Amerika
ABD’den Ukrayna’da yolsuzluk raporu

ABD Dışişleri Bakanlığı Genel Müfettişi hazırladığı raporda Ukrayna’daki yolsuzluk nedeniyle ABD yardımlarının risk altında olduğu değerlendirmesi yaptı.
ABD Dışişleri Bakanlığı Ukrayna’daki yolsuzluk konusunda uyardı. Perşembe günü açıklanan bir raporda, ABD’nin Ukrayna’ya yaptığı ekonomik yardımların Kiev hükümeti ve Ukrayna özel sektöründeki yolsuzluklar nedeniyle risk altında olduğu değerlendirilmesi yapıldı.
Raporda; “Uzun vadede, özellikle Bakanlık Ukrayna’nın toparlanmasına ve yeniden inşasına yardım etmeyi planlarken, Ukrayna hükümeti ve özel sektördeki yolsuzluk, sağlam gözetim gerektiren ABD dış yardımının etkinliği için riskler oluşturuyor” ifadeleri yer aldı.
Dışişleri Bakanlığı Genel Müfettiş raporunda, Dışişleri Bakanlığı ve ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı’na (USAID) 45,4 milyar dolar tahsis ettiği bilgisi de yer aldı. Raporda “Ukrayna Dış Yardım Koordinasyon ve Gözetiminin Gözden Geçirilmesi” notu düşüldü.
Raporda, “Genel Müfettişlik Ofisi, Kiev Büyükelçiliği’nin, büyükelçiliğin kapatılması ve müteakip savaş koşullarındaki operasyonları ile ilgili personel sınırlamaları nedeniyle Entegre Ülke Stratejisini (ICS) güncellemediğini tespit etti” denildi.
Sputnik International’da yer alan habere göre Dışişleri Bakanlığı büroları ve diğer kurumların program tasarlama ve ortak stratejik hedeflerle uyumlu performans göstergeleri konusunda rehberlikten yoksun olduğuna dikkat çekildi.
Amerika
Pentagon 4 milyar dolarlık BT sözleşmelerini iptal etti

Pentagon, Trump yönetiminin danışmanlık harcamalarında devam eden tasfiyesinin bir parçası olarak Deloitte, Accenture ve Booz Allen Hamilton gibi şirketlerle yapılan 4 milyar dolar değerindeki BT hizmetleri sözleşmelerini feshetti.
Savunma Bakanı Pete Hegseth, perşembe günü yayınladığı bir nota göre, sözleşmelerin Pentagon çalışanları tarafından daha verimli bir şekilde yürütülebilecek “üçüncü taraf danışmanlara yapılan gerekli olmayan harcamalar” olduğunu tespit etti.
Hegseth, sözleşmelerin “5,1 milyar dolarlık savurgan harcamayı” temsil ettiğini ve iptallerin “yaklaşık 4 milyar dolarlık tahmini tasarruf” ile sonuçlanacağını söyledi. Halihazırda 1 milyar dolardan fazla ödeme yapılmış durumda.
Pentagon, Accenture, Deloitte, Booz Allen ve diğer firmaların Savunma Sağlık Ajansı ile olan sözleşmelerini iptal etti ve Accenture ile olan ayrı bir Hava Kuvvetleri sözleşmesini de feshetti.
Hegseth ayrıca “Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık (DEI), İklim, Covid-19 müdahalesi ve diğer gerekli olmayan faaliyetleri destekleyen” 11 diğer danışmanlık sözleşmesinin de feshedilmesini emretti.
Kesintilere rağmen, ABD Başkanı Donald Trump ve Hegseth bu hafta başında savunma bakanlığı için ilk kez 1 milyon dolarlık bütçe sözü vermişti.
Sözleşme kesintileri, hükümet alımlarının koordine edilmesine yardımcı olan Genel Hizmetler İdaresi’nin (GSA) danışmanlık gruplarına yönelik giderek şiddetlenen saldırılarının ortasında geldi.
Aralarında Deloitte, IBM ve Booz Allen’ın da bulunduğu on büyük firmadan geçtiğimiz ay bir “danışman harcamaları incelemesi” kapsamında potansiyel tasarrufları belirlemeleri istenmiş fakat verdikleri yanıtlar idare tarafından “aşağılayıcı” bulunmuştu.
Sonuç olarak, şirketlere daha fazla kesinti belirlemeleri, sözleşmeleri “sonuca dayalı” ya da “paylaşılan tasarruf” modellerine göre yeniden yapılandırmaları ve GSA’in Biden döneminde aşırı gelir olarak gördüğü gelirler için federal hükümete bir “kredi” teklif etmeleri için 18 Nisan’a kadar yeni bir süre verildi.
