Bizi Takip Edin

RUSYA

Rusya Merkez Bankası: Rubledeki çöküşe yaptırımlar ve petrol fiyatları neden oldu

Yayınlanma

Rusya Merkez Bankası, rublenin kasım ayında yaşadığı değer kaybının yaptırımlar, düşük petrol fiyatları ve ihracatçıların döviz satışlarındaki düşüş nedeniyle gerçekleştiğini açıkladı. Rublenin dolar karşısında yüzde 11 değer kaybettiği bu süreçte, döviz piyasasındaki oynaklık arttı. Ancak aralık ayı başında piyasa normale döndü.

Rusya Merkez Bankası, yaptırımların rublenin değer kaybına nasıl yol açtığını ve bu süreçte ihracatçıların döviz satışlarındaki düşüşün etkilerini değerlendirdi.

Kasım sonu itibarıyla resmi dolar kuru 109,58 rubleye ulaşırken, bankalar arası piyasada 112,1 ruble, forexte ise 114 rubleyi aştı.

Merkez Bankası’nın verilerine göre, kasım ayında 29 büyük ihracatçının net döviz satışları (satışlar ile alımlar arasındaki fark) yüzde 23 azalarak 8 milyar dolara düştü.

Bu rakam, Temmuz 2023’ten bu yana görülen en düşük seviyeyi temsil ediyor. Temmuz ayında net satışlar yalnızca 6,9 milyar dolardı.

Bu durum, düşük petrol fiyatları ve şirketlerin döviz tutma eğilimiyle ilişkilendirildi. O dönemde, ruble altı aydır değer kaybediyordu ve şirketler vergi ödemek için döviz satmak yerine ruble kredisi kullanmayı tercih etmişti.

Kasım ayındaki düşüş, özellikle ABD’nin Gazprombank ve 50’den fazla diğer bankaya yönelik uyguladığı yaptırımların ardından ihracat gelirlerinin geçici olarak durmasından kaynaklandı.

Merkez Bankası analistlerine göre Gazprombank, “piyasaya döviz girişi açısından kilit önemde” bir rol oynuyordu. Bu yaptırımlar, finans sektörünü ve uluslararası ödeme altyapısını etkileyerek ihracat gelirlerinin zamanlamasında aksamalara neden oldu.

Kasım ayının son on gününde ihracatçıların döviz satışları, vergi dönemi olmasına rağmen, ekim ayına kıyasla yaklaşık üç kat azaldı.

Kurum, kasım ayı sonunda rublenin zayıflamasının hızlandığını ve döviz piyasasındaki oynaklığın arttığını belirtiyor. Kasım ayında ruble, dolar karşısında yüzde 11, yuan karşısında ise yüzde 8,4 oranında değer kaybetti.

Merkez Bankası, çöküşün diğer bir nedeninin de ihracat gelirlerinin satışındaki azalma ile bazı şirketlerin döviz alımlarının çakışması olduğunu vurguladı. Özellikle büyük ihracatçıların bazıları, Rus bankalarına olan döviz kredilerini geri ödemek zorunda kaldı. Tüm bu faktörlerin birleşimi, ihracatçıların net döviz satışlarında geçici bir düşüşe neden oldu.

Merkez Bankası, bu ayın başında döviz piyasasının normale döndüğünü bildirdi. 1-7 Aralık arasında ruble, dolar karşısında yüzde 7,7 oranında değer kazandı ve yaptırımlar öncesindeki seviyeye geri döndü.

Döviz alımlarının yıl sonuna kadar askıya alınması ve ihracat gelirlerinin yeniden ülkeye dönmesi, bu toparlanmaya yardımcı oldu.

Rusya, doğalgaz ödemelerinde yeni düzenlemeler getirdi

RUSYA

Rusya ordusu, Ukrayna’daki Şevçenko bölgesindeki lityum sahalarını kontrol altına aldı

Yayınlanma

Rusya ordusu, Ukrayna’nın Donetsk bölgesindeki Şevçenko köyü yakınlarında bulunan lityum madenlerini kontrol altına aldı. Ukrayna’nın, Avrupa’daki toplam lityum rezervlerinin üçte birine sahip olduğu ve bu rezervlerin özellikle elektrikli araç üretiminde stratejik öneme sahip olduğu belirtiliyor.

