Bizi Takip Edin

Diplomasi

Xi’nin Avrupa gezisi: Batıya taviz çıkmadı, Macaristan ve Sırbistan ile ilişkiler perçinlendi

Yayınlanma

Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ticaret, yatırımlar ve Ukrayna savaşı üzerine görüşmeler yaptığı Fransa, Sırbistan ve Macaristan ziyaretlerinin ardından beş günlük Avrupa turunu tamamladı.

Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Xi’yi lüks konyak şişeleri ve Pirene dağlarında çocukluğu geçirdiği bölgeye bir gezi ile karşılarken, Sırbistan’da Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, “Çin, Çin” sloganları atan ve Sırbistan başkanlık sarayının önünde Çin bayrakları sallayan on binlerce kişiyi bir araya getirerek büyük bir karşılama düzenledi.

Macaristan’da da Cumhurbaşkanı Tamas Sulyok ve Başbakan Viktor Orban Xi için kırmızı halı sererek, kendisini Macaristan Cumhurbaşkanlığı sarayında askeri törenle karşıladı.

Çin lideri ‘hasar kontrolü’ yapıyor

Xi’nin beş yıl aradan sonra Avrupa’ya yaptığı ilk gezi olan tur, Çin’in üç ülke ile ilişkileri açısından da sembolik bir döneme denk geldi. Bu yıl Çin ile Fransa arasındaki diplomatik ilişkilerin 60’ıncı, Macaristan ile olan ilişkilerin ise 75’inci yıldönümü.

Ziyaret ayrıca Kosova savaşı sırasında NATO’nun Belgrad’daki Çin Büyükelçiliğini bombalamasının 25. yıldönümüne de denk geldi.

Al Jazeera’nin aktardığına göre analistler, Xi’nin bu ziyaretteki ana amacının, ABD’nin ‘daha az baskın’ olduğu bir dünya için çabaları artırmak olduğuna inanıyor.

Bir diğer amaç ise, Avrupa’nın gümrük vergisi tehdidi ve elektrikli araçlara yönelik Çin sübvansiyonlarına ilişkin bir soruşturma nedeniyle ticaret gerilimleri artarken, Çin’in Avrupa Birliği ile olan bağlarındaki ‘hasarı kontrol etmek.’

Ticaret ve Rusya konusunda taviz yok

Xi’nin iki günlük Fransa ziyareti boyunca Macron, Çin liderine Pekin’in AB ile olan ticari dengesizliklerini ele alması ve Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin üzerindeki etkisini kullanması için baskı yaptı.

Macron, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’i Xi ile görüşmelerine katılmaya, Çin pazarına daha fazla erişim çağrıları konusunda Avrupa’nın birliğinin altını çizmeye ve bloğun elektrikli araçlar ve yeşil teknoloji alanındaki kapasite fazlalığına ilişkin şikayetlerini ele almaya davet etti.

İkili ayrıca Xi’yi Rusya’ya hem sivil hem de askeri amaçlarla kullanılabilecek (çift kullanımlı ürünler) ürün ve teknolojilerin satışını kontrol etmeye zorladı.

Buna rağmen Çinli liderin çok az taviz verdiği anlaşılıyor. Xi, Çin’in bir “kapasite fazlası sorunu” olduğunu reddetti ve Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı sona erdirmek için müzakere çağrılarını yineledi. Xi, tüm tarafları temas ve diyaloğu yeniden başlatmaya çağırdığını söyledi.

Xi, Avrupa ve NATO ile artan gerilim karşısında Macaristan ve Sırbistan’a güveniyor

Sırbistan ve Macaristan’da Çin yatırımları büyüyor

Xi’nin Fransızların isteklerini karşılamaması bir yana, AB aday ülkesi Sırbistan ve AB üyesi Macaristan’a yaptığı ziyaretlere siyasi bağları derinleştirme ve Doğu ve Orta Avrupa’daki yatırımları genişletme vaatleri damgasını vurdu.

Her iki ülke de Kuşak ve Yol Girişimi’ne (KYG) dahil.

Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic, Belgrad’da Xi’nin “ortak geleceğin küresel topluluğu” vizyonunu onayladı ve iki lider “sağlam bir ortaklığı” selamlarken, geçen yıl iki ülke arasında imzalanan serbest ticaret anlaşmasının 1 Temmuz’da yürürlüğe gireceğini duyurdu.

Diğer ekonomik vaatler arasında iki ülke arasında yeni hava bağlantılarının kurulması ve Sırbistan’ın tarım ürünleri ithalatına izin verilmesi de yer aldı.

Macar yetkililere göre Xi Budapeşte’de, başkent merkezini havaalanına bağlayan yüksek hızlı bir demiryolunun inşası ve nükleer sektörde işbirliği de dahil olmak üzere ulaşım ve enerji alanlarında daha fazla yatırım sözü verdi.

