Bizi Takip Edin

AVRUPA

Alman meclisindeki Sol Parti grubu feshedildi

Yayınlanma

Almanya’da Sol Parti (Die Linke), rakip bir parti kurmak üzere yola çıkan etkili üyesi Sahra Wagenknecht’in ayrılması nedeniyle çarşamba günü Federal Meclis’teki (Bundestag) grup statüsünü kaybetti ve Federal Meclis yaklaşık yirmi yıldır ilk kez Sol Parti grubundan yoksun kaldı.

Sol Parti grubunun feshedilmesi, Wagenknecht ve diğer dokuz milletvekilinin yıllar süren iç tartışmaların ardından rakip Sahra Wagenknecht İttifakını (BSW) kurmaya karar vererek partiden ayrılmasından sonra geldi. Sol Parti artık Fraktion (fraksiyon) olarak bilinen gerçek bir parlamento grubu olarak resmen tanınmak için yeterli çoğunluğu sağlayamıyor.

Sol Parti’nin Bundestag grubunun eş başkanı Dietmar Bartsch çarşamba günü X’te yaptığı açıklamada, “Bu Sol Parti için tarihi bir yenilgi. Hızlı bir şekilde yeniden ayağa kalkmamız gerekiyor. Sadece CDU/CSU ve aşırı sağcıları içeren bir muhalefet yeterli değildir. Ana toplumsal muhalefet olarak Sol’a ihtiyaç var,” diye yazdı.

Berlin’deki savaş karşıtı mitinge Sahra Wagenknecht partisi damga vurdu

Grup statüsünü kaybetmek, parlamento komisyonlarına başkanlık etme hakkını kaybedeceği ve milyonlarca dolarlık kamu fonundan yoksun kalacağı için partiyi önemli ölçüde zayıflatacak.

Şimdilik 38 eski Sol Parti grubu üyesi herhangi bir parlamento grubundan yoksun ve çok az katılım hakkına sahip. Mart ayından itibaren 100’den fazla personel işsiz kalacak.

Sol Parti’nin geleceği belirsiz

Kökleri Alman Demokratik Cumhuriyeti’nin (DDR) iktidardaki Sosyalist Birlik Partisi’ne (SED) dayanan Sol Parti, 1990’lardan bu yana Almanya’nın siyaset kurumunun bir parçasıydı. Parti son anketlerde %3’e düşerek parlamentoya girmek için gereken %5 barajının altında kalıyor gibi görünüyor.

Partinin eski lideri Bernd Riexinger geçtiğimiz günlerde Euractiv’e yaptığı açıklamada, parti içindeki pek çok kişinin Sol Parti’nin düşüşünden Wagenknecht’i sorumlu tuttuğunu söyledi.

Almanya’da Wagenknecht partisinin geleceği

Yıllar boyunca parti liderleriyle kavgalı olan ve onları alt sınıfların mali sıkıntıları yerine iklim değişikliği gibi ‘yaşam tarzı’ konularına odaklanmakla suçlayan Wagenknecht, yeni çıkışının solu eski toplumsal tabanı ile yeniden bir araya getirmesini umuyor. Sağcı AfD’ye oy veren seçmenler arasında da popüler hale gelen BSW’nin eski partisi ile AfD’den oy çalması bekleniyor.

AVRUPA

Reform UK lideri Farage: Ukrayna’daki savaşı biz kışkırttık

Yayınlanma

Reform UK partisi lideri ve Brexit’in mimarlarından olan Nigel Farage, Avrupa Birliği (AB) ve NATO’nun genişleyerek Rusya’nın Ukrayna’ya dönük askeri müdahalesini kışkırttığını belirtti.

Cuma günü BBC‘nin Panorama programına mülakat veren Farage, ülkeyi kendisinin yönetiyor olması halinde Brexit’in Birleşik Krallık’a iktisadi açıdan fayda sağlayacağını ve eleştirilen Reform UK adaylarının birçoğunun ‘en olağanüstü şekilde sağlam durduğunu’ kaydetti.