Hazine Bakanı Scott Bessent geçen ay bir podcast yayınında, gelirinin neredeyse tamamını devlet sözleşmelerinden elde eden Booz Allen’ı “dolandırıcılık” iddialarına karışan şirketlerden biri olarak göstermiş ve devlet yüklenicilerinin azaltılmasının yönetimin en büyük tasarruf kaynaklarından biri olacağını söylemişti.
Booz Allen bu hafta yaptığı açıklamada ABD’li vergi mükellefleri için “daha iyi değer yaratma mücadelesini memnuniyetle karşıladığını” belirtti ve “Hükümete verimliliği artırma konusunda yardımcı olmak için çok ihtiyaç duyulan bir sürece iyi niyetle dahil olduk. Yeteneklerimizi yönetime göstermek için sabırsızlanıyoruz,” dedi.
Hegseth tarafından yapılan iptaller, Elon Musk’ın Devlet Verimliliği Departmanı’nın (DOGE) danışmanlık sözleşmelerinde “korkunç harcamalar” olarak gördüğü şeyleri giderek daha fazla hedef almasıyla ortaya çıktı.
Geçtiğimiz hafta DOGE, Pasifik ada ülkesi Palau için “Google AdWords yönetimi” ve “küresel danışmanlık ve destek hizmetleri” sözleşmelerinin feshedilmesini övmüştü.
Perşembe günü ayrıca GSA, federal hükümet için yapay zeka araçları da dahil olmak üzere yazılım ve hizmetlerin maliyetini düşürmek üzere Google ile bir anlaşmaya vardı.
Danışmanlık kesintileri aynı zamanda Pentagon’un sivil işgücünün yüzde 5 ila 8’ini “görev açısından kritik olmadığını” düşündüğü çalışanları işten çıkararak azalttığı bir döneme denk geliyor.
Amerika
Trump, tarife darbesini 90 günlüğüne erteledi

ABD Başkanı Donald Trump, çarşamba günü kapsamlı gümrük vergilerine Çin hariç 90 günlük bir ara verdiğini açıkladı.
Trump Truth Social’da, “Çin’in Dünya Piyasalarına gösterdiği saygısızlığa dayanarak, Amerika Birleşik Devletleri tarafından Çin’e uygulanan gümrük vergisini derhal geçerli olmak üzere %125’e yükseltiyorum,” diye yazdı.
75’ten fazla ülkenin gümrük vergileri konusunda müzakere talebinde bulunduğunu söyleyen Trump, “90 günlük bir DURAKLAMA ve bu süre zarfında, yine derhal geçerli olmak üzere, %10’luk önemli ölçüde düşürülmüş bir Karşılıklı Gümrük Tarifesine izin verdiğini” söyledi.
Trump daha sonra Oval Ofis’te yaptığı konuşmada, “Son birkaç gündür bu konu üzerinde düşünüyordum,” dedi ve kararı “yürekten yazdıklarını” söyledi.
Başkan’ın çoğu ticaret ortağına yönelik yeni gümrük vergilerinin yürürlüğe girmesinin üzerinden 24 saat geçmeden yaptığı bu geri dönüş, COVID-19 salgınının ilk günlerinden bu yana finansal piyasalarda yaşanan en yoğun dalgalanmanın ardından geldi.
Bu çalkantı hisse senedi piyasalarından trilyonlarca doları yok etti ve ABD devlet tahvili getirilerinde Trump’ın dikkatini çekmiş gibi görünen tedirgin edici bir artışa yol açtı.
Trump, açıklamanın ardından gazetecilere verdiği demeçte, sporcuların zaman zaman yaşadığı gerginliğe atıfta bulunarak, “İnsanların biraz çizginin dışına çıktığını düşündüm,” dedi.
Trump, “Tahvil piyasası aldatıcıdır. Dün gece insanların biraz midesinin bulandığını gördüm,” derken, günün erken saatlerinde JPMorgan CEO’su Jamie Dimon’ın Fox Business’taki programını izlediğini ve Dimon’ın Maria Bartiromo’ya ticaret savaşının devam etmesi halinde bir resesyonun “muhtemel bir sonuç” olduğunu söylediğini ve yakın zamanda yatırımcı Charles Schwab ile de görüştüğünü sözlerine ekledi.
Trump Dimon’ı överek “bu işi anladığını” söylerkeni, “Çok zeki ve finansal açıdan çok dahi, bankada harika bir iş çıkardı. O da bunu herkesin bildiğini biliyor,” dedi.
Trump’ın milyarder danışmanı Elon Musk da son günlerde gümrük vergisi kararını eleştirerek ve Başkan’ın ticaret konularındaki danışmanı Peter Navarro’yla son derece kişisel ifadelerle alay ederek geçirdi.
