Bizi Takip Edin

ASYA

Çinli uzmanlar: Barış için tüm ülkeler birleşip ABD ve İsrail’e baskı yapmalı

Yayınlanma

Çinli uzmanlar, Ningxia Üniversitesi Çin Arap Ülkeleri Araştırma Enstitüsü Başkanı Li Shaoxian ve Çin Renmin Üniversitesi Chongyang Finansal Çalışmalar Enstitüsü İcra Başkanı Wang Wen, CGTN Türk özel yayınında uluslararası kriz başlıklarına dair açıklamalarda bulundu.

CGTN Türk özel yayınında Gökhun Göçmen’in sorularını yanıtlayan Li, “Tüm ülkeler olarak ABD ve İsrail’e baskı yapabiliriz. ABD’ye dönük hem yurt içinde hem de yurt dışında baskı artıyor. Bana kalırsa Çin, Türkiye, Arap ülkeleri, Rusya ve diğer ülkelerin bu konuda eşgüdüm halinde çalışarak baskıyı büyütmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Li Shaoxian’a göre Çin’in bölgede Kuşak ve Yol İnisiyatifi ve “Küresel Güvenlik İnisiyatifi”ne bağlı kalarak ilerliyor ve Kuşak ve Yol İnisiyatifi bölgenin kalkınmasına destek sunarken, Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’in 2022 yılında ilan ettiği Küresel Güvenlik İnisiyatifi ise ihtilaflı ülkeleri aynı masada buluşturmayı amaçlıyor. Çin-Arap Ülkeleri Araştırma Enstitüsü Başkanı Li’ye göre, ABD’nin bölgedeki etkisi azaldıkça İran ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin barışa karşı ilgisi arttı. En önemli noktanın ülkelerin barış iradesi olduğunun altını çizen Li, Tahran ve Riyad arasındaki normalleşmeyi örnek göstererek “Bu koşullar oluşmadan Çin dâhil hiçbir ülke barışı sağlayamazdı. Barış için güçlü bir ülkenin iradesine ihtiyaç vardı. Bu ülke işte Çin” diye konuştu. 

“Çin öteden beri bağımsız Filistin’i destekliyor”

Suudi Arabistan ve İran, İsrail ve Filistin, İsrail ve İran arasındaki ilişkinin Orta Doğu’daki barış için kritik olduğuna dikkat çeken Li Shaoxian, “Şu an en acil olanı Filistin ve İsrail ilişkisinin kurulması” dedi. Li Çin’in İsrail-Filistin konusuna dair 3 temel prensibini ise şöyle özetledi:

“İlk olarak Çin öteden beri Filistin’in bağımsızlığına destekliyor. Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana aynı görüşteyiz. İkincisi Çin, nereden ve kimden gelirse gelsin sivillere dönük her türlü saldırıya karşıdır. Üçüncü olarak İsrail uluslararası hukuka aykırı eylemlerde bulunduğu için bunu kınıyoruz. Çin’in tutumunu İsrail hoş görmedi ve bu da İsrail’in Çin’e yönelik tutumunu etkiledi. Çin adaletin ne olduğunu biliyor ve haklının yanında. Biz İsrail-Filistin çatışmasının meydana gelmesinin bir nedeni olduğunu biliyoruz.”

Barış için ABD ve İsrail’e baskı yapılması gerektiğini söyleyen Li ayrıca, 7 Ekim’de başlayan saldırıların yakın zamanda sona ermeyeceği görüşünde:

“Şu an itibariyle İsrail üzerinde büyük ve somut bir etkiye sahip olan tek ülke ABD’dir. İsrail sadece ABD’yi dinliyor. Şu anki en büyük sorun ABD’nin İsrail’in tarafında olmasıdır. Biden yönetimi aslında iki devletli çözüm planına destek verdiğini söylüyor ancak somut bir eylemde bulunmuyor. Bu yüzden bence 7 Ekim’de başlatılan çatışmaların asıl nedeni Biden yönetiminin iki devletli çözümü hızlandırmamasıdır. Çatışmaların ardından bütün ülkeler ateşkes çağrısı yaparken ABD buna katılmadı. Şimdi ne yapabiliriz? Bütün ülkeler olarak ABD ve İsrail’e baskı yapabiliriz. ABD’ye dönük hem yurt içinde hem de yurt dışında baskı artıyor. Bana kalırsa Çin, Türkiye, Arap ülkeleri, Rusya ve diğer ülkelerin bu konuda eşgüdüm halinde çalışarak baskıyı büyütmesi gerekiyor.”

