yıl yapay zeka gelirimizi iki katına çıkaracağımıza eminiz.”
TSMC 2025 yılı için sermaye harcama bütçesini değiştirmeyerek 38 milyar ila 42 milyar dolar arasında tuttu ve sektörün ortalama büyüme tahminlerinden daha iyi olan bu yıl dolar bazında %20 aralığında gelir artışı tahminini korudu.
Ocak-Mart çeyreğinde şirketin net kârı bir önceki yıla göre %60,3 artarak 361,56 milyar Yeni Tayvan dolarına (10,9 milyar $) ulaşırken, gelirleri %41,6 artışla 839,25 milyar NT$’a yükseldi.
Pazar bazında Çin, 2019’daki %20’lik zirve seviyesinden bu çeyrekte gelirinin sadece %7’sini oluşturdu. 2024 yılı için bu rakam %11’di.
TSMC, mevcut çeyrek için gelirinin yıllık %38 artışla 28,4 milyar NT$ ile 29,2 milyar NT$ arasında, orta noktada ve piyasanın konsensüs tahmininin üzerinde gerçekleşeceğini tahmin ediyor.
TSMC’nin en büyük müşterilerinden ikisi olan Nvidia ve AMD, Washington’ın Çin’e indirgenmiş yapay zeka çipleri gönderme kurallarını sıkılaştırmasının ardından sırasıyla yaklaşık 5,5 milyar dolar ve 800 milyon dolar gelir kaybı yaşadı. TSMC’nin önemli bir ekipman tedarikçisi olan ASML, Trump’ın gümrük vergilerinin çip endüstrisini daha da rahatsız edebileceği konusunda uyardı.
Nikkei Asia‘nın haberine göre TSMC, ABD ihracat kontrollerine uyma konusunda son derece dikkatli davranarak Çin’in çip endüstrisinde beklenenden daha büyük aksaklıklara yol açtı. Şirket ayrıca, Trump yönetiminin yüksek gümrük vergileri tehdidinin ortasında, en büyük denizaşırı taahhüdü olan Arizona’da 100 milyar dolarlık ek yatırım sözü verdi.
Bu arada analistler, teknoloji sektörünün son iki yıldır en önemli büyüme motoru olan yapay zeka bilişim talebinin, daha sıkı ihracat kontrolleri, rekabet baskısı ve yüksek gümrük vergileri nedeniyle tüketici elektroniği talebindeki potansiyel yavaşlama nedeniyle duraksayabileceği uyarısında bulunuyor.
JPMorgan Chase genel müdürü Gokul Hariharan bir araştırma notunda, “Yavaşlayan ABD ve Çin tüketim talebinden kaynaklanan talep etkisi, 2025 ve 2026’nın ikinci yarısında muhtemelen hala bir risk” dedi.
Nvidia, ABD’nin Çin’e çip satışını kısıtlaması nedeniyle 5,5 milyar dolarlık darbe alacak
Amerika
Beyaz Saray-Harvard kavgası büyüyor

Trump yönetiminin Harvard Üniversitesi’ne sağlanan 2,2 milyar dolarlık federal fonu dondurma planı ve IRS’ten üniversitenin vergiden muaf statüsünü iptal etmeye başlamasını talep etmesi gerilimi artırdı.
Bu hamleler, Harvard’ın Beyaz Saray’ın DEI (çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık) programlarını kaldırması ve akademik işe alım, öğretim ve kabul süreçlerini elden geçirmesi yönündeki kapsamlı taleplerini kabul etmeyi reddetmesinin ardından geldi.
Trump yönetimi, bu değişiklikleri “kampüsteki antisemitizm ile hesaplaşma” amacıyla istediğini ileri sürüyor.
