Suriye’nin yeni islamcı liderleri, kamu sektörü çalışanlarının üçte birini işten çıkarma ve Baas Partisi ve Esadlar döneminde egemen olan devlet şirketlerini özelleştirme planları da dahil olmak üzere ülkenin ekonomisinde radikal bir revizyona girişiyor.
Reuters’ta Riham Alkousaa imzasıyla yayınlanan habere göre, 8 Aralık’ta Beşar Esad’ın devrilmesinden sadece birkaç hafta sonra ilk işten çıkarmalar başlarken, “israf ve yolsuzluğa karşı” ilan edilen baskının hızı, “mezhepçi bir istihdam tasfiyesi” korkusu da dahil olmak üzere hükümet çalışanlarının protestolarını tetikledi.
Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) tarafından kurulan geçici hükümetteki beş bakanla görüşen Reuters, bunların hepsinin de “devleti küçültme” planlarının geniş kapsamını anlattığını aktarıyor. Bakanlar, bu küçültmeye, çok sayıda “hayalet çalışanın” (Esad döneminde çok az iş yaparak ya da hiçbir şey yapmadan maaş aldığı iddia edilen kişiler) ortadan kaldırılması da dahil olduğunu belirtiyorlar.
Reuters, Hafız ve Beşar Esad dönemlerinde Suriye’nin, “müttefiklerden ve aile üyelerinden oluşan bir yakın çevreyi kayıran ve ailenin Alevi mezhebi üyelerinin kamu sektöründe yoğun olarak temsil edildiği, askerileştirilmiş, devlet güdümlü bir ekonomi” olarak örgütlendiğini ileri sürerek mezhepçi anlatıya destek sunuyor.
Devlete ait 107 şirket elden çıkarılacak
HTŞ’nin ekonomi bakanı, 40 yaşındaki eski enerji mühendisi Basil Abdel Hanan, Reuters’a verdiği demeçte “rekabetçi bir serbest piyasa ekonomisine” doğru büyük bir geçiş olduğunu söyledi.
“Geçici cumhurbaşkanı” Ebu Muhammed el-Colani (Ahmed eş-Şara) yönetimindeki hükümet, Hanan’ın toplam 107 adet olduğunu ve çoğunun zarar ettiğini söylediği devlete ait sanayi şirketlerini özelleştirmek için çalışacak.
Öte yandan Hanan, “stratejik” enerji ve ulaşım varlıklarını kamu elinde tutma sözü verdi ama satılacak şirketlerin isimlerini vermedi. Suriye’nin ana sanayileri arasında petrol, çimento ve çelik yer alıyor.
Maliye Bakanı Mohammad Abazeed ise bir röportajında bazı devlet şirketlerinin sadece kaynakları zimmete geçirmek için var olduğunu ve kapatılacağını ileri sürdü. Abazeed, “Yolsuzluk bekliyorduk ama bu kadarını beklemiyorduk,” dedi.
Memurların yarısı işten çıkarılabilir
Abazeed, bir ön incelemeye dayanarak, devlet bordrosundaki 1,3 milyon kişiden sadece 900.000’inin gerçekten işe geldiğini söyledi.
38 yaşındaki Abazeed ofisinde verdiği demeçte, “Bu da 400.000 hayalet isim olduğu anlamına geliyor. Bunların ortadan kaldırılması önemli ölçüde kaynak tasarrufu sağlayacaktır,” diyor.
Kamu sektöründeki personel sayısını denetleyen İdari Kalkınma Bakanı Mohammad Alskaf daha da ileri giderek Reuters’a yaptığı açıklamada devletin 550.000 ila 600.000 arasında çalışana ihtiyaç duyacağını söyledi ki bu, mevcut sayının yarısından az.
Abazeed, ceza affı ile vergi sisteminin basitleştirilmesini de amaçlayan reformların amacının engelleri kaldırmak ve yatırımcıları Suriye’ye dönmeye teşvik etmek olduğunu söyledi.
HTŞ’nin hedefi tanıdık: Bürokrasiyi azaltmak, ihracatı artırmak
2023’te HTŞ’nin kalesi İdlib’de hazine yetkilisi olarak görev yapmadan önce Al-Shamal özel üniversitesinde ekonomist olan Abazeed, “Böylece ülke içindeki fabrikalar küresel ihracat için bir fırlatma rampası görevi görebilir,” dedi.
Reuters’a göre HTŞ, 2017’den bu yana İdlib’de, “daha az bürokrasi ve sertlik yanlısı dini gruplara baskı uygulayarak” yatırım ve özel sektörü kendine çekiyordu.
Reuters’a konuşan üç bakan, yeni hükümetin Suriye 14 yıllık çatışmanın ardından yeniden inşa edilirken yeni istihdam yaratmak için yabancı ve yerli yatırımlarda ülke çapında bir artış umduğunu söyledi.
