Bizi Takip Edin

ASYA

Filipinler’de Devlet Başkanı Marcos ve selefi Duterte birbirlerini uyuşturucu bağımlılığı ile suçladılar

Yayınlanma

Filipinler’in en güçlü iki siyasetçisinin – Devlet Başkanı Ferdinand Marcos Jnr ve selefi Rodrigo Duterte – aileleri arasında uzun süredir konuşulan siyasi çekişme, iki liderin birbirlerine uyuşturucu bağımlılığı suçlamalarını yöneltmesiyle kamuoyuna yansıdı.

South China Morning Post’un haberine göre, pazar gecesi destekçilerinden oluşan bir mitingde konuşan Duterte, Marcos Jnr’ın hükümetin uyuşturucu izleme listesinde yer alan “sertifikalı bir bağımlı” olduğunu söyledi.

“[Davao City’nin] belediye başkanıyken, Filipin Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi bana kanıt gösterdi. Bana listelerini gösterdiler ve senin adın da listedeydi. Bunu söylemek istemedim çünkü biz arkadaşız” dedi.

78 yaşındaki Duterte, şimdi konuşmak zorunda kaldığını çünkü Marcos Jnr’ın kendisini zor durumda bıraktığını ve Güney Çin Denizi’ndeki rakip iddialara yönelik politikasında Çin’e karşı ABD ile daha yakın bir müttefik haline gelerek ülkeyi tehlikeye attığını söyledi.

Pazartesi günü, Vietnam’a bir devlet ziyareti için yola çıkmadan kısa bir süre önce, Marcos Jnr gazetecilerin yasadışı madde kullanıp kullanmadığına ilişkin sorularını gülerek “Bu soruya tenezzül bile etmeyeceğim” diye karşıladı. Ancak Duterte’nin suçlamalarına, eski başkanın saldırılarının opioid fentanil bağımlılığının bir sonucu olduğunu söyleyerek yanıt verdi: “Bence bu fentanil. Fentanil satın alabileceğiniz en güçlü ağrı kesicidir. Yüksek derecede bağımlılık yapar ve çok ciddi yan etkileri vardır ve PRRD [Duterte’nin başkan olarak baş harfleri] bu ilacı çok uzun zamandır kullanıyordu. Umarım doktorları onlara daha iyi bakar, bu sorun göz ardı edilmemelidir.”

Duterte 2016 yılında geçirdiği bir motosiklet kazasının ardından ağrı kesici olarak fentanil kullandığını kamuoyu önünde itiraf etmişti.

Aynı anda karşıt mitignler

Duterte ve Marcos Jnr’ın söz düellosunun ortasında, destekçileri pazar günü açık bir güç gösterisi için karşıt mitinglerde bir araya geldi.

Marcos Jnr, aralarında yerel hükümet yöneticileri, kabine üyeleri ve hükümet çalışanlarının da bulunduğu 400.000 destekçisiyle birlikte Manila’daki Quirino Tribününü doldurdu.

Eleştirmenler ise mitingin, Marcos Jnr’ın görev süresini şu anda başkanlar için izin verilen tek altı yıllık sürenin ötesine uzatmanın yollarını aradığı anayasal tüzük değişikliğine destek vermeyi amaçladığını vurguladı.

Marcos Jnr ise konuşmasında daha ziyade etkinliğin, hükümeti saran “olumsuzluk” ve “zehirli siyaset” ile mücadele etmek için Bagong Pilipinas (Yeni Filipinler) programının lansmanına adanmış olduğunu vurguladı.

Eş zamanlı olarak Davao City’nin San Pedro Meydanı’nda Duterte ailesi, bazıları ülkenin dört bir yanından gelen on binlerce destekçisi ile buluştu. Miting, Duterte’nin yanı sıra iki oğlunun da Marcos Jnr’a ilk kez kamuoyu önünde saldırdığı bir etkinlik oldu. Duterte’nin küçük oğlu ve Davao City Belediye Başkanı Sebastian, “Sayın Başkan, eğer ülkeniz için sevginiz ve arzularınız yoksa, istifa edin” dedi.

