Bizi Takip Edin

DOĞU AKDENİZ

Mısır ve Türkiye ‘Libya’ için harekete geçti

Yayınlanma

Libya’da silahlı çatışmaya dönen siyasi krizi çözmek için Ankara ve Kahire’de hareketli günler yaşanıyor.

Temsilciler Meclisi’nin (TM) Başbakan atadığı Fethi Başağa ile Ulusal Birlik Hükümeti (UBH) Başbakanı Abdülhamid Dibeybe’ye bağlı güçler hafta başında Trablus’ta karşı karşıya geldi. Başağa’nın “Trablus’u gerekirse zor kullanarak alacağını” açıklamasından günler sonra Başağa’ya yakın silahlı milisler ile UBH ordu birlikleri bir kaç noktada çatıştı. Başağa’ya yakın milislerin geri çekilmesiyle sonuçlanan çatışmalarda aralarında sivillerin de bulunduğu 32 hayatını kaybetti 159 kişi de yaralandı. Kronik istikrarsız ve çözülemeyen siyasi krizin üzerine yaşanan çatışmalar Trablus’ta yürekleri ağza getirdi.

Gelişmeler üzerine ülkenin doğusu ve batısındaki rakip Libya liderleri arasında süregelen anlaşmazlıkların çözümü için Türkiye ve Mısır devreye girdi.

Çavuşoğlu, Akar ve Fidan; Dibeybe ile görüştü.

Ülkenin batısındaki UBH üzerinde ağırlığı bulunan Türkiye, Dibeybe’yi İstanbul’da ağırladı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Millî İstihbarat Teşkilat (MİT) Başkanı Hakan Fidan’ın katıldığı toplantıya ilişkin UBH İletişim Ofisi, toplantının “Libya’daki seçimleri desteklemek için uluslararası ve yerel çabaları bir araya getirme” gündemi ile yapıldığını duyurdu. Öte yandan dün basın ofisi tarafından davet üzerine Türkiye’ye geleceği haberi servis edilen Başağa’nın da İstanbul’a geldiği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başağa ve Dibeybe ile kabul etmesinin planlandığı ileri sürüldü.

‘Dörtlü toplantı’ iddiası

Ancak İstanbul’un gizli tutulmaya çalışılan başka üst düzey Libyalı ziyaretçileri olduğu iddia ediliyor. Londra merkezli New Arab’ın Arapça yayın yapan Al-Araby Al-Jadeed haber sitesi Başağa’ya yakın kaynaklara dayandırarak Kahire’de bulunan Libya Devlet Yüksek Konsey Başkanı Halid el-Mişri’nin de İstanbul’a geldiğini yazdı. Mışri, geçen yılın sonundan bu yana ertelenen seçimlerin anayasal çerçevesi konusunda TM Başkanı Akile Salih ile görüşmek üzere pazartesi günü Kahire’ye gelmişti.

Libyalı bir kaynaktan edindiğimiz bilgiye göre İstanbul’a davet edilen bir başka Libyalı isim de Akile Salih. Kaynak, Türkiye’nin gerilimi azaltmak amacıyla dört ismi de Türkiye’ye davet ettiğini belirtti. Ancak Salih’in Türkiye’ye gelip gelmediğine ilişkin bir bilgi bilgi bulunmuyor.

Mısır’la üst düzey güvenlik teması

Öte yandan Ankara sadece Libyalı taraflarla değil, TM ve Başağa üzerinde etkili olduğunu düşündüğü, Libya’nın komşusu Kahire ile de temasa geçti. Al-Araby Al-Jadeed, Mısırlı bir yetkilinin ağzından şu bilgileri servis etti: “Geçtiğimiz saatlerde Mısır ve Türkiye arasında Libya’daki durumu kontrol altına almanın ve yeni bir savaşın patlak vermesini önlemenin yollarını tartışmak için üst düzey güvenlik temasları oldu.”

Bu arada Kahire, Fethi Başağa’yı desteklediği ve onu Trablus’a girmeye zorladığı yönünde bazı Arap basınında çıkan haberleri de yalanladı. Mısırlı bir diplomat, Başağa’nın güvendiği tek gücün, uluslararası güçlerle uyumsuz bir şekilde çalışmakta ısrar eden Fransa olduğunu söyledi. Diplomata göre Paris bunu, Türkiye ve İtalya’nın Libya’daki artan ağırlığını kırmak için yapıyor.