‘Ukrayna Avrupa’nın yükü oldu’

Çin Renmin Üniversitesi Chongyang Finansal Çalışmalar Enstitüsü İcra Başkanı Wang Wen ise, Erkin Öncan’a yaptığı açıklamalarda, Rusya’nın Ukrayna’da devam eden askeri operasyonunun yakın zamanda biteceği öngörüsünde bulundu.

Wang ayrıca, Ukrayna’ya yapılan Batı yardımlarının da ‘son dönemine geldiğini’ savunarak, “Ukrayna askeri anlamda Batı’ya güvendi, sırtını yasladı. Tarihe bakıldığında Ukrayna, coğrafi açıdan ve nüfus bakımından Avrupa’nın en büyük ülkesi olabilirdi ama artık Avrupa’nın küçük ülkesi, hatta yükü oldu. Bu beni üzüyor” dedi.

Wang ayrıca, Ukrayna’nın yaşanan süreçten ders çıkarması ve yüzünü ‘Batı’dan ziyade dünyaya dönmesi gerektiğini’ belirtti ve şunları söyledi:

“Son 50 yılda hiçbir ülkenin Batıya güvenerek savaş kazandığı görülmedi. Ukrayna yüzünü Batı’dan ziyade dünyaya dönmeli, böylelikle dünya ülkeleriyle iyi ilişkilerde bulunarak daha iyi bir geleceğe sahip olacaktır.”

ASYA

Xi ve Tokayev Trans-Hazar Uluslararası Ulaşım Rotası’nın açılışına katıldı

Yayınlanma

Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) 24. Devlet Başkanları Konseyi Toplantısı ve Kazakistan’a bir devlet ziyareti için salı günü Astana’ya varan Çin Devlet Başkanı Xi Jinping görüşmelerini sürdürüyor.

Çin lideri Xi Jinping ve Kazakistan Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev çarşamba günü Astana’da Trans-Hazar Uluslararası Taşımacılık Güzergahı’nın (TITR) açılış törenine video bağlantısı aracılığıyla birlikte katıldılar.

Kuşak ve Yol Girişimi boyunca hayati bir düğüm noktası olan Orta Koridor, Kazakistan’dan geçerek Rusya üzerinden geçen geleneksel kuzey rotalarına bir alternatif sunuyor. Bu koridorun, malların dünyanın başlıca ekonomik merkezleri arasında verimli bir şekilde taşınmasını kolaylaştırmak için karayolu, demiryolu ve denizyolu altyapısını bir araya getirmesi hedefleniyor.

Çin’in Global Times gazetesi, Xi’nin COVID-19 salgınının başlamasından bu yana 2022’de ilk yurtdışı ziyaretini gerçekleştirdiği ve 2013’te Kuşak ve Yol Girişimi’nin (BRI) önemli bir bileşeni olan İpek Yolu Ekonomik Kuşağı’nı önerdiği Kazakistan’a yapılan ziyaretin, iki ülke arasında “devlet başkanı diplomasisi öncülüğünde inşa edilen sağlam ikili ilişkilerin ve yüksek düzeydeki siyasi güvenin altını çizdiğini” ve Orta Asya bölgesinin Çin’in dış politikası için büyük önem taşıdığını yazdı.

Bu yıl Çin ve Kazakistan arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 32. yıldönümü olması nedeniyle, ziyaretin gelecekteki ikili ve bölgesel kapsamlı işbirliği modelleri için bir plan çizeceğini belirten gazete, bölgesel güvenliğin ortaklaşa korunmasının yanı sıra ŞİÖ ve BRI çerçeveleri altında insanlar arası değişimin kolaylaştırılması gibi daha fazla işbirliği için çok çeşitli alanlar olduğunu vurguladı.

Global Times’a göre, Çin ile Kazakistan ve Orta Asya bölgesi arasında gelişen bağlar, ŞİÖ işbirliğinin savunduğu tarzda, medeniyetlerin çeşitliliğine saygı duyan ve ortak kalkınma arayışında olan yeni bir uluslararası ilişkiler türü inşa etmek için bir model oluşturabilir.

Gazete, bazı Batılı ülkelerin Orta Asya ekonomilerinin gerçek taleplerini göz ardı ederek sadece kıtadaki etkilerini artırmak ve bölgedeki diğer katılımcıları dışlamak için baskıyı artırdıklarını ve bölgede jeopolitik sıfır toplamlı zihniyet peşinde koştuklarını söyledi.