Sebastian, Marcos Jnr’ı “artan suç oranına karşı harekete geçmediği, yoksullara şefkat göstermediği ve iktidarda kalmak için komünist Yeni Halk Ordusu ile işbirliği yaptığı için tembel olmakla” suçladı.

Duterte’nin büyük oğlu Paolo, Başkan’ın kuzeni Meclis Başkanı Romualdez’i Davao Şehri’nin altyapı bütçesinden iki milyar peso (35,4 milyon ABD Doları) keserek kendilerine “500 milyon peso” bıraktığı için eleştirdi.

Pazar günü, her iki taraf da hem Marcos Jnr’a hem de başkan yardımcısı Sara Duterte’ye 2022 seçimlerinde ezici bir zafer kazandıran “birlik” anlaşmasını bozmanın eşiğine geldi.

Ancak 45 yaşındaki başkan yardımcısı Sara, önce Marcos Jnr’ın Manila mitingine katılarak, ardından da ailesinin mitingine katılmak üzere Davao City’ye uçarak ‘ barışçıl’ bir rol oynadı.

ASYA

Çin güvenlik teşkilatı Pakistan’daki ölümcül saldırının ardından istihbarat işbirliğini artırma sözü verdi

Yayınlanma

Çin’in en üst düzey casuslukla mücadele kurumu olan Devlet Güvenlik Bakanlığı (MSS), hafta sonunda Pakistan’da Çin vatandaşlarına karşı düzenlenen ölümcül saldırının ardından erken uyarı ve terörle mücadele istihbarat işbirliğini artırma sözü verdi.

Çarşamba günü yayınlanan bir başyazıda bakanlık, terörle mücadelenin “uluslararası toplumun ortak sorumluluğu ve acil bir öncelik” olduğunu vurguladı.

Pakistan’ın terörizmle boğuştuğu ve sık sık kamu güvenliğini ve bölgesel istikrarı tehdit eden saldırılarla karşı karşıya kaldığı vurgulanan yazıda, MSS’nin terörün her türlüsüne şiddetle karşı çıktığı ve Pakistan’ın terörle mücadele çabalarını desteklerken iki ülke arasındaki ilişkileri baltalama girişimlerini engellemek için çalışmaya kararlı olduğu belirtildi.

MSS, Çin’in ulusal güvenlik kurumlarının “şiddet ve terör faaliyetleriyle yasal olarak mücadele etmek, yabancı terörist faaliyetlerin ülke topraklarına yayılmasını önlemek ve aşırılık yanlısı şiddet ideolojilerinin ülkeye sızmasına karşı korunmak için daha sıkı önlemler ve araçlar benimseyeceğini” söyledi.

“Denizaşırı çıkarların yoğunlaştığı bölgelerde, terörist saldırı riskleri için erken uyarı sistemlerinin geliştirilmesi, ani olaylara acil müdahalenin güçlendirilmesi ve denizaşırı vatandaşların, kuruluşların ve projelerin güvenliğinin etkin bir şekilde korunması için çaba gösterilecektir” denildi.

Çin’in terörle mücadelede “çok yönlü” bir yaklaşım benimseyeceği ve terörizme karşı uluslararası işbirliğini derinleştireceği, terörle mücadele istihbarat paylaşımı, mali düzenleme, kolluk kuvvetleri işbirliği ve adli yardım mekanizmalarını geliştireceği belirtildi.

Karaçi saldırısı

Açıklama, ayrılıkçı grup Belucistan Kurtuluş Ordusu  tarafından Karaçi’de Çin vatandaşlarına karşı düzenlenen ölümcül saldırıdan üç gün sonra geldi.

Pazar gecesi Jinnah Uluslararası Havaalanı yakınlarında araçla taşınan el yapımı bir patlayıcının kullanıldığı saldırıda iki Çin vatandaşı hayatını kaybederken çok sayıda kişi de yaralanmıştı.

