Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Vance, Münih Güvenlik Konferansı’nda Avrupalıları ‘göç’ ve ‘savunma harcamaları’ konusunda uyardı

Yayınlanma

ABD Başkan Yardımcısı JD Vance, cuma günü Münih Güvenlik Konferansı öncesinde yaptığı konuşmada Avrupalı yetkililere ifade özgürlüğü ve kıtadaki yasadışı göç konularında çatarken, seçilmiş yetkilileri hızla rota değiştirmedikleri takdirde kamuoyu desteğini kaybetme riskiyle karşı karşıya oldukları konusunda uyardı.

Başkan Yardımcısı “Eğer kendi seçmenlerinizden korkuyorsanız Amerika’nın sizin için yapabileceği hiçbir şey yok” dedi.

Vance’in konuşması ve 3 yıldır devam eden Rusya-Ukrayna çatışmasına değinmesi, Avrupa’da Trump yönetiminin dış politikasına ilişkin yoğun endişe ve belirsizliklerin yaşandığı bir döneme denk geldi.

“Washington’da kasabada yeni bir şerif var. Donald Trump’ın liderliğinde görüşlerinize katılmıyor olabiliriz ama bunları kamusal alanda dile getirme hakkınızı savunmak için mücadele edeceğiz” dedi.

Başkan Yardımcısı ayrıca Avrupalı yetkilileri yasadışı göçe karşı uyararak, seçmenlerin “milyonlarca incelenmemiş göçmene kapıları açmak” için oy vermediğini söyledi ve perşembe günü Münih’te gerçekleşen ve şüphelinin 2016 yılında Almanya’ya sığınmacı olarak gelen 24 yaşındaki bir Afgan olduğu saldırıya atıfta bulundu.

Vance’in cuma günü ilerleyen saatlerde Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskyy ile bir araya gelmesi bekleniyor. Özellikle Avrupa’daki pek çok gözlemci, Trump ile Rusya lideri Vladimir Putin arasında bu hafta gerçekleşen telefon görüşmesinin ardından gözünü Trump’ın açıklamalarına dikti.

Vance yaptığı konuşmada yönetimin “Rusya ve Ukrayna arasında makul bir çözüme ulaşabileceğimize inandığını” söyledi.

NATO savunma harcamaları

Vance cuma günü erken saatlerde Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ve İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy ile ayrı ayrı bir araya geldi. Vance bu görüşmelerde Cumhuriyetçi yönetimin NATO üyelerine savunmaya daha fazla harcama yapmaları yönündeki çağrısını yineledi. Halihazırda NATO’nun 32 üye ülkesinden 23’ü Batı askeri ittifakının ülke GSYH’lerinin %2’sini savunmaya harcama hedefine ulaşıyor.

Vance Rutte’ye şunları söyledi: “NATO’nun gerçekten gelecek için inşa edildiğinden emin olmak istiyoruz ve bunun büyük bir parçasının NATO’nun Avrupa’da biraz daha fazla yük paylaşımı yapmasını sağlamak olduğunu düşünüyoruz, böylece ABD Doğu Asya’daki bazı zorluklarımıza odaklanabilir.”

Rutte Avrupa’nın adım atması gerektiği konusunda hemfikir olduğunu söyledi. “Bu anlamda büyümek ve çok daha fazla harcama yapmak zorundayız” dedi.

Çernobil drone saldırısı

Ukrayna Devlet Başkanı, Vance ve Zelenskyy’nin bir araya gelmesinden saatler önce, yüksek patlayıcılı bir savaş başlığına sahip bir Rus insansız hava aracının Kiev bölgesindeki Çernobil Nükleer Santralinin koruyucu hapsetme kabuğunu vurduğunu iddia etti. Zelenskyy ve BM atom ajansı, radyasyon seviyelerinin artmadığını söyledi.

