Bizi Takip Edin

Diplomasi

Çin Başbakanı Li’nin Asya-Pasifik turu Pekin’in ticaret gündemini vurguladı

Yayınlanma

Çin, Başbakan Li Qiang’ın Yeni Zelanda, Avustralya ve Malezya’ya yaptığı son ziyaretler sırasında ticaretten akademik işbirliklerine kadar Asya-Pasifik bölgesindeki ortaklıklarını yeniledi ve dikkatler Pekin ile Canberra arasındaki değişimler üzerinde yoğunlaştı.

Çin’e karşı nispeten ılımlı bir yaklaşım sergileyen Yeni Zelanda ve Malezya’nın aksine, Kanada, Yeni Zelanda, İngiltere ve ABD ile birlikte “Beş Göz” istihbarat ittifakının daha etkin bir üyesi olan Avustralya, dünyanın en büyük ikinci ekonomisiyle güvenlik endişelerini gidermek ve ekonomik kalkınma arasında bir denge kurmaya çalışıyor.

Lygon Group danışmanlık şirketinin araştırma müdürü ve Çin’deki Avustralya Çalışmaları Vakfı’nın başkanı Angela Lehman, South China Morning Post’a yaptığı değerlendirmede, “Çin Başbakanı Li Qiang’ın ziyareti… Avustralya’nın Çin ile ilişkilerinin merkezinde yer alan eski bir ikilemi hatırlatıyor: güvenlik ortağı olmayan bir ülkeyle ticari ve ekonomik ilişkilerin nasıl sürdürüleceği” dedi.

Avustralyalı iş insanları, bir Çin başbakanının yedi yıl aradan sonra gerçekleştirdiği ilk ziyaretle birlikte bir dizi işbirliği anlaşması bağlamında ilişkilerin ısınmasını memnuniyetle karşıladı.

Ticaret gündemin üst sıralarında yer almaya devam etti. Özellikle de üç yıldan uzun bir süredir yasak altında olan canlı Avustralya ıstakozlarının Çin’e ithalatı gündemdeydi.

Deniz ürünleri tedarikçisi Ferguson Australia’nın genel müdürü Andrew Ferguson, “Çin başbakanının ziyaretinin ardından olumlu bir hava var,” dedi ve ekledi: “Yasağın kısa süre içinde kaldırılacağına inanılıyor, bize öyle söylendi.”

Ferguson, “ilgilenen bir dizi potansiyel Çinli müşterinin” temasa geçtiğini de kaydetti.

İlişkilerin düzeldiği bir ortamda Çin, Avustralya şarabına uyguladığı cezai ithalat tarifelerini mart ayı sonunda kaldırmıştı.

Li’nin gezisi sırasında Melbourne merkezli Avustralya Çin Tarım Ticareti Derneği de Chengdu’dan bir heyeti kabul etti ve her iki taraf da çeşitli ihracat ve ithalat anlaşmaları imzaladı.

Derneğin başkanı Wilton Yao, “Chengdu’nun Güneydoğu Asya ülkelerine portakal, kivi, elma ve diğer meyveleri ihraç etmesine yardımcı oluyoruz” dedi ve derneğin bu yıl içinde Guangzhou, Şanghay ve Hebei’den heyetleri de ağırlayacağını belirtti.

Yao, Avustralya’nın Çin’e kurutulmuş sarımsak, meyve içecekleri, kurutulmuş mantar, Sichuan mutfağı baharatları, greyfurt ve ejder meyvesi ihraç edeceğini de sözlerine ekledi.

Pekin merkezli Çin ve Küreselleşme Merkezi adlı düşünce kuruluşunda araştırma görevlisi olan Wang Zichen South China Morning Post’a verdiği demeçte, Li’nin gezisi sırasında açıklanan Avustralya vatandaşlarına 15 günlük vizesiz seyahat hakkı tanıma hamlesinin de “tek taraflı açılımında güçlü, memnuniyet verici ve açık bir sinyal” olarak değerlendirildiğini söyledi.

“Pekin’in şiddetle hoşlanmadığı ‘Beş Göz’ ya da AUKUS gibi Batılı paktlara üyelik ille de bir engel teşkil etmiyor” dedi.

“Tartışma şimdi doğal olarak Çin’in bu paktların diğer üyelerine, özellikle de İngilizlere, Kanadalılara ve nihayetinde Amerikalılara vizesiz seyahat hakkı tanımasına doğru kayıyor” diye ekledi.

