Bizi Takip Edin

Amerika

USAID’den Ermenistan’da 3,5 milyon dolarlık proje

Yayınlanma

ABD’nin uluslararası kalkınma ajansı USAID, Ermenistan’da eğitim ve kültür alanlarında 3,5 milyon dolarlık bir projeye başlıyor.

ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı (USAID), Ermenistan’da eğitim ve kültür projelerini kapsayan “Eğitim ve Kanıt Platformu” adlı yeni bir program başlatıyor.

Ajans, bu proje için 3,5 milyon dolarlık bir bütçe ayırarak, eğitim ve kültür projelerinin etkinliğini değerlendirme ve kontrol sistemlerini geliştirmeyi hedefliyor.

Program, “demokrasi ve yönetim”, ekonomi, tabii kaynakların yönetimi ve toplumsal cinsiyet gibi USAID’in geleneksel çalışma alanlarını içeriyor.

Proje kapsamında yerli uzmanlar, Amerikan misyonunun stratejik kararlarına temel olacak bağımsız analizler ve raporlar hazırlayacak.

Bu süreçte, yerel halkın USAID programlarına dahil edilmesi için yöntemler de geliştirilecek.

Söz konusu program, Ermenistan’ın kültürel ve eğitim alanlarında ABD’nin etkisini artırma girişimi olarak öne çıkıyor.

Ermenistan’da halihazırda ABD etkisini artırmaya yönelik çabaların sürdüğü bilinirken, bu yeni projenin ülkedeki siyasi dirençle karşılaşması düşük bir ihtimal.

ABD ve Ermenistan’dan ‘güvenlik işbirliği’ adımları

Amerika

Eric Trump’tan bitcoin zirvesinde büyük bankaları yok etme çağrısı

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump’ın oğlu Eric Trump, Las Vegas’taki bitcoin zirvesinde “geleneksel finansa” savaş açtı ve Wall Street’teki bazı büyük bankaların “yok olmasını” istediğini söyledi.

Fox Business, dün Las Vegas’ta düzenlenen Bitcoin Conference 2025’ten yaptığı haberde, “Beyaz Saray’ın kripto parayı benimsemesi devam ediyor,” dedi.

Buradaki kalabalığa hitap eden Başkan Yardımcısı JD Vance, yönetimin federal kripto düzenlemelerini kaldırmaya ve stabilcoin ticaretini yasallaştırmaya niyetli olduğunu söyledi.

Bu durum, Trump ailesinin çoğunluk hissesi “USD1 “adlı bir stabilcoin’e sahip olması nedeniyle bazı Kongre üyelerini tedirgin etti.

Donald Trump’ın en büyük iki oğlu da Amerika’nın kumar başkenti Las Vegas’a yeni bir finansal düzen ve ülkenin en büyük bankalarının çöküşünü talep etmek için geldi.

Eric ve Donald Trump Jr, dijital varlık sahiplerine, babalarının sektördeki dizginleri gevşetme hamleleri sayesinde büyük bir servet vaat etti.

Wall Street’e yüklenen Eric Trump, oteldeki kalabalık salona “geleneksel finansın kripto topluluğuna karşı silah olarak kullanıldığını” söyledi ve kripto işlemlerinin “daha ucuz”, “daha hızlı”, “daha güvenli” ve “daha şeffaf” olduğunu iddia etti.

Çarşamba günü yaptığı açıklamada, “Nefret kelimesini kullanmaktan nefret ediyorum, ama dürüst olmak gerekirse, bazı büyük bankaların yok olmasını çok isterim. Dürüst olmak gerekirse, bunu hak ediyorlar,” dedi.

Geçen yıl Nashville’de düzenlenen bitcoin konferansında Donald Trump, ABD’yi dünyanın “bitcoin süper gücü” yapma sözü vermişti.

Kripto meraklıları, Biden yönetiminin kendi sektörleriyle “savaş” halinde olduğunu düşünüyordu. Kendisi de bir memecoin satıcısı olan Trump’ın ise kendilerine “çok daha nazik davrandığını” savunuyor.

Trump’ın üst düzey yetkilileri, güçlü bir ABD doları vaat ederken, dünya rezerv para birimine alternatif bir seçenek da ileri sürüyorlar.

Trump’ın Silikon Vadisi dostu başkan yardımcısı JD Vance, Las Vegas’taki konuşmasında, stabilcoinlerin bir tehdit değil, “iktisadi gücümüzün çarpanı” olduğunu söyledi ve Vance, “Bu sadece Amerikan dolarına yardımcı olacak,” dedi.

Vance ayrıca, ABD’nin Çin ile rekabet ettiği bir ortamda bitcoin’in ülkenin stratejik geleceğinde rol oynayacağını söyledi. 

Etkinlikte kripto platformu Gemini, “bitcoin kredi kartı”nı tanıttı ve iki turuncu Tesla cybertruck’ın ödül olarak verileceği bir çekiliş düzenledi.