DOĞU AKDENİZ

Libya’da Merkez Bankası krizi petrole sıçradı

Yayınlanma

Şu an ülkede finansal sistem çökmüş ve petrol üretimi ile ihracatı durmuş durumda.

Trablus hükümetinin Merkez Bankası Başkanı’nı görevden almasına yanıt olarak Hafter yanlısı Hammad hükümeti, kendi kontrolündeki tüm petrol rafinelerine üretimi ve ihracatını durdurdu.

Libyalı gruplar Merkez Bankası ve petrol gelirlerinin kontrolü konusunda yeni bir güç mücadelesine girişti. Milyarlarca dolarlık petrol gelirinin yöneticisi olan Merkez Bankas’ını kimin yöneteceği konusunda bir haftadan uzun bir süredir devam eden tartışmalar petrol üretimine sıçradı.

Ülkenin batısında uluslararası alanda tanınan Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki Ulusal Birlik Hükümeti istifa etmeyi reddeden Merkez Bankası’nın 2011’den bu yana başkanlığını yürüten Sıddık el-Kebir’i değiştirmeye çalışıyor.

Bu kapsamda Trablus merkezli Başkanlık Konseyi, Merkez Bankası Bilgi Teknolojileri Müdürü Musab Muslim’in kimliği belirlenemeyen kişilerce kaçırılması üzerine geçen hafta Merkez Bankası’na yeni başkan seçilmesi ve yeni yönetim kurulu oluşturulmasına ilişkin kararın yürürlüğe konmasına oy birliğiyle karar verdi. Açıklamada, kararın ülkede mali ve ekonomik istikrarın sağlanması, Merkez Bankası’nın görevlerini verimli ve etkili bir şekilde yerine getirmesi ve finansal hizmetlerin sürekliliğinin sağlanması için alındığına işaret edildi.

Karardan sonra hükümet heyeti bugün görevi devralmak üzere Merkez Bankası’nın ofislerine girdi.

Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, Merkez Bankasında yeni bir yönetime karşı olduklarını ilan etti. Temsilciler Meclisi’nin atadığı Hamdan hükümeti de harekete geçerek “Merkez Bankası’nı ele geçirme girişimi” olarak nitelediği bu olay üzerine yetki alanındaki tüm petrol sahalarının kapandığını, üretim ve ihracatın durduğunu açıkladı.

Bingazi’deki hükümet uluslararası alanda tanınmıyor ancak petrol sahalarının çoğu Libya’nın doğusundaki askeri lider Halife Hafter’in kontrolü altında.

Akdeniz’de önemli bir petrol üreticisi olan Libya, 2011’de NATO destekli ayaklanmadan bu yana iç bölünmelerle boğuşuyor. Ülke 2014 yılından beri birbiriyle savaşan Trablus merkezli hükümet ile Bingazi’deki Temsilciler Meclisi arasında fiilen ikiye bölünmüş durumda. Trablus’taki hükümet Birleşmiş Milletler tarafından resmen tanınırken ülkenin resmi yasama organı olan Temsilciler Meclisi, Halife Hafter ile işbirliği yapıyor ve Trablus’taki hükümetin geçerlilik süresinin sona erdiği duyurarak yeni bir hükümet kurdu.

Temsilciler Meclisi, kurduğu hükümetin başına önce Fethi Başağa’yı atadı ardından geçen yıl mayıs ayında Usame Hammad’ı getirdi.

Öte yandan bir süredir Hafter’e bağlı birliklerin Trablus’u çevreleme yönünde girişimlerde bulunduğu ve buna karşılık Trablus hükümeti kontrolündeki askeri güçlerin hazırlık yaptığı bilgileri geliyor.

Okumaya Devam Et

DOĞU AKDENİZ

Yaptırım tehdidine maruz kalan Dörtyol terminali Rusya’dan petrol alımını durdurdu

Yayınlanma

Hatay’ın Dörtyol ilçesinde bulunan petrol terminali, ABD’nin artan yaptırım baskısı nedeniyle artık Rusya’dan ithal edilen petrolü kabul etmeyecek.

Terminali yöneten Global Terminal Services (GTS) şirketi, Reuters ajansına yaptığı açıklamada, “GTS, Rus petrolüyle olası tüm bağlarını kesmeye karar vermiştir,” ifadelerini kullandı.