Xi salı günü yaptığı yazılı açıklamada Çin ve Kazakistan’ın benzersiz bir kalıcı kapsamlı stratejik ortaklık kurduğunu söyledi. Xi söz konusu açıklamayı başkent Astana’ya varışında yaptı.

Xi ayrıca salı günü Kazak medyasında yayınlanan imzalı bir makalede Çin-Kazakistan işbirliğinin başarılarını selamladı. Xi, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev ile daha yakın Çin-Kazakistan işbirliği için ileriye dönük bir yol planlamak ve ikili ilişkilerin ve ŞİÖ’nün daha da büyümesi için yeni bir plan çizmek üzere görüşmeyi dört gözle beklediğini söyledi.

Orta Asya genelinde, Çin’in diğer dört bölge ülkesiyle olan işbirlikleri de ivme kazanıyor. Gümrük verilerine göre Çin’in Tacikistan ile ikili ticareti geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 53,5 artarak 3,93 milyar dolara ulaştı ve yeni bir rekor kırdı. Çin Dışişleri Bakanlığı pazar günü yaptığı açıklamada, Çin liderinin Tacikistan Cumhurbaşkanı İmamali Rahman’ın daveti üzerine Tacikistan’a bir devlet ziyareti gerçekleştireceğini duyurdu.

Çin’in Kazakistan Büyükelçisi Zhang Xiao, “Çin, ŞİÖ zirvesini beş Orta Asya ülkesiyle işbirliği ve koordinasyonu güçlendirmek, karşılıklı yarar sağlayan işbirliğini derinleştirmek ve adil çok kutuplu bir dünya ve kapsayıcı küreselleşmeyi savunmak için bir fırsat olarak kullanmaya isteklidir” açıklamasını yaptı.

Okumaya Devam Et

ASYA

Endonezya, elektrikli araç hedefleri için ilk batarya tesisini açtı

Yayınlanma

Endonezya’nın ilk batarya tesisi çarşamba günü kapılarını açarak ülkenin elektrikli araç ekosistemi geliştirme çabalarında önemli bir kilometre taşını işaret etti.

Batı Cava eyaletinin Karawang kentindeki tesis, Güney Koreli akü üreticisi LG Energy Solution ile otomobil üreticisi Hyundai Motor’un ortak girişimi olan ve aynı zamanda tesisi işletecek olan HLI Green Power tarafından geliştirildi.

Endonezya Yatırım Bakanı Bahlil Lahadalia çarşamba günü düzenlenen açılış töreninde yaptığı açıklamada 2021 yılında yapımına başlanan tesisin en az 1.2 milyar dolara mal olduğunu söyledi. Tesis her yıl 10 Gigawatt-saat pil hücresi üretme kapasitesine sahip ve bu da 150.000 elektrikli otomobile güç sağlamaya yetiyor. Bakan, kapasiteye 20 Gwh ekleyecek 2 milyar dolarlık ikinci bir geliştirme aşamasının planlandığını söyledi ve projenin Hyundai ve LG’nin Endonezya’nın elektrikli araç ekosistemine 11 milyar dolardan fazla yatırım yapma taahhüdünün bir parçası olduğunu sözlerine ekledi.

Lansman törenine katılan Devlet Başkanı Joko Widodo, tesisin Endonezya’yı “elektrikli araç tedarik zincirinde küresel bir oyuncu” haline getireceğini söyledi.

Lansmana katılan Yatırım Bakanı Bahlil Lahadalia da tesisi Güneydoğu Asya’da türünün ilk örneği olarak övdü ve Endonezya’nın batarya hücresi tesisinden araç üretimine kadar tam entegre bir elektrikli araç tedarik zincirine sahip ilk ülke olacağını söyledi.

Yeni açılan tesis Karawang’daki Hyundai otomobil üretim tesisinin yakınında yer alıyor ve burada üretilen pillerin çoğu Hyundai’nin ilk “saf Endonezya” elektrikli otomobili olarak adlandırılan yeni Kona Electric SUV’unda kullanılacak.

Grubun icra kurulu başkanı Euisun Chung törende yaptığı konuşmada, “Hyundai Motor Grubu ve Endonezya’nın işbirliği sadece Asya’da değil, küresel olarak da elektrikli araçların geleceğini belirleyecek” dedi.

Önemli bir akü bileşeni olan nikelde dünyanın en büyük üreticisi olan Endonezya, bu konumunu tedarik zincirinin geniş bir bölümünü kaplayan bir elektrikli araç merkezi haline getirmeyi amaçlıyor. Endonezya 2030 yılına kadar yılda 600.000 elektrikli araç üretmeyi ve Kona Electric’in bu rakamın 50.000’ini oluşturmasını hedefliyor.

