Diplomasi
Trump’ın Ortadoğu danışmanı Boulos’tan “Filistin devleti için yol haritası” çağrısı

ABD’de başkan seçilen Donald Trump’ın Ortadoğu ve Arap işlerinden sorumlu danışmanı Massad Boulos, ABD’nin İsrail ile Suudi Arabistan arasında ilişki kurmayı istiyorsa, Filistin devletine giden bir “yol haritası” belirlemeyi tartışması gerektiğini söyledi.
Suudi yetkililer, Filistin devletine doğru ilerleme kaydedilmeden İsrail ile ilişki kurmayacaklarını uzun zamandır dile getiriyorlar.
Lübnan asıllı Amerikalı bir milyarder ve Trump’ın kızı Tiffany’nin kayınpederi Boulos’un bu noktayı vurgulaması önemli görülüyor çünkü Trump’ın yönetimine aldığı isimler büyük oranda Filistin devletini reddeden İsrail sağına yakın görülüyor.
Boulos geçen hafta Fransız Le Point dergisine verdiği geniş kapsamlı bir mülakatta, “Bence Filistin devletine götürecek bir yol haritası konusu ABD ile Suudi Arabistan arasındaki görüşmelerin önemli bir parçası. Bu kesinlikle çok önemli bir nokta,” dedi.
53 yaşındaki Boulos, Filistin devletine odaklanmayı, Trump’ın ilk dönemindeki dış politika başarısı olan İsrail ile dört Arap ülkesi arasındaki 2020 normalleşme anlaşmaları olan İbrahim Anlaşmalarının genişletilmesi açısından dile getiriyor.
Trump, İbrahim Anlaşmalarının genişletilmesi konusunda defalarca konuştu. Röportajda Boulos, Suudi Arabistan’ın bunu yapması halinde pek çok ülkenin daha İsrail ile ilişkilerini başlatacağını söyledi.
Boulos, “Suudi Arabistan’ın bugün bir Filistin devleti kurulmasını talep etmediğini, ama bunun için bir vizyon ve yol haritası istediğini unutmamak önemli, hepsi bu,” dedi.
Trump’ın önceliğinin, öncelikle Suudi Arabistan ile İbrahim Anlaşmaları konusundaki görüşmeleri yeniden başlatmak olduğunu kaydeden danışman, Suudi Arabistan ile İsrail konusunda anlaştıkları takdirde “en az 12 Arap ülkesinin” de hemen aynı şeyi yapmaya hazır olacağını ileri sürdü.
Boulos, Netanyahu’nun koalisyonundaki aşırı sağcı isimlerin Batı Şeria’yı ilhak etme çağrılarına değinmedi fakat Trump’ın 20 Ocak’ta göreve başlamasından itibaren “bu konuda çok açık ve kesin bir politika olacağını ve buna saygı duyulması gerektiğini” söyledi.
İbrahim Anlaşmaları imzalanmadan önce Trump, Batı Şeria’da Filistinlilerin özerkliğinin genişletilmesini öngören bir barış planı önermişti fakat İsrail yerleşimleri yerinde kalacak ve İsrail tüm bölge üzerinde güvenlik kontrolüne sahip olacaktı.
Filistinli liderler bu öneriyi kendilerine devlet statüsü tanımadığı için hemen reddetti ama Boulos bunun bir Filistin devletini onaylamakla eşdeğer olduğunu düşünüyor.
İşadamı, “Başkan Trump tarafından 2020’de önerilen plana bakarsanız, nihai bir Filistin devletinden çok açık bir şekilde bahsediyordu,” iddiasında bulundu.
İran konusunda ise Boulos, Trump’ın 2018’de Netanyahu’nun isteğiyle çekildiği nükleer anlaşmanın yerine yeni bir anlaşma yapılması gerektiğini söyleyerek Trump’ı tekrarladı.
Boulos ayrıca Trump’ın İran’da rejim değişikliğinden söz etmediğini de savundu ve “Rejim değişikliğinden değil, sadece nükleer anlaşmadan bahsetti ve mevcut rejimle müzakereye hazır olduğunu söyledi,” dedi.
Boulos röportajda dikkatli davranarak, Trump göreve başlamadan önce çok fazla şey söylemek istemediğini tekrarladı ve ABD’nin aynı anda sadece bir başkanı olması gerektiği inancını dile getirdi.