Şirket, sadece Rusya menşeli ürünleri değil, aynı zamanda Rusya’da yüklenmiş tüm ürünleri de reddedeceğini sözlerine ekledi.

Ayrıca Global Terminal Services, G7 ülkeleri tarafından Rusya’dan petrol ithalatına getirilen tavan fiyat uygulamasını da dahil olmak üzere önceki operasyonların yaptırımlara uygun olarak yürütüldüğünü bildirdi.

Şirket, “GTS’nin yeni yaklaşımı, yürürlükteki tüm yaptırımlara uyma çabalarına rağmen ulaşamayacağı ve kontrol edemeyeceği ek bir düzeltici eylemdir,” vurgusunu yaptı.

Batı’nın Ukrayna’ya dönük askeri müdahale nedeniyle Rusya’ya yaptırımları ağırlaştırmasının ardından Türkiye, Rus petrol ve yakıtının en büyük ithalatçılarından biri haline geldi.

Ancak Batı’nın yaptırım baskısı giderek kendini hissettiriyor. Başkan Joe Biden’ın aralık ayında ikincil yaptırımlara ilişkin kararnamesinden sonra şubat ayında ABD’nin tehditlerinin Moskova ile Ankara arasındaki ticareti yavaşlattığı ve Rus tedarikçilerin petrol ödemeleri için haftalarca beklemek zorunda kaldığı bildirilmişti.

Veri analiz firması Kpler’e göre, yakıt ve ham petrol ithal eden, ihraç eden ve depolayan GTS Terminali, geçen yıl Rusya’dan 11,74 milyon varil ham petrol ve yakıt aldı.

Türkiye’nin hacim bakımından en büyük yedinci ithalat terminali olan Dörtyol, 2021’de 10. sıradaydı. 2023 yılında Rusya’dan ham petrol ve yakıt ithalatı, 2021’de tüm menşelerden aldığı toplam hacmin yaklaşık yedi katıydı.

Kpler’e göre terminalden yapılan ihracat da 2023’te 2021’e kıyasla neredeyse beş kat artarak yaklaşık 24,7 milyon varile yükseldi.

Dörtyol’a gelen son tanker, 19 Şubat’ta Rusya’nın Baltık limanı Primorsk’tan 511 bin varillik dizel yükü teslim etti.

Dörtyol’dan ihraç edilen petrolün yaygın varış noktaları arasında Yunanistan’ın Korint, Elefsis ve Selanik limanları ile Kuzeybatı Avrupa’nın petrol ticareti, rafinajı ve depolama merkezleri olan Rotterdam ve Antwerp yer alıyordu.

FT: Dörtyol terminali Rus petrolünün Avrupa’ya ulaşmasına yardımcı oluyor

Okumaya Devam Et

DOĞU AKDENİZ

Rus şirketleri Güney Kıbrıs’tan çekiliyor

Yayınlanma

Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin (GKRY) önde gelen gazetelerinden Phileleftheros, büyük Rus şirketlerinin ülkeyi toplu olarak terk ettiklerini bildirdi.

Gazetede yer alan haberde, şirketlerin Rusya’nın özel vergi rejimine sahip idari bölgelerine ya da Kazakistan gibi komşu ülkelere geçiş yaptığı belirtildi.

Örnek olarak gazete, TCS Group (Tinkoff Bank’ın ana şirketi), Etalon Group, perakendeci Fix Price, United Medical Group (Avrupa Tıp Merkezi’nin holding şirketi), Transmashholding, Globaltrans ve e-ticaret devi Ozon’un adadan ayrıldığı veya ayrılmayı planladığı bilgisini paylaştı.

Gazeteye göre, son aylarda ‘sektörlerinde büyük miktarda iş yapan’ ve çift haneli değerlere sahip sayıda şirket, Güney Kıbrıs’ın yargı alanından ayrılmak istediklerini açıkladı.

Haberde, ‘diğer ticari kuruluşların da yakın gelecekte aynı şeyi yapacakları’ değerlendirmesi yer aldı.

Gazete bu durumu, ülkenin yeni makamlarının Rusya karşıtı yaptırımların delinmesine karşı çıkma yönündeki politikasına bağladı.

Credit Suisse ve UBS’e ‘Rusya yaptırımlarını delme’ soruşturması

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English