Zelenskyy Münih’te gazetecilere yaptığı açıklamada Çernobil’deki insansız hava aracı saldırısının “Putin ve Rusya Federasyonu’ndan güvenlik konferansına çok açık bir selam” olduğunu düşündüğünü söyledi.

Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov cuma günü yaptığı açıklamada Ukrayna’nın iddialarını yalanladı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zaharova ise Münih organizatörlerinin Rusya’yı birkaç yıldır davet etmediğini söyledi.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun Vance ve Zelenskyy’ye katılması bekleniyordu. Ancak Rubio’nun uçağı Münih’e giderken mekanik bir sorun yaşayınca Washington’a geri dönmek zorunda kaldı. Başka bir uçakla yola çıkan Rubio’nun toplantıya zamanında yetişmesi bekleniyordu.

Çarşamba günü Putin’le yaptığı görüşmenin ardından perşembe günü gazetecilere verdiği demeçte Trump, “Ukrayna savaşı sona ermeli” dedi ve “Genç insanlar İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana kimsenin görmediği seviyelerde öldürülüyor. Ve bu çok saçma bir savaş”diye ekledi.

Ukrayna’nın NATO’ya katılma teklifi

Trump’ın açıklamaları Avrupalıları, NATO’nun kendilerine sağladığı İkinci Dünya Savaşı sonrası güvenliği nasıl sürdürebilecekleri ya da Demokrat Biden yönetiminin Ukrayna’ya sağladığı milyarlarca dolarlık güvenlik yardımındaki boşluğu nasıl doldurabilecekleri konusunda ikilemde bıraktı.

Trump bu yardıma son derece şüpheci yaklaşıyor ve önümüzdeki günlerde müzakereler başlarken yardımı kesmesi ya da başka bir şekilde sınırlandırması bekleniyor.

Trump perşembe günü yaptığı açıklamada “Rusya’nın konumundaki bir ülkenin … Ukrayna’nın NATO’ya katılmasına izin verebileceği bir yol göremiyorum” dedi. “Böyle bir şey olacağını sanmıyorum” diye devam etti.

Ancak İngiltere Başbakanı Keir Starmer cuma günü Zelenskyy’e Ukrayna’nın NATO’ya katılmasına izin verilmesi gerektiğini söyledi.

Ukrayna tedirgin

Ukraynalı lider perşembe günü Trump’ın Putin’le ilk olarak konuşmasının “pek hoş olmadığını” söyledi. Ancak asıl meselenin “her şeyin Putin’in planına göre gitmesine izin vermemek” olduğunu savundu.

Ukrayna’nın batısındaki bir nükleer santrali ziyaret eden Zelenskyy, “Bağımsız bir ülke olarak biz olmadan (yapılan) hiçbir anlaşmayı kabul edemeyiz” dedi.

Avrupa’nın dönüm noktası

Trump’ın izlediği yol, tıpkı ilk döneminde Fransa ve Almanya hakkında yaptığı küçümseyici yorumlar gibi, Avrupa’yı sarstı.

Fransa Dışişleri Bakan Yardımcısı Benjamin Haddad, Avrupa’nın bir dönüm noktasında olduğunu ve ayaklarının altındaki zeminin hızla kaydığını belirterek, Avrupa’nın güvenliği için ABD’ye olan bağımlılığından kurtulması gerektiğini söyledi.

Haddad, Ukrayna’da Rusya’ya zafer kazandırmanın Asya’da da yansımaları olabileceği uyarısında bulundu.

“Bence dünyamızın ne ölçüde değiştiğini yeterince kavrayamıyoruz. Hem rakiplerimiz hem de müttefiklerimiz hızlanmakla meşguller,” diyen Haddad perşembe günü France Info yayın kuruluşuna konuştu.