Ukrayna ihtilafı konusundaki fikirlerini paylaşan Farage, Putin’den şahsen hazzetmediğini, ancak Rusya üzerindeki kontrolünün boyutu nedeniyle ‘siyasi bir operatör olarak ona hayranlık duyduğunu’ söyledi.

Farage, “2014’te Avrupa Parlamentosu’nda ayağa kalktım ve ‘Ukrayna’da çıkacak olacak’ dedim. Bunu neden söyledim? NATO’nun ve Avrupa Birliği’nin sürekli genişlemesinin bu adama ‘Yine geliyorlar’ demesi ve savaşa girmesi için bir sebep verdiği son derece barizdi,” dedi.

İngiliz siyasetçi, “Bu savaşı biz kışkırttık. Tabii ki bu onun (Putin’in) kabahati, yaptıklarımızı bahane olarak kullandı,” ifadelerini kullandı.

Mülakatın başka bir kısmında Farage, Brexit sonrasında Birleşik Krallık’ın ‘dünyanın en büyük yedinci ihracatçısı konumundan dünyanın en büyük dördüncü ihracatçısı’ konumuna yükseldiği yönündeki iddiasının sadece hizmet sektörünü kapsadığını kabul etti.

Mal ihracatının neden benzer şekilde fayda sağlamadığı sorulduğunda Farage, ‘net sıfır’ politikalarını suçlayarak bunların ‘Britanya’yı sanayisizleştirdiğini’ vurguladı.

Brexit’in iktisadi etkileri konusunda Farage, “Beni başa getirseydiniz her şey çok ama çok farklı olurdu ama tabii ki bunu yapmadılar, değil mi?” değerlendirmesini yaptı.

O dönemde Liz Truss’un felaket mini bütçesine verdiği destek nedeniyle eleştirilen Farage, “Burada büyüme ve iş dünyası yanlısı pek çok şey vardı,” diyerek bütçeyi överken, harcamalarda uyumlu kesintiler içermediği için bütçenin zayıfladığını öne sürdü.

Göç konusunu tartışırken Farage, ülkeye gelen insanların yanlarında annelerini de getirebileceklerini, ancak durumun böyle olmadığını tekrarladı.

Net sıfır konusunda, Kral Charles’ın ‘ekoloji delisi’ olduğuna hala inanıp inanmadığı sorulduğunda Farage şu cevabı verdi: “O zaman kral değildi ve açıkçası hükümdar hakkında kötü konuşamam.”

Alman milletvekili Dağdelen: NATO, Ukrayna’ya asker göndermek için bahane arıyor

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Handelsblatt: Şansölye Scholz, 2020’de ABD’ye Kuzey Akım-2 için gizli bir anlaşma teklif etti

Yayınlanma

Alman ekonomi gazetesi Handelsblatt, Şansölye Olaf Scholz’un 2020’de dönemin ABD Başkanı Donald Trump yönetimine Kuzey Akım-2 doğalgaz boru hattına yaptırım uygulanmaması konusunda ‘gizli bir anlaşma’ teklif ettiğini yazdı.

Handelsblatt‘ın haberinde, Alman Şansölyesi Olaf Scholz’un, 2020 yılında maliye bakanı olarak görev yaparken ABD’nin o dönemde inşaatı devam eden Rus doğalgaz boru hattı Kuzey Akım-2’ye yönelik yaptırımları önlemek adına gizli bir anlaşma önerdiği iddia edildi.

Gazetenin eline geçen Ekonomi Bakanlığı’nın iç belgelerine göre Scholz’un yanı sıra Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ve Mecklenburg-Vorpommern Eyaleti Başbakanı Manuela Schwesig de söz konusu anlaşmaya destek verdi.

Haberde, her üç ismin de şu anda Ukrayna’nın ateşli destekçileri olsalar da ‘sadece birkaç yıl önce bu ülkenin güvenlik çıkarlarına taban tabana zıt bir projeyi’ destekledikleri savunuldu.

