Bizi Takip Edin

AVRUPA

AB liderleri enerji krizini tartışırken, Liz Truss istifa etti

Yayınlanma

Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin liderleri, tüm Avrupa’yı etkisi altına alan enerji krizini ve alınacak önlemleri görüşmek üzere Brüksel’de bir araya geldi. Zirveye, yüksek gaz fiyatlarını kontrol altına almak için önerilen tavan fiyat uygulaması tartışması damga vurdu.

Rusya’nın Ukrayna’ya askeri müdahalesi sonrası yaptırım kararı alan Avrupa ülkelerinin ekonomileri çökme noktasına gelirken, kara kış öncesi Birliğin en önemli gündemini enerji krizi oluşturuyor. Avrupa’nın yaptırımlarına Rusya lideri Putin’in gazı keserek yanıt vermesi Birlik içerisinde yaptırım politikasının sorgulanmasına da yol açtı.

AB liderleri, iki günlük bu zirvede doğal gaz ve elektrik fiyatlarının durumunu ve enerji arz güvenliğini tartışmak üzere toplandı. Liderlerin tartışacakları diğer ana konu, yüksek enerji fiyatlarından sert şekilde etkilenen bloğun ekonomisinin nasıl korunacağı.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Rusya’nın Avrupa’ya enerji yoluyla “sistematik olarak şantaj yapmaya çalıştığını” öne sürerken, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, AB’nin Rusya’ya uyguladığı yaptırımların Putin’e değil, AB vatandaşlarına zarar verdiğini savunuyor.

Ursula von der Leyen, zirveden bir gün önce de, Avrupa’daki enerji krizine yönelik hazırladıkları yeni tedbirleri içeren bir paket açıkladı.

Paket, üye ülkelerin belirli bir miktarı zorunlu olacak biçimde ortak gaz alımı gerçekleşmesine, enerjide zorunlu dayanışma gösterilmesine, likidite sıkıntısı yaşayan enerji firmalarına mali destek sağlanmasına ve yüksek gaz fiyatlarını düşürmek için Avrupa doğal gaz borsalarında acil durumlarda fiyatları sınırlandıracak bir mekanizma kurulmasına yönelik unsurlar içeriyor.

Ayrıca, İspanya ve Portekiz’de uygulanan “elektrik üretiminde kullanılan gaza tavan fiyat” uygulamasının AB genelinde de uygulanıp uygulanamayacağı tartışılıyor.

Tavan fiyat tartışması

Ancak, aralarında Fransa, İtalya, İspanya ve Belçika’nın da bulunduğu AB üyesi 15 ülkenin ithal doğal gaza tavan fiyat uygulamaya yönelik talebi bu tedbir paketinde yer almadı. Almanya ve Hollanda başta olmak üzere bazı ülkeler, bu aşamada doğal gaz fiyatlarına tavan getirilmesi fikrini desteklemiyor. Aksine, bu ülkeler, gaza tavan fiyat getirilmesinin enerji arz güvenliğini riske sokacağı ve özellikle kış aylarında doğal gaz tedarikine zarar verebileceği görüşünde.

AP’ye konuşan üst düzey bir Alman yetkili, Almanya’nın tavan fiyat uygulamasına karşı çıkma konusunda kararlı olduğunu belirtti. Yetkili, “yapay nitelikteki piyasa müdahalelerinin hem doğal gazın mevcudiyeti hem de hükümetler ve tüketiciler için onu kurtarmaya yönelik teşvikler üzerinde olumsuz sonuçları olabileceğini” ifade etti. Hollandalı yetkililerin yorumları da benzer şekilde.

Zirve ile ilgili Euronews’e konuşan bir diplomat, “Tartışmalar yoğun ama bir ülke diğerine karşı değil. Herkesin şüpheleri var ve bunlar meşru” dedi.

AB liderleri enerji gündeminin yanı sıra, Ukrayna savaşını ve Xi Jinping’in üçüncü dönem liderliği sonrası AB-Çin ilişkilerini de ala alacak.

İran İHA’ları için yaptırım

Diğer yandan AB liderleri, İran’a ait insansız hava araçlarını Rusya’ya tedarik eden kuruluşlara yaptırım uygulamayı onayladı. Liderler, Rusya’ya insansız hava aracı teslimatlarından sorumlu üç kişinin ve bir kuruluşun varlıklarının dondurulması konusunda anlaştılar.

Rusya’nın son dönemde İran yapımı Shahed-136 insansız hava araçlarını kullanması üzerine Kiev, Tahran’a daha fazla yaptırım uygulanması çağrısında bulunmuştu.

Liz Truss’un istifası Zirveye damgasını vurdu

Zirveye damga vuran bir diğer gündem de 45 gün önce görevi devralan İngiltere Başbakanı Liz Truss’un istifa etmesi oldu.