Trump’ın kampanyasına destek veren hedge fon yöneticisi Bill Ackman, son günlerde, anlaşmalara olanak tanımak için genişletilmiş tarifelere 90 günlük bir ara verilmesi fikrini ortaya atmıştı.
Ticaret Bakanı Howard Lutnick’e göre Trump, Truth Social gönderisini Lutnick ve Hazine Bakanı Scott Bessent ile birlikte yazdı.
Trump’ın beklenmedik açıklamasının ardından medya önünde ilk kez konuşan Bessent, tutum değişikliğinin piyasadaki dalgalanmadan kaynaklanmadığını, bunun yerine Beyaz Saray’ı müzakere talepleriyle dolduran etkilenen ticaret ortaklarıyla yeni ticaret anlaşmaları yapma arzusuyla ilgili olduğunu ileri sürdü.
Bessent, “Bu sadece bir işlem sorunu. Bu çözümlerin her biri ısmarlama olacak, biraz zaman alacak ve Başkan Trump bizzat dahil olmak istiyor, bu yüzden 90 günlük bir ara veriyoruz,” dedi.
POLITICO’ya konuşan bir kaynak, Bessent’in “Trump’ın Çin’in peşine düşme içgüdüsünü beslemede kritik bir rol oynadığını” söyledi. Bu kaynağa göre Bessent, Trump’ı “Çin’in peşinden gitmenin popüler bir pozisyon olduğuna” ikna etti ve “Bunu yapın ve biz müzakere ederken diğer herkes için bir duraklama yapalım,” dedi.
Beyaz Saray’a yakın bir Cumhuriyetçi Kongre üyesi de benzer bir tablo çizerek POLITICO’ya 90 günlük duraklamanın “bir haftadır tartışıldığını [ve] çoğunlukla Trump’ın her seferinde bir ülkeyi mi yoksa hepsini birden mi geri çekeceği meselesi olduğunu” söyledi.
Kongre üyesi, Çin’in misillemesinin bu soruyu etkili bir şekilde çözdüğünü söyledi.
ABD hisse senedi endeksleri, gösterge niteliğindeki S&P 500 endeksinin %9,5 artışla kapanmasıyla haber üzerine yükselişe geçti ve Japonya’nın Nikkei endeksinin %8’den fazla yükselmesiyle rahatlama perşembe günü Asya ticaretinde de devam etti.
“Muhteşem Yedili” olarak adlandırılan ABD’nin en büyük teknoloji şirketlerinin hisseleri Çarşamba günü 1 trilyon dolardan fazla değer kazandı.
Dünyanın en zengin insanları çarşamba günü toplam net değerlerine 304 milyar dolar ekleyerek Bloomberg Milyarderler Endeksi tarihindeki en büyük tek günlük kazancı elde etti.
Avrupa vadeli işlemleri de büyük kazançlara işaret etti, ama ABD hisse senedi vadeli işlemlerinin düşmesiyle rallinin kısa ömürlü olabileceğine dair işaretler vardı. Petrol fiyatları da %1 civarında düştü.
AB de çarşamba günü erken saatlerde kendi karşı atağını başlatarak, ABD’nin küresel çelik ve alüminyum ihracatına uyguladığı vergilere misilleme olarak bazı ABD ürünlerini hedef alan tedbirler açıkladı.
Trump’ın ABD’yi “kazıklamak” için kurulmakla suçladığı blok, soya fasulyesi, motosiklet ve güzellik ürünleri de dahil olmak üzere yaklaşık 22 milyar avro değerinde ABD ürününü vuracak.
Fakat AB, çarşamba günü gece yarısından bir dakika sonra yürürlüğe giren %20’lik ABD gümrük vergilerine karşı özellikle misilleme yapmadı.
Almanya’nın bir sonraki muhtemel şansölyesi Friedrich Merz, Trump’ın duraklamasının ticarete yönelik birleşik bir Avrupa yaklaşımının olumlu bir etkiye sahip olduğunun kanıtı olduğunu söyledi ve tarifesiz ABD-AB ticareti çağrısında bulundu.
Amerika
ABD savaş gemileri Panama Kanalı’ndan ücretsiz geçecek

ABD ve Panama, Amerikan savaş gemilerinin Panama Kanalı’ndan öncelikli ve ücretsiz geçişini sağlayan bir çerçeve anlaşması imzaladı. Anlaşma, Çin’in bölgedeki etkisini ‘sınırlamayı’, sınır güvenliğini güçlendirmeyi ve yasa dışı göçle mücadeleyi amaçladığını iddia ediyor. ABD, Panama’daki askeri varlığını artırarak ortak tatbikatlar ve üslerdeki rotasyonel mevcudiyetini güçlendirecek.
