Bizi Takip Edin

AMERİKA

Trump: Almanya’daki, Çin’deki, Kore’deki sanayi buraya gelecek

Yayınlanma

Donald Trump, kasım ayında yapılacak seçimleri kazanması halinde ABD’nin ticaret ortaklarını “istihdamı Amerika’ya kaptıracakları” konusunda uyarırken, kendi döneminde “yeni bir Amerikan endüstriyalizmi” sözü verdi.

Financial Times’ın aktardığına göre, Trump’ın salı günü Georgia eyaletinin Savannah kentinde düzenlenen bir etkinlikte yaptığı bu açıklamalar, kasım ayında yapılacak seçimler öncesinde iki aday arasındaki ekonomik düelloda Kamala Harris’i üretim politikası konusunda geride bırakma çabasının bir göstergesi.

Trump’ın önerdiği ABD sanayi politikası, ülkede üretim yapan şirketler için vergileri düşürme ve yapmayanlara gümrük vergisi uygulama vaadine odaklanıyor.

Mitingde Trump, “Amerikalı işçiler artık işlerini yabancı ülkelere kaptırmaktan endişe etmeyecek. Bunun yerine, yabancı ülkeler işlerini Amerika’ya kaptırmaktan endişe edecekler,” dedi.

Kendisine oy verilmesi için çağrı yapan eski başkani “Trump’a oy verirseniz, Çin’den Pennsylvania’ya, Kore’den Kuzey Carolina’ya, Almanya’dan buraya, Georgia’ya kitlesel bir üretim göçü göreceksiniz,” diye ekledi.

Trump bir gün önce, ABD’nin ünlü tarım makineleri üreticisi John Deere’e, üretiminin bir kısmını Meksika’ya kaydırma planı nedeniyle sert eleştiriler yöneltmişti. Trump, başkan olması halinde bu şirketin ABD’ye ihraç ettiği ürünlere büyük gümrük vergileri koyacağı uyarısında bulundu.

Trump ile Harris, birçok ankete göre bu yılki Beyaz Saray yarışında seçmenlerin en büyük sorunu olan ekonomi konusunda sık sık karşı karşıya geliyor.

Harris’in 25 Eylül Çarşamba günü Pittsburgh, Pennsylvania’da ekonomi üzerine kendi kampanya konuşmasını yapması bekleniyor.

Trump Georgia’daki dinleyicilerine, yurt içinde üretim yapan şirketler için kurumlar vergisini %21’den %15’e indirmeyi, düzenlemeleri azaltmayı ve enerji üretimini artırmayı içeren planlarının ABD’yi yabancı şirketler için daha cazip hale getireceğini ileri sürdü.

Yardımcıları, Trump’ın ayrıca federal arazileri yatırımcıların kullanımına açma sözü verdiğini söyledi.

Trump öte yandan tüm ithalata yüzde 20’ye varan gümrük vergileri ve Çin’den gelen mallara daha da yüksek vergiler uygulamakla tehdit ederek, bir dereceye kadar yabancı bileşenlere bağımlı olan üreticiler için maliyetleri yükseltti.

AMERİKA

Blackstone ve Goldman Sachs’tan Trump yönetimine övgüler

Yayınlanma

Wall Street’in en önde gelen iki yöneticisi, ABD Başkanı Donald Trump dünyanın en büyük ekonomisinde yavaşlama korkularını körükleyen ithalat tarifelerini de içeren korumacı önlemlere devam ederken Başkanın politikalarının “olumlu yanları” olduğunu söyledi.

Blackstone’un CEO’su Stephen Schwarzman çarşamba günü Hindistan’da gazetecilere verdiği demeçte gümrük vergilerinin “günün sonunda” ABD’deki üretim faaliyetlerinde önemli bir artışa yol açacağını savundu.

Trump’ın önde gelen bağışçılarından biri olan Schwarzman, “ABD’nin büyüklüğü göz önüne alındığında, bu dünya için iyi bir şey olma eğilimindedir. Eğer daha hızlı büyürsek daha fazla şey tüketebiliriz. Yani, bilirsiniz, bu bir senaryo . . başka senaryolar da var, çünkü bu senaryo için henüz çok erken,” dedi.