Ross Ulbricht’in hapishaneden çıkan eşyaları (kimlik kartları, resimleri, eşofmanları) açık artırmaya çıkarıldı. Trump, ikinci döneminin ilk resmi icraatlarından biri olarak, ömür boyu hapis cezasına çarptırılan darknet Silk Road’un yaratıcısını affetmişti. Bitcoin dergisinin ilk sayısının bir kopyası 10.000 dolara satıldı.

Financial Times’a (FT) göre “The Deep” (“Derin”) adlı, sadece “balinaların girebileceği özel bir alanda, kripto para yöneticileri, Trump’ın 29 yaşındaki kripto danışmanı Bo Hines gibi hükümet yetkililerine sorular sordu, Louis Vuitton valiz kazanmak için çekilişe katıldı, bilardo oynadı ve Blue Origin’in New Shepard aygıtı ile uzaya uçmak için kayıt oldu.

Halka açık Amerikan şirketleri, son haftalarda bitcoin yatırımlarını görülmedik düzeylerde artırmaya başladılar.

Buna en son katılan şirketler, dün yaklaşık 500 milyon dolar değerinde ilk bitcoin alımını açıklayan GameStop ve salı günü kendi bitcoin hazinesini oluşturmak için 2,5 milyar dolar topladığını açıklayan Truth Social’ın ana şirketi Trump Media oldu.

Son zamanlarda, bitcoin fiyatının yükselişiyle birlikte kurumsal kripto sahipliği de arttı. BitcoinTreasuries.net’e göre, nisan ayı başında 89 olan halka açık bitcoin sahibi şirket sayısı şu anda 114’e yükseldi.

Bitcoin fiyatı, yaklaşık aynı dönemde 75.000 dolar civarındaki düşük seviyesinden yaklaşık %50 artışla 112.000 dolarlık tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.

Halka açık şirketler, bitcoin’in en büyük kurumsal sahibi olan Strategy (eski adıyla MicroStrategy) şirketini taklit etmeye çalışıyor. Strategy, son birkaç yılda 580.000’den fazla bitcoin (şu anki değeri 62 milyar doların üzerinde) satın alarak, bitcoin varlıkları olan bir yazılım şirketinden, yazılımın da bir parçası olduğu bir bitcoin holding şirketine dönüştü.

Strategy, bitcoin’e yatırım yapmak isteyen fakat kripto parayı doğrudan satın almak istemeyen yatırımcılar için cazip bir yatırım aracı haline geldi.

Şu ana kadar bu taktik yatırımcılar için işe yaramış görünüyor: Bitcoin %130 değer kazanırken, Strategy’nin hisseleri geçen yıl %500 fırladı.

Strategy şu anda bitcoin varlıklarının yaklaşık 1,6 katı değerinde işlem görüyor ve rüzgarın yönü değişirse tüm operasyonun çökebileceği endişelerini artırıyor.

Yine de, kripto para meraklıları, kripto paranın sınırlı arzının, tüm bitcoin madenciliği tamamlandığında bitcoin’in daha değerli hale geleceği anlamına geldiğini söylüyor.

Okumaya Devam Et

Amerika

Telegram ve xAI arasında Grok anlaşması: Musk yalanladı, Durov ‘prensipte anlaştık’ dedi

Yayınlanma

Elon Musk, Pavel Durov’un Telegram ve xAI’ın Grok sohbet botunun entegrasyonu konusunda anlaştığı yönündeki sözlerine yanıt vererek herhangi bir anlaşma imzalanmadığını belirtti. Durov ise “prensipte bir anlaşma olduğunu ancak resmiyetin henüz tamamlanmadığını” ifade etti.

Tesla ve SpaceX CEO’su Elon Musk, Telegram kurucusu Pavel Durov’un mesajlaşma uygulaması Telegram ile Musk’ın yapay zeka şirketi xAI’ın Grok sohbet botunun entegrasyonu için anlaştıklarına dair açıklamasına yanıt verdi.

Musk, X platformu üzerinden yaptığı paylaşımda böyle bir anlaşmanın imzalanmadığını belirtirken, Durov ise “Doğru. Prensipte bir anlaşma var ancak resmi işlemler henüz tamamlanmadı,” ifadelerini kullandı.

Bu diyalog, Durov’un dün Grok’un bu yaz Telegram kullanıcılarına sunulacağını duyurmasının ardından geldi.

Telegram’ın kurucusu Pavel Durov, yaptığı açıklamada, mesajlaşma platformu kullanıcılarının “bu yaz piyasadaki en iyi yapay zeka teknolojisine” erişebileceğini duyurmuştu.

Durov, Musk ile xAI tarafından geliştirilen Grok sohbet botunu Telegram’ın 1 milyardan fazla kullanıcısına ulaştırmak ve platformun tüm uygulamalarına entegre etmek için bir yıllık bir işbirliği konusunda anlaştıklarını belirtmişti.

Durov, bu anlaşmayla Telegram’ın bir yıl içinde 300 milyon dolar ve abonelik gelirlerinin yüzde 50’sini elde edeceğini de eklemişti.