Münih Güvenlik Konferansı: Tarihçesi ve evrimi

DİPLOMASİ

Lukaşenko: Ukrayna, Putin ile gizli görüşmelere başladı

Yayınlanma

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rus gazeteci Olga Skabeyeva’ya verdiği röportajda, Ukraynalı yetkililerin Vladimir Putin ile gizlice görüştüğünü iddia etti. Lukaşenko, bu görüşmelerin detaylarını vermekten kaçınırken, ABD’nin Ukrayna konusunda net bir stratejisinin olmadığını ve Moskova’ya yönelik yaptırım seçeneklerinin tükenmesi nedeniyle Washington’ın Kiev üzerindeki baskıyı artırdığını öne sürdü.

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko, Rus gazeteci Olga Skabeyeva’ya verdiği röportajda, Ukraynalı temsilcilerin Vladimir Putin ile gizli görüşmeler yaptığını iddia etti.

Avrupa Birliği’nde yapıcı müzakereler yapabilecek politikacıların olup olmadığı sorusuna yanıt veren Lukaşenko, Ukrayna’da böyle kişilerin olmadığını, ancak yine de bir diyalog yürütüldüğünü belirtti.

Lukaşenko, “Biz yine de onlarla (Ukraynalı temsilcilerle) görüşüyoruz. İsteyenlerle konuşmak gerekiyor. Fakat, kendi tarafımızda, Rusya’da ve benzeri yerlerde görüşmek için böyle tutkulu bir istek görmüyoruz. Gerçi, ben konuşmayacağım, bırakın Vladimir Vladimiroviç (Putin) söylesin. O görüşmüştü. Onu aradılar, anlattılar. Ancak, görüşmeleri dair kamuya açık bir dile getirilmedi,” dedi.

Detayları açıklama yetkisi olmadığını belirten Lukaşenko, ayrıntı vermekten kaçındı.

Belarus Devlet Başkanı, “Ancak Putin bana anlattı. Şu sonucu çıkardı: Görüşmek istiyorlarsa, gelsinler, şimdilik gizlice, gazeteciler öğrenmesin diye. Belki Vladimir Vladimiroviç risk alır ve kimin aradığını söyler,” diye ekledi.

13 Mart’ta Lukaşenko, Putin ile görüşmek üzere Moskova’ya gitti. Görüşmelerin başlamasından önce, Amerikan yönetiminin Ukrayna’daki çatışmayı çözmek için net bir stratejisinin olmadığını söyledi.

Lukaşenko, “ABD’nin Ukrayna konusunda hiçbir planı yok. Kesinlikle. Bir taraf ne istiyor, diğeri ne istiyor, sadece nabız yokluyorlar,” dedi.

Ayrıca Lukaşenko, Washington’ın Kiev üzerindeki baskıyı artırmaya karar verdiğini, çünkü Moskova’ya karşı yaptırım uygulama imkanlarının neredeyse tükendiğini dile getirdi.

Lukaşenko, “O kadar çok yaptırım uyguladılar ki, daha ötesi yok. Bu nedenle Ukrayna’ya baskı yaptılar ve onun gidecek hiçbir yeri yok. 30 gün için anlaştılar, yani 30 gün,” diye konuştu.

Lukaşenko ve Putin, ABD’nin 30 günlük ateşkes önerisinden sonra bir araya geldi

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

G7 bildirisinin hedefinde İran var

Yayınlanma

Reuters tarafından görülen nihai taslak bildiriye göre, önde gelen Batılı devletlerin dışişleri bakanları perşembe günü İran’ın “keyfi gözaltı ve yabancı suikast girişimlerini giderek artan bir şekilde baskı aracı olarak kullanmasının yarattığı tehdit” konusunda uyarıda bulundu.

ABD, Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya ve Kanada’dan oluşan G7 ülkeleri yaptıkları açıklamada Tahran’ın “Orta Doğu’daki istikrarsızlığın başlıca kaynağı” olduğunu iddia ederek ülkenin nükleer programı konusunda diplomasiyi yeniden başlatmaya çağırdı.

