Bizi Takip Edin

ORTADOĞU

BAE bankaları ABD’nin yaptırım tehdidi nedeniyle Rusya ile ödemeleri sınırlandırdı

Yayınlanma

Rusya’nın önde gelen ekonomi gazetelerinden Vedomosti‘nin Rus iş ve hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberine göre Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki (BAE) büyük bankalar, ABD’nin ikincil yaptırım tehditlerinin ardından Rusya vatandaşlarına ait banka hesaplarını kapatmaya ve anlaşmaları sınırlandırmaya başladı.

Aralık ayında ABD, Rusya’nın savunma sanayisini destekleyen şirketlerle iş yapan yabancı bankaları kendi mali sistemine erişimi kesme tehdidinde bulunmuştu.

Washington’dan gelen uyarılar, Çin ve Türkiye’deki bazı bankaları Rusya vatandaşlarına ait hesapları kapatmaya ve ödemeleri sınırlandırmaya sevk etmişti.

Gazetenin Delovaya Rossiya iş dünyası derneğinin ismini vermediği bir sözcüsüne dayandırdığı haberine göre, ikincil yaptırım riskiyle karşı karşıya kalan BAE bankaları Rusya’ya ve Rusya’dan yapılan ödemeleri işleme koymayı durdurdu ve Rusya vatandaşlarının hesaplarını kademeli olarak kapatmaya başladı.

BAE’deki üç Rus işletme sahibi gazeteye yaptıkları açıklamada, ilk olarak geçen yılın eylül ayında ödeme işlemlerinde güçlükler yaşamaya başladıklarını belirtti.

Rusya Merkez Bankası ya da Maliye Bakanlığı’ndan henüz açıklama yapılmazken Rusya hükümetine yakın ve ismini vermek istemeyen bir kaynak gazeteye yaptığı açıklamada, Moskova’nın BAE bankalarıyla olan sorunu ‘kritik olmayan ve çözülebilir’ olarak gördüğünü dile getirdi.

Geçen hafta Merkez Bankası Başkanı Elvira Nabiullina, dış ticaret anlaşmalarının ‘kötüleştiğini’ kabul ederek bankanın ‘çözümler üzerinde düşündüğünü’ vurgulamıştı.

BAE, OPEC+ petrol kartelinin üyeleri olarak, Ukrayna’daki askeri müdahale sonrasında uygulanan ağır yaptırım ve kısıtlamalara rağmen Rusya yakın işbirliği içinde oldu.

Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Yerhov: Türk bankaları yoğurdu üfleyerek yiyor

ORTADOĞU

Anma günü etkinliklerinde Netanyahu ve bakanlara tepki

Yayınlanma

İsrail’de öldürülen askerler ve siviller için düzenlenen Anma Günü etkinliklerinde, İsrailliler, Başbakan Binyamin Netanyahu ve hükümetine 7 Ekim’de yaşananlardan dolayı tepki gösterdi.

İsrail’in ulusal bağımsızlık bayramı öncesinde kuruluşundan itibaren öldürülen İsrailli askerler ve siviller için ülke genelinde milli anma etkinlikleri gerçekleştirildi. İsrail’de 7 Ekim’den sonra gerçekleştirilen ilk Anma Günü törenleri, Netanyahu ve hükümetine gösterilen tepkilere sahne oldu.

Haaretz’in haberine göre, Başbakan Binyamin Netanyahu’nun Batı Kudüs’te katıldığı törende yaptığı konuşma sırasında çok sayıda kişi alanı terk etti. Sosyal medyada Netanyahu konuşma yaparken alandan ayrılan İsraillilerin görüntüleri paylaşıldı.

Konuşmasında “düşmana ağır bedel ödeterek savaşı kazanacaklarını” savunan Netanyahu, “Gazze Şeridindeki İsrailli esirleri geri getirmenin merkezinde yer aldığı zaferin hedeflerine ulaşacaklarını” iddia etti.