Ayrıca Goldman Sachs’ın CEO’su David Solomon da, iş dünyasının “Başkanın gümrük vergileriyle ne yapmaya çalıştığını anladığını” söyledi, fakat Trump yönetiminin politika gündemi konusunda daha fazla “kesinlik” talep etti.

Solomon “iş dünyası dünyanın her yerinde her zaman daha düşük gümrük vergileri isteyeceğini” kabul etti fakat Trump’ın daha geniş gündemini ve yöneticilerle anlaşmaya açık olmasını memnuniyetle karşılayarak, “Başkanın iş dünyasıyla ilişki kurma biçimini” beğendiğini söyledi.

“Bu, son dört yıl boyunca yaşadıklarımızdan farklı bir deneyim. CEO’lar, düzenlemelerin azaltılması gibi bazı destek rüzgarlarından heyecan duyuyor” diyen Solomon, bürokrasinin “büyüme ve yatırım için önemli bir engel” olduğunu da sözlerine ekledi.

Solomon, son birkaç yıldır “sessiz” olan ilk halka arzların sayısının 2025’te artmasını beklediğini söyledi. Goldman’ın başkanı, büyük Amerikan şirketlerinin 200 CEO’sundan oluşan Business Roundtable tarafından salı akşamı düzenlenen bir etkinlikte Trump’la bir araya gelen bir grup iş dünyası liderinin bir parçasıydı.

Katılımcıların birçoğu son günlerde resesyon ve genişleyen ticaret savaşı korkuları nedeniyle şirketlerinin piyasa değerlerinin düştüğünü gördü.

Trump toplantıda gümrük vergilerinin ABD’de istihdamı ve sanayi üretimini artıracağını söyledi.

Trump, “En büyük kazanç, [işletmelerin] ülkemize taşınması ve iş üretmesidir. Bu, tarifelerin kendisinden daha büyük bir kazançtır,” diye konuştu.

Trump’ın ticaret konusundaki agresif hamleleri, ABD imalatını canlandırmanın yanı sıra ülkenin ticaret açığını azaltmayı ve Meksika ile Kanada’yı Amerika’nın güney ve kuzey sınırlarından düzensiz göçmen ve fentanil akışını durdurmaya zorlamayı amaçlıyor. 

Fakat ABD ile en yakın müttefiklerinden bazıları arasında derinleşen sürtüşmeler iş dünyasında tedirginliğe neden oluyor. AB ve Kanada’nın misilleme gümrük vergilerine ek olarak, Trump’ın 2 Nisan’dan itibaren tüm ticaret ortaklarına Washington’un haksız bulduğu vergi, harç, düzenleme ve sübvansiyonlar için cezalandırmak üzere sözde karşılıklı gümrük vergileri uygulama tehdidini yerine getirme olasılığından endişe duyuluyor.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD’nin çelik ve alüminyum vergileri 150 milyar dolarlık pazar üzerinde baskı yaratıyor

Yayınlanma

ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin çarşamba günü çelik ve alüminyum ürünlerine getirdiği %25’lik gümrük vergisinin, yaklaşık 150 milyar dolarlık ithalatın fiyatları üzerinde yukarı yönlü bir baskı yaratması ve Amerikan otomobil üreticileri ile diğer şirketlerin kârlarını olumsuz etkilemesi bekleniyor.

ABD tükettiği çeliğin yaklaşık beşte birini ithal ediyor. Bu ithalatın ağırlık olarak %20’sinden fazlası Kanada’dan yapılırken, onu %16 ile Brezilya ve %7 ile Avrupa Birliği takip etmekte, Japonya ise %4 ile yedinci sırada yer almaktadır. Kanada aynı zamanda ABD’nin en büyük alüminyum tedarikçisi konumunda.

Tarifelerin doğrudan maliyeti ithalatçılara düştüğü için, özellikle ABD otomobil endüstrisindeki üreticiler için daha yüksek maliyetler anlamına gelecektir.