Belgelere göre Scholz, Steinmeier ve Schwezig, Washington yönetiminin Kuzey Akım-2’yi hedef alan yaptırımlarını önlemek adına başta dönemin Hazine Bakanı Steven Mnuchin olmak üzere dönemin ABD Başkanı (2017-2021) Donald Trump yönetimine ısrarda bulundu.

Scholz’un 2020 yazında Mnuchin’e bir mektup göndererek Almanya’nın kuzey kıyısındaki sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) alım terminallerine vergi indirimi karşılığında 1 milyar avroluk bir yatırım yapılması çağrısında bulunduğu iddia edildi.

Bunun karşılığında Scholz, ABD’nin boru hattına uyguladığı yaptırımları kaldırmasını talep etti, ancak Beyaz Saray bu öneriyi bütünüyle reddetti.

Trump, boru hattının inşasına şiddetle karşı çıkmış ve yaptırımlar uygulamıştı. Ancak Almanya Ekonomi Bakanlığı tarafından Süddeutsche Zeitung (SZ) gazetesine sunulan mahkeme tutanaklarına göre, görevdeki ABD Başkanı Joe Biden, Kuzey Akım-2’nin inşası konusunda Alman yetkililere ciddi tavizler verdi.

Gazete, Biden’in boru hattı projesine eleştirel yaklaştığını, fakat Alman yönetimiyle bir uzlaşı aradığını vurguladı.

Sonrasında Biden, Kuzey Akım-2’yi yaptırımlara tabi tuttu; 23 Şubat 2022’de, Rusya’nın Ukrayna’ya dönük askeri müdahalesinin ardından boru hattının işletmecisi olan Nord Stream AG şirketi ve genel müdürü Matthias Warnig’e yaptırım uygulandı. O zamana kadar boru hattı çoktan inşa edilmişti, ancak Almanya sertifikasyonunu askıya aldı.

Eylül 2022’de Kuzey Akım 1 ve 2 havaya uçuruldu. Her ikisinin de dört kolonundan biri sağlam kaldı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’yi boru hatlarını sabote etmekle suçladı.

Seymour Hersh: Kuzey Akım boru hatları ve çevreleme politikasının tehlikeleri

Okumaya Devam Et

AVRUPA

Polonya, Ukraynalı sığınmacılara yapılan sosyal yardımları iptal etti

Yayınlanma

Polonya makamları, 1 Temmuz’da yürürlüğe girecek olan Ukraynalı sığınmacılara yardım yasasında değişikliğe gitti.

Polskie Radio‘nun haberine göre, sığınmacılara konaklama ve temel giderler için verilen 300 zloti (74,5 dolar) tutarındaki toplu yardımın yanı sıra Ukraynalıları evlerinde barındıran Polonya vatandaşlarına verilen 40 zloti (9,9 dolar) tutarındaki yardım da iptal edilecek.

Polonya’daki Ukraynalılar Derneği’nin Przemysl şubesi başkanı İgor Gorkov, radyoya verdiği demeçte ülkedeki Ukraynalı sığınmacıların geleceğinin ‘son derece belirsiz göründüğünü’ söyledi.

Gorkov, Przemysl kentine Harkov, Odessa ve Suma oblastlarından her gün 2 bin ila 5 bin arasında sığınmacının gelmeye devam ettiğini belirtti.

Haberde, Polonya makamlarının kararı ‘sistemin güvenilirliğini sağlamadaki güçlükler’ nedeniyle aldıkları kaydedildi.

Polonya’daki Ukraynalılara yardıma ilişkin yasa 2022’nin mart ayında kabul edilmişti. BM Yüksek Komiserliği, ülkedeki Ukraynalı sığınmacı sayısının bu yılın sonuna kadar 1,1 milyona ulaşacağını tahmin ediyor.

Çekya, Ukraynalı sığınmacıların evlerine dönmeleri için para ödeyecek

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English