Pekin Üniversitesi rektörü Gong Qihuang, insanlar arası değişimin bir parçası olarak geçen hafta Perth’de yedincisi düzenlenen Çin-Avustralya CEO yuvarlak masa toplantısına katılan tek Çinli üniversite temsilcisiydi.

Pekin Üniversitesi’nin LinkedIn hesabında yer alan bir gönderiye göre, konferans sırasında Gong, Melbourne’deki Monash Üniversitesi’nin başkanı Sharon Pickering ile kurumların yaşam bilimleri ve karbon nötrlüğü konularında işbirliğini güçlendireceğini taahhüt eden bir mutabakat zaptı imzaladı.

Li aynı zamanda 2015’ten bu yana Malezya’yı ziyaret eden ilk Çin başbakanı oldu ve burada durian meyvesi ithalatı için bir anlaşma imzaladı ve üst düzey imalat ve dijital ekonomi gibi önemli sektörlerde bağlantıları güçlendirdi.

Malezyalı yetiştiricileri eğiten Durian Academy’nin danışmanı Lim Chin Khee, Malezya’nın iki ila üç yıl içinde Çin’in durian pazarından “hiç sorun yaşamadan” büyük bir pay alabileceğini söyledi.

Yeni Zelanda için ise, Çin-Yeni Zelanda serbest ticaret anlaşması kapsamında negatif liste yaklaşımına dayalı hizmet ticareti müzakerelerinin başlatılmasına ilişkin anlaşmalar görüşüldü.

Diplomasi

Ukrayna, Rusya’ya yönelik uzun menzilli saldırıları artıracak

Yayınlanma

Ukrayna Savunma Bakanı Rustem Umerov, Rusya’ya yönelik uzun menzilli insansız hava aracı saldırılarının sayısını ve ölçeğini ‘birkaç kat’ artırma kararı aldıklarını açıkladı. Umerov, on binlerce yeni İHA için sözleşme hazırlığı yapıldığını ve hedefin Rus askeri tesisleri olacağını belirtti.

Ukrayna Savunma Bakanı Rustem Umerov, ülkesinin uzun menzilli insansız hava araçları (İHA) kullanarak Rusya’ya yönelik saldırıların sayısını keskin bir şekilde artırmaya hazırlandığını bildirdi.

İnterfaks ajansının aktardığına göre Umerov, komutanlığın iki hafta önce uzun menzilli İHA operasyonlarının sayısını ve ölçeğini “birkaç kat” artırma kararı aldığını ifade etti.

Gazetecilerle bir araya gelen Umerov, Rus askeri tesislerini hedef alacak on binlerce yeni İHA için sözleşme hazırlıklarının sürdüğünü kaydetti.

Bu yıl 4 milyondan fazla İHA tedarik edilecek

Bakan Umerov, bu yıl içinde Ukrayna ordusuna toplamda 4 milyondan fazla İHA’nın teslim edileceğini açıkladı. Ukraynalı işletmelerin üretim hacimlerini yılda 4 milyondan fazla İHA üretebilecek seviyeye çıkardığını belirten Umerov, yılın başından bu yana Ukrayna ordusunun hem devlet tedarikleri hem de tugayların doğrudan alımları yoluyla 1,5 milyon İHA teslim aldığını söyledi.

Die Welt: Zelenskiy, NATO zirvesinde figüran rolündeydi

Saldırılar onaylanmış planlara göre yapılıyor

Umerov, Ukrayna ordusuna İHA tedarikinin takvime uygun şekilde ilerlediğini ve Rus tesislerine yönelik saldırıların onaylanmış planlar doğrultusunda her gün gerçekleştirildiğini vurguladı.

Habere göre Kiev, geçen yıl sistematik uzun menzilli operasyonlar için bir plan geliştirmiş ve on binlerce “derin darbe” (deepstrike) kapasiteli İHA için sözleşme imzalamıştı.

Bu tedbir sayesinde Ukrayna ordusu, Rusya Federasyonu topraklarının derinliklerindeki kritik hedeflere düzenli olarak yüksek hassasiyetli saldırılar düzenleme imkânı buldu.