Xi ayrıca Macaristan’ın başkentini Sırbistan’ın başkentine bağlayacak 2,1 milyar dolarlık bir projede ilerleme sözü verdi. Büyük ölçüde Çin’den alınan bir krediyle finanse edilen plan, KYG’nin bir parçası.

ABD’den AB’ye ‘Xi-Orbán-Vučić ekseni’ uyarısı

ABD memnun değil

Bu arada ABD’nin, Xi’nin Belgrad ve Budapeşte ile ilişkilerini derinleştirmesinden rahatsız olduğu anlaşılıyor.

ABD’nin Batı Balkanlar temsilcisi Gabriel Escobar çarşamba günü Avrupa medyasına verdiği brifingde, “Seçtiği liderlerin [Orbán ve Vučić] Avrupa-Atlantik topluluğunun birliğine meydan okumaya en açık olanlar olduğunu düşünüyorum. Tüm ortaklarımıza ve muhataplarımıza Çin’in Avrupa’daki gündemine karşı çok dikkatli olmalarını söylüyoruz,” dedi.

Chatham House’da yer alan bir değerlendirmede, Xi’nin Avrupa turunun temel amacının, Washington ile olduğu gibi Avrupa ile de ilişkilerin daha da kötüye gitmesini engelleyerek hasar sınırlaması yapmak olduğu savunuluyor.

Xi’nin ayrıca Ukrayna ve ABD ile ilişkiler konusunda Avrupa içindeki bölünmelerden faydalanarak Çin’in ‘çok kutuplu dünya’ vizyonu için çalıştığı belirtiliyor.

Diplomasi

Almanya ile Fransa arasındaki yeni nesil savaş uçağı sorunu sürüyor

Yayınlanma

Almanya Şansölyesi Friedrich Merz, Avrupa’nın yeni nesil savaş uçağı programına desteğini yineledi, fakat projenin yapısı konusunda Fransa ile devam eden gerginliği kabul etti.

Berlin’de NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile birlikte konuşan Merz, 2040 yılına kadar mevcut savaş uçağı filosunu yenilemek için başlatılan milyarlarca avroluk bir girişim olan Gelecek Savaş Hava Sistemi (FCAS) konusunda Paris ve Madrid ile yapılan geçmiş anlaşmalara bağlı olduğunu söyledi.

Merz, “FCAS ile ilgili olarak Fransa ve İspanya ile yaptığımız anlaşmalara kesinlikle bağlı kalmak istiyorum,” diyerek, bunu “Avrupa savunması için iyi bir proje” olarak nitelendirdi ve Almanya’nın operasyonel gereksinimlerini karşılamak için “bu tür uçaklara ihtiyaç olduğunu” ekledi.

Merz’in açıklamaları, Fransız sanayi oyuncularının programın temel unsuru olan yeni nesil savaş uçağı projesinin yüzde 80’ini talep etmesiyle Berlin ve Paris arasında gerginliğin tırmandığı bir dönemde geldi. Bu talep, Alman sanayi ve hükümetinde endişe yarattı.

Merz çarşamba günü, sınır ötesi anlaşmazlıkların hâlâ çözülmediğini kabul etti. Şansölye, “Fransa’da yapılan görüşmeler” olarak nitelendirdiği konuyla ilgili olarak, “Bu konuyu önümüzdeki birkaç ay içinde kesin olarak netleştirmeye karar verdik. Bu konsorsiyumun yapısı konusunda farklı görüşler hâlâ çözülmedi,” diye ekledi.

Merz’in açıklamaları, POLITICO’nun Almanya’nın bu girişimdeki başlıca endüstri ortağı olan Airbus’ın, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un bu ayın sonunda Berlin’i ziyaret etmeden önce siyasi bir yeniden düzenleme yapılmazsa projenin çökebileceği uyarısında bulunmak için şansölye ile görüşme talep ettiğini bildirmesinden sonra FCAS hakkında yaptığı ilk kamuoyu açıklaması oldu.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Parlamento komitesi: İran, İngiltere için ‘kalıcı bir tehdit’

Yayınlanma

İngiltere parlamentosunun istihbarat ve güvenlik komitesi, İran’ın İngiltere için “kalıcı ve öngörülemez” bir risk oluşturduğu uyarısında bulundu.

Geçen yılki genel seçimler nedeniyle yayınlanması ertelenen İran güvenlik raporu, İngiliz hükümetini Tahran’ın etkisine karşı önlemleri güçlendirmeye çağırdı.

Komite başkanı Lord Beamish, “İran, Birleşik Krallık, Birleşik Krallık vatandaşları ve Birleşik Krallık’ın çıkarları için geniş kapsamlı, kalıcı ve öngörülemez bir tehdit oluşturmaktadır,” iddiasında bulundu.

Beamish, İran’ın devlet politikası aracı olarak “suikastı kullanmaya istekli olduğunu” göz önünde bulundurarak, Birleşik Krallık’ta bulunan muhaliflere ve rejim karşıtlarına yönelik fiziksel tehdidin keskin artışından “özellikle endişe duyduklarını” ekledi.