ABD Savunma Bakanı Pete Hegseth, ABD ve Panama’nın Amerikan savaş gemilerinin Panama Kanalı’ndan öncelikli ve ücretsiz geçişine olanak tanıyan bir çerçeve anlaşması imzaladığını duyurdu.
Hegseth, Panama ziyaretini değerlendirdiği basın toplantısında, iki ülkenin sınır güvenliği, yasa dışı göçle mücadele, uyuşturucu kartelleriyle mücadele ve Panama Kanalı’nın güvenliğinin sağlanması konularında, özellikle Çin’in etkisinin sınırlandırılması hususunda işbirliği yaptığını belirtti.
Hegseth, “ABD ve Panama, ortak güvenlik konularında bir mutabakat zaptı imzaladı. Bu basın toplantısının ardından, Panama Kanalı’nın güvenliği ve işletilmesi konusunda Kanal Bakanı ile ortak bir deklarasyon imzalayacağız. Bu belge, Amerikan savaş ve destek gemilerinin Panama Kanalı’ndan serbest ve öncelikli geçişi için temel oluşturacak,” dedi.
Savunma Bakanı, anlaşmanın ortak tatbikatların sayısının artırılmasını ve Fort Sherman, Rodman Deniz Üssü ve Howard Hava Üssü’nde rotasyonel ve ortak askeri varlığın yeniden tesis edilmesini öngördüğünü vurguladı.
Ayrıca, 1953-1999 yılları arasında faaliyet gösteren ve askerleri tropikal ormanlarda savaşmaya hazırlayan “Orman Operasyonları Eğitim Merkezi” Fort Sherman’da yeniden açılacak.
Hegseth, “Genişletilmiş güvenlik işbirliğimiz, siber güvenlik alanındaki etkileşimi, bilgi paylaşımını, ikili güvenlik diyaloglarını ve kanal altyapısının modernizasyonunu da güçlendirecek,” diye ekledi.
Geçen ay NBC News, Amerikalı yetkililere dayanarak, Beyaz Saray’ın Amerikan ordusuna Panama Kanalı konusunda seçenekler hazırlaması talimatı verdiğini bildirmişti.
Olası planlar, Panama ordusuyla daha yakın işbirliğinden kanalın işgal edilmesine kadar uzanıyordu.
1977’de ABD Başkanı Jimmy Carter, Panama hükümetine kanalın kontrolünün 2000 yılında devredilmesini öngören bir anlaşma imzalamıştı.
Kanal, 31 Aralık 1999’a kadar ABD tarafından kontrol ediliyordu. Trump, kanalın Panama’ya devredilmesinin Washington’ın konumunu zayıflattığını ve Çinli şirketlerin son yıllarda kanalın altyapısı üzerindeki etkilerini ciddi ölçüde artırdığını savunuyor.
Şubat ayı başlarında, kanalın kontrolünü geri alma konusunda kendinden emin olduğunu belirtmişti.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio da, Washington’ın, ABD askeri güçlerinin olası bir çatışma durumunda savunmakla yükümlü olduğu Panama Kanalı’ndan geçiş ücreti almayı haksız bulduğunu ifade etmişti.
Mart ayında Kongre’ye hitaben yaptığı konuşmada Trump, yönetiminin kanalı geri alma sürecini başlattığını açıklamıştı.
Büyük bir Amerikan şirketinin kanalın çevresindeki iki limanı ve kanalla bağlantılı diğer bazı tesisleri satın almayı planladığını belirtmişti.
Trump’a göre, Panama Kanalı “Amerikalılar tarafından Amerikalılar için inşa edildi, başkaları için değil”.
Panama, ABD yaptırımları nedeniyle 128 geminin kaydını siliyor
-
Ortadoğu2 hafta önce
Suriye İnsan Hakları Takip Komitesi: Sahil bölgesinde soykırım işlendi
-
Diplomasi2 hafta önce
Politico: İmamoğlu’nun tutuklanmasına rağmen AB, Türkiye’ye para göndermeye devam edecek
-
Dünya Basını2 hafta önce
Signal bir Amerikan hükümeti operasyonudur
-
Amerika2 hafta önce
Gizli CIA dosyalarında ‘Ahit Sandığı’nın bulunduğu iddia ediliyor
-
Diplomasi2 hafta önce
ABD, Ukrayna’ya ‘sömürge’ anlaşması teklif etti
-
Rusya2 hafta önce
Güney Koreli şirketler Rusya’ya dönmek istiyor
-
Rusya2 hafta önce
Putin: Arktik’te işbirliğine hazırız
-
Avrupa1 hafta önce
Almanya’daki Porsche fabrikaları tank üretmeye başlayacak