Ukrayna müttefikleriyle ‘avcı İHA’ üretiyor

Öte yandan, Ukrayna’nın artan Rus İHA saldırılarına karşı savunmasını güçlendirmek amacıyla müttefikleriyle birlikte önleyici İHA’lar (avcı İHA) üretmeye başladığı da daha önce açıklanmıştı.

Kiev’den yapılan açıklamada, “Şahid avcısı” olarak nitelendirilen bu İHA’ların üç Ukraynalı şirket tarafından üretildiği belirtilmişti.

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Ermenistan’da polis, başpiskoposu gözaltına almak isteyince arbede çıktı

Yayınlanma

Ermenistan’da Ulusal Güvenlik Teşkilatı’nın Başpiskopos Mikael Acapahyan’ı gözaltına alması, din adamları ve halkın direnişiyle karşılaştı. Eçmiadzin Ana Makamı önünde yaşanan arbedenin ardından güvenlik güçleri geri çekilmek zorunda kaldı.

Ermenistan’da Ulusal Güvenlik Teşkilatı mensuplarının, Başpiskopos Mikael Acapahyan’ı gözaltına almak üzere Eçmiadzin Ana Makamı’na düzenlediği operasyon, halkın ve din adamlarının direnişiyle karşılaştı.

Bugün yaşanan olayda, güvenlik güçleri ile halk arasında arbede çıkarken, muhalefetin çağrısıyla bölgeye gelen destekçiler başpiskoposun gözaltına alınmasını engelledi.

Halk özel kuvvetlerle çatıştı

Sputnik Ermenistan‘ın haberine göre, Ulusal Güvenlik Teşkilatı görevlileri sabah saatlerinde Şirak Piskoposluğu’nda arama başlattıktan sonra Başpiskopos Mikael Acapahyan’ı gözaltına almak amacıyla Tüm Ermeniler Katolikosu’nun Eçmiadzin’deki konutuna geldi.

GFakat güvenlik güçleri geldiği sırada Acapahyan, din adamları toplantısı için Eçmiadzin’de bulunuyordu.

Bu gelişme üzerine din adamları ve halk, özel kuvvetlerin yolunu fiziksel olarak keserek Acapahyan’ın gözaltına alınmasına izin vermedi. Yerel saatle 11.39’da toplanan kalabalık ile güvenlik güçleri arasında arbede başladı.

Gerilimin tırmanmasıyla Eçmiadzin’e ek polis, özel kuvvetler ve Ulusal Güvenlik Teşkilatı personeli sevk edildi. Eş zamanlı olarak, Taşnaksutyun partisinin de aralarında bulunduğu Ermeni muhalefeti, destekçilerine kilise liderlerinin gözaltına alınmasını engellemek için kente gelme çağrısı yaptı.

Paşinyan, Rusya vatandaşı milyarder Karapetyan’a karşı neden silaha sarıldı?

Katolikos ve başpiskoposun çıkışı engellendi

Yerel saatle 11.48’de Tüm Ermeniler Katolikosu Karekin II, yanında başpiskopos ve bir avukatla birlikte kalabalığın karşısına çıktı.

Ancak halk, katolikos ve başpiskoposun bölgeden ayrılmasına izin vermedi. Kapıları kilitleyen kalabalık, “patrik” sloganları atarak maskeli güvenlik güçlerine “Sizler deccalsınız,” diye bağırdı.

Ulusal Güvenlik Teşkilatı, yaptığı resmi açıklamada başpiskoposu gönüllü olarak soruşturma makamlarına teslim olmaya çağırdı ve toplanan kalabalığı kolluk kuvvetlerinin faaliyetlerini engellememeleri konusunda uyardı.

Paşinyan yönetimine ‘kimliği yok etme’ suçlaması

Yaşananlar üzerine Rusya Ermenileri Birliği, Ermenistan hükümetinin eylemlerini sert bir dille eleştiren bir açıklama yayımladı.

Birlik, Başbakan Nikol Paşinyan’ı, 2026 seçimleri öncesinde muhalefetin kalesi olarak görülen kiliseye zulmetmek ve Ermeni kimliğinin temellerini yıkmaya çalışmakla suçladı.

Yerel saatle 14.21 sularında güvenlik güçleri ve toplanan halk dağılmaya başladı. Kolluk kuvvetleri, daha önce konuşlandıkları bölgeyi geldikleri gibi aniden terk etti.

Ulusal Güvenlik Teşkilatı ve polis, Eçmiadzin Ana Makamı’nı terk etme kararını güvenlik gerekçelerine dayandırdı.