Raporda, 2022’nin başından bu yana İran’ın Birleşik Krallık’ta yaşayan kişilere yönelik tehditlerinde “önemli bir artış” olduğu ve bu tehditlerin “İngiliz vatandaşlarına veya Birleşik Krallık’ta yaşayan kişilere yönelik 15 cinayet veya kaçırma girişimini” içerdiği belirtildi.

Raporda, “Bu tehdit, muhaliflere ve rejim muhaliflerine yoğun bir şekilde odaklanıyor. Birleşik Krallık’taki Yahudi ve İsrail çıkarlarına yönelik tehdit de artıyor,” denildi ve saldırıların çoğunun “üçüncü taraf ajanlar” aracılığıyla gerçekleştirildiği öne sürüldü.

Raporda, “İran, Birleşik Krallık’taki muhalif, Yahudi ve İsrail hedeflerine yönelik saldırıları Birleşik Krallık’a yönelik saldırılar olarak görmüyor,” denildi.

Rapor, İngiliz hükümetini ve uluslararası ortaklarını, bu tür saldırıların aslında Birleşik Krallık’a yönelik saldırılar olduğunu ve uygun şekilde yanıtlanacağını İran’a her fırsatta açıkça belirtmeye teşvik ettiğini duyurdu.

Raporda, İran’ın “gizli yabancı nüfuz”u izlemek için İngiliz hükümetinin yeni kayıt defterinde Rusya ile birlikte en üst sıraya yerleştirilmesinden kısa bir süre sonra yayınlandı.

Komite, 7 Ekim Aksa Tufanı operasyonu ve ardından Orta Doğu’da çıkan çatışmalardan önce, Ağustos 2021’den Ağustos 2023’e kadar delil topladı.

Raporu hazırlayanlar, “Orta Doğu’daki manzaranın önemli ölçüde değiştiğini” kabul ederken, İran’ın faaliyetlerine ilişkin daha geniş bakış açısının “hâlâ geçerli olduğunu” belirtti.

Raporda, İran’ın casusluk ve siber tehditlerine karşı uyarıda bulunuldu ve Birleşik Krallık’ın “öncelikli hedef” olduğu belirtildi, fakat bu tehdidin Rusya ve Çin’in oluşturduğu tehditten “daha dar” ve “daha az sofistike” olduğu ifade edildi.

Raporda, hükümetin İran tehdidine daha uzun vadeli bir yaklaşım benimsemesi tavsiye edildi ve acil krizlere yanıt olarak hükümetin çok fazla “yangın söndürme” faaliyetinde bulunduğu belirtildi.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Lavrov ve Rubio, Ukrayna, İran ve Suriye’yi görüştü

Yayınlanma

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Malezya’nın başkentinde bir araya geldi. Görüşmede Ukrayna, İran ve Suriye’deki durum ele alınırken, Rubio, Rusya’nın Ukrayna konusunda esneklik göstermemesinden duyulan hayal kırıklığını iletti.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Malezya’nın başkentinde gerçekleştirdikleri görüşmede Ukrayna, İran ve Suriye’deki durum başta olmak üzere bir dizi uluslararası sorunu ele aldı.

ABD tarafı, Rusya’nın Ukrayna meselesindeki tutumundan duyduğu rahatsızlığı dile getirirken, Rusya ise iki ülke arasında doğrudan uçuşların yeniden başlatılmasını gündeme getirdi.

Görüşmenin ardından açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Rubio, Lavrov ile yaptığı görüşmenin “önemli ve samimi” olduğunu belirtti.

Rubio, Başkan Donald Trump’ın, Rus tarafının Ukrayna ihtilafının çözümünde esneklik göstermemesinden dolayı hayal kırıklığına uğradığını Lavrov’a ilettiğini söyledi.

Rubio, “Bu çatışmanın nasıl sona erebileceğini belirleyen bir yol haritasına ihtiyacımız var,” diye konuştu.

Moskova’dan işbirliği ve hava bağlantısının yeniden kurulması vurgusu

Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan resmi açıklamada ise görüşmenin, çatışma durumlarına barışçıl çözümler bulma ve Rusya-ABD iktisadi ve insani işbirliğini yeniden tesis etme yönündeki karşılıklı niyeti teyit ettiği vurgulandı.

Açıklamada, Rusya ile ABD arasında doğrudan hava bağlantısının yeniden kurulmasının bu sürece katkı sağlayabileceği ifade edildi.

Bakanlık, “İkili diplomatik misyonların işleyişinin normalleştirilmesi için daha fazla çalışmanın önemi vurgulandı,” ifadelerine yer verdi.

Açıklamanın devamında Moskova, “Rusya ve ABD dışişleri bakanlıkları arasındaki yapıcı ve karşılıklı saygıya dayalı diyalog, karşılıklı çıkar sağlayan ve genişleyen bir dizi konuda devam edecektir,” mesajını verdi.

ABD’den Rusya’nın enerji sektörünü hedef alan yeni yaptırım hamlesi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English