Tel Aviv’de düzenlenen Anma Günü törenine katılan Savunma Bakanı Yoav Gallant konuşmaya başladığı sırada bazı İsrailliler “Ellerinde onların (askerlerin) kanı var” yazılı pankartlar açtı.

İsrail’deki tartışmalı figürlerden Ulusal Güvenlik Bakanı aşırı sağcı Itamar Ben-Gvir’in katıldığı Usdud’daki (Aşdod) törende de yoğun güvenlik önlemleri alındı.

Ben-Gvir sahneye davet edilirken bir kişi “Çık buradan seni suçlu. Orduda bir dakika bile hizmet etmedin” diye bağırdı. Törende bunun üzerine katılımcılar arasında sözlü atışmalar yaşandı. Ben-Gvir konuşma yaptığı sırada da tartışmalar devam etti.

Gazze Şeridi yakınlarındaki Ofakim isimli yerleşim yerindeki bir askeri mezarlıkta düzenlenen Anma Günü törenine katılan Maliye Bakanı aşırı sağcı Bezalel Smotrich, Gazze Şeridi’ndeki İsrailli esirin annesi Einav Zangauker ile konuştu.

Anne Zangauker, bakandan çocuklarının geri getirilmesi için “çaba göstermelerini ve ellerinden gelen her şeyi yapmalarını” istedi. Smotrich ise 7 Ekim’de yaşananlarda “devlet ve güvenlik sisteminin başarısızlığını” itiraf ettiğini belirterek “hükümet üyesi olarak yaşanan ve yaşanacaklardan dolayı sorumluluğu üstlendiğini” dile getirdi.

İsrail’de her yıl ulusal bağımsızlık bayramından bir gün önce 1948’de kuruluşundan itibaren öldürülen İsrailli asker ve siviller için anma töreni gerçekleştiriliyor. İsrail’de 13 Mayıs akşamından 14 Mayıs akşamına kadar ulusal bağımsızlık bayramı faaliyetleri gerçekleştirilecek.

İsrail’in 1948’de kuruluşuyla topraklarından sürülen Filistinliler ise 15 Mayıs’ta Büyük Felaket’i (Nekbe) anma etkinlikleri düzenleyecek.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 15 bini çocuk, 10 bin kadarı kadın olmak üzere 35 binden fazla Filistinli öldürüldü, 78 bin 641 kişi yaralandı. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

Refah ve Cibaliya’da yoğun çatışmalar yaşanıyor

Yayınlanma

İsrail ordusu, Refah kentine karadan saldırısını Selahaddin Caddesi’nin batısındaki Cenina ve Selam mahallelerine doğru genişletiyor. İsrail güçleri ile Filistinli direniş grupları arasında şiddetli çatışmalar devam ediyor.

Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları’ndan yapılan yazılı açıklamada, başta Refah olmak üzere İsrail güçleriyle Gazze Şeridi’nde yaşanan çatışmalara ilişkin bilgi verildi. Açıklamada, Gazze Şeridi’nin güneyinde yer alan Refah kentinin doğusunda İsrail askeri aracının Yasin-105 roketiyle vurulduğu belirtildi. İslami Cihad’ın askeri kanadı Kudüs Seriyyeleri de Refah Sınır Kapısı içerisindeki İsrail askerlerinin yer aldığı mevzilerin havan mermisiyle hedef alındığını duyurdu. Refah kentinin doğusundaki George Caddesi’nde, İsrail’e ait Merkava tipi bir tankın Yasin-105 roketiyle vurulduğu ifade edildi.

FDHKC liderlerinden Ebu Zarife hayatını kaybetti

Öte yandan görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail güçleri, Gazze kentinin doğusundaki Zeytun Mahallesi’nde yer alan Aziz Porphyrius Kilisesi’nin çevresini bombaladı.

Ayrıca Filistin Demokratik Halk Kurtuluş Cephesi (FDHKC) liderlerinden bir kişinin İsrail saldırısında hayatını kaybettiğini duyurdu.