Boulos, “Sizin de çok iyi bildiğiniz gibi, biz hâlâ geçiş dönemindeyiz ve Biden yönetimi hâlâ iktidarda olduğu ve Amerikan diplomasisine yön verdiği sürece ABD dış politikasına müdahale etme hakkına sahip değiliz,” dedi.
Diplomasi
NATO liderleri %5 savunma harcaması hedefinde anlaştı

32 NATO üyesi, ABD’den gelen savunma harcamalarını GSYİH’nin %5’ine çıkarma talebini kabul etti ve bu hedefe ulaşmak için “inandırıcı ve kademeli bir yol haritası içeren yıllık planlar” hazırlayacaklarını taahhüt etti.
Lahey’de düzenlenen zirvede bugün (25 Haziran) yayınlanan ortak bildiride müttefikler, “kolektif savunmaya olan sarsılmaz bağlılıklarını yeniden teyit ettiklerini” de belirtti.
Bildiride, harcama hedefinin 2029 yılında gözden geçirileceği belirtildi. Yeni harcama hedefi, temel savunma harcamaları için %3,5 ve altyapı ve siber güvenlik dahil ilgili yatırımlar için %1,5’i içeriyor.
Yetkililer Financial Times’a (FT) yaptıkları açıklamada, liderlerin üzerinde anlaştığı metnin, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte’nin Donald Trump’ın “dikkatini kaybetmemek” için toplantıyı “kısa, odaklı ve olabildiğince basit tutma” stratejisi doğrultusunda sadece beş paragraf uzunluğunda tutulduğunu söyledi.
Buna karşılık, Washington ve Vilnius’ta yapılan son iki NATO zirvesinin bildirileri sırasıyla 44 ve 90 paragraf uzunluğundaydı.
Bildiride, “Müttefikler, bireysel ve kolektif yükümlülüklerimizi yerine getirmek için 2035 yılına kadar yıllık GSYİH’nin %5’ini temel savunma ihtiyaçlarına ve savunma ve güvenlikle ilgili harcamalara ayırmayı taahhüt ederler,” denildi.
Metin, Trump’ın Avrupa müttefiklerinin ABD’nin savunma harcamalarına aşırı bağımlı olduğunu söylediği uzun süredir devam eden rahatsızlığına yanıt olarak hazırlanmıştı.
Trump’ın geçen hafta yaptığı, yeni %5’lik savunma harcaması taahhüdünün Washington için geçerli olmayacağı yönündeki açıklamasına yanıt olarak Rutte, ABD’nin zaten “neredeyse bu seviyede” olduğunu söyledi.
Zirve sırasında NATO’nun 5. maddeye ilişkin tutumunu netleştirmesi istenen Trump, “Bu yüzden buradayım,” dedi ve ittifaka destek vermeseydi “burada olmayacağını” söyledi.
Açıklamada Rusya’ya sadece bir kez değinildi ve “Rusya’nın Avrupa-Atlantik güvenliğine oluşturduğu uzun vadeli tehdit”ten bahsedildi. Ayrıca “Ukrayna’ya destek sağlama konusundaki kalıcı egemenlik taahhütleri”ne atıfta bulunan bir cümle yer aldı.
Bildiride, önceki taslaklarda yer alan ve İspanya tarafından veto edilen “biz kabul ediyoruz” ifadesinin yerine, harcama taahhüdüne ilişkin “müttefikler kabul ediyor” ifadesi kullanıldı.
Madrid, NATO’nun talep ettiği %5 harcama oranına itiraz ediyordu.
Diplomasi
Rutte, Trump’ı ‘övdü’: Babacık sert bir dil kullanmak zorunda

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran ve İsrail’i sert bir şekilde eleştirmesinin ardından, ABD liderine “babacık” diye hitap etti.
Hollanda’da düzenlenen NATO zirvesine gitmeden önce Trump, her iki ülkenin de anlaşmanın şartlarını ihlal ettiğini ve “ne halt ettiklerini bilmediklerini” söylemişti.
Rutte, ABD başkanının küfürlü sözlerini normal karşılarken, “Babacık sert bir dil kullanmak zorunda,” dedi.
NATO liderinin bu sözleri, Trump’ı Tahran yakınlarındaki üç nükleer tesise saldırı izni verdiği ve üye ülkeleri savunma harcamalarına daha fazla yatırım yapmaya zorladığı için övdükten sonra geldi.
Rutte, bu ayın başlarında müttefiklerin başkanın yüzde 5’lik talebini kabul etmenin eşiğinde olduğunu söylemişti.