Rusya ordusu, Ukrayna’nın Donetsk oblastındaki Şevçenko köyü yakınlarında bulunan lityum yataklarını kontrol altına aldı.

Donetsk Halk Cumhuriyeti’nin (DHC) lideri Denis Puşilin, Şevçenko’daki Ukrayna mevzilerinin ciddi şekilde tahkim edildiğini söyledi.

Puşilin, “Bu tahkimatlar, (Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir) Zelenskiy’nin popülist politikalarından kaynaklanıyor olabilir. Ukrayna, lityum rezervleri de dahil olmak üzere doğal kaynaklarını kamuoyu önünde ABD ile daha aktif bir destek karşılığında pazarlamaya çalışıyordu,” ifadelerini kullandı.

13,8 milyon ton lityum rezervi

Puşilin, Rossiya-24 kanalında yaptığı açıklamada, Şevçenko civarındaki lityum rezervlerinin yaklaşık 13,8 milyon ton olarak değerlendirildiğini ve artık Rusya’nın kontrolünde olduğunu belirtti.

Ukrayna’da, Şevçenko dışında Kirovograd oblastındaki Polohivske sahasında ve Zaporojye oblastındaki Krutaya Balka sahasında da lityum yatakları bulunuyor.

Ukrayna Devlet Jeoloji ve Maden Kurumu eski başkanı Roman Opimah, ülkenin Avrupa’daki toplam rezervlerin üçte birine veya dünya rezervlerinin yüzde 1’ine sahip olduğunu ifade etti.

Lityum, özellikle elektrikli araç bataryaları, mikroçipler ve elektrikli cihazlar için hayati öneme sahip.

Haziran 2023’te Ukrayna Ekonomi Bakanı Yuliya Sviridenko, ülkenin Avrupa’nın en büyük lityum rezervlerinden birine sahip olduğunu, ancak bu rezervlerin işlenebilmesi için yatırımcıların çekilmesi gerektiğini belirtmişti.

20 stratejik mineral rezervi 11,5 trilyon dolar değerinde

The New York Times, Aralık 2024 tarihli bir haberinde, Ukraynalı yatırım şirketi Horizon Capital’e göre Ukrayna’nın lityum dışında kobalt ve grafit gibi 20 stratejik mineral için rezervler barındırdığını ve bu rezervlerin toplam değerinin 11,5 trilyon dolar olduğunu yazmıştı.

Puşilin, Rusya ordusunun Şevçenko’daki zaferinin ardından yeni bölgelere doğru ilerlediğini ve Ukrayna’nın Pokrovsk cviraında savunma hatlarını korumasının daha zor hale geleceğini belirtti.

Fakat analistler, Rusya’nın Pokrovsk gibi büyük lojistik merkezlerde çatışmayı sürdürmek yerine Dinyeper şehrine doğru ilerlemeyi deneyebileceğini değerlendiriyor.

Rusya, özellikle lityum gibi kritik ham maddeler konusunda ithalata büyük ölçüde bağımlı. Savaş öncesi dönemde, ülke ekonomisinin titanyum, krom, manganez, lityum ve iyot gibi hammaddelere yönelik ihtiyacının yüzde 100’ü ithalatla karşılanıyordu. Ayrıca zirkonyum ihtiyacının yaklaşık yüzde 90’ı da yurt dışından sağlanıyordu.

Okumaya Devam Et

RUSYA

Taliban yönetimindeki Afganistan, Rusya’dan un ithalatında lider oldu

Yayınlanma

2024 yılında Afganistan, Rusya’dan un ithalatında lider ülke olarak öne çıktı ve bir önceki yıla göre alımlarını ikiye katladı. Rusya, Afganistan’la ilişkilerini güçlendirme çabaları kapsamında Taliban yönetimiyle ticaretini artırıyor.

Rusya’nın tarım ürünleri ihracatıyla ilgilenen devlet kurumu Agroeksport tarafından yapılan açıklamaya göre, Afganistan 2024 yılında Rus unu ithalatında lider konuma yükseldi.