Öte yandan HTŞ’nin “İdlib modelini” tekrarlayabilmesi için başta dış ticareti ciddi şekilde engelleyen uluslararası yaptırımlar olmak üzere geniş çaplı zorlukların üstesinden gelmesi gerekecek.
Colani hükümetinin meşruiyet sorunu gündeme gelebilir
Uluslararası Çalışma Örgütünde Arap Ülkeleri için Dayanıklılık ve Kriz Müdahale Uzmanı Maha Katta, ekonominin şu anda yeterli özel istihdam yaratacak durumda olmadığını söyledi.
Katta, kamu sektörünün yeniden yapılandırılmasının “mantıklı” olduğunu, ama bunun öncelikle ekonomiyi canlandırması gereken bir hükümet için birinci öncelik olması gerekip gerekmediğini sorguladığını söyledi ve “Bunun gerçekten akıllıca bir karar olduğundan emin değilim,” dedi.
Geçici liderlerin ülkeyi kontrol altına almak için hızlı hareket etme zorunluluğunu kabul etmekle birlikte, bazı eleştirmenler planlanan değişikliklerin ölçeğini ve hızını aşırıya kaçmak olarak görüyor.
Century International adlı Orta Doğu odaklı düşünce kuruluşunda çalışan Aron Lund, “Bir geçiş sürecinden bahsediyorlar ama sanki meşru bir şekilde kurulmuş bir hükümetmiş gibi kararlar alıyorlar,” diyor.
İslamcı iktidar neoliberal ‘şok terapisini’ yönetecek
Ekonomi Bakanı Hanan, ekonomi politikasının, 1990’larda Avrupa’daki Sovyet sonrası ülkelere uygulanan “şok terapisinin” ardından gelen durgunluk ve işsizlik kaosundan kaçınmak için hızlı piyasa reformlarının sonuçlarını yönetmek üzere tasarlanacağını söyledi.
Hanan, “Amaç, özel sektör büyümesini en kırılgan kesimlere destekle dengelemek,” dedi.
Hükümet şu anda ayda 25 dolar civarında olan memur maaşlarına Şubat ayından itibaren %400 zam yapacağını açıklamıştı. Ayrıca işten çıkarmaların etkisini kıdem tazminatıyla ya da ihtiyaçlar değerlendirilirken bazı işçilerden evde kalmalarını isteyerek hafifletiyor.
Sağlık Bakanlığı Sağlık Tesisleri Müdürü Hüseyin El Hatip, “Sadece maaş almak için işe alınan çalışanlara şunu söylüyoruz: lütfen maaşınızı alın ve evinizde oturun ama bırakın biz de işimizi yapalım,” diyor.
Kamu emekçileri arasındaki rahatsızlık büyüyor
Fakat işçiler arasındaki rahatsızlık da büyüyor. İşçiler Reuters’a, çalışma ve ticaret bakanlıklarında dolaşan ve savaşta hükümetin yanında savaşmış eski askerler için Esad döneminden kalma istihdam programlarını daraltan listeleri gösteriyor.
Bu gazilerden biri olan Muhammed, Reuters’a 23 Ocak’ta çalışma bakanlığındaki veri girişi işinden çıkarıldığını ve kendisine üç aylık ücretli izin verildiğini söyledi. Muhammed, Reuters ile paylaştığı diğer 80 eski savaşçının da aynı bildirimi aldığını söyledi.
Reuters’ın sorularına yanıt veren Çalışma Bakanlığı, “idari verimsizlikler ve örtülü işsizlik nedeniyle” bazı çalışanların iş durumlarını değerlendirmek üzere üç aylık ücretli izne çıkarıldığını, ardından durumlarının gözden geçirileceğini söyledi.
Planlar ocak ayında, Suriye’nin güneyindeki Deraa ve kıyıdaki Lazkiye gibi şehirlerde protesto gösterilerine yol açtı.
Dera Sağlık Müdürlüğü çalışanları, onlarca kişinin katıldığı bir gösteri sırasında “Keyfi ve haksız işten çıkarmalara hayır” yazılı pankartlar taşıdı.
Gösteriye katılan Adham Abu Al-Alaya işini kaybetmekten korktuğunu söylüyor. Hayalet istihdamın ortadan kaldırılmasını desteklediğini fakat kendisine ya da meslektaşlarına hiçbir şey yapmadan para ödendiği iddiasını da reddediyor. Kendisi 2016 yılında kayıtları yönetmek ve faturaları ödemek üzere işe alınmış.
“Maaşım, ekmek ve yoğurt gibi temel ihtiyaçlarımı karşılamama yardımcı oluyor,” diyen Abu Al-Alaya, geçimini sağlamak için başka bir işte de çalıştığını sözlerine ekledi.
Al-Alaya, “Eğer bu karar uygulanırsa, toplum genelinde işsizlik artacak ve bu da göze alamayacağımız bir şey,” dedi.