ABD merkezli Wolfe Research, %25’lik gümrük vergisinin çelik ürünlerinin fiyatını 2024 ortalamasının %16 kadar üzerine çıkarmasını bekliyor. Halihazırda yükselme eğiliminde olan alüminyum fiyatlarının ise yaklaşık iki katına çıkması bekleniyor.

Nomura Securities araştırma analisti Anindya Das, çelik ve alüminyum fiyatlarında 2024 ortalamasına kıyasla %10’luk bir artışın otomobil üreticilerinin 2025 mali yılı işletme karları üzerindeki etkisini tahmin ediyor. Bu analize göre, Amerikalı oyuncular Ford Motor ve General Motors, maliyetlerini daha yüksek fiyatlarla yansıtamazlarsa yaklaşık %3 ila %4’lük bir darbe ile karşı karşıya kalacak.

Toyota Motor %0,5’lik daha küçük bir düşüş yaşarken, üretiminin büyük bir kısmını Kuzey Amerika’da gerçekleştiren Subaru üzerindeki etki yaklaşık %2 olacak.

Toyota’ya bağlı bazı parça üreticileri, ABD’deki üretim tesislerinde kullanılmak üzere Japonya’dan çelik getiriyor ve şirketin gümrük vergilerinden kaynaklanan yüksek maliyetleri karşılaması için çağrılar yapıldı.

Bir Toyota yöneticisi, “Tarifeler onların kontrolü dışında bir faktör, bu nedenle uygun şekilde yanıt vereceğiz” dedi.

Japonya gümrük vergilerinden muaf tutulmak için bastırdı. Kabine Baş Sekreteri Yoshimasa Hayashi çarşamba günü gazetecilere yaptığı açıklamada “Japonya’dan gelen çelik ve alüminyum ürünleri ABD’nin ulusal güvenliğine zarar vermiyor” dedi. “Aksine, yüksek kaliteli Japon ürünlerinin ikame edilmesi zordur ve ABD imalat sektörünü daha rekabetçi hale getirmek için gereklidir ve ABD sanayisine ve istihdamına büyük katkı sağlamaktadır” diye ekled.

AB merkezli Global Trade Alert’e göre, Trump yönetiminin geçen ay açıkladığı gümrük vergileri, çelik ve alüminyum listeleri arasındaki çakışmalar hariç olmak üzere toplam 289 kategoriyi kapsıyor. Mutfak ve spor malzemelerini de içeren bu kalemler geçen yıl 151 milyar dolarlık ithalatla ABD toplamının yaklaşık %4.5’ini oluşturdu.

Çin 35 milyar dolarla en fazla ithalat yapan ülke olurken, onu 30,6 milyar dolarla Meksika, 20,3 milyar dolarla AB ve 17,1 milyar dolarla Kanada takip etti. Japonya 7 milyar dolarla yedinci sırada yer aldı. AB üyeleri tek bir blok yerine ayrı ayrı ülkeler olarak sayıldığında, 27 ekonominin 500 milyon doları aşan maruziyeti vardı.

Gümrük vergilerinden kaçınmak için, daha önce ABD’ye giden çelik ve alüminyum ihracatı bunun yerine başka pazarlarda satılabilir. Anglo-Avustralyalı demir cevheri madencisi Rio Tinto’nun CEO’su Jakob Stausholm geçen ay yaptığı açıklamada alüminyumun Avrupa gibi diğer pazarlarda satılmasının bir seçenek olduğunu söyledi.

Japonya Demir ve Çelik Federasyonu Başkanı ve Nippon Steel Başkanı Tadashi Imai, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada en büyük endişenin tarifelerin “Çin’in aşırı ihracatının neden olduğu piyasa çöküşüne katkıda bulunması” olduğunu söyledi.

Çin’in ekonomisinin gerilemesiyle birlikte, çelik üreticileri iç pazar tarafından emilemeyen ürünleri başka yerlerde düşük fiyatlarla satıyor. ABD’de daha yüksek engellerle karşılaşırlarsa, bu mallar diğer ülkelere akabilir.

ABD aynı zamanda dünyanın en büyük hurda demir ve çelik ihracatçısı ve ülkeden çıkan hurda fiyatlarının yükselmesi muhtemelen küresel piyasada yankı bulacaktır.