Çin hükümeti saldırıyı “şokla” karşıladığını ve kınadığını ifade ederek Pakistan’ı güvenlik önlemlerini artırmaya ve hesap verilebilirliği sağlamak üzere kapsamlı bir soruşturma yürütmeye çağırdı.

Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif de, sorumluların yakalanması için kapsamlı bir soruşturma yürütüleceğini söyledi ve Pakistan’ın Çin vatandaşlarını ve altyapı projelerini koruma konusundaki kararlılığını yineledi.

Olay, Çin’in milyarlarca dolarlık Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında Çin ile Umman Denizi arasındaki bağlantıyı artırmayı amaçlayan 65 milyar dolarlık Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru’nun (CPEC) güvenliğine ilişkin endişeleri yeniden alevlendirdi.

ŞİÖ Zirvesi öncesi endişe yarattı

Pakistan, özellikle Belucistan ve Khyber Pakhtunkhwa eyaletlerinde giderek istikrarsızlaşan bir güvenlik ortamıyla boğuşuyor.

Pazartesi günü bir açıklama yapan Pakistan’daki Çin Büyükelçiliği, Çin vatandaşlarına, Çin personelini ve projelerini hedef alan saldırıların arttığı Belucistan – kaynak zengini bir bölge ve CPEC altyapı gelişmeleri için çok önemli bir yer – ve Hayber Pakhtunkhwa’ya seyahat etmekten kaçınmalarını tavsiye etti.

Son saldırı Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) zirvesinin İslamabad’da yapılmasından birkaç gün önce meydana geldi. Toplantının Çin’den ve bölgesel güvenlik ittifakının diğer üye ülkelerinden önde gelen delegasyonları ve devlet başkanlarını bir araya getirmesi bekleniyor.

ŞİÖ üyesi ülkeler arasında son dönemde yapılan toplantılar, karşılıklı kaygıların giderilmesi için bölgesel güvenlik mekanizmalarının güçlendirilmesine odaklandı.

Mayıs ayında Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, terörizm, ayrılıkçılık ve dini aşırılıkçılık gibi “kötülüğün üç gücü”nün yükselen dalgasıyla mücadele etmek için ortak operasyonların ve istihbarat alışverişinin gerekliliğini vurguladı.

Okumaya Devam Et

ASYA

Japonya’nın yeni Başbakanı Ishiba erken seçim için parlamentonun alt kanadını feshetti

Yayınlanma

Yeni Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba, 27 Ekim’de yapılacak erken seçim için çarşamba günü parlamentonun alt kanadını feshetti. Ishiba, siyasi fon skandalının ardından iktidardaki Liberal Demokrat Parti’ye yönelik azalan kamuoyu desteğine rağmen yeni hükümeti için yetki kazanma çabalarını hızlandırdı.

Fesih, Japon parlamentosu Diet’in kısa süren olağanüstü oturumunun son gününde ve Ishiba’nın milletvekilleri tarafından başbakan seçilmesinden sadece sekiz gün sonra gerçekleşti ki bu İkinci Dünya Savaşı’nın sonundan bu yana en kısa süre olarak kaydedildi. Resmi seçim kampanyası 15 Ekim’de 465 alt meclis üyesinin tamamının koltuklarını savunmasıyla başlayacak.

LDP ayrıca çarşamba günü aldığı bir kararla 27 Ekim’de yapılacak Alt Meclis seçimleri için siyasi örtülü ödenek skandalına karışan 12 milletvekilini desteklemeyeceğini açıkladı.

Aynı zamanda parti başkanı olan Başbakan Shigeru Ishiba ve üst düzey parti yetkilileri tarafından alınan karar, desteklenmeyenlerin bölge seçimlerinde partiden mali yardım da dahil olmak üzere destek almadan kampanya yürütmek zorunda kalacakları anlamına geliyor.

Kaybetmeleri halinde, seçim bölgelerinde kaybeden LDP üyeleri için bir olasılık olan nispi temsil sistemi yoluyla bir sandalye kazanmaları da mümkün olmayacak.