Konuyla ilgili konuşan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “bir meslektaşının ayrılmasına üzüldüğünü”, ancak İngiltere’nin “siyasi istikrar” bulacağını umduğunu söyledi.

Macron, savaş ve enerji krizi bağlamında, “Büyük Britanya’nın siyasi istikrarı hızla yeniden kazanmasının” önemli olduğunu da sözlerine ekledi.

AVRUPA

Fransa’da son anketler: Ulusal Birlik çoğunluğu elde edemiyor

Yayınlanma

Harris Interactive tarafından yapılan bir ankete göre, Fransa’da Marine Le Pen’in Ulusal Birlik (RN) partisi, yaklaşan erken seçimlerde mutlak çoğunluğu elde edemeyecek. Bu durumda Fransa, Ulusal Meclis büyük ölçüde parçalanmış bir şekilde yoluna devam edecek.

Pazar günü yapılacak ikinci tur oylamada Fransa, hiçbir grubun hükümet kurmak için yeterli sandalye sayısına ulaşamayacağı bir döneme girecek.

Harris’in çeşitli Fransız medya kuruluşları için yaptığı ankete göre RN ve müttefikleri 190 ila 220 sandalye kazanacak ki bu sayı sağın iktidar çoğunluğuna sahip olarak başbakanlığı ele geçirmesi için gereken 289 sandalyeden çok uzak.

Yeni kurulan Yeni Halk Cephesi (NFP) olarak bilinen sol ittifakın 159 ila 183 sandalye ile ikinci olacağı tahmin ediliyor. Emmanuel Macron’un merkezci Ensemble ittifakından milletvekillerinin sayısının yarı yarıya azalarak 135’in altına düşmesi bekleniyor.

RN karşıtı cephe işe yarayacak mı?

Öte yandan Financial Times’a (FT) konuşan analistler bu aşamada kesin koltuk tahminlerine ulaşmanın zor olduğu konusunda uyarıda bulundu. Fakat RN bu kadar zayıf bir sonuç elde ederse bu, rakiplerinin kendilerine karşı bir “cumhuriyetçi cephe” oluşturmak için bir araya gelme stratejisinin işe yaradığının bir işareti olacak.

Pazar günü yapılan ve RN’nin büyük bir farkla kazandığı ilk tur oylamasının ardından merkez ve sol partiler, Le Pen’in kampının iktidarı almasını engellemek için koordineli bir girişimle yaklaşık 200 adaylarını taktiksel olarak geri çekme konusunda anlaşmaya vardılar.

İkinci turda solcu ve merkezci seçmenlerden, bir sonraki Ulusal Meclis’te RN vekil sayısını azaltmak amacıyla, genellikle desteklemedikleri partilere oy vermeleri istenecek.

Seçimlere katılım oranı kritik

İçişleri Bakanlığı verilerine göre üç ittifakın katılacağı ikinci tur seçimlerin sayısı 306’dan 89’a düştü.

Seçmenlerin parti liderlerinin talimatlarına uyup uymayacağını zaman gösterecek. İlk turdaki yüksek katılımın ardından katılım yine kilit bir faktör olacak. Bazı parti yetkilileri, yaz tatili ve tercih ettikleri aday elenen seçmenler arasındaki hayal kırıklığı nedeniyle katılımın bu kez daha düşük olabileceğinden endişe ediyor.

Üç bloğa bölünmüş bir Ulusal Meclis senaryosu daha olası görünürken, parti liderleri birlikte çalışma olasılığı hakkında sinyaller göndermeye başladı.

Attal’dan sola işbirliği çağrısı

Macron’un başbakanı Gabriel Attal, merkezcilerin salt çoğunluğa sahip olamayacağını kabul etti fakat belirli politikalar üzerinde işbirliği yapmaya istekli partilerden oluşan “çoğulcu bir meclis” kurma çağrısında bulundu.

Çarşamba günü France Inter radyosuna konuşan Attal, “Ensemble grubumuzun mümkün olduğunca geniş olmasını umuyorum ve o zaman [belirli yasa tasarıları üzerinde] ilerlememizi sağlayacak anlaşmalar yapabiliriz,” dedi.

Yeşil lider Marine Tondelier böyle bir hamleye kapıyı araladı fakat bunun Macron ya da Attal’ın değil solun şartlarıyla olacağı uyarısında bulundu.

Tondelier TF1 haber kanalına verdiği demeçte, “Bu ülkede daha önce hiç kimsenin yapmadığı şeyleri yapmak zorunda kalacağız,” dedi.

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Zelenskiy, Başbakan Şmigal’ı görevden almaya hazırlanıyor

Yayınlanma

Ukrayinska Pravda gazetesinin kaynaklarına göre Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Denis Şmigal’ı başbakanlık görevinden almayı düşünüyor.