Japon alüminyum üreticisi UACJ’den bir temsilci, “Kısa vadeli etki küçük olacaktır, ancak uzun vadede daha büyük olabilir,” dedi.

Şirket genellikle ABD’ye yönelik ürünleri ülke içinde üretiyor olsa da, Japonya’dan özel gereksinimleri olan bazı ürünleri küçük miktarlarda ithal ediyor. UACJ’ye göre ABD’de alternatif üretime başlamak üç ila dört yıl sürebilir.

Diğer şirketler ise tamamen farklı malzemelere yöneliyor. Coca-Cola geçen ay yaptığı açıklamada, gümrük vergilerinin yürürlüğe girmesi halinde bazı ambalajları alüminyumdan plastiğe çevireceğini söyledi.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Mossad ile Epstein bağlantısını ifşa eden gazeteci Jamie White, şaibeli bir şekilde öldürüldü

Yayınlanma

Infowars muhabiri Jamie White’ın Teksas’ın Austin şehrinde hayatını kaybetmesi, Jeffrey Epstein davasını yeniden gündeme getirdi. Infowars portalının kurucusu Alex Jones, White’ın ölümünün, kanalın Mossad ile Epstein arasındaki bağlantıları ifşa etmesinden iki gün sonra gerçekleştiğini belirterek, cinayetin ardında bu bağlantıların olabileceğini kaydetti.

Geçtiğimiz günlerde İsrail istihbarat teşkilatı Mossad’ın Jeffrey Epstein’in fuhuş ve çocuk ticareti ağıyla bağlantılarını ifşa eden Infowars muhabiri Jamie White, Teksas’ın Austin şehrinde hayatını kaybetti. Haber, Infowars kurucusu Alex Jones tarafından duyuruldu.

Jones, X üzerinden yaptığı açıklamada, White’ın ölümünden derin üzüntü duyduğunu belirterek, “Infowars muhabiri Jamie White’ın, Austin Bölge Savcısı Jose Garza’nın politikaları nedeniyle pazar gecesi yarısı civarında acımasızca öldürüldüğünü bildirmekten dolayı derin üzüntü duyuyoruz,” ifadelerini kullandı.

Jones, White’ın trajik ölümünün boşa gitmeyeceğine ve bu anlamsız şiddetten sorumlu olanların adalete teslim edileceğine söz verdi.

Diğer yandan Jones, paylaşımında White’ın Mossad ile Jeffrey Epstein arasındaki bağlantıyı ifşa ettikten sonra öldürüldüğünü vurguladı.

Epstein davası, daha önce de pek çok şüpheli ölümle ilişkilendirilmişti. 2020’de davayı soruşturan Yargıç Esther Salas’ın evine bir saldırı düzenlenmiş, saldırıda Salas’ın oğlu hayatını kaybederken, kocası yaralanmıştı. Saldırgan daha sonra ölü bulunmuş ve yetkililer ölümün intihar olduğunu açıklamıştı.

2022’de ise Fransız kast ajansı sahibi ve Epstein’in ortağı Jean-Luc Brunel, küçük yaştaki çocukların seks ticareti suçlamasıyla soruşturulurken hapishane hücresinde asılı halde bulunmuştu.

Jeffrey Epstein’in kendisi de 2019’da hapishane hücresinde şüpheli bir şekilde hayatını kaybetmişti. ABD hükümeti ölümün intihar olduğunu iddia etse de, pek çok Amerikalı, Epstein’in güçlü kişilerle olan bağlantılarının ortaya çıkmasını engellemek için öldürüldüğü görüşünde.

Gazeteci Jamie White’ın öldürülmesi, kanalın Mossad ile Jeffrey Epstein ve Ghislaine Maxwell tarafından yönetilen fuhuş şebekesi arasındaki bağlantıları ayrıntılı bir şekilde ortaya çıkardığı programın yayınlanmasından iki gün sonra gerçekleşti.

Alex Jones ve araştırmacı gazeteci Ian Carrol tarafından sunulan programda, fuhuş ağının, İsrail’in çıkarına olacak şekilde güçlü kişilere şantaj yapmak için kullanıldığı kaydedildi.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English