Washington Post’ta (WP) yer alan habere göre Trump yönetimi yetkilileri kamuoyuna Harvard’ın öğrencilerin “medeni haklarını ihlal ettiğini” söylemiş ve medeni hakları ihlal ettiği tespit edilen okulların federal fonlardan yararlanamayacağını belirten federal yasa olan Başlık VI’dan bahsetmişlerdi.
Yönetimin 11 Nisan’da okula gönderdiği mektuba göre Harvard, Yahudi ve İsrail yanlısı öğrencileri güvende tutmuyor ve kampüste antisemitizme izin veriyordu.
Mektupta ayrıca, üniversitenin DEI programlarının ayakta kalamayacağı belirtilmişti.
Yönetimin hamlesi, hükümetin ihlalleri belirlemesi ve listelemesi, bir duruşma sunması, Kongre’yi bilgilendirmesi ve ardından cezaları uygulamadan önce 30 gün beklemesi gerektiğini söyleyen gereklilikleri görmezden geldi.
Finansmanın dondurulması, Harvard’ın alacağı toplam 9 milyar doların büyük bir kısmını oluşturan araştırma hibelerini hedef alıyor; federal fonların geçen yıl üniversitenin işletme bütçesinin %16’sını karşıladığı düşünüldüğünde bu büyük bir nakit kaynağı.
Bu arada, vergiden muaf olmak üniversiteyi kazançları üzerinden vergi ödemekten kurtarıyor ve bağışçıların bağışları için indirim almalarını sağlıyor.
Ayrıca Harvard, 2023 yılı itibariyle 18.700’den fazla çalışanı ile Massachusetts eyaletinin en büyük dördüncü işvereni konumunda.
Eğitim Bakanlığı, dondurma kararının Harvard’ın eğitim hastanelerini etkilemediğini söylüyor. Fakat Harvard Crimson’ın haberine göre, tıbbi hastalıklar ve insan organ çipleri gibi biyoteknoloji alanındaki gelişmeler üzerinde çalışan Harvard’a bağlı bazı araştırmacılara, dondurma kararından kısa bir süre sonra iş durdurma emirleri gönderildi.
Uzmanlar, üniversite araştırma sisteminin ABD inovasyon hattının temel taşı ve ekonomik büyümenin hayati bir itici gücü olduğunu, çünkü kampüs biliminin genellikle ticari ve ulusal savunma uygulamalarına sahip olduğunu vurguluyor.
Harvard dünyanın en zengin üniversitesi ve vakfı yaklaşık 53 milyar dolara hükmediyor. Bağış fonlarının yaklaşık %70’i bağışçılar tarafından belirli programlar için ayrılmış durumda ve yasal olarak ilgisiz amaçlar için kullanılamıyor.
Fakat geri kalan %20’ye sınır yok ve bütçe açıklarını kapatabilir. Eğer Trump yönetimi Harvard’ın vergi muafiyetini kaldırmayı başarırsa okul bu bağış ve büyük gayrimenkul varlıkları için vergi borcu altına girebilir. Öte yandan bu hukuki sürecin yıllarca süreceği tahmin ediliyor.
Beyaz Saray’ın bazı taleplerini karşılamayı kabul eden Columbia’nın yanı sıra aralarında Northwestern, UPenn ve Cornell’in de bulunduğu diğer bazı prestijli üniversitelerin federal fonları yakın zamanda askıya alındı ve bu durum araştırma ve öğrenci mali yardımlarını sekteye uğrattı.
Amerika
Trump’tan Fed Başkanı Powell’a faizleri indirme çağrısı

ABD Başkanı Donald Trump, faiz oranlarını düşürmediği için Amerikan merkez bankası Federal Rezerv’e (Fed) ateş püskürdü ve Fed Başkanı Jay Powell’ın “görevine son verilmesinin daha hızlı olamayacağını” söyleyerek Beyaz Saray’ın merkez bankası üzerindeki baskısını artırdı.