Rutte salı günü Sky News’e verdiği demeçte, “Düşmanlarımızdan kendimizi korumalıyız, ama aynı zamanda ABD ile eşit olmak adil olduğu için de bunu yapmalıyız,” dedi.
Rutte ayrıca Trump’ı, Ukrayna’nın Rusya ile savaşında ve diğer askeri operasyonlarda desteklediği için övdü.
Öte yandan Politico’nun haberine göre, İspanya savunma harcamaları oranına itiraz etti ve yeni hedeften muaf tutuldu.
Trump NATO zirvesinde gazetecilere verdiği demeçte, “NATO bizimle birlikte çok güçlü olacak. Onların yanındayız,” dedi.
Bu açıklamalar, NATO liderlerinin Trump’ın üye ülkelerle geçmişteki anlaşmazlıklar nedeniyle ABD’yi ittifaktan çekebileceğinden endişe duymasının ardından geldi.
Diplomasi
Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb: Batı’nın hakimiyet dönemi sona erdi

Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Batı’nın hakimiyet döneminin sona erdiğini ve dünyanın çok kutuplu yeni bir düzene geçtiğini belirtti. Lahey’deki NATO zirvesine katılan Stubb, ittifakın savunma harcamalarını GSYİH’nin yüzde 5’ine çıkarma kararının tarihi olduğunu söyledi.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Batı ülkelerinin hakimiyet döneminin sona erdiğini ve dünyanın çok kutuplu yeni bir düzene doğru ilerlediğini açıkladı.
Hollanda’nın Lahey kentinde düzenlenen NATO zirvesine katılan Stubb, ittifakın savunma harcamalarını GSYİH’nin yüzde 5’ine çıkarma kararının, askeri harcamaları Soğuk Savaş dönemindeki seviyelere yükselteceğini belirtti.
‘Batı hakimiyetinin zamanı geçti’
Zirveye gelişi sırasında konuşan Stubb, “Sanırım dünya düzeninde bir değişiklik gözlemliyoruz. Bu, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları’ndan sonra ve Soğuk Savaş’tan sonra yaşanan anı çok andırıyor,” dedi.
Stubb, sözlerine şöyle devam etti:
“Şimdi Batı hakimiyetinin zamanının geçtiğini anlamamız gerekiyor. Daha çok kutuplu, daha düzensiz bir dünya düzenine doğru ilerliyoruz ve bu, en azından Finlandiya gibi bir devlet için yakın müttefiklere ihtiyacımız olduğu ve savunmamızı ve güvenliğimizi güçlendirmek için çalışmamız gerektiği anlamına geliyor.”
NATO’dan tarihi savunma harcaması kararı
Hollanda’da devam eden ittifak zirvesini “tarihi” olarak nitelendiren Stubb, savunma harcamalarının GSYİH’nin yüzde 5’ine çıkarılmasının önemine dikkat çekti.
Lahey’deki zirvede NATO liderleri, mevcut yüzde 2 olan askeri harcamaların 2035 yılına kadar yüzde 5’e yükseltilmesi yönünde karar alacak.
24 Haziran’da NATO’nun, üye ülkelerin savunma harcamalarını kendi GSYİH’lerinin yüzde 5’ine çıkarması konusunda anlaşmaya vardığı öğrenilmişti.
24-25 Haziran tarihlerinde Lahey’de gerçekleştirilen NATO zirvesinin ana gündem maddelerini caydırıcılık ve savunma konuları oluşturuyor.
Zirvedeki en önemli konulardan biri, üye devletleri toplam bütçe katkılarını GSYİH’nin yüzde 5’ine yükseltmeye teşvik etmek olarak öne çıkıyor.
-
Görüş1 hafta önce
Çin, İsrail’i Kınamaktan Daha Fazlasını Yapabilir mi?
-
Ortadoğu1 hafta önce
İsrail’de hangi ‘halk’ yaşıyor?
-
Diplomasi1 hafta önce
Çinli akademisyen İsrail-İran savaşını Harici’ye değerlendirdi: İran, Çin için stratejik öneme sahip
-
Avrupa1 hafta önce
Merz: İsrail hepimizin kirli işlerini yapıyor
-
Dünya Basını2 hafta önce
İran’la savaş kapıda mı?
-
Görüş1 hafta önce
İsrail’in ‘Bildiği Şeytan” ile İşi Bitti mi?
-
Dünya Basını1 hafta önce
Savunma sanayiinde ‘Amerikan malı’ baskısı geri tepiyor
-
Dünya Basını2 gün önce
Sınıfsız modern para teorisi muhasebedir