Taslak bildiride, Filistin sorununa iki devletli çözümün de bahsi geçmedi ve metnin daha önceki taslaklarında bunun önemini vurgulayan dil terk edildi.

Üyeler bunun yerine “Filistin halkı için siyasi bir ufkun” gerekliliğini vurguladı ve Gazze’ye “engelsiz insani yardımın” yeniden başlaması ve kalıcı bir ateşkes için desteklerini yeniden teyit etti.

Diplomatlar tarafından onaylanan nihai taslağın cuma günü ilerleyen saatlerde bakanlar tarafından da kabul edilmesi bekleniyor.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

NATO Genel Sekreteri Rutte: Savaş sonrası Rusya ile ilişkiler yeniden kurulmalı

Yayınlanma

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki savaş sona erdikten sonra Rusya ile ilişkilerin normalleştirilmesi gerektiğini belirtti. Rutte, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ukrayna’ya verdiği desteği azaltmasına rağmen transatlantik ittifakı bir arada tutmaya çalışırken, Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarını artırması ve askeri konumlarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğini vurguladı.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Ukrayna’daki çatışmalar sona erdikten sonra Rusya ile ilişkilerin zamanla normalleştirilmesi gerektiğini söyledi.

Rutte, Bloomberg TV‘de Annmarie Hordern’e verdiği mülakatta, “Savaş Avrupa için bir şekilde durmuş olursa, adım adım, ABD için de adım adım Rusya ile normal ilişkileri yeniden kurmak normal olur,” dedi.

Ancak Rutte, henüz o noktada olmadıklarını ve Rusya’nın müzakereleri ciddiye almasını sağlamak için üzerlerindeki baskıyı sürdürmeleri gerektiğini ifade etti.

Son haftalarda yoğun bir diplomasi yürüten Rutte, Başkan Donald Trump’ın Ukrayna’ya verdiği desteği azaltması ve ABD’nin Avrupa’daki geleneksel güvenlik rolünden çekileceğine işaret etmesiyle ittifakı bir arada tutmaya çalışıyor.

Bu sürpriz hamle, Avrupa ülkelerini savunma harcamalarını artırmaya ve askeri konumlarını yeniden düşünmeye sevk etti.

Rutte, perşembe günü Beyaz Saray’da Trump ile bir araya geldi ve ikili, Ukrayna’da ABD’nin arabuluculuğunda potansiyel bir ateşkesi görüştü. Avrupa’nın müzakerelerde büyük ölçüde dışlanması, kıtadaki pek çok lideri rahatsız etti.

Devam eden görüşmeler hakkında konuşan Rutte, “Amerikan yönetimi ve elbette Ukraynalılarla ciddi görüşmelere girmeye hazır olduklarından emin olmak için üzerlerindeki baskıyı sürdürmeliyiz,” ifadesini kullandı.

Rutte’nin en büyük görevi, Trump’ın üyelerin savunmaya yeterince harcama yapmayarak Washington’ı istismar ettiği yönündeki yaygın eleştirileri arasında ABD’nin Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’ne (NATO) bağlılığını sürdürmesini sağlamak.

Trump daha önce ABD’yi askeri ittifaktan çekmekle tehdit etmişti.

Trump ve Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin Oval Ofis’teki televizyonda yayınlanan tartışmasının ardından Rutte, ABD’nin Ukrayna için yaptığı her şeyi överken, Ukraynalı lidere ilişkileri düzeltme çağrısında bulundu.

NATO, haziran ayındaki bir sonraki zirvede üyelerinin savunma harcamaları hedefini en az yüzde 3’e çıkarmaya çalışacak.

Trump, müttefiklerin yüzde 5 harcama yapmasını talep etti; bu, yaygın olarak gerçekçi olmayan ve ABD’nin bile karşılamadığı bir hedef.

Ukrayna, Rusya ile barış görüşmelerinde ‘kırmızı çizgilerini’ belirledi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English