Afganistan’ın ithalat hacmi bir önceki yıla kıyasla iki kat artarak yaklaşık 80 milyon dolara ulaştı. Afganistan’ın yanı sıra Çin ve Türkmenistan da Rus unu ithalatında üst sıralarda yer aldı.

Agroeksport verilerine göre, 2024 yılında Rusya’nın buğday ve buğday-çavdar unu ihracatı toplam 300 milyon doları buldu. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 3’lük bir değer artışı ve yüzde 7’lik bir hacim artışı anlamına geliyor.

Afganistan, kendi üretim kapasitesinin yetersizliği nedeniyle iç talebi karşılamakta zorlanıyor. Bu durum, ülkenin ithalat oranlarını artırmasına yol açtı.

Aynı zamanda, Rusya ile Taliban yönetimi arasındaki siyasi ve iktisadi ilişkilerin güçlendirilmesi de bu ticaret hacmindeki artışı etkileyen önemli faktörlerden biri olarak görülüyor.

Aralık 2024’te Moskova, Taliban yönetimiyle ilişkileri geliştirme amacıyla önemli bir adım attı.

Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma, Taliban’ı yasaklı terör örgütleri listesinden çıkarmayı öngören bir yasayı kabul etti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, bu adımın gerekçelerini açıklarken, Taliban’ın Afganistan üzerindeki kontrolünü vurgulayarak iş birliğinin kaçınılmaz olduğunu belirtti.

Zaharova, uyuşturucu ticareti, terörizm ve suç faaliyetleriyle mücadele gibi pek çok kritik konuda Taliban yönetimiyle iş birliğinin zorunlu olduğunu ifade etti.

Rusya Devlet Dumasından Taliban kararı

Okumaya Devam Et

RUSYA

Kremlin: Ukrayna ile müzakerelerin yeniden başlaması için zemin yok

Yayınlanma

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Moskova ve Kiev arasında müzakerelerin yeniden başlaması için uygun koşulların oluşmadığını açıkladı. Peskov, Devlet Başkanı Putin’in, Ukrayna ile barış görüşmeleri için ön koşul koymadığını ancak müzakerelerin “sahadaki gerçekler” temelinde yapılması gerektiğini vurguladığını belirtti.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Moskova ile Kiev arasındaki müzakerelerin yeniden başlaması için herhangi bir ön koşulun bulunmadığını ancak şu anda uygun bir zeminin mevcut olmadığını belirtti.

Peskov, Ukrayna tarafının müzakerelerden kaçındığını vurguladı.

TASS ajansının aktardığına göre Peskov, düzenlediği basın toplantısında güvenlik garantilerinin Rusya ile Ukrayna arasındaki barış müzakerelerinin bir parçası olup olmayacağına dair soruyu yanıtladı ve “Bu konu, Ukrayna ihtilafının çözümüne dair bütüncül yaklaşımın ayrılmaz bir parçasıdır ve bu genel temanın unsurlarından biridir,” ifadelerini kullandı.

Putin: Barış görüşmeleri için ön koşul yok

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 19 Aralık 2024’te yaptığı açıklamada, ülkesinin müzakereler için herhangi bir ön koşul belirlemediğini ancak görüşmelerin Mart 2022’deki İstanbul mutabakatı ve sahadaki gerçekler ışığında yürütülmesi gerektiğini ifade etmişti.

Ayrıca Putin, Ukrayna ile herhangi bir anlaşmanın yalnızca “meşru bir lider” ile yapılabileceğini kaydetmişti.

Putin, mevcut durumda Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in Moskova nezdinde meşru kabul edilmesi için 2024 yılı mayıs ayında yapılması gereken başkanlık seçimlerinden geçmesi gerektiğini dile getirmişti. Putin’e göre, Ukrayna’da şu anda meşru lider olarak Ruslan Stefançuk öne çıkıyor.

Bu süreçte, ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump ile Vladimir Putin arasında bir görüşme hazırlığı yapıldığı bildirildi.

Trump, 9 Ocak’ta yaptığı açıklamada bu görüşmenin gerçekleşeceğini duyurmuştu. Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz ise 12 Ocak’ta yaptığı açıklamada, “Herkes bu çatışmanın diplomatik bir şekilde sona ermesi gerektiğini biliyor,” ifadelerini kullandı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English