Ülkede nikel cevherini pil malzemelerine dönüştüren ve çoğunlukla Çinli şirketler tarafından kontrol edilen birkaç izabe tesisi faaliyet gösteriyor. Ancak Karawang’daki LG-Hyundai tesisi Endonezya’nın ilk batarya hücresi üretim tesisi.

Endonezya’nın ayrıca Çinli batarya devi CATL ile ülkede yaklaşık 6 milyar dolarlık bir elektrikli araç ekosistemi geliştirmek için bir anlaşması var, ancak projenin hayata geçirilmesi yavaş oldu.

Endonezya Ekonomik İşler Koordinasyon Bakanı Airlangga Hartarto’ya göre Cakarta, çoğunlukla Japon otomobil üreticileri tarafından üretilen hibrid otomobillerin geliştirilmesini de teşvik etmek istiyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

Çin, doğal kaynaklara yönelik temel araştırmaları artırma sözü verdi

Yayınlanma

Çin hükümeti, ülkeyi bir “bilim süper gücü” haline getirme hedefini desteklemek için doğal kaynaklarla ilgili çok çeşitli temel araştırmaları destekleme sözü verdi.

Bu hedefler, Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın çarşamba günü resmi sosyal medya hesaplarında yayınladığı temel araştırmaları güçlendirmeye yönelik yeni politika yönergeleri arasında yer alıyor.

Pekin’in üst düzey liderleri geçtiğimiz ay Çin’i 2035 yılına kadar dünyanın önemli bir bilim gücü haline getirme taahhüdünde bulunarak, bilim ve teknolojinin dış ve iç zorluklarla karşı karşıya olan dünyanın ikinci büyük ekonomisi için temel itici güç olacağını kabul ettiler.

Söz konusu taahhüt, Çin ve ABD’nin jeopolitik, ticaret ve teknoloji de dahil olmak üzere çeşitli alanlarda rekabet ettiği bir dönemde geldi. Pekin, Washington’un Çin’in ABD’deki ileri teknolojiye erişimini sınırlamaya yönelik artan çabaları karşısında kilit teknolojilerde kendi kendine yeterli olma sözünü defalarca verdi.

Bakanlık, Dijital Dünya, negatif okyanus emisyon teknolojisi araştırmaları, derin deniz habitatları ve okyanus ve iklim için kesintisiz tahminler gibi büyük uluslararası projelerde yer alarak küresel temel araştırma inovasyon topluluğuyla aktif olarak çalışmayı vaat ediyor.

Çin’in Uluslararası Kıtasal Bilimsel Sondaj Programı, Uluslararası Okyanus Keşif Programı ve ortak laboratuvarlar ve araştırma merkezleri gibi önemli uluslararası bilim programlarına aktif olarak katılacağı ve uluslararası kuruluşlar ile tanınmış bilimsel araştırma kurumlarının Çin’de şube açmalarını destekleyeceği belirtildi.

Bakanlık ayrıca Hong Kong, Makao ve Tayvan’dan bilim insanlarıyla araştırma projeleri üzerinde düzenli değişimleri ve ortak çalışmaları teşvik edecek.

Anakarada bakanlık, stratejik kaynakların mineralizasyon modeli, derin yeryüzü kaynaklarının araştırılması ve kullanılması, derin deniz uçurum sistemlerinin araştırılması ve kutup bölgelerindeki denizlerde kaynak ve çevre güvenliğinin sağlanması gibi doğal kaynaklardaki önemli araştırma yönlerine odaklanmayı taahhüt etti.

Bakanlığın insan kaynaklarına odaklanması, Çin’in doğal kaynaklar alanında bir grup “stratejik” bilim insanı yetiştirme, bilimsel yetenekler için teşvikleri artırma ve araştırmaya odaklanabilmeleri için değerlendirme sistemlerini optimize etme taahhüdünü içeriyor.

Bakanlık, Çin’in kaynaklarının envanterinin çıkarılmasına yardımcı olmak ve coğrafi bilgi güvenliğini artırmak için daha akıllı ölçme ve haritalama araçlarının geliştirilmesi çağrısında bulundu.

Çeşitli peyzajlar da dahil olmak üzere ekolojik sistemlerin daha iyi anlaşılmasını, arazi bozulmasının ve önleme yöntemlerinin belirlenmesini ve karada ve denizdeki felaketleri tespit etmek için modelleme ve erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesini istedi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English