Perşembe günü erken saatlerde Truth Social’da yayınlanan mesaj, Fed Başkanı Jerome Powell’ın yönetimin ticaret savaşının enflasyonda geçici bir artışa yol açmasının “kuvvetle muhtemel” olduğu ve bunun daha uzun süreli etkileri olabileceği uyarısında bulunmasından bir gün sonra geldi. Powell’ın açıklamaları üzerine piyasalar çöktü.
Trump mesajında, “Her zaman ÇOK GEÇ VE YANLIŞ olan Fed’den Jerome Powell, dün bir başka ve tipik, tam bir ‘keşmekeş’ olan bir rapor yayınladı!” diye yazdı.
Başkan, faiz oranlarına atıfta bulunarak, “Onları kesinlikle şimdi düşürmeli. Powell’ın görevine son verilmesi daha hızlı olamazdı!” dedi.
Trump daha önce de defalarca Fed’e faizleri düşürmesi çağrısında bulundu ve Powell’ın Fed lideri olarak devam etmesini istemediğinin sinyallerini verdi.
Powell: Gümrük tarifeleri Fed’in istihdam ve enflasyon hedeflerini riske atıyor
İlk döneminde Trump’ın avukatları Başkanın Fed başkanını sebepsiz yere görevden alamayacağı sonucuna varmış olsa da, bir federal mahkeme kısa süre önce Trump’a diğer iki bağımsız kurumun liderlerini görevden alma çabalarında kısmi bir zafer kazandırdı.
Merkez bankacıları gümrük tarifelerinin muhtemelen yıllardır mücadele ettikleri türden bir enflasyonu yeniden ateşleyeceğini tahmin ederken, Trump son birkaç haftadır Powell’a yükleniyor.
Powell’ın başkanlık süresi 2026 yılında sona eriyor ve kendisi defalarca bu süreyi tamamlamayı planladığını söyledi.
Powell çarşamba günü yaptığı açıklamada yönetimin ticaret, göçmenlik, mali konular ve düzenlemelerle ilgili politikalarının birçoğunun hâlâ gelişmekte olduğunu söyledi fakat daha yüksek enflasyon ve daha yavaş büyümenin, merkez bankacılarını “istikrarlı fiyatlar ve müreffeh bir iş piyasası” hedeflerinden daha da uzaklaştıracağını savundu.
Trumpizmin iktisadi aklı – 2: Scott Bessent, Amerikan rüyası ve özel güzeldir
Örneğin Powell’a göre ticaret savaşından kaynaklanan tedarik zinciri tıkanıklıkları, bir kerelik bir artıştan daha uzun süren fiyat artışlarına yol açabilir.
Powell, “Muhtemelen bu yılın geri kalanında bu hedeflerden uzaklaşacağımızı ya da en azından herhangi bir ilerleme kaydetmeyeceğimizi düşünüyorum,” dedi.
Powell ayrıca Fed faiz oranlarını belirlerken, iki görevinin (istikrarlı fiyatlar ve maksimum istihdam) birbiriyle “gerilim içinde” olabileceğini söyledi.
-
Avrupa2 hafta önce
Almanya’daki Porsche fabrikaları tank üretmeye başlayacak
-
Görüş2 hafta önce
Sosyalizmin yeni dünya-sistemindeki yeri – 4
-
Görüş2 hafta önce
Yemen’de 48 saatlik Husi karargâhı ziyareti…
-
Ortadoğu2 hafta önce
İsrail’den Türkiye’ye “bombalı” mesaj
-
Avrupa1 hafta önce
Komünist Parti’ye karşı ilk ‘Twitter devrimi’: Moldova’da 16 yıl önce ne olmuştu?
-
Dünya Basını2 hafta önce
Wolfgang Münchau: Trump’ın tarifeleri küreselleşmenin sonudur
-
Görüş2 hafta önce
Hindistan için Şili neden önemli?
-
Görüş1 hafta önce
Trump’ın gümrük vergileri ticaret savaşını tetikliyor