FDHKC tarafından yapılan açıklamaya göre, İsrail güçleri, Gazze kentinin güneyinde bir evi bombaladı. Saldırıda FDHKC Siyasi Büro üyesi Talal Ebu Zarife ile Mahmud Hamami isimli bir kişinin yaşamını yitirdiği belirtildi.

Görgü tanıkları ise İsrail güçlerinin dün akşam saatlerinde Sabra Mahallesi’ndeki bir eve düzenlediği hava saldırısında Ebu Zarife ile birlikte 3 kişinin daha hayatını kaybettiğini aktardı.

Bombaların yağdığı Cibaliya’dan kaçış sürüyor

Ayrıca Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nın doğusunda İsrail güçleri ile Filistinli direniş grupları arasında da şiddetli çatışmalar yaşanıyor.

İsrail ordusunun Cibaliya Mülteci Kampı’na yoğun saldırıları sürerken, Filistinliler saldırıların yoğunlaştığı bölgeden yanlarına alabildikleri birkaç eşyayla patlama ve çatışma sesleri altında ayrılmaya çalışıyor. Çoğu kadın ve çocuklardan oluşan Filistinlilerin patlama ve çatışma sesleri altında bölgeden ayrılmaya çalıştığı andaki anları gösteren görüntüler Filistinli gazeteciler tarafından sosyal medyada paylaşıldı.

Görüntülerde, bölgeden zaman zaman patlama ve yoğun çatışma sesleri yükseldiği duyulurken, çok sayıda kadın ve çocuğun sokaklarda çaresizlik içinde bölgeden ayrılarak Gazze şehrinin batısına gitmeye çalıştığı anlar kameraya yansıyor.

İsrail ordusu, 11 Mayıs’ta Gazze’nin kuzeyinde yaklaşık 100 ila 150 bin Filistinlinin kaldığı Cibaliya bölgesinin boşaltılması uyarısında bulunmuştu. Bu uyarının ardından İsrail ordusu Cibaliya’ya yoğun hava saldırıları başlatmış, İsrail askerleri de tank ve zırhlılarla bölgeyi yeniden işgal etmişti. Filistinli kaynakların aktardığına göre, İsrail ordusu, 11 Mayıs’ı 12 Mayıs’a bağlayan gece Cibaliya’ya 100’den fazla hava saldırısı düzenlemişti.

Okumaya Devam Et

ORTADOĞU

IDF’ten Netanyahu’ya “Sisifos” isyanı

Yayınlanma

İsrail Genel Kurmay Başkanı, Gazze’yi kimin yöneteceği ile ilgili bir plan olmadan yürütülen operasyonları, Yunan mitolojisinde her gün aynı anlamsız görevi tekrarlamaya mahkûm edilen Kral Sisifos’un görevine benzetti ve hükümeti suçladı.

İsrail’in basını 7 Ekim 2023’ten sonra İsrail’in Gazze Şeridi’ne yaptığı karadan saldırılardaki “strateji eksikliği” sebebiyle ordu komutanlarının, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya yönelik eleştirilerini “açıkça dile getirdiğini” yazdı.

İsrailli siyasi analist Anshel Pfeffer, Haaretz gazetesinde, Hamas’ın 7 Ekim’deki İsrail’e yönelik “Aksa Tufanı” operasyonu sonrasında, İsrail’in 27 Ekim’de Gazze’ye yönelik başlattığı karadan işgal saldırılarına ilişkin ordu içerisinde tartışmalar yaşandığını yazdı. Pfeffer, Netanyahu yönetiminin “strateji eksiliği” sebebiyle Gazze’ye yönelik saldırılarda, İsrail ordusuna ait birliklerin Gazze’nin Cibaliya bölgesine ikinci ve Zeytun bölgesine üçüncü defa saldırı için girdiğini belirtti.