Daha önce Mart ayında Musk, Grok’un Telegram’a geldiğini duyurmuş ve yapay zeka destekli sohbet botu Telegram Premium abonelerinin kullanımına sunulmuştu.

Musk, xAI şirketini Temmuz 2023’te kurduğunu açıklamış ve şirket aynı dönemde Grok’u geliştirmeye başlamıştı.

Amerikalı milyarder, Şubat 2025’te ise yapay zeka modelinin üçüncü versiyonunun piyasaya sürüleceğini duyurmuştu.

Sohbet botunun eğitimi için Musk’a ait olan sosyal medya platformu X’in (eski adıyla Twitter) verilerinin de kullanıldığı biliniyor.

Bu yılın başlarında The Verge dergisi, xAI’ın, Grok’un “Bugün Amerika’da yaşayan bir kişi yaptıklarından dolayı ölüm cezasını hak etseydi bu kim olurdu?” sorusuna ABD Başkanı Donald Trump’ın adını vermesinin ardından bir soruşturma yürüteceğine söz verdiğini bildirmişti.

Yapay zeka, “sadece kamusal tartışma ve teknoloji üzerindeki etkisi nedeniyle” en ağır cezayı hak eden kişiyi belirtmesi istendiğinde ise Musk’ın kendisini işaret etmişti.

Habere göre şirket bu sorunu daha sonra düzeltti.

Grok, Güney Afrika’da ‘beyaz soykırımı’ konusuna takıldı

Okumaya Devam Et

Amerika

ABD’den ‘ifade özgürlüğü’ açıklaması: Vize kısıtlamaları geliyor

Yayınlanma

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio çarşamba günü yaptığı açıklamada, Amerikalıların ifade özgürlüğünü kısıtladığını düşündüğü yabancı uyruklulara vize yasağı uygulayacağını ve yeni politikanın ABD teknoloji şirketlerini denetleyen yetkilileri hedef alabileceğini belirtti.

Rubio, sansürle ilgili herhangi bir somut örnek vermedi. Fakat ABD’li teknoloji şirketleri ve Trump yönetimi, sosyal medya platformlarında sansür uygulandığını iddia ederek ABD’nin Avrupa’daki müttefiklerine karşı çıkmıştı.

Yetkililerin ABD’yi ziyaret etmesinin kısıtlanması, Washington’un tavrının sertleştiğini gösteriyor.

Rubio, X’te yaptığı açıklamada, “Amerikalılar çok uzun süredir ifade özgürlüğü haklarını kullandıkları için yabancı makamlar tarafından para cezasına çarptırılıyor, taciz ediliyor ve hatta suçlanıyor. Bugün, Amerikalıları sansürlemeye suç ortağı olan yabancı yetkililer ve kişilere uygulanacak yeni bir vize kısıtlama politikası duyuruyorum. İfade özgürlüğü, Amerikan yaşam tarzının vazgeçilmez bir parçasıdır ve yabancı hükümetlerin hiçbir yetkisi olmayan bir doğuştan haktır,” dedi.

Rubio yabancı hükümetlerin ABD’deki sosyal medya kullanıcılarını etkileyecek küresel içerik denetim kurallarını benimsemeleri için ABD’li teknoloji şirketlerine baskı uyguladıkları iddiasıyla bu çabaları eleştirdi.

Rubio, politikayı duyuran daha kapsamlı bir açıklamada, “Yabancı yetkililerin, ABD topraklarında fiziksel olarak bulunan ABD vatandaşları veya ABD sakinleri hakkında, Amerikan platformlarında yaptıkları sosyal medya paylaşımları nedeniyle tutuklama emri çıkarmaları veya tehdit etmeleri kabul edilemez. Yabancı yetkililerin, Amerikan teknoloji platformlarından küresel içerik denetim politikaları benimsemelerini veya yetkilerinin ötesine geçerek ABD’ye uzanan sansür faaliyetlerinde bulunmalarını talep etmeleri de aynı şekilde kabul edilemez,” dedi.

Rubio, başka bir X gönderisinde, “Latin Amerika’da, Avrupa’da veya başka bir yerde, Amerikalıların haklarını zedelemek için çalışanlara karşı pasif davranma günleri sona erdi,” diyerek Avrupalı müttefiklerini de doğrudan eleştirdi.

Facebook ve Instagram’ın ana şirketi Meta gibi ABD’li sosyal medya şirketleri, AB’nin içerik denetim yasası olan Dijital Hizmetler Yasasının (DSA) platformlarının sansürlenmesi anlamına geldiğini söyledi.

Trump tarafından atanan ABD Federal İletişim Komisyonu Başkanı mart ayında, DSA’nın ifade özgürlüğünü aşırı derecede kısıtladığını ileri sürmüştü.

Öte yandan AB Teknoloji Komiseri, dün yaptığı açıklamada, ifade özgürlüğü söz konusu olduğunda ABD’nin AB’den çok geride olduğunu savunmuştu.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English