Habere göre Şmigal’ın yerine iki aday düşünülüyor: Başbakan Birinci Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Yuliya Sviridenko ve eski Bölgesel Kalkınma Bakanı ve devlete ait enerji şirketi Naftogaz’ın yönetim kurulu başkanı Aleksey Çernişov.

Gazeteye konuşan kaynak, “Devlet Başkanı, Şmigal’dan bıkmış durumda, bunu toplantılardaki tavrından anlayabilirsiniz. Artık onu pek dinlemiyor bile. Zaten bu bir hesap hatasından çok duygusal bir şey…. Zelenskiy her zaman yaratıcı çözümler ve öneriler isterken, Şmigal geçen yıllar içinde gelişmesine rağmen pek değişemiyor,” ifadelerini kullandı.

Strana.ua haber ve analiz sitesi de durumu doğruladı. Gazetenin kaynakları Yuliya Sviridenko’nun Denis Şmigal’ın yerine geçebilecek olası bir aday olduğunu öne sürdü.

Kaynaklara göre başbakanı görevden alma inisiyatifi Vladimir Zelenskiy ve özel kalemi Andrey Yermak’a ait. Kaynaklar, yeni başbakanın yaz sonuna kadar atanabileceğini öne sürdü.

48 yaşında olan Şmigal, 2020’nin mart ayından başbakan olarak görev yapıyor. Bundan önce Şmigal, Başbakan Yardımcısı ve Bölgesel Kalkınma Bakanı olarak görev yapıyordu.

FT: Batı, Ukrayna’ya olan güvenini kaybediyor

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Sahra Wagenknecht İttifakı, AP’de yeni sol grup kuramadı

Yayınlanma

Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde %6 civarında oy alan yeni parti Sahra Wagenknecht İttifakı (BSW) 3 Temmuz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, AP’de alternatif bir sol grup oluşturma görüşmelerinin başarısızlıkla sonuçlandığını duyurdu.

Geçen bahar Sahra Wagenknecht tarafından Sol Parti’den (Die Linke) ayrılarak kurulan BSW, Avrupa seçimleri öncesinde Euractiv’e yaptığı açıklamada AP’deki diğer partilerden yeni bir parlamento grubu oluşturmak için yeterli desteği aldığını söylemişti.

Fakat dün erken saatlerde, uzun süredir görüşmelere dahil olduğu söylenen İtalyan 5 Yıldız Hareketi’nin bunun yerine AP’deki mevcut Sol gruba katılmak için başvuruda bulunduğu haberleri ortaya çıktı.

BSW’nin Avrupa seçimlerinde liste başı adayı de Masi çarşamba akşamı yaptığı açıklamada partisinin “AB Parlamentosu’nda yeni bir siyasi grup oluşturmak üzere [son haftalarda] İtalya’dan Beş Yıldız Hareketi ile yoğun bir şekilde çalıştığını” doğruladı.

De Masi, “Altı ülkeden 20 Avrupa Parlamentosu üyesi ilgilerini ifade ettikleri için yeni bir siyasi oluşuma çok yaklaştık,” demişti.

Fakat de Masi, Sol gruptan üyelerin son anda gösterdikleri ilgiye rağmen, yeni grubun yedi ülkeden 23 milletvekiline sahip olmak için gerekli eşiği aşamadığını itiraf etti. 

De Masi, “Salı akşamı (2 Temmuz), barışı koruma, diplomasi ve sosyal adalet konularına odaklandıkları için kendilerini dışlanmış hisseden Sol fraksiyonun partilerinden son dakika görüşme talepleri aldık. Partinin seçim yenilgisine rağmen Die Linke’nin parlamento gruplarına liderlik etmeye devam edecek olması onları dehşete düşürdü,” dedi.

De Masi Euractiv’e yaptığı açıklamada son dakika görüşmelerinin barşamba günü sonuçlandığını, fakat ilgili heyetlerin katılmama kararı aldıklarını söyledi.

AP vekiline göre sorun siyasi farklılıklarından ziyade, BSW ve müttefiklerinin seçim öncesi koltuk tahminlerine ulaşılamaması üzerine yeni ortaklar aramak zorunda kalması nedeniyle, yetki ve sorumlulukların paylaşımı konusundaki müzakerelerdi.

Açıklamasında, Sosyal Demokratların da görüşmelere dahil olduğunu iddia ederek, “Çoğunluk gruplarının Brüksel’deki arka oda anlaşmalarını eleştirenleri görevler ve finansman yoluyla dahil etmek için güçlü kaldıraçları var,” dedi.

De Masi ayrıca BSW’nin Sol’a katılmaya çalıştığı fakat reddedildiği yönündeki söylentileri de yalanladı.

AP’deki mevcut Sol grup, Beş Yıldız’ın 8 milletvekilini kabul etmeleri halinde sayıları en az 47 milletvekiline ulaşabileceğinden, Yeşiller’in siyasi olarak solundaki en büyük grup haline gelebilir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English