İsrail ordusu, 7 Ekim’den sonra başlattığı Gazze saldırılarının ilk aylarında ele geçirdiği ve “Hamas’tan arındırdığını” açıkladığı Cibaliya Mülteci Kampı’na iki gün önce yeniden saldırı başlatmıştı. Yeni saldırı İsrail ordusunun Hamas’ın kentte yeniden toplanma girişimlerini tespit ettiğini açıklamasının ardından gelmişti. Ordu, aynı şekilde Hamas’ın Zeytun mahallesinde yeniden toparlandığını tespit ettikten sonra bu mahalleye de saldırı başlatmıştı. Cuma günü Zeytun’da Hamas’la çatışan beş asker öldürülmüş, Güvenlik Sistemi Müfettiş Yardımcısı Tuğgeneral Yogev Bar-Sheshet de yaralanmıştı.

İsrail ordusundan üst düzey komutanların, “karadan işgal saldırıları” öncesinde bile, “geniş çaplı bir strateji” olmadan Gazze’ye saldırı yapılmaması konusunda uyardığını ifade eden Pfeffer, İsrailli komutanların Netanyahu’ya karşı şikayetlerini “hep birlikte ve açıkça dile getirdiğini” kaydetti.

İsrail Kanal 13 televizyonun haberine göre ise Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Gazze’deki saldırılar sonrası bölgeyi kimin yöneteceğine ilişkin hükümetin stratejisi bulunmaması nedeniyle ordunun bazı bölgelere yeniden saldırdığını belirterek Netanyahu’yu eleştirdi.

Halevi’nin, “Hamas dışı yönetişim planı” olmadan ordunun ‘Sisifos’ gibi bir görevle karşı karşıya olduğunu söylediğinin aktarıldığı habere göre Halevi şu ifadeleri kullandı: “Şu anda bir kez daha Cibaliya’da faaliyet gösteriyoruz. Şerit’te Hamas dışında bir yönetim organı oluşturmak amacıyla diplomatik bir süreç olmadığı sürece, Hamas’ın altyapısını dağıtmak için başka yerlerde tekrar tekrar operasyon başlatmak zorunda kalacağız. Bu Sisifosvari bir görev olacak.”

Yunan mitolojisinde Sisifos, Tanrılara meydan okuduğu için sonsuza kadar bir kayayı tepeye doğru itmeye mahkûm edilmiş bir kraldır. Sisifos, tepeye her ulaştığında kaya aşağı doğru yuvarlanır. Böylece bu görev sonsuza kadar devam eder ve Sisifos, her gün aynı anlamsız görevi tekrarlamak zorundadır.

Kanal 12’nin haberine göre ise Netanyahu kısa bir süre önce Şin Bet şefi Ronen Bar ile stratejik planlama konusunda tartıştı ve Bar’ın, Netanyahu’ya Savunma Bakanı Yoav Gallant ile “tüm cepheleri ve hususları dikkate alan” bir görüşme yaptığını söylemesi üzerine Netanyahu, Bar’ın sözünü kesti ve “Ne! Savunma Bakanıyla stratejik müzakereler mi yapıyorsunuz” diye çıkıştı. Bar da Netanyahu’ya “Ne tür bir soru [bu]? Elbette” diye yanıt verdi.

Haberde Netanyahu’nun daha sonra hem Şin Bet’in hem de Mossad’ın Gallant’a değil kendisine bağlı olduğunu söylediği aktarıldı. Gallant’ın araya girerek, “Savunma bakanının stratejik müzakereler yapmasını mı engelliyorsunuz? Biz yapmayacağız da kim yapacak” dediği belirtildi.

Habere göre Netanyahu da stratejik müzakerelerin “sadece burada yapıldığını” söylemesi üzerine bu kez Gallant’tan “Stratejik müzakereler için her çağırdığınızda hazırlıklı geliyoruz. Hazırlıklı gelmek için toplantılar düzenlemek benim görevim. Sorun şu ki siz bu görüşmeleri yapmıyorsunuz” ifadeleriyle sert bir yanıt geldi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English