Cezalandırılan milletvekillerinin tamamı, örtülü ödenek skandalının merkezinde yer alan eski Başbakan Shinzo Abe’nin liderliğindeki gruptan ya da eski LDP Genel Sekreteri Toshihiro Nikai’nin liderliğindeki gruptan. Ishiba’nın bu kararının, seçim öncesinde partiyi temizlemeye çalıştığını kamuoyuna göstermek için tasarlandığı söyleniyor.

Ancak adayların parti desteğini reddetmek için kullanılan standartların tam olarak ne olduğunu ve kararlarının adil olup olmadığını sorgulayan eski Abe hizip üyeleri ve diğer parti üyelerinden gelen bir iç tepkiyle karşılaşabilir. Seçim kampanyasının 15 Ekim’de başlaması bekleniyor.

Okumaya Devam Et

ASYA

ASEAN güvenlik konularını ve ekonomik bağları görüşmek üzere toplandı

Yayınlanma

Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) çarşamba günü Laos’ta, bölgesel güvenlik ve ekonomi konularını ele almak üzere bir araya geldi.

Önemli gündemlerden biri Myanmar’da giderek kötüleşen iç savaşla nasıl başa çıkacakları.

Tayland, milyonlarca insanı yerinden eden bu çatışmadan bir çıkış yolu bulmak amacıyla aralık ayında “gayrı resmi bir istişareye” ev sahipliği yapmayı teklif etmişti.

Tayland Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Nikorndej Balankura gazetecilere yaptığı açıklamada “Siyasi bir çözüm görmek istiyoruz” dedi ve ekledi: “Tayland, Myanmar’da barışa yol açabilecek ortak bir ASEAN çabası olması için diğer tüm üye ülkelerle koordinasyon sağlamaya hazırdır.”

Tayland’ın girişiminin mevcut ASEAN barış çabalarını tamamlayacağını, ancak bölge dışındaki ülkeleri hemen dahil etmeyebileceğini de belirtti.

Salı günkü ASEAN dışişleri bakanları toplantısında gündeme gelen öneri, Myanmar krizinin üstesinden gelmek için blokun seçeneklerinin azaldığı bir dönemde geldi.

Geçtiğimiz aylarda Tayland, Myanmar’ın diğer etkili komşuları Çin ve Hindistan’ın da barış çabalarında rol oynayabileceğini söylemişti.

Nikorndej, Myanmar’ın iktidardaki generallerinin mi yoksa muhaliflerinin mi gayrı resmi görüşmelere davet edileceğine ilişkin kararın ASEAN dönem başkanı Laos ve diğer üye devletlere ait olacağını da sözlerine ekledi.

Diğer önemli gündemlerden biri de ihtilaflı Güney Çin Denizi’ndeki sorunlar.

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Japonya Başbakanı Shigeru Ishiba, Çin Başbakanı Li Qiang ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov zirveye katılacak isimler arasında yer alıyor.

Çarşamba günkü zirvenin açılışını yapan Laos Başbakanı Sonexay Siphandone, ASEAN’ın pek çok güçlükle karşı karşıya olduğunu ve bunların üstesinden gelmek için kendi yöntemleri olduğunu söyledi.

“Laos, ASEAN’ın geçmişteki başarılarının birbirimizi anlamamızdan kaynaklandığını düşünüyor” dedi ve ekledi: “ASEAN tarzı ve ilkeleriyle birbirimize yardım ediyor ve birbirimizle işbirliği yapıyoruz. ”

Bu arada Çin Başbakanı Li Qiang, zirve sonrasında Vietnam’a bir ziyarette bulunacak.

Xinhua Haber Ajansına göre Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao salı günü düzenlediği olağan basın toplantısında Çin’in ASEAN ve diğer bölge ülkeleriyle fikir birliği oluşturmak, karşılıklı güveni derinleştirmek, işbirliğini güçlendirmek ve bölgede ve tüm dünyada barış, istikrar, kalkınma ve refaha yeni bir ivme kazandırmak için çalışmayı dört gözle beklediğini söyledi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English