Kurumlar, Başpiskopos Mikael Acapahyan’a “kolluk kuvvetlerinden saklanmaması ve kendisini bekleyen Ulusal Güvenlik Teşkilatı operasyon grubuna teslim olması” çağrısını yineledi.

Paşinyan: Din adamlarının darbe planını engelledik

Okumaya Devam Et

Diplomasi

Hürmüz’de gemiler saldırıdan korunmak için ‘İsrail ile bağlantımız yok’ diyor

Yayınlanma

Reuters’ın analiz şirketi Windward’a dayandırdığı haberine göre, Hürmüz Boğazı’ndaki gemiler, İran ve İsrail arasındaki savaş nedeniyle olası saldırılardan kaçınmak için ‘Rus petrolü’ veya ‘Çin’e ait gibi olağan dışı mesajlar yayınlıyor.

İran ile İsrail arasındaki savaş, küresel deniz ticaretinin en kritik geçiş noktalarından biri olan Hürmüz Boğazı‘nda yeni bir güvenlik önlemini tetikledi.

Reuters‘ın haberine göre, bölgedeki gemiler olası saldırılardan korunmak amacıyla “Rus petrolü” veya “Çin’e ait” gibi daha önce görülmemiş mesajlar yayınlamaya başladı.

Analiz şirketi Windward’ın verilerine dayandırılan haber, gemilerin bu yönteme başvurarak kendilerini potansiyel hedeflerden uzak tutmaya çalıştığını ortaya koydu.

‘Olağan dışı’ 101 mesaj tespit edildi

Windward tarafından yapılan analize göre, 12-24 Haziran tarihleri arasında 55 farklı gemi, aidiyetlerine ilişkin toplam 101 “olağan dışı mesaj” gönderdi.

Bu mesajlar arasında “Rus petrolü” ve “Çin’e ait” ifadeleri öne çıktı.

Örneğin, Panama bayraklı Yuan Xiang Fa Zhan adlı konteyner gemisi, 26 Haziran’da Pakistan’a giderken Hürmüz Boğazı’nı geçtiği sırada telsizle geminin “Çin’e ait olduğunu” bildirdi.

Benzer şekilde, Suudi Arabistan’dan Çin’e ham petrol taşıyan süper tanker Yuan Yang Hu da aynı mesajı yayınladı ve boğazdan ayrılır ayrılmaz sinyali değiştirdi.

Singapur bayraklı Kota Cabar adlı konteyner gemisi ise Kızıldeniz’den geçerken “geminin İsrail ile bağlantısı olmadığı” yönünde bir sinyal verdi.

Normal şartlarda gemiler, varış noktaları veya taşıdıkları yüke ilişkin bilgiler aktarır. Bazı durumlarda ise korsanları ve diğer olası saldırıları caydırmak için gemide silahlı muhafızların bulunduğuna dair mesajlar verilebiliyor.

Uzmanlar Harici’ye değerlendirdi: Hürmüz’ün kapanma ihtimali ‘sıfır’

‘Bazı ülkeler daha yüksek tehdit altında’

Windward CEO’su Ami Daniel, gemiciliğin karmaşık yapısı nedeniyle bir geminin sahibi olan devleti net bir şekilde belirlemenin zor olduğu yönünde gemi sahipleri arasında bir görüş birliği oluştuğunu belirtti.

Daniel, buna karşın İngiltere, ABD ve İsrail gibi bazı ülkelerle bağlantılı gemilerin “daha yüksek bir tehdide maruz kalabileceğini” ifade etti.

İran’dan ‘boğazı kapatırız’ tehdidi

İran ve Umman’ın karasularında yer alan Hürmüz Boğazı, dünya petrol ve sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) sevkiyatının yaklaşık beşte birinin yapıldığı stratejik bir konumda bulunuyor.

İran, İsrail ile yaşadığı savaş ve ABD’nin ülkedeki nükleer tesislere yönelik saldırıları sonrasında, “egemenliğine yönelik saldırganlığın” devam etmesi halinde boğazı kapatma tehdidinde bulunmuştu.

İranlı uzmanların değerlendirmelerine göre, boğazın kapatılması piyasaya petrol arzında keskin bir düşüşe yol açabilir ve petrol fiyatlarının varil başına 250 dolara kadar